tatlidede
tatlidede

AYM Üyeleri de “ Erdoğan Fobik mi dirler ? ”

AYM  Üyeleri de “ Erdoğan Fobik mi dirler ? ”
Konuyla ilgili yayın yasağı olmasına rağmen ve devam eden bir dava iken  bu yasağı delerek ve verdikleri ifadelerle adeta bir gaybten haber aldıklarını,  söyleyerek Dündar ve Gül Mit Tırları haberini haberi yapmışlardı.Böyle  olunca doğal  olarak “Devam eden dava  olması “ dolayısıyla netice de tutuklamayı  getirmişti.İlk etapta olayın Generalleri,üst düzey subayları  ve bazı Hakimleri de tutuklanmıştı.Kimse fazla sesini  buna çıkarmamıştı.Sanki  bunlar  insan değillerdi.Yok öyle  değerlendirilmediler.”Amirlerinden değil ağabeylerinden emir aldıkları söylenmişti.”
  Soruşturma devam  ederken ve yayın yasağı  sürerken, Suriye'deki gruplara Milli İstihbarat Teşkilatı'na ait TIR'larla silah ve cihatçı sevk edildiği iddialarına ilişkin haber ve görüntüler  yayınlayan  Cumhuriyet gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ile Ankara Temsilcisi Erdem Gül hakkında  soruşturma  başlatılıp, 26 Kasım 2015 tarihinde tutuklanmalarına karar verilerek, Silivri Cezaevi'ne konuldular. TCK'nın 314/2'inci maddesine göre "teröre yardım ve yataklık", 328'inci maddesine göre "siyasi ve askeri casusluk amacıyla gizli bilgileri temin etmek" ve 330'uncu maddesine göre "siyasi veya askeri casusluk amacıyla gizli kalması gereken belgeleri açıklamak" ile suçlanıyorlardı.Tutuklandılar ya vay anam….vay  babam…
Bunu  yapan  siz misiniz? Feryat  figanlar  başladı.Daha  önce  tutuklananlarla ilgili  sesini  çıkarmayanlar bu  sefer basın özgürlüğü diyerek ortalığa  düşmüştü.
"Özgür basın susturulamaz", "Faşizme karşı omuz omuza" sloganları attı.
CHP Milletvekili Mahmut Tanal karar sonrası "Türkiye basınına geçmiş olsun.Tutuklama kararı verilmesi hukukun katlidir.. Devletin suç işleme özgürlüğü yoktur. Devlet kendi ayıplarının üzerini devlet sırrı diyerek kapatamaz. Bu iktidar hukuk dışına çıkmıştır. Bu karar gayrimeşrudur. Basına, demokrasiye geçmiş olsun. Bu suçu işleyenler yargılanacaklar. "dedi.
HDP Milletvekili Garo Paylan da "Basın özgürlüğüne vurulmuş bir darbe daha, bir karanlık gün daha, Can Dündar ve Erdem Gül yalnızca gazetecilik yapmaya çalışıyorlardı. Had bildirmek için tutuklandılar ama bizleri susturamayacaklar." diye konuştu.Açlık ve sıra nöbetleri  ve daha neler neler…
Neyse ki, AYM Anayasa Mahkemesi,  devam  eden bir  davaya müdahale  ederek,  alt  mahkemeyi, Yargıtay’ı  adeta  hiçe  sayarak  kendini bir  üst Mahkeme yerine koyarak  yani Ağır  Ceza Mahkemesi görevini  kullanarak Can Dündar  ve Erdem Gül’ün beraatlerine  (haksız yargılama-bu suç değil ifade özgürlüğüne giriyormuş diyerek) karar verdi.
       Nasıl  olurdu öyle bir durum.Bir  haftadır  bu  tartışma yazar çizerler ve AKP’lilerin  yanında özellikle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip  Erdoğan’ın çıkışı konuşulmaya  başlandı.Eeeee tabi ki sayın  Cumhurbaşkanı da ülkenin  en üst makamında  biri  olarak  söyleyeceği bir  şeyi  vardı.Hemen  ona  odaklandılar.Birileri  bu bir  beraat  değil de sadece  tutukluluk  hallerinin  gevşetilerek cezaevinden salıverilmesi olarak  nitelendirmeye  başladılar.Ne  olursa  olsun,,,,,AYM  kendini  başka  Mahkemenin   yerine  koyarak  bundan  sonra artık  bu  mahkemelerin verecekleri  her  türlü kararın  tartışmaya  açılması  yada  AYM’ye taşınması  yolunu açmıştır.Ne yapmaya  çalıştı.Yargıtay  nerede  kaldı.
Bu  tartışmayı  burada   bırakarak  güncele  dönmek istiyorum.Daha  dün AKP Milletvekili  ve  gazeteci  yazar Mehmet  Metiner, Erdoğan’ın açıklamasına karşı  fikir  belirten   özellikle  Bülent  Arınç’ı  kastederek   “Erdoğan fobik”ler  nitelemesiyle yeni  bir  tartışma ortaya  attı.Hatta Ak Parti’de bile Erdoğanfobikler mevcut olduğunu açıkça söyledi.
Ben  burada sayın  Metiner  ve  gibilerine  bir  hususu  hatırlatmak isterim.Kimde “Erdoğanfobik” takıntılar olursa olsun,  sayın Erdoğan’a hiçbir  şey  olmaz.Onu  korumak  ve  kollamak  da  kusura  bakmayın size  kalmamış.O her yönüyle  kendini  savunacak,ne  söyleyeceğini  bilecek  kapasite  ve  özelliklerdedir.Aslında “Erdoğan fobik” bir taraf  oluşturmak  sayın  Metiner  ve  gibilerinin  oluşturduğu  olumsuz  yaklaşım  ve  tavırlardandır.İkide  bir  Ak Partinin  doğal  lideri Sayın Erdoğan’dır  demekle  lider  olunmaz.O  kendi becerileriyle  ve  millete  verdikleriyle  gönül  lideri  olmuştur.Ha  sayın  Metiner siz,  daha  yeni  dün  geldiniz  bu  Partiye  lakin,  sayın Bülent  Arınç  ve gibileri ömürlerini  burada ve  bu davalar  uğruna  harcadılar.Kalkıp  bugün kendinizi  sayın  Arınç ile aynı  kefeye  koymaya  kalkmayın, millet  kimin  ne  olduğunu çok  iyi  biliyor.Sayın  Cumhurbaşkanı  ve  sayın  Arınç bir gün darılabilirler,ayrılabilirler  ve  hatta  tamamıyla  kopabilirler….Bütün  bunlara  rağmen geçmişleri  kadar  sizler  işin  içinde  olamazsınız.Dikkatli  olun…Benden  söylemesi. 
   Ak Parti Anayasa hazırlama durumunda dahi yanlış yaptı.Başkanlık sistemini başa  değil,  merkeze  alarak  az  maddeli,  bu  milletin  kadim  değerlerine  yaslanan,  insani   değerleri  merkeze  alan  bir  anayasa  hazırlayarak komisyonda  görüşmeye  girmeliydi.
  Bu meseleyi  çok  fazla indirip  kaldırdığın  zaman   sanki  sayın  Cumhurbaşkanı’nın başkanlığını   teminat  altına almak  gibi  bir  meseleye  dönüştürülmesi  yanlış  bir  yere  çekilir  ve başkanlık sistemi  zarar  görür.
Sonuç: 
*AYM   devam  eden bir  davaya müdahale  etmiştir.
*Alt Mahkeme ve Yargıtay bertaraf edilmiştir.
*Bundan sonra buna  benzer davalarda bireysel başvurular AYM’ye yapılacağından alt mahkemeler özelliğini kaybetmiştir.
*Yayın yasağı olan bir dava hakkında fikir  dahi yürütülemez.
*Özgürlükler sınırsız olamaz,bu böyle  olursa ismi özgürlük değil  başka bir şey olur.
Sayın Cumhurbaşkanı hakkında bir iki satır yazmazsam sabrım gelmez.Sevelim sevmeyelim, beğenelim beğenmeyelim, lakin “yiğidi öldürsek bile hakkını vermesini bilelim”.Adam konuşuyor,söylüyor,uyarıyor,dünyaya meydan okuyor,merhametini gösteriyor,yeri gelir sertleşir yeri gelir hamur gibi oluyor,…….Erdoğanfobik hikayelerini geçiniz kardeşim başka hikayeler üretin sayın Tayyarlar ve metinerler….
Gündeme  ve güncele hakim,ne söylediğini bilen,sadece Erdoğan döneminde bu ülkenin geldiği durumu ne olur görmezlikten gelmeyin “Kürt sorunu için-çözüm sürecinde baldıran zehiri içerim dedi” elini değil gövdesini taşın altına koydu.Peki  soruyorum  diğerlerine  sizler ne yaptınız…..
Şuna  inanın Erdoğan’ın olmadığı bir  siyasi arenada  en fazla küçük  Muhalefetler HDP ve MHP muhatap bulamayacak,  derdini anlatacak laf  yetiştirecek  kimseyi  bulamayacaktır.Dolayısıyla  kimsesiz  kalırsınız.En iyisi sayın Erdoğan’ın kıymetini biliniz diyorum. 

Yorum Yaz