Mardin'den CeBIT'e Yolculuk...

Mardin’i uluslar arası bir alanda daha temsil etmenin haklı gururunu yaşadık. Türkiye’nin en prestijli fuarların başında gelen CeBIT Bilişim Fuarı’nda, Mardin Life Yayın Grubu olarak basın dünyasına yeni armağan etme şerefine nail olduğumuz 5 dilli “Merdin” Gazetemizi tanıttık. Başbakanlık Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü tarafından tarafımıza iletilen davet üzerine yerimizi aldık. İstanbul’un gittikçe büyüyen potansiyelindeki trafik yoğunluğunun yüklediği gerginliği bir tarafa bırakırsak eğer İstanbul’da geçirdiğimiz vaktin tamamı çok özel paylaşımlar ve güzelliklerle geçti.

Mardin’de basın alanında bugüne kadar yaptığımız hizmetlerin hem Ülkemizin yönetim kadrosu hem de İstanbul’da bulunan okuyucularımız tarafından ilgiyle takip edildiğine birebir şahit olmak, bizlere duyulan güvenle beraber yayınlarımızın ilgi ve hayranlıkla takip edildiğine dair övgü dolu sözlerin yanı sıra yaptığımız hizmetlerin farklı adreslerden ilgiyle takip edildiğini görmek, işimizin bize yüklediği sorumluluğu da bir kat daha arttırıyor.

Hummalı ve özenli bir çalışmanın ardından Kardeşim Nezir Güneş ile birlikte kısa süre sonra ziyarete hazır hale getirdiğimiz Standımızın ilk ziyaretçisi Başbakanlık Basın Yayın Enformasyon Daire Başkanı Sayın Ali Güneş Bey idi.

Sayın Güneş’in, yayın grubumuzun bünyesinde çıkardığımız Mardin Life Dergisi’nden bizleri yakından tanıdığını belirtmesi stant çalışmasına moralli başlamamıza neden oldu. Ali Güneş Bey’in moral veren destekleyici sözlerinin ardından bölgemizin yetiştirmiş olduğu çok değerli bir bilim adamı olan ve halen AK Parti Genel Başkan Yardımcılığı görevinde de bulunan Prof Dr. Mazhar Bağlı Bey’i ağırladık. Mardin Life Yayın Grubu hakkında bizlerden bilgi edinen Sayın Bağlı’yı en çok şaşırtan ve heyecanlandıran şey ise, 5 Dil ile yayın hayatına başlayan Merdin Gazetesi oldu. Mazhar Bağlı Hoca bir çırpıda cebinden çıkardığı telefon ile fotoğrafladığı gazetemize “Mardin’den Çözüm Sürecine 5 dilli destek” notunu ekleyerek Twteer’den takipçileriyle heyecanını paylaştı.

Nezir kardeşimle yaşadığımız güzelliklerin sadece başlangıcıydı bunlar!

CeBIT’te olduğumuzu duyan okuyucularımız, takipçilerimiz ve sevenlerimizin bizim de anlam veremediğimiz 50 lira fuara giriş ücreti ödeme pahasına da olsa bizleri yalnız bırakmayarak yanımızda oluşları yaşadığımız güzelliklerin devamını getiriyordu.

Mesleki alanımızla ilgili açılan stantlar arasında en fazla ziyaretçi çeken standın sahibi olmak yanı başımızda bulunan ve farklı bölgelerden gelen meslektaşlarımızı da şaşırtmıştı. Kimi zaman misafirlerimizi ağırlamak için stantlarına ya da koltuklarına el koymak zorunda kaldık ki bu da esprilere konu oldu.

İstanbul’da bulunduğumuz süre içerisinde yaşadığımız güzellikleri anlatmakta zorluk çekeceğimiz anlar da olmadı değil!

Örneğin Mardin’e hizmet ediyor iseniz ve bunu layıkıyla yapıyor iseniz; bazen 1,5 saat içerisinde iki defa yemek yeme zorunda kalabiliyorsunuz. “İstanbul’a geleceksiniz ve bizim yemeğimizi yemeden Mardin’e döneceksiniz haa” diye başlayan sözlerle yemek davetlerini nazikçe ret etmenin kültürümüzle pek uyuşmadığını gayet iyi biliyoruz ki bu bilgiden dolayı tatlı zorluklar da çekmedik değil hani.

Mardinlilerin eniştesi olduğunu, ancak Mardin’i hiç görmediğini sonradan öğrendiğimiz Basın İlan Kurumu Genel Müdür Yardımcısı Sayın Yakup Karacan’ın ziyareti ile sohbetinden aldığımız lezzet, en az ikram ettiği yemek kadar güzeldi.

Mardinimizin yetiştirmiş olduğu Ressam - Sanatçı İsmet Yedikardeş ağabeyimizin de davetine icabet ettik.

İsmet Ağabey, İstanbul’un en gözde ve doğrusu pek alışık olmadığımız mekânlarından birinde ağırladı bizleri. Türkiye’nin hemen hemen tanınan bütün simalarını yemek yerken çekilen fotoğraflarının süslediği duvarlarla çevrili olan mekânın her halde en sıradan, en gariban misafirleri bizler idik. Mardin sıcaklığıyla ikram ettiği yemeğin tadı, İsmet Ağabey’in eşsiz sohbetiyle daha bi lezzetlendi. Hızını alamayan İsmet Ağabeyin kahve ikramını bu defada boğaz manzarasıyla yudumladık.

Bize evinin kapılarını açarak samimi bir ortamda ikramlarda bulunmak için adeta bir yarış içine giren ismi bizde saklı gönül dostumuza;

Hava alanına iniş anından İstanbul’dan ayrılış anına kadar bir an bile yalnız bırakmayarak, İstanbul trafiğinin keşmekeşliğini iki gün boyunca bizimle yaşayan, bir de yetmezmiş gibi randevularımıza yetişebilmemiz için acele edip bir de aracıyla küçük bir kaza yapan sayfamızın çok değerli internet editörü Nasrettin Güneş kardeşime en samimi duygularımızla buradan bir kez daha teşekkür etmesek yazımızın bir bölümü eksik kalırdı herhalde.  

Sonuç olarak Mardin Life Yayın Grubu olarak ziyaretçilerimizin ve okuyucularımızın ve tabi ki yazarlarımızın desteğiyle ne derece büyüyüp tanındığımızı anlamak için ara sıra bu gibi mecralarda olmak gerekiyormuş. Önce Ankara’daki Mardin tanıtım günleri’nde, sonra da CeBIT gibi uluslar arası bir alanda olmak çok güzeldi. Bu güzel ve önemli ortamda Mardin’i ve Mardin Life’ı tanıtmak için katkıları olan çok değerli büyüklerimize, bizleri yalnız bırakmayan bütün ziyaretçilerimize ve gönül dostlarımıza teşekkür ediyoruz. 

Saygılarımla!...