tatlidede

Ağaca Tüneyen Sweeny - Flann O'Brien Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Ağaca Tüneyen Sweeny kimin eseri? Ağaca Tüneyen Sweeny kitabının yazarı kimdir? Ağaca Tüneyen Sweeny konusu ve anafikri nedir? Ağaca Tüneyen Sweeny kitabı ne anlatıyor? Ağaca Tüneyen Sweeny PDF indirme linki var mı? Ağaca Tüneyen Sweeny kitabının yazarı Flann O'Brien kimdir? İşte Ağaca Tüneyen Sweeny kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
  • 06.10.2022 05:00
Ağaca Tüneyen Sweeny - Flann O'Brien Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Flann O'Brien

Çevirmen: Gülden Hatipoğlu

Orijinal Adı: At Swim-Two-Birds

Yayın Evi: Everest Yayınları

İSBN: 9786051417233

Sayfa Sayısı: 310

Ağaca Tüneyen Sweeny Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

". . . pek çok labirent saydım size, ama bunların hiçbiri Flann O'Brien'ın kitabı kadar karmaşık değil. (...) Ağaca Tüneyen Sweeny yalnızca bir labirent değil: kitap, İrlanda romanını yaratmanın pek çok olası yolu üzerine bir tartışma, İrlanda'nın tüm stillerini örnekleyen ya da parodisini yapan düzyazı ve nesir alıştırmalarından oluşan

bir repertuvar aynı zamanda."

JORGE LUIS BORGES

İrlanda kültürü hakkında alabildiğine komik bir parodi olarak da okunan Ağaca Tüneyen Sweeny (At Swim-Two-Birds), pinti amcasıyla birlikte Dublin'de yaşayan miskin ve derbeder bir üniversite öğrencisinin öyküsünü anlatıyor. Dublin sokaklarında aylaklık eden, fırsat buldukça kafa çeken, ahbaplarıyla felsefi ve edebi konularda sohbet etmeyi seven bu genç, vaktinin çoğunu yatağında okumakla ya da romanını yazmakla geçirir. Yazmakta olduğu romanda, kendisi gibi yatağına düşkün, tuhaf mı tuhaf bir yazar olan başkarakter Trellis de bir roman yazmaktadır. Trellis'in yarattığı ve diğer yazarlardan ödünç aldığı kurgu karakterler zaman içinde kontrolden çıkıp başkaldırarak kötü yazarlığının bedelini ona fena ödetirler...

Flann O'Brien'ın çılgın zekâsı ile İrlandalılara özgü hiciv ve espri anlayışının adeta dizginlerinden boşanmışçasına dans ettiği; absürd, grotesk, kara mizah, mitoloji ve en saf haliyle saçmalığın baş döndürücü bir şekilde harmanlandığı Ağaca Tüneyen Sweeny, tüm bunların yanı sıra, Joyce'un Ulysses'te yaptığı gibi benzersiz bir Dublin betimlemesi sunuyor.

"Hakiki bir mizah duygusuna sahip, gerçek bir yazar."

JAMES JOYCE

(Tanıtım Bülteninden)

Ağaca Tüneyen Sweeny Alıntıları - Sözleri

  • Arada bir şarkı söylemeyen adam zavallıdır...
  • Çünkü her şey değişir ve bir diğerine yol verir.
  • Bana akla yatkın bir acı verin, der Akıl...
  • ''...çayyaş tipler vardır.''
  • Gideceğin yolu seçmek diye bir şey var.
  • Düşünürsen, müzik harika bir şey...
  • Cevaplar sorular kadar önem taşımaz. Çok iyi sorunun hiçbir cevabı yoktur.
  • Derin düşüncelere dalabildiğim bir hayat tarzı yaradılışıma uygundu.
  • Ben karanlık bir şatoyum, içimde yarasalar.
  • Gözler sulandıklarında hangi metodu izlemeliyim?

Ağaca Tüneyen Sweeny İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Ağaca Tüneyen Sweeny’nin isimsiz anlatıcısı tam bir “tembel aylak düzenbaz"dır. İrlanda'yı terk etmek şöyle dursun, odasını bile terk etmek istemez. Bütün gün yatağından çıkmadan roman yazar, kitap okur, düzenbazlar yaratır. O’Brien Ağaca Tüneyen Sweeny’de “Sanatçının Tembel Tembel Aylak Düzenbaz Olarak Portresi”ni çizer; babasma selam çakarak girer edebiyat alemine. ° ° Çevirmenliği yaptığı O'Brien eserlerinin ilk basamağında James Joyce'a atıfta bulunan Gülden Hatipoğlu'nun Ağaca Tüneyen Sweeny’nin yazım ve oluşum sürecine dair uzun uzun anlatıyor Notos dergisinde. Edindiğim okuma deneyimine dayanarak Hatipoğlu'nun bu görüşünü James Joyce ve yazarlık açısından değerlendirince tepeden tırnağa doğruluk payını yadsıyamam. Ağaca Tüneyen Sweeny’i okurken her ne kadar elimde günlerce süründürsem de, bazen kopukluklar yaşasam da şöyle bakınca bir yazarın yazdıklarında yazdıklarını var etme, kendini aksetme gibi kaygısı olmaksızın kalemini oynatması okura sunulan aklı karışık bir serencam diyebilirim. Çünkü okurken zorlandığım kimi noktalar aklıma geldikçe 'bu kitabı bir kez daha okumalıyım' dedim. Ayrıntıların çokluğu, kişilerin sürekli artışı bir süre sonra zihni karıştırabiliyor. Bunun da üzerinde en büyük etmen tabiki kitaba hakim olan konunun yani yazarın yazarlık sürecindeki olagelen durumlar ve yazım deneyimiydi. Yataktan çıkmaksızın habire yazan, karalamalar yapan, kendini o dört duvar arasında gerçekleştiren bir yazarın deliliğe vardıracak ölçüde kendini kaybetmişliği de konu üzerinde hakimiyeti sürdürüyor. O'Brien'ın ilk kitabı olmasından ötürü elbet teknik kusurları olabilir, okuru kitapla özdeşleştiremeyebilir. Fakat mevzu bahis avangartlıksa evet bu kitaba avangart diyebilirim. James Joyce gibi kült bir yazarın izinden giderek onu bir 'edebiyat babası' olarak addetmesi O'Brien'ı ve Ağaca Tüneyen Sweeny’i zirveye çıkarabilir. İrlandalı yazar O'Brien'ın yazarlık ve yazma sürecini kaygıladığı, kaleme aldığı ilk eseri Ağaca Tüneyen Sweeny’i farklı bir okuma deneyimi açısından beğenip ilgi duysam da sanırım bir pürüz bulunmakta. Fakat bu pürüzü pek de hissettirmeyen şöyle bir özelliği var: Kitabın içerisine hakim olan yerel kültür özellikleri. Kanaatim dahilinde bir yazarın, yazdığı esere kendinden, toplumundan, kültüründen ve değerlerinden bir şeyler katması, yansıtması o eseri daha çok zirveye çıkarır. (Esengül Ersoy)

Kurmaca içinde kurmaca içinde kurmaca: Gelirleriyle çocuklara kitap hediye ettiğim YouTube kanalımda Ağaca Tüneyen Sweeny'i önerip postmodern romanı anlattım: https://youtu.be/5NOJQ_1hmps "...vallahi, eğer sokaktaki adamın sizi anlamasını istiyorsanız, çok çok yavaş gitmelisiniz. bir salyangoz bile hızlı gelir ona, bir salyangoz bile ona nal toplatabilir." Çevirmesi çok zor bir kitap olsa gerek. zira İrlanda dilindeki kültürü bizim dilimize çevirince şiirler biraz anlamsız kalıyor fakat buradan bile İrlanda kültürünün ne kadar absürt ve mizah dolu bir kültür olduğunu anlayabiliyorsunuz. Kurmaca içinde kurmaca içinde kurmacanın karşılığı bir roman. Kendinizi bir romanın içinde bulurken sanki esas elinde tuttuğunuz romanın içindeymiş gibi hissediyorsunuz, orada yazan harfler oluyorsunuz resmen. (Oğuz Aktürk)

Ağaca Tüneyen Swenny Bütüne anlamını veren parçaların toplamıdır ve bütün her zaman parçaların toplamından fazladır.Bu söz o kadar hoş anlatıyor ki ..cevirmenimiz kitabı benimsemiş ve bize bu konuda on ayak olmuştur ..peki size bir soru sormali..lanetlenen bir insan kuş olur mu ,kuş oldu diye her türlü aksilik bu kuşa mi rastlar ..tamam yorucu oldu .. Başka bir soru ruh olsaydınız kimin cebine girip onun hayatını mahfedersiniz.. Düşünün tüm yaptıklarını kusuyorsunuz ama o size hicbir şey yapamıyor ..elinde ki bıçaklar silahlar sizin üzerinizde anlam kazanmıyor ..ama sen durmaksızın konuşuyorsun ...ışte insanoğlu ne kadar yuksek bir baskiya girerse girsin kalbindeki ruh doğruyu yanlısı söyler .. Geçmişteki hataları haykırır adeta ..otoriteye karşı kendi otoriteni kaybedebilirsin ..peki bu senin yenilmen mi oluyor ..kişiliğinden taviz veren insanlar birbirine mi dönüşüyor ..ve sen bu aşağılık sisteme yalnız şiirler methiyeler mi yazıyorsun..ışte tam bir labirent ..şölen gibi adeta ..parcalarinizi parça olarak birakmayiniz ..bütün anlamlı ve özeldir..sorularda her ne kadar babam pasta yapmayı nerden biliyor tonu olsada ruhunuzda bir çalkantı oluşturabilmek dileğiyle .. Alıntı Sanat sanatı gizlemek içindir. Çünkü her şey değişir ve diğerine yol verir Cevaplar sorular kadar önem taşımaz (Zübeyde İrmak Aksakal)

Ağaca Tüneyen Sweeny PDF indirme linki var mı?

Flann O'Brien - Ağaca Tüneyen Sweeny kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Ağaca Tüneyen Sweeny PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Flann O'Brien Kimdir?

Gerçek adıyla Brian O'Nolan on iki kardeşin üçüncüsü olarak 5 Ekim 1911'de bugün Kuzey İrlanda sınırları içinde kalan Tyrone kontluğunun Strabane ilçesinde dünyaya geldi. Yaşadıkları yerde İrlandaca dilinde eğitim veren bir okul bulunmadığından, çocuklarının İngilizce dilinde eğitim almasını istemeyen babasının tercihiyle on iki yaşına kadar evde eğitim aldı. 1922'de ailesiyle birlikte Dublin'e taşındı. 1929'da Dublin Üniversitesi'ne başlayarak edebiyat okudu. Yaratıcı dehasının ilk örneklerini öğrencilik yıllarında katıldığı münazara kulüplerinde yaptığı konuşmalarda, öğrenci dergilerinde yazdığı yazılarda, sonrasında 1934'te arkadaşlarıyla kurduğu ve editörlüğünü üstlendiği "Blather" (Zırva) adlı dergide sergiledi. Bu dergilerde "Brother Barnabas" takma adıyla yazılar yayımladı. 1935'te İrlanda Kamu İdaresi'nde göreve başladı ve emekli olduğu 1953 yılına kadar çeşitli yerel hükümetlerin özel sekreterliğini yaptı. İlk romanı "At Swim-Two-Birds" 1939'da yayımlandı. Samuel Beckett ve James Joyce romandan övgüyle bahsettiler. İkinci romanı "Üçüncü Polis" yayınevleri tarafından geri çevrilerek yazarını büyük hayal kırıklığına uğrattı (yazarın ölümünden sonra 1967'de basıldı). 1941'de İrlandaca yazdığı "An Béal Bocht/The Poor Mouth" adlı üçüncü romanını yayımladı. Bundan sonra yaklaşık yirmi yıl hiç roman yazmadı. 1940 yılında "Irish Times" gazetesinde "Myles na Gopaleen" takma adıyla köşe yazıları kaleme almaya başladı. Otuz yıl boyunca "Cruiskeen Lawn" (Dolup Taşan Minik Küp) başlıklı köşesinde neredeyse her gün yazdı. Bu yazılar yazarın ölümünden sonra "The Best of Myles", "The Hair of the Dogma", "Further Cuttings from Cruiskeen Lawn" ve "At War" adlı kitaplarda bir araya getirildi. Ölümünden birkaç yıl önce tekrar roman yazmaya başladı ve 1962'de "The Hard Life" (Zor Hayat), 1964'te "The Dalkey Archive" (Dalkey Arşivi) adlı romanları basıldı. 1 Nisan 1966'da Dublin'de öldü.

Flann O'Brien Kitapları - Eserleri

  • Ağaca Tüneyen Sweeny
  • Üçüncü Polis
  • Zor Hayat
  • Dalkey Arşivi
  • The Poor Mouth

Flann O'Brien Alıntıları - Sözleri

  • “Her şeyin bir yeri ve zamanı olduğu çok beylik bir laftı, ama buna rağmen doğruluğu da inkâr edilemezdi; insan banyo yaparken akordeon da çalabilirdi pekâlâ, ama böyle bir şey yapmayı muhtemelen kimse denememişti.” (Dalkey Arşivi)
  • De Selby’nin tanımına göre, insan deneyimi “her biri sonsuz kısalıkta olan statik deneyimler silsilesidir” (Üçüncü Polis)
  • I moved over near the fire and for five hours I became a child in the ashes- a raw youngster rising up according the old Gaelic tradition. (The Poor Mouth)
  • Arada bir şarkı söylemeyen adam zavallıdır... (Ağaca Tüneyen Sweeny)
  • Çünkü her şey değişir ve bir diğerine yol verir. (Ağaca Tüneyen Sweeny)
  • Sana daha önce özel olarak söylediğim gibi, her şeyi lehine çevirmenin gerçek bilgeliğin kaidelerinden biri olduğunu unutmamalısın. (Üçüncü Polis)
  • ... kötü bir şeyin olabileceği ihtimalinden korkarak De Selby’ye gelen bu genç adam, en kötü şeyin olacağına tamamıyla kani olarak ve neşe içinde intihar etmeyi tasarlayarak ayrılmış evden. (Üçüncü Polis)
  • 'Tis amazing how fate drives us in this life from the bad act to the good one and back again. (The Poor Mouth)
  • Bana akla yatkın bir acı verin, der Akıl... (Ağaca Tüneyen Sweeny)
  • Bir beden içinde başka bir beden, soğan kabukları gibi birbiri içinde akla hayale gelmez şekilde sonsuzluğa kadar uzanan binlerce beden varsa? Ardı ardına sıralanan ölçülemez varlıklar silsilesinde bir halka mıydım sadece? Bunun özü neydi veya kimdi, hiçbir şeyin içinde olmayan nihai devasa varlık hangi dünyadaki hangi canavardı? Tanrı mı? Hiçbir şey mi? Bu çılgın düşünceler aklıma “aşağıdan” mı geliyordu, yoksa “yukarıda” tertip edilip içime salınan yepyeni düşünceler miydi? (Üçüncü Polis)
  • Derin düşüncelere dalabildiğim bir hayat tarzı yaradılışıma uygundu. (Ağaca Tüneyen Sweeny)
  • Adaletin yolu, yoldan sapmış da olabilir bence. (Dalkey Arşivi)
  • Gözler sulandıklarında hangi metodu izlemeliyim? (Ağaca Tüneyen Sweeny)
  • İnsanın beklediği korkunç, haddi hesabı olmayan ve harap edici şey gerçekleşmediğinde, rahatlamaktan çok hayal kırıklığına uğraması tuhaf. (Üçüncü Polis)
  • Daha önce hiç bir ruhum olduğuna inanmamış ya da bundan şüphe etmemiştim, ama o anda bir ruhum olduğunun farkına vardım. Ruhumun cana yakın, benden yaşça büyük olduğunu ve sadece benim iyiliğimi düşündüğünü de farkettim. Kolaylık olsun diye ona Joe adını verdim.. (Üçüncü Polis)
  • Tanrı'nın kelamına doğrudan kulak vermek, bütün şeytani tartışmalara galabe çalacaktır.. (Dalkey Arşivi)
  • Düşünürsen, müzik harika bir şey... (Ağaca Tüneyen Sweeny)
  • Bir şeyler öğrenmenin tek yolu kendi kendine öğrenmektir. (Zor Hayat)
  • Things are not what they seem and if a stone be cast, there is no foreknowledge of where it may land. (The Poor Mouth)
  • Joe bu süre zarfında açıklamalarda bulunur. Bitmemiş olanın tekrar başladığından, aşina olanın yeniden keşfedildiğinden, halihazırda çekilen ıstırabın yeniden yaşandığından, hatırlanmayanın hemencik unutulduğundan bahseder. Cehennem aynı yerde döner durur. Şekil itibariyle dairesel yapısı nihayetsiz, tekrarlayan ve fazlasıyla katlanılmazdır. (Üçüncü Polis)

Yorum Yaz