Mardin’de Yerel Seçim stratejisi -2- (Parti Teşkilatların Rolü)

- Bu bir USTAD raporudur –

Parti teşkilatları, il yönetimleri ve yerel yöneticiler; hazırlayacakları proje ve çalışmalarla kendi tabanını,  alt birimlerini ve muhtemel potansiyelini aktif bir güzergâhta ve dinamik bir hızda; direksiyonu eline alan kaptan pozisyonunda hareket etmelidir.

Teşkilatlar; gerek seçmenin, gerekse aday adaylarının heyecanlarını sürekli zinde bir yapı haline dönüştürerek; Seçmeni, secim sürecinde etkileme potansiyeline sahip olmalı ve öncü rol oynama reflekslerini kullanarak “ başrol kahramanı” olarak vazife almalıdır.    

İl teşkilatlarınca yapılacak çalışma ve etkinlikler, geleceğe dair yapılması düşünülen planlamalara rehberlik eder. Düzenli açıklamalar ve sosyal organizasyonlar, parti teşkilatlarını canlı tutar, ülke gündemine dair tatmin edici basın açıklamaları ise seçmen üzerinde lehte sonuçlar doğuracağı ile ilgili genel kabul bir gerçeklik olduğu herkesin malumudur.

Teşkilatlarda ki üst yönetimin aday adayları, ilçe teşkilatları, kadın ve gençlik kolları dâhil; alt yönetim birimlerinin  gelişmişlik seviyeleri; partinin seçimlerde başarılı olup olmayacağı ile ilgili ihtimalleri doğrudan etkiler.

İl teşkilatları, toplumsal problemlere ve teşkilat birimleri ile ilgili sorunlara zamanında müdahale etmeli; bu sorunları genel merkeze aktarıp sonuç almada ısrarcı olunma vizyonunu geliştirmelidir.

Ve ayrıca diğer kurumlarla yapacağı uyumlu çalışmalar, verimliliğini artıracak ve yerelde ortaya çıkacak sorunların hızlı ve etkin çözümündeki rolünü daha da pekiştirerek;gelecekte yapılacak çalışmalara ışık tutar.

Yerel Seçimlerde Asıl Başarı,  Parti il teşkilatların sistemli çalışmalarının bir eseridir

İl teşkilatları, bağlı teşkilatların lokomotifi olduğunun bilinciyle hareket etmeli, daha etkin çalışmalar yaparak yeni yöntemler geliştirir.

 1989 yılında SHP ‘nin yerel düzeydeki örgütlülüğü ve dirençli çalışmasının semeresini; belediye seçimlerinde alınan başarı ile kendini göstermiştir. Yine 1994 yılında, İstanbul başta olmak üzere Türkiye‘nin önemli illerinin belediye başkanlıklarını Refah Partisi kazanmıştı. Bu başarı: Yerel teşkilatlarının ev ev gezmesi, toplumun tüm kesimlerine güven vermeleri ve etkili bir teşkilatçılık örneklerini sergileyerek elde edilmiş ve siyaset arenasına başarılı bir yerel secim stratejisi sunulmuştu.

Bu sebep ile teşkilat eğitimlerine önem verilmeli, danışma meclisleri, sandık kurul toplantıları, müşahit eğitimleri, mevzuat bilgilendirmeleri ve diğer eğitimlere yoğunlaşmalı, tüm teşkilatı seçime “Hazır kıta ve hazır hale” getirme faaliyetlerine sık sık başvurulmalı ve her etkinliği amaçlanan sonuç stratejisi ile değerlendirilmeli…

İl teşkilatları, seçim sathı mahallinde göstereceği takım ruhu; seçim sonuçlarını doğrudan etkiler ve seçimleri bir partinin lehine veya aleyhine direkt çevirtebilir.

Bu vesile ile il yöneticileri, doğru işleri saklamadan açıklayabilmeli, il - ilçe ve belde belediye başkanlarının günlük çalışmalarından haberdar olmalı, birbirlerinin pozisyonlarını önemsemeli, problemleri başkalarına çözdürme yolunu tercih etmemelidir. Sorunlarının bir kısmını muhatap almalı ve çözüm yolundan geçen merhaleleri takip etmelidir.

Parti teşkilatların tüm birimlere ve halkın tümüne de güven vermeli, istikrarı vaat etmelidir. İl deki tüm çalışmalardan ve ilin tüm eksikliklerinden haberdar olabilmeli, tüm teşkilata aynı mesafede eşit – dengeli ve hassas davranmalı;  çalışmalara katkı sunacak birimleri, sürece dâhil ederek takdir etmelidir. Bu çalışmalarla parti başarısı ana hedef olmalı ve her an seçime hazır durumda bekletilmelidir.

Yerel dinamikleri hareketlendirmek demek; Yerel seçimlerde bir adım önde başlamak demektir.

        Yerel yönetimler, yerel mekânlarda yaşayan insanlarla birlikte yönetilir. Dışarıdan gelen yöneticilerle yerel toplulukları idare ve dizayn etmek; tarihin derinliklerinde toplumsal problemlere, insani kargaşalara ve içinden çıkılmaz sosyolojik vakaların vuku bulmasına yol açmıştır.

Yöneticisi olduğu yerelliklerle aynı nehirden su içmeyen, aynı toprakların ürünlerinden beslenmeyen, aynı toplumsal sözleşmelere imza atmayan, aynı norm ve değerlere sahip olmayan yöneticilerin başarılı olma şansları azdır.

Bölgede, bazı partilerin dışarıdan ithal aday ile seçimlere gidilmesi ve bu adayın seçimleri kazanması, kimseyi farklı düşünce çaprazlarına yerleştirilmesin. Bu tür adayların aday gösterilmemesi veya seçilememesi durumunda; bir daha o topraklara gitmeyişi, o insanlarla bağlarını kopartması, dört yıl boyunca yönettiği ve oturduğu belde de bir akrabasını dahi bırakmaması, bir belde sakinini, bir mekânı ve bir komşusunu bile ziyaret etmemesi gibi trajik uygulamalara şahit olunmaktadır.

Bu vesile ile yerel dinamiklerin hayata geçirilmesi için yerel merkezler belirlenmeli, İlçe ve belde bazında sosyolojik, kültürel değerlendirme neticesi ile ilçedeki toplumsal hiyerarşinin bir haritası çıkartılmalı ve yerel düzeyde bir meclis inşasını hedef olarak belirlenmelidir.

Bu meclislerde, Toplumun önde gelenlerini, sevilen sayılan din âlimlerini, Ticaret odaları, Aşiret reislerini, Kabile reislerini, kısaca toplumun tüm dinamiklerine yer verilmeli ve “Yelpazeyi tek bir ferdin oluşum dışında bırakılmayacak şekilde” geniş ve kapsamlı tutulmalıdır.

YEREL MECLİSLER KURMAK

Yerel seçimlerde, toplumun tüm kesimini ve yılların derinliklerinde, kendi kendini sivil toplum akışkanlığına benzeten STK’ler ve de STK’lerin alanlarına hitap eden büyük aile ve kabileleri; temsiliyet kanallarının içine aktarılmalıdır.

Kabile ve aşiretlerde “sözü dinlenir büyükler” her zaman var olmuştur. Bu bilinçle sözü dinlenenlerden veya aşiret’in önde gelenlerinden; kendilerini temsil edecek okumuş, kültürlü, aklı başında, onurlu, şerefli, şahsiyetli ve kapasite sahibi gençler ile bu toplulukların temsiliyeti sağlanabilir. Bağlı olduğu aşiretlerin tüm haklarını dile getirebilecek ve savunacak, önerilerini de hiç çekinmeden söyleyecek, iş ve işlem takibini -takipçiliğini hak ve adalet çerçevesinde yapacak bu mümessiller; hem grup bireylerin sosyolojik bağlarını kuvvetlendirmek sureti ile toplumsal olayların çözümünde önemli rol oynayacak, hem de yerel seçimlerdeki güç dengesini önemli bir biçimde değiştirecektir. 

Aşiretler, seçtikleri bu temsilcilerinin otokontrollerini kendileri yapacak ve gerektiğinde onlara müdahale edecek, belirli kararlar aldıracak ve belki de görevini hakkaniyetle yapamayan temsilciyi değiştirme hakkını bile kendinde bulabileceklerdir. Yerel düzeyde alınan kararlara; bahsedilen bu yerel dinamiklerin katılımı sağlandığı zaman; kurallar daha uygulanır duruma gelecektir. Bu yapıyı, hem temsilde bulunduğu meclis, hem de tabanından yana olan aile meçlisi denetleyecektir.

 Yerel yöneticilerin sıralamasında ve seçilmesinde büyük etkileri olan bu aile ve aşiretlerin demokratik kültürün içine dâhil edilmesi, ülke ve millet demokrasisinin daha da kökleşmesine ve gelişmesine katkıda bulunacaktır.

İl, ilçe ve beldelerde kurulacak yerel meclislerle, aileler arası sürtüşmenin önüne geçilecek; olası sorunlara direkt ve hızlı müdahalede bulma imkânı oluşacağından; sorunların çözümü daha da kolaylaşacaktır. Bu tür demokratik usul ile yapılacak seçimlerin kabul edilebilirlik oranı artacağı gibi, uygulama zorunluluğu getirilen konulara tüm fertlerin dâhil olduğu bir toplumsal katılım mekanizması kurulacak ve bu katılımın zemini daha güçlü hale gelecektir.

Bu yöntem ile kabilelerin kendi içindeki birlik ve beraberlikleri daha kuvvetlenecek; kabile bireylerinin illegal faaliyetlere bulaşması ve genel ahlak kurallarını ihlal etmesinin yolu azalacak ve birbirine kenetlenmiş bu yapının içerisine bireysel müdahale imkânları kolayca sağlanacaktır.

Raporun üçüncü kısmını, başka bir yazıda paylaşmak üzere;

Kelam ve selamların en güzeli kalınız diyorum…

***

Uluslararası Stratejik Tahlil ve Araştırmalar Merkezi (USTAD)’ın hazırladığı “Mardin’ de Yerel Seçimler” ile ilgili çalışma, komisyon tarafından hazırlamıştır.

Katkı sunanlar:

Mehmet Timurağaoğlu,

Ahmet Akgül,

Osman Yıldız,

Veysi Demir