tatlidede

Eski ve yeni Mardin’i Kudüs'e benzetti

Mardin'in eski ve yeni yapılanması birçok kadim şehire benzetilir. Bunlardan biri de Kudüs'tür. Mardin’in bir şehir olarak şekillenmesinde büyük katkısı olan Artuklular, Mardin’i bir şehir olarak inşa ederken büyük ölçüde Mardin’den önce idare ettikleri Kudüs’ten etkilendiler. Mardin’i inşa eden Artuklu iradesi, Kudüs deneyimi ve tecrübesi üzerine inşa etmiştir. Bu sebeple Mardin, sadece Türkiye’de değil bütün dünyada Kudüs mimarisi ve ruhunu en çok yansıtan ve yaşatan şehir olarak kabul edilebilir. Mardin denlince Kudüs, Kudüs denilince Mardin akla gelebilecek bir birliktelikten bahsetmek gerekiyor.
  • 30.12.2022 11:33
Eski ve yeni Mardin’i Kudüs'e benzetti

Mardin Artuklu Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Doç. Dr. Sıtkı Karadeniz, Mardin'in iki ayrı şehir olarak görüldüğüne değinerek, “İlk başlarda yeni Mardin'de, konfor ve lükse aldanıp gitmiş olanlardan zaman zaman geri dönüşler de söz konusu olabiliyor. Yeni şehirde yaşayanların, Mardin'de yaşadıkları duygusuna sahip olduklarını söylememiz zor” dedi.

Dr. Sıtkı Karadeniz, Mardin'de iki şehir algısı olduğu değerlendirmesinde bulundu. Yukarı Mardin'in daha nefes alan, insanın rahat edebileceği, geriye dönük duygu yoğunlukları yaşanabileceğini ifade eden Dr. Karadeniz, bunun örneklerini gördüğünü aktararak, “Yeni şehirde yaşayanların, Mardin'de yaşadıkları duygusuna sahip olduklarını söylememiz zor, bu duyguyu eski Mardin'de ancak yaşayabiliyorlar. Onun için de bir süre yeni Mardin'de yaşadıktan sonra eski Mardin'e dönenler oluyor. İlk başlarda yeni Mardin'de konfor ve lükse aldanıp gitmiş olanlardan geri dönüşler de söz konusu olabiliyor” dedi.

“Burada sokaklar var, sokağı paylaşan insanlar birbirleri ile komşuluk ilişkileri yaşarlar”

Dr. Karadeniz, Mardin'in, yeni Mardin ve eski Mardin olarak tanımlanan bir yapısı olduğunu dile getirerek, “Yeni Mardin olarak adlandırdığımız yer, 1990'lı yılların başında yerleşime açılmış ve şu anda nüfusun önemli bir kısmını barındırıyor. Orada bulunan nüfusun çoğunluğu eski Mardin'den gidenlerden oluşuyor. O günlerde insanlar, genellikle daha rahat, daha prestijli bir hayat yaşamak için modern binaların inşa edildiği yeni şehre göç etmişler ve semt olarak buranın adı Yenişehir'dir zaten. Zamanla çevreden de göç almıştır. Kentlerin sosyal hayatı da kendisi ile belirlenebilen veya dönüşebilen bir şeydir. Mesela eski şehirde sokaklar var, aynı sokağı paylaşan insanlar birbirleri ile komşuluk ilişkileri yaşarlar, çocukları sokağa çıkıp oyun oynarlar. Ancak yeni Mardin'e baktığımız zaman insanların hemen tamamı apartmanlarda oturuyor. Çocuklar, oyun oynayacakları zaman parklara giderler. Daha öncesinde onları ortaklaştıran oyunlar, arkadaşlık biçimleri yeni kentle birlikte dönüşüme uğradı. Önceki kuşaktan birlikte büyüyen insanlar yeni kente gelmeleriyle ve eski/yeni, yukarı/aşağı olarak ayrılmasıyla kültürel olarak da ayrılmaya başlıyor. İçerisinde yaşamış olduğunuz mekân, yaşayacağınız hayatı önemli ölçüde belirleyebiliyor” şeklinde konuştu.

“Genellikle eski Mardin'e Mardin demeyi tercih ederler”

Yeni Mardin'e konfor ve lükse aldanıp gitmiş olanlardan geri dönüşlerin de söz konusu olabildiğini aktaran Dr. Karadeniz, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Buradan göç edenlerin adaptasyon sürecinde konfor önemlidir, çünkü insanlar konfora hızlı alışır. Mekân olarak ciddi rahatsızlık yaşanmamıştır ama süreç içerisinde komşuluk ilişkilerinin zayıflaması insanları rahatsız eder, çünkü birkaç kişiyi tanımak dışında ilişkiniz pek olmaz. Çocuklar birbirini belki bir şekilde tanıyabilir. Komşuluk ilişkileri birbirine selam vermekle sınırlı kalır. İnsanlar burada, eski Mardin olarak adlandırılan yerde başka bir komşuluk, arkadaşlık, çocukluk ilişkisi yaşarken yeni şehirle birlikte bu durum değişiyor ve dönüşüyor."

Kentin yoğunluğu nedeniyle orada da sıkışıklık yaşandığını kaydeden Dr. Karadeniz, "Her tarafın apartmanlaşmasıyla beraber nefes alma sorunu doğuyor. Yukarı Mardin'in daha nefes alan, insanın rahat edebileceği geriye dönük duygu yoğunluklarının yaşanabildiği bir yer olduğu görülüyor. Bunun örneklerini gördüm, yeni Mardin'de yaşarken eski Mardin'e dönenler oldu. İlk başlarda yeni Mardin'de konfor ve lükse aldanıp gitmiş olanlardan geri dönüşler de söz konusu olabiliyor. Yeni şehirde yaşayanların kendisini Mardin'de hissetmeme duygusu olduğunu söylememiz mümkün. Görüştüğüm ve Mardinli olan kişiler genellikle eski Mardin'e Mardin demeyi tercih ederler. Şu anda yaşadığı yeri Mardin olarak tanımlamıyor Mardin'in yerlisi" ifadelerini kullandı.

“Kudüs'ü Mardin'e benzer olarak görebiliriz”

Karadeniz, sözlerini şöyle tamamladı:

“Bu tür eski yapılı kentler genişlemeye müsait değiller. Aileler büyüdüğünde, çocuklar evlilik çağına geldiğinde bina yapacak yeni yer olmadığı için sürekli bir dışarı taşma söz konusu oluyor. Amman'ın yakınındaki Salt şehrini ve Kudüs'ü Mardin'e benzer yerler olarak görebiliriz. Kudüs'e gittiğiniz zaman eski ve yeni olmak üzere şehrin ikiye ayrıldığı görülüyor. 19. yüzyıldan itibaren nüfusun hızlı artışıyla ve kentleşmeyle birlikte, böylesi tarihi kentlere sığmak mümkün olmadı. Burada da yukarı/aşağı veya eski/yeni olarak iki şehir algısı bakidir. Burada yaşayan herkesin tecrübe etmiş olduğu bir şeydir bu.”

İHA

Editör: Aydın

Yorumlar

Image
husametin tayral
30.12.2022 / 13:37

ÖNCELİKLE BU KADAR SALLAYAN HABER YAPAN SİZDEN BASKA BIR MEDYA YOK.. İNSANLAR BU SÖYLEDİKLERİNİZE INANIP SOKAKLARDA UKALALIK YAPIYORLAR. HABERİ YAZMADAN ÖNCE BİRAZ ARAŞTIRIN YA HER KENDİNE AKADEMİSYENİM DİYENEDE İNANMAYIN. BU TAMAMEN UYDURMA BİR HABER. BİR KEREM MARDİN NERDEYSE KUDUSTEN ESKİDİR VEYA AYNI DÖNEM BİR BİRİNDEN BAGIMSIZ AMA HIRISTIYAN DUNYASINDA BIRBIRINI TANIYAN IKI ŞEHİR OLARAK GELIŞMİŞTİR EVET MALZEME SARI KALKER TAŞ AMA BIRI DAĞ YAMACINDA BIRI HAFIF TEPELI AMA DUZ BIR ALANDA INŞA OLMUŞ. VE İKİ ŞEHİRDE YAHUDİLER VE ILK HİRİSTİYANLAR KURMUSTUR. ARTUKLU DEDIGIN 11 12 YY. MARDİNDE Kİ ULU CAMİ İNŞAA EDİLDİĞİNDE ŞEHİRDE ZATEN 22 TANE KİLİSE VARDI VE COGUNUN TARİHİ 8. VE 6. YY.. NASIL OLUYORDA ARTUKLULAR MARDİNİ KURUYOR ANLAMADIM, ZAMAN YOLCULUĞU DERSEN INANIRIM AMA YOK. O YUZDEN ARTUKLU UNIVERSITESINDEKI HIC BIR HOCANIN VE YA KENDINE TORPILE AKADEMISYEN DEDIRTEN ARASTIRMADAN YAZILAN YAZILARIN KABUL ETMIYORUM.. BEN KIMMIYIM. MARDİN İLE İLGİLİ 36 YILDIR CALISAN ARASTIRAN VE SU AN ODTÜDE MİMARLIK TARİHİ DERSİ VEREN BİR MARDİNLİYİM. BENİM ŞEHRİMİN TARİHİNİ BULANDIRAN BU REKTOR IBRAHIM BEY VE ONUN SUARASI BANA TARİH DERSİ VEREMEZ , LAKİN REKTORUN KENDISI DOKTORA TEZINDE MARDİN SALNAMELERİNİ BİLEREK YANLIS TERCUME VE YORUMLARLA SEHİRDEKİ ERMENİ VARLIĞINI İNKAR EDEN BIR TEZ YAZAN ADAMDAN NE BEKLERSİNKİ..ADAM REKTOR YA..18 YIL ONCEKI LISE HOCASI, AB FONUYLA IHTISAS KUTUPHNAESI IICN PROJE YAZAN ADAM REKTOR OLDU YA..O YUZDEN RİCA EDİYORUM MARDİNİN TARİHİNİ DAHA FAZLA BASİTE İNDİRGEMEYİN.

Yorum Yaz