tatlidede

Acı Gerçek

Acı Gerçek

İnsan yeryüzünü imar ve inşa etmekle görevlidir. Esas sahibinin adına onun mülkünde tasarrufta bulunmaktadır. Bu yetki ile sorumluluk lokal ve sınırlıdır. Kuşaktan kuşağa aktarılan bu devinim takdir olunan güne kadar sürüp gidecektir.


Süresini dolduranlar göçerken ardısıra gelenler kalınan yerden devam etmeyi sorumluluk telakki ederler. Gidenin ardında miras bıraktığı mal mülkten ibaret değildir. Kişinin ölümünden sonra anıldığı hususlar; nesli, yaptıkları, eserleri, anıları, hatıraları ve vasiyetidir. Resulullah'a göre: "Ölenin kıyameti kopmuştur."


Hepsinden önce yakınlarına bıraktığı derin bir boşluk ve tarifsiz bir acıdır. Acı önce yürekte kopan bir fırtına ve şiddetli bir sarsıntı olarak tezahür eder. "Erkekler ağlamaz" denildiği için önce gözyaşlarını içine akıtırsın. Sonra göz kapakların kırılan direncinin belgesi şefkat ve merhametin nişanesi gözyaşları yanaklardan süzülür. 


Hani herkesin kendisini yalanlarken ilk tasdik eden vefalı soylu eş Hz.Hatice, yetim ve öksüz ilken onu himayesine alan zor zamanda düşman saldırılarından kotuysan amcası Ebu Talib'in öldüğü yıla "hüzün senesi" demişti ya. Ölüm ve hüzün adeta ayrılmaz ikili. Onun için şefkat ve merhamete ihtiyaç doruğa çıkmaktadır. Rukiye'nin ölümüne ağlayan Fatıma'nın göz yaşlarını Resulullah'ın kendi eliyle sildiği tarih belgelerinde yer almaktadır.


Hiç gökten yıldızınız kaydı mı, yaprağınız daldan koptu mu? Artık tarifi imkansız bir fırtınanın ortasındasın. "Herkes ölümü tadacaktır. (Ali İmran:185) İlkesi bu defa senin kapını çalmıştır. Takdire boyun eğersin. Hissettiğin boşluk ve sorumluluk ağır bir yük olarak omuzlarındadır. Sorumluluğu yükleyen dağ arkandan çekilmiştir. Dayanağın ve umut abiden seni realitenle baş başa bırakmıştır. Yokluğunu o an iliklerine kadar hissedersin. Zevkleri bıçak gibi kesen, lezzetleri yok eden, ağız tadını bozan, ümitleri kıran ölümle baş başasın. Psikolojini kuşatan: hüzün, ağlama ve yas atmosferidir. Hakim olan renk; ışığı emen, endişe, hüznü ve karamsarlığı arttıran siyah renktir. "Olmuşa ve ölmüşe yapacak bir şey olmadığını" o an anlarsın. 


İsyan yok, takdire boyun eğersin. Seni sarıp sarmalayacak tevekkül ve teslimiyettir. Tesellin "biz şüphesiz (her şeyimizle) Allah'a aitiz ve şüphesiz O'na döneceğiz"(Bakara:156) ilahi fermanından başka bir şey değildir.


Ölümüne göklerin ağladığı bir mümin olmak ne güzel encamdır. "İnsan öldüğü Zaman ondan bütün amelleri kesilir: Bunlar sadakayı cariye, hayırlı evlat ve faydalı ilimdir." Hadisi şerifini hatırlarsın.


Ölüm haberi tez yayılır. Toplanan akraba ve dostlarla defin telaşı başlar. Rabbın huzuruna temiz gitmek gerek. Yıkanma ve insanın dünyadan beraberinde getirebildiği tek şey kefene sarıp saramalama. Doğarken insanın külağına okunan ezan ve kametin selası(namazı)nın kılındığı gündür. Telkin edilen; ölümün, kabrin, mizanın, sıratın, cennetin ve cehennemin hak olduğudur. Sıkı tembih edilen ve fesih bir lisan ile ifadesi istenen; Allah'ın rab, kitabın Kur'an, Peygamber'in Muhammed, müminlerin kardeş olduğudur.


Resulullahın: "Kabir ya cennet bahçelerinden bir bahçe, ya da cehennem çukurlarından bir çukurdur." Dediği mezara indirilir. Artık bağın koptuğu andır. O an umutlar ve kalpten kopan yakarışlar "cennet bahçelerinden bir bahçe" içindir.


Hüznü azaltmanın yolu paylaşmaktır. Bölük bölük akın edip gelen akraba ve dostlar varsa rezervlerinizi aradan kaldırır. Sevabın çoğalması, ezanın güzelliğe tebdil-i ve ölünün mağfireti için tekrar edilen dualara Fatiha'lar ve Yasin'ler eşlik eder. Eller Arş-ı Alaya açılırken dillerde: "Allah'ümme la tehrimna ecrehu vela teftinna be'dehu veğfır lena ve lehu." (Ya Rabbi! Bizi onun sevabından mahrum eyleme, ondan sonra bizi fitneye düşürme bizi de onu da bağışla!)


Görülen her dost yüzü su ve yeşillik gibi hüznü, kederi giderir. Gün geçtikçe yokluğuna alışırsın. Ancak bir yanın acımaktadır, onun için ufka dalarsın. Göz aradığını bulmadan yorgun, bitkin, mahmur ve yaşlı bir halde sana döner.


Sonra acı gerçeğe teselli ararsın; 


Ölüm güzel şey, budur perde


Ardında haber...

Hiç güzel olmasaydı, ölür müydü

Peygamber... (NFK)


27.10.2016 günü vefat eden babam Haci Ahmet için Peygamberin yaşadığı bu güzellikte teselli bulurum.

Yorumlar

Image
sedat aşar
29.11.2016 / 17:07

degerli kardeşim abdurrahim baki olan allah cc iyiki ölüm var şahsında başata hacı amcaya allahtan rahmet mekanı cennet olsun ailenin başı sagolsun dünya bu

Image
Ahmet şimşek
26.11.2016 / 11:17

Vayyy. Vefalı. Köşe yazılarına. Dört köşe olmuş.

Image
Hüseyin Aykal
26.11.2016 / 01:23

Allah rahmet etsin, Nur içinde yatsın.

Image
VEFALI
24.11.2016 / 12:56

BAZI İNSANLAR VARDIRKİ YAŞLI BABASINI YADA ANNESİNİ HASTANENİN YOĞUN BAKIMINA BIRAKIP DÜNYEVİ İŞLERİYLE MEŞGUL ÖLDÜĞÜNDE HATIRLAR. BAZIİNSANLAR VAR 24 SAAT BAŞINDAN AYRILMAZ KİŞİ NE YAPARSA ÇOCUKLARIDA AYNI MUAMELEYİ KENDİSİNE GÖSTERİR .ALLAH BİZLERİ AFETSİN AH KEŞKE BUNUDA YAPSAYDIM DEMİYELİM LÜTFEN

Image
Ahmet şimşek
26.11.2016 / 11:19

Güzel olmuş. Vefalı. Yaw insanlar babaları hakkında güzel mekale yazarken ne kadar rahat

Image
Ahmet kızılkaya
23.11.2016 / 23:17

Güzel bir yazı

Yorum Yaz