tatlidede

Direnişin kaynağıdır KERBELA

Direnişin kaynağıdır KERBELA

Kulunu bir gecede Mescidi Haram’dan Mescid-i Aksa’ya yürüten Allah’a hamd olsun. 

               Bizler, Muharrem ayının içindeyiz. Şüphesiz bu günler Müslümanlar için ayrı bir önem arz etmektedir. Muharrem ayında birçok sevindirici olayın yanında dünya var oldukça unutulmayacak elim bir hadise de yaşanmıştır. Bu hadiseleri hatırlamak gerekirse… 


       Hz. İbrahim’in (a.s.) ateşten kurtulması bu günlere rastlamaktadır Hz. Nuh’un gemisi tufandan kurtulması, Hz. Eyüp (a.s.) yakalandığı ağır hastalıktan kurtulması, Hz. Musa’nın kavmiyle beraber Kızıl Denizi geçmesi bu ayda olmuştur. 


Tüm bunların yanında Peygamberimizin gözbebeği, Hz. Ali ve Hz. Fatıma’nın evladı Hz. Hüseyin, ehli beyt ve ashabının şehit edilmesi yine bu ayda 10 Muharrem’de yaşanmıştır. 


Bu üzücü hadise bir yandan Ümmet-i Muhammed’inin gönlünü sızlatmış olsa da bir yandan da ümmetin can damarına kan vermiştir. Bu gün bile Hüseyinlerin, Saitlerin Selahaddinlerin direnişi ve kıyamın kaynağı Kerbela’dır. 


Kerbela’da akan kan, zulme başkaldırmayı, zalime biat etmemeyi öğretti Ümmet-i Muhammed’e... Bu açıdan Kerbela sadece bir yerin adı değildir. Kerbela sadece Hz. Hüseyin’in şahadeti değildir. Kerbela aynı zamanda imanın güce, imanın saltanata ve imanın iktidara galip geldiği bir yerdir. 


Hz. Hüseyin özelde kardeşi Muhammed Hanifiye’ye ve genelde bizlere yaptığı nasihatnamesinde şu sözleri dile getirmiştir; 

“Ben azgınlık, makam, fesat ve zulüm yapmak için Medine’den ayrılmadım. Ben, ceddimin ümmetini ıslah etmek, marufu emredip münkeri nehyederek ceddim ve babamın yolunu ihya etmek için kıyam ettim. Öyleyse kim bu gerçeği benden kabul eder, bana itaat ederse Allah’ın yolunu kabul etmiştir. Kim de bunu reddeder, bana itaat etmese Allah benim ile kavmim arasında hükmedene kadar sabrederim. İşte bu benim vasiyetimdir.” 


Ve yine Kerbela çölünde de “Eğer Muhammed’in dini benim kanım ile ayakta duracaksa ey kılıçlar alın canımı, parçalayın tüm bedenimi” şeklinde ki haykırışı kıyamın önemini ortaya koymuştur. 


“Kıyam” ve “Şehadet” denilince ilk akla cennet geçliğinin efendisi Hz Hüseyin gelir. Zulme boyun eğmeyen, adalet ve doğruluktan ayrılmayan Hüseyin… Şehitler kervanı Habil ile başlamış ve Bedir ile Uhut’ta yoluna devam etmiştir. Hasan Elbenna, Seyyid Kutup, İskilipli Atif Hoca, Şeyh Said, Metin Yüksel, Şeyh İzzettin El Kassam, Şeyh Ahmet Yasin, Şey Şamil, Cevher Dudayev, Hattap, Malkom x, Ali Şeriati ve İmam Hüseyin ile yoluna devam etmiş ve Yasinlerle, Riyatlarla, Hasanlarla yol almaya devam ediyor. 


Kervan nurlu bir kervandır. Selam olsun onun yolcularına…

Yorum Yaz