tatlidede

İnsanın 8 Evresi - Erik H. Erikson Kitap özeti, konusu ve incelemesi

İnsanın 8 Evresi kimin eseri? İnsanın 8 Evresi kitabının yazarı kimdir? İnsanın 8 Evresi konusu ve anafikri nedir? İnsanın 8 Evresi kitabı ne anlatıyor? İnsanın 8 Evresi PDF indirme linki var mı? İnsanın 8 Evresi kitabının yazarı Erik H. Erikson kimdir? İşte İnsanın 8 Evresi kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
  • 03.10.2022 23:00
İnsanın 8 Evresi - Erik H. Erikson Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Erik H. Erikson

Çevirmen: Gonca Akkaya

Yayın Evi: Okuyan Us Yayınları

İSBN: 9786055134587

Sayfa Sayısı: 204

İnsanın 8 Evresi Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

20. yüzyılın en önemli psikanalistlerinden Erik H. Erikson'un, insanın 8 evresini tanımladığı 'psikososyal gelişim kuramı' psikoloji dünyasında çığır açmıştır. Erikson'un evreleri, hem sosyal hem de psikolojik odaklanmayla, gelişimin psikoseksüel doğasını vurgulayan Freudyen düşüncede bir sıçramayı temsil eder. Freud, kişilik gelişiminde çocukluk yıllarının belirleyici olduğunu ve ergenlik yıllarından itibaren yetişkin kişiliğin kazanıldığını belirtirken; Erikson, kişilik gelişiminde çocukluk yıllarının önemini kabul etmekle birlikte, kişiliğin yaşam boyunca devam eden bir süreçte geliştiğini savunur.

Erikson insanın 8 evresini tanımlamakla birlikte, kendisi 90'lı yaşlarına yaklaştığında yeni gündelik zorluklar ve yeni gereksinimler oluştuğunu fark eder. Bunlara göğüs gerebilmenin de, ancak insan yaşamında dokuzuncu bir evrenin tanımlanmasıyla mümkün olabileceğine karar verir. İnsanın 8 Evresi'nin, Erikson'un eşi psikolog Joan M. Erikson tarafından kaleme alınan bu genişletilmiş baskısında yaşam döngüsüne katılan 9. evre de anlatılmaktadır.

"Erik, İnsanın 8 Evresi'ni yazdığında henüz 90'larına girmemişti. 80 yaşında yaşlılığımızı kabullenmeye başlamamıza rağmen, yaşlılıkla ilintili zorluklarla 90 yaşına yaklaşana kadar gerçekçi bir şekilde karşı karşıya kalmadığımıza inanıyorum. 90 yaşında âdeta bize yabancı bir bölgede uyandık. Önceden sezinlemiş olabileceğimiz ve tuhaf hatta komik diye başımızdan attığımız şeyler, kısa zamanda kaçınılmaz -ve kesinlikle hoş olmayan- gerçeklikler olarak karşımıza çıktılar. Üretkenlik yıllarının içinden geçerken yolun sonundaymışız gibi hiç hissetmemiştik. Yaşanacak yıllarımız olacağına kesin gözüyle bakıyorduk. 90 yaşında bakış açımız değişti; önümüzdeki görüntü sınırlı ve belirsiz bir hâl aldı. Muhtemel olduğunu her zaman bildiğimiz ama üzerinde durmadığımız ölümün kapısı artık yakındı."

(Tanıtım Bülteninden)

İnsanın 8 Evresi Alıntıları - Sözleri

  • ... bireysel yaşam, yalnızca, kişinin yaşam süreci ile tarihin bir kesimi arasında rastlantısal bir çakışmadır.
  • Gerçek o ki, insan vicdanının tüm yaşam boyunca kısmen çocuk kalışı, insan trajedisinin özüdür.
  • Psikanalist, iyileştirici etki yaratacak yorumlara götürebilecek sağaltıcı ve aydınlatıcı öngörülere, ancak tüm bu bağlantılı hareketleri çevreleyen göreceliğin farkında kalabilmeyi (ve daha önce demiş olduğum gibi göze çarpmayan bir şekilde) öğrenmiş olursa ulaşabilir.
  • Edinebildiğimiz incelik ve bilgelik ne boyutta olursa olsun, yetersizliklerimizi hafife alarak espriyle kabul etmemiz gerekir.
  • Güven ve umudu din ile, özerklik ve iradeyi kural/kanun ile, inisiyatifi ve amacı sanat ile, azim ve yetkinliği teknoloji, kimlik ve bağlılığıysa ideolojik düzenle ilişkilendirdik.
  • Daha önce, çocukların nasıl kasıtlı bir itkisellik ve kompülsif (zorlantılı) davranışlara körü körüne yönelme arasında gezinebildiklerinden bahsetmiştik; çocuk bazen isyankâr itkilerine kapılıp bütünüyle bağımsız hareket etmek isteyecek, bazen de başkalarının isteklerini kendi kompülsiyonları (zorlantı) hâline getirerek bir kez daha bağımlı konuma dönmeye çalışacaktır. Henüz gelişmekte olan irade gücü bu iki eğilimi dengelerken, hem özgür seçimler yapma hem de kendine hâkim olma kapasitelerinin olgunlaşmasına yardım eder. İnsanoğlu olabilecek şeyleri istemeye ve olamayacak şeyleri (istemeye değmez diyerek) istemekten vazgeçmeye erkenden başlamalıdır. Bunu yaparken de, istediklerinin gereklilikler ve kurallar açısından kaçınılmaz olduğundan emin olmalıdır. Her durumda, bu yaş dönemine hâkim olan iki işlev biçimiyle (içinde tutma ve dışına atma) uyumlu olacak şekilde, iradenin karşıtında kompülsiyon (zorlantı) ve itkisellik yer alır. Bu iki durum, şiddetlenip iç içe geçtiklerinde iradeyi felç edebilme gücüne de sahiptirler.
  • Freud'a göre oyun, her şeyden önce mecbur kalınmış pasifliği hayali bir aktifliğe dönüştürmekteydi.
  • ''Kişinin kendi yaşam döngüsünde an itibarıyla nerede olduğunu fark edip buna göre bir bakış açısı geliştirmesi ne kadar da zormuş... Arkana yaslanıp kendi durumunu değerlendirmedikçe bugünün dünden farkı olmuyor. Yaşlılığı, o bize sessizce yaklaştıkça ve günler hızla akıp geçtikçe fark eder miydik?"

İnsanın 8 Evresi İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Erikson bu kitabında Freud'un 5 evreli psikoseksüel gelişim kuramının yeterli olmayacağını düşünüp bu evreye 3 evre daha ekleyip, Freud'un aksine gelişimin ömür boyu olduğunu savunuyor. Her evrenin kazanılması gereken bir kişilik unsuru vardır ve kazanılması gerekenlere; sintonik, kazanılmaması gereken özellikleri ise distonik olarak tanımlamış. Dürtülerden aksine sosyal unsurları özellikle vurgulamış, bir dönemde kazanılmayan kişilik özelliğin, diğer dönemlerde de kazabileceğini söyleyerek Freud'dan ayrılmıştır. (H. Demir Okur)

Psikososyal gelişim kuramı ve Erikson ilk olarak üniversitede karşıma çıkmıştı.Hayatımız evre evre ilerler,her evreden beklediğimiz görevler vardır bu görevleri yerine getirme anlayışımıza ve algımıza göre bir üst evreye tamamlanma duygusuyla ilerleriz.Psikososyal gelişim,Freud'un psikoseksüel gelişim kuramının uygulaması gibidir.İlgisi olanlara öneririm. (Elvan Kasaplar)

Erik Erikson, Freud'dan etkilenmiş bir isim. Fakat körü körüne bir etkilenme değil bu. Körü körüne olmadığını birazdan değerlendireceğim. Freud'dan etkilenmesinin belki de en büyük sebebi, Freud'un kızı Anna Freud'dur. Anna Freud, Erikson'da çocuklara karşı duyarlılığını fark ediyor ve bu sayede Erikson 1933'te Viyana Psikanaliz Enstitüsü'nden mezun oluyor. Avrupa'nın yavaş yavaş barut kokmaya başladığı o yıllarda Kopenhag'a yerleşmek zorunda kalıyor. Çünkü, Berlin'in ortasında Freud'un eserleri yakılmıştı. Hitler, tüm psikanalistleri eline geçirse sağ bırakmazdı belki de. Erikson, Danimarka vatandaşlığı alamayınca ABD'ye gitmek zorunda kalıyor. ABD'nin birçok önemli kurumunda görev yapıyor. Erikson, psikoseksüel gelişim kuramını bambaşka bir boyuta taşıyor. Bu da psikososyal gelişim kuramıdır. En başta bahsettiğim Freud'dan etkilenme konusu işte budur. Freud'un kuramı, gelişimi cinsel odaklı ele almış ve 18 yaşından sonrasını incelememiştir. Erikson ise bu kuramı yorumlamış, Freud'un 5 evresini 8'e çıkarmıştır. Freud'un kuramındaki evreler; oral dönem, anal dönem, fallik dönem, gizil dönem ve genital dönemdir. Erikson ise kendi kuramında şu dönemlere yer vermiştir; bebeklik, erken çocukluk, oyun çağı, okul çağı, buluğ çağı, genç yetişkinlik, yetişkinlik ve yaşlılıktır. Bu dönemleri uzun uzun anlatmayacağım. Bu dönemlerin her birinde psikososyal krizler mevcuttur. Kuramın can alıcı noktalarından birisi. Bu krizler olumlu ve olumsuz durumları içeriyor. Örneğin, buluğ çağında kimlik ve kimlik karmaşası bulunmakta. Bunları psikoloji/psikiyatri eğitimi almış veya eğitim fakültelerinde okumuş kişiler bilirler. Fakat detaylıca bilen kişi çok yoktur. Bunu da bu kitabı okuyarak öğrenebilirsiniz. Fakat, kitabın dilinin ağır olduğunu söylemeliyim. Bunun da sebebi akademik metin olmasından kaynaklanıyor. Pek alışık olmadığım terimlerle karşılaştım. Böyle durumlarda okumak güçleşiyor. Ama okumadan da kendimizi geliştirmemiz biraz zor gözüküyor... (Bilal Dursun)

İnsanın 8 Evresi PDF indirme linki var mı?

Erik H. Erikson - İnsanın 8 Evresi kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de İnsanın 8 Evresi PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Erik H. Erikson Kimdir?

Erik Erikson (15 Haziran 1902 - 12 Mayıs 1994), Danimarka ve Alman kökenli Amerikan psikolog.

Gelişim psikolojisi ve psikoanaliz alanlarında çalışmaları, özellikle insanların sosyal gelişim teorisi ile tanınmaktadır. "Kimlik bunalımı" kavramını ilk kullanan psikologdur.

Biyografi

Frankfurt'ta Danimarkalı bir annenin çocuğudur. Evlilik dışı bir ilişki sonucu dünyaya gelmiştir ve sonrasında annesinin Yahudi bir iş adamı ile evliliği nedeniyle bir Yahudi olarak yetiştirilmiştir. Ailesi bu durumu kendisinden uzun süre saklamıştır ve bu olayın kendisini kimlik üzerine düşünmeye ve araştırmaya ittiği genellikle iddia edilir.

Viyana'da Sigmund Freud'un kızı Anna Freud ile tanışmış ve kendisine psikoanaliz uygulatmıştır. Yaşadığı deneyim üzerine kendisi de bir psikoanaliz eğitimi almaya karar vermiştir. 1933'te eğitimini tamamladığında Naziler iktidara geliyordu. Bunun üzerine eşi ile birlikte önce Danimarka'ya, sonra da Amerika Birleşik Devletleri'ne göç etmiştir. Boston'a yerleşmiş, Yale ve Harvard Üniversiteleri dahil pek çok kurumda akademik ve yönetim görevleri almıştır.

Gelişim teorisi

Erikson, her insanın tam gelişimine ulaşmak için belirli sayıda bazı evrelerden geçtiğine inanıyordu. Doğumdan ölüme kadar insanlar geçtiği sekiz evre tespit etmiştir. Bu evreler:

Umut - Güven ya da Güvensizlik (0-1 yaş)

Özerklik ya da Utanç ve Kararsızlık (2-3 yaş)

Girişim ya da Suçluluk (3-5 yaş)

Beceri ya da Aşağılık Duygusu (6-11 yaş)

Ego kimliği ya da Rol Karmaşası (11-20 yaş)

Yakın ilişkiler ya da Soyutlanma (Genç yetişkinlik dönemi)

Üretkenlik ya da Kısırlık (Yetişkinlik dönemi)

Ego Bütünleşimi ya da Umutsuzluk (Yaşlılık dönemi)

Erik H. Erikson Kitapları - Eserleri

  • İnsanın 8 Evresi

Erik H. Erikson Alıntıları - Sözleri

  • Daha önce, çocukların nasıl kasıtlı bir itkisellik ve kompülsif (zorlantılı) davranışlara körü körüne yönelme arasında gezinebildiklerinden bahsetmiştik; çocuk bazen isyankâr itkilerine kapılıp bütünüyle bağımsız hareket etmek isteyecek, bazen de başkalarının isteklerini kendi kompülsiyonları (zorlantı) hâline getirerek bir kez daha bağımlı konuma dönmeye çalışacaktır. Henüz gelişmekte olan irade gücü bu iki eğilimi dengelerken, hem özgür seçimler yapma hem de kendine hâkim olma kapasitelerinin olgunlaşmasına yardım eder. İnsanoğlu olabilecek şeyleri istemeye ve olamayacak şeyleri (istemeye değmez diyerek) istemekten vazgeçmeye erkenden başlamalıdır. Bunu yaparken de, istediklerinin gereklilikler ve kurallar açısından kaçınılmaz olduğundan emin olmalıdır. Her durumda, bu yaş dönemine hâkim olan iki işlev biçimiyle (içinde tutma ve dışına atma) uyumlu olacak şekilde, iradenin karşıtında kompülsiyon (zorlantı) ve itkisellik yer alır. Bu iki durum, şiddetlenip iç içe geçtiklerinde iradeyi felç edebilme gücüne de sahiptirler. (İnsanın 8 Evresi)
  • ''Kişinin kendi yaşam döngüsünde an itibarıyla nerede olduğunu fark edip buna göre bir bakış açısı geliştirmesi ne kadar da zormuş... Arkana yaslanıp kendi durumunu değerlendirmedikçe bugünün dünden farkı olmuyor. Yaşlılığı, o bize sessizce yaklaştıkça ve günler hızla akıp geçtikçe fark eder miydik?" (İnsanın 8 Evresi)
  • Psikanalist, iyileştirici etki yaratacak yorumlara götürebilecek sağaltıcı ve aydınlatıcı öngörülere, ancak tüm bu bağlantılı hareketleri çevreleyen göreceliğin farkında kalabilmeyi (ve daha önce demiş olduğum gibi göze çarpmayan bir şekilde) öğrenmiş olursa ulaşabilir. (İnsanın 8 Evresi)
  • Güven ve umudu din ile, özerklik ve iradeyi kural/kanun ile, inisiyatifi ve amacı sanat ile, azim ve yetkinliği teknoloji, kimlik ve bağlılığıysa ideolojik düzenle ilişkilendirdik. (İnsanın 8 Evresi)
  • ... bireysel yaşam, yalnızca, kişinin yaşam süreci ile tarihin bir kesimi arasında rastlantısal bir çakışmadır. (İnsanın 8 Evresi)
  • Gerçek o ki, insan vicdanının tüm yaşam boyunca kısmen çocuk kalışı, insan trajedisinin özüdür. (İnsanın 8 Evresi)
  • Edinebildiğimiz incelik ve bilgelik ne boyutta olursa olsun, yetersizliklerimizi hafife alarak espriyle kabul etmemiz gerekir. (İnsanın 8 Evresi)
  • Freud'a göre oyun, her şeyden önce mecbur kalınmış pasifliği hayali bir aktifliğe dönüştürmekteydi. (İnsanın 8 Evresi)

Yorum Yaz