Zaman çağlar öncesi bir zaman. Yer evrenin merkezinde insanlık semasının en parlak yıldızının evi. Baba kahramanlık sembolü ve ilim şehrinin kapısı, anne rehberler rehberinin ciğerparesi. Adı iyilik anlamına gelen Hasan huzur yuvasının ilk misafiri olur. Çocukluk ve gençlik çağı insanlık rehberinin öğretmenliğinde geçer. Bir gün dedesi kardeşi ile birlikte onları omzunda taşımaktadır. Gören biri: ”güzel gelecek sizin olsun ne güzel bineğiniz var” der. Bunun üzerine dedeleri: “Onlarda ne güzel binicidirler” diyerek över. Zaman hızla akıp gitmektedir. Büyük babanın vefatından sonra sırasıyla yönetime gelen dört bilge kişiden sonra sapmaya karşı göreve çağrılmaktadır. Tüm isteksizliğine rağmen sorumluluk hatırlatmalarının ağırlığı hareket karar almasına neden olur. Israrlı davet ve destek verdiklerini söyleyenler yavaş yavaş çark etmeye başlarlar. Zira adı şekerle anılan şehrin sarayında oturanlar insanları para, makam ve çeşitli vaatlerle saflarına katmayı başarırlar. Ayrıca Eflatun kadar işin kurnazlığında olanlar vardır. Bazen işin içine maslahat, bazen davaya ihtimam ön plana çıkarılır. Etrafı boşalmaya başlar. Bir avuç sadakat sahibi dostun dışında artık yalnızlığı ile başadır. Evinin içine el uzatma aşamasına gelinmiştir. Bunun için içeriye rahat girebilecek birinin bulunması zor olmaz. Bu iş “sözü hak, kastı batıl” olan birine göredir. Evin gelinin babasına bu rol uygun bulunur. Kendisine bol vaatlerde verilir. Zer ve zor uygulanan yöntemin iki temel özelliğidir. Yıpranınca bir fincan ikram ile dünyası değiştirilir. Sonra rol babasının bir dostuna devredilir. Artık açık oynamanın zamanı gelmiştir. Yeşil saraydaki kocasının ölümü müteakip oğlu için saray emelini güden anne direk olarak devrededir. Tehdit ve vaatler birlikte devreye konulur. Kadın, kadının dilinde daha iyi anlar diyerek ikna turlarına başlar. Geleceğin hanım efendisi olma aldatması işe yarar. Yalnızca kendisine verilen maddeyi gizlice sürahisine boşaltarak içmesi sağlanacak. Şiddetli bir duygu sarsıntısına rağmen isteneni yapacaktı. Bu arada yüreği sızlayan Pers fethi büyük komutan Sad inzivaya çekilmiş olmasına rağmen dayanamayarak yola koyulur ve huzura çıkar. “Kılıcım seninle” diyerek desteği deklare eder. Casuslar haberi saraya ulaştırmada gecikmezler. Komutan güzel sözlerle oyalanarak fincanda ikram edilen zehirin etkisiyle vefat eder. Oğlu tehdit edilerek halka karşı babasının eceliyle öldüğünü söylemek zorunda bırakılır. İyice yalnızlaşan öndere son darbe içerden vurulmak üzere harekete geçilir. Sarayın hanım efendisi olma hayali gözünü kör etmiştir. Kendisine verilen zehiri su kabına boşaltır. Cennet reyhanlarının ilki ebedi adresine yolculuğa başlamıştır. Gönlü buruk ve kırık olarak. Karışıklığa sebep olmamak için makamdan feragat etmesi ve anlaşmaya riayet etmesine rağmen hırs gazabından kurtulamamıştı. Hatta ötelerde arzusu olan dedesinin yanına gömülmesine müsaade edilmemişti. Çok acı idi, ama yapılacak bir şey yoktu. İçerden evi yıkan Ca’de saraydaydı, ama delirmiş ve çıldırmış olarak. Zaten kimsenin kendisine yüz verme niyeti yoktu. Neden olduğu facia ve ölüm utancı yakasına erken yapışmıştı. Çağlar boyunca Ca’de adı evine hıyanet edenlerin simgesi olarak anılacaktı | 
Abdurrahim Akdağ
