
Mutluluğumu ve hüznümü bir yerlere yazma, müzikle bastırma, içime atmak yerine dostlarımla ve sevdiklerimle paylaşanlardanım.
Ancak bazı dertler var ki ne tarifi var ne de paylaşılabiliniyor, dillendirilebiliniyor.
Ramazan Ayının muhasebesi gereği bunlarla bu aralar çok yüzleşiyorum. En zor olanı ise özlem ve hasret kokan türünden olanlar.
Yarım kalmış hikâyelerinizin baş kahramanlarına duyduğunuz özlem duygularını nasıl anlata bilirsiniz ki… Devam eden hayallerinizin yiğit bahadırlarına olan nedametinizi dillendiremediğiniz gibi…
Büyüdükçe daha da mı duygusallaşır insan bilmiyorum ama bu duygu selinin önüne bir türlü geçemiyorum. Hayatıma anlam katan, güzel insanlar hayatımdan bir bir eksiliyor. Çoğu veda bile etmeden.
Uzun zamandır sol yanımdaki sızıyı sürekli hisseder haldeyim. Paylaşılamayan, anlatılamayan derdin yarası daha da çok acıtıyor.
Bir yılının dolmasına kısa süre kala şimdi o ağrı çok daha keskin ve dinmez oldu. Bir yıldır özümde birikmiş olan bu özlem iyice keskinleşip yüreğimi sızlatıyor. Son günlerde nefes almak bile acı veriyor artık.
Çaresi zor, hatta imkânsız olan bu acının tek dermanı ahirettir aslında. Bu acıyı sabah çocuklarımı okula bırakırken dinlediğim güzel bir türkü ile iliklerime kadar bir kez daha hissettim.
Sözleri ne de güzel anlatmış içimdeki sızıyı. Çektiği en zor acının ruhunda olduğunu anlatan güzel bir türkü.
Çekilen bu acının özlem acısı olduğunu, hasret karşısında hissedilen acının, bedendeki acıdan daha derin ve ağır olduğunu ne de güzel anlatıyor.
Yazarı olan Nesimi'yi yaralayan, onu dağlayan, dağlarına karlar yağdıran, onu görünmez yaralara saran acının ne olduğunu bilmiyorum ama duygularıma tercüman olduğu için sözlerini sizinle paylaşmak istedim.
Bu nasıl bir derttir dermanı yoktur
Bedenimde değil ruhumda sızı
Görünmez bir yara acısı çoktur
Bedenimde değil ruhumda sızı…
Kurşunsuz, hançersiz, kansız bir yara
Hiçbir tabip buna bulamaz çara
Keşke Mansur gibi çekseler dara
Bedenimde değil ruhumda sızı…
Doktoru, lokmanı yok, ilacı yok
Görünmez göz ile hiçbir izi yok
Saplandı sineme görünmez bir ok
Bedenimde değil ruhumda sızı…
Didelerim nemli, kan ağlar gözüm
Ruhum yara aldı sızlıyor özüm
Bu halimden vakıf tek cüra sazım
Bedenimde değil ruhumda sızı…
Yeter Nesimi bu feryadın yeter
Biliyom, yanıyon Kerem'den beter
Her ah eyledikçe dumanım tüter
Bedenimde değil ruhumda sızı…
Ruhunuza inceden inceye dokunan, inceden inceye sızlatan, yaralarınızı yeniden kanatan, kalp sızınıza tercüman olan bu türküyü bir kez daha dinleyin derdim.
YORUMLAR