Kürtlerin inancına meydan okumak iflas etmektir!

Bırakın bir partiyi yöneten, küçük bir bakkalı işleten esnaf bile mal alırken kar mı yoksa zarar edeceğini iyi bilir. Hesabını yapmadan mal almaz. İlişkilerine dikkat eder ve müşterilerine güzel davranır. Ağzından çıkan lafı tartar, ona göre konuşur. Sonunu düşündüğü için hep başta kazanır. Siyasi bir parti olan HDP’nin başındaki malum zat ise lafını tartmadan, sonunun nereye gideceğini hesap etmeden 6-7 Ekim olaylarına sebebiyet veren “Her yer Kobani olacak” çağrısı yapmış ve büyük zarar etmişti. 

Yaptığı çağrı sonrası başlayan eylemler büyük bir vahşiliğe dönüşmüş, kurban eti dağıtan gençler insanlık dışı yöntemlerle katledilmiş, üçüncü kattan atılmış, başları taşla ezilmiş, üzerlerinden arabayla geçilmişti. Yüzlerce okul yakılmış, binlerce işyeri ateşe verilmiş ve talan edilmiş. Doğu ve Güneydoğu’da büyük bir kaos yaşanmıştı. Olaylar neticesinde 40’tan fazla kişi katledilmişti. Olayların ardından kameralar karlına çıkan HDP Başkanı Selahattin Demirtaş, biz kimseye saldırın demedik şeklinde açıklama yapmıştı. Yani küçük bir esnaf kadar bile düşünemediğini, lafını tartmadığını, sonunu hesap edemediğini itiraf ediyordu. 

 6-7 Ekim olaylarında özellikle İslami simgelere saldırılması “PKK/HDP İslam’a Savaş Açtı” yorumunun yapılmasına neden olmuştu. Çünkü olaylarda İslami bir parti olan Hür Dava Partisi’ne saldırılmış, üyeleri katledilmiş, İslami dernekler yakılmış, insanlar sakallı oldukları için infaz edilmiş ve hatta eşi örtülü olduğu için bir kişi eşinin yanında saldırıya uğramış ve vahşice katledilmişti. Hatta Mardin’in Kızıltepe ilçesinde Suudi Arabistanlı Fehad İbrahim Elduveric (45) ile Suriyeli Abdullah Muhammed Latif’in (43) sırf sakallı oldukları için katledilmesi İslami simgelere olan düşmanlığı açık bir şekilde ortaya koyuyordu. 

Tüm bunlardan ders çıkartılmamış olacak ki, dün Kobani’yi bahane ederek Müslümanlara saldırırken, şimdi de kadına yönelik şiddeti bahane ederek çarşaflılara ve tesettürlülere hakaret etmeye başladılar. 

Mardin’in Mazıdağı ve Şırnak’ın Silopi ilçelerinde “25 Kasım kadına şiddete hayır” eylemleri düzenleyen HDP, kendi yandaşlarına çarşaf giydirip ellerini zincirleyip birbirine bağlamış ve örtü ile kadının İslam tarafından köleleştirildiği imajını oluşturmaya çalıştılar. Buda halkın tepkisine neden oldu. 

 Kürt halkı; dinine, diyanetine, örf ve adetlerine bağlılıklarıyla tanınırken, Cumhuriyetin ilk yıllarında bile yapılan onca zulme rağmen “İslam” bu halkın içinden söküp atılamamışken HDP’nin meydanlarda bu değerleri tahkir etmesine anlam vermek gerçekten güç. Kısacası; yaklaşık 50 gün önce lafını tartmadan yaptığı çağrıda zarar eden HDP, Kürt halkının inancına meydan okumakla, olay etmekle, küçük düşürmeye çalışmakla iflas edecek. Bizden söylemesi…