tatlidede

Nobel Gururumuz: Aziz Sancar

TEMEL TIP EĞİTİMİNİ TÜRKİYE’DE ALDIKTAN SONRA ALANINDAKİ ÇALIŞMALARINI İLERLETMEK İÇİN AMERİKA’YA GİDEN BİLİM İNSANI AZİZ SANCAR, KİMYA DALINDA NOBEL ÖDÜLÜ’NE LÂYIK GÖRÜLEN ÜÇ KİŞİDEN BİRİ OLARAK TÜRKİYE’YE BİLİM ALANINDA NOBEL KAZANDIRAN İLK İSİM OLDU.
  • 17.02.2016 18:29
Nobel Gururumuz: Aziz Sancar
Bir insanı tedavi etmek çok önemli ancak siz bütün insanlığa faydası olacak çalışmalara yoğunlaşmayı tercih ettiniz. Bu idealist tercihinizde Türkiye’de aldığınız eğitimin rolü
oldu mu?
Türkiye bana bilim sevgisini aşıladı. Özellikle de çok önemli bilimsel çalışmaları olan rahmetli hocam Muzaffer Aksoy’un bunda payı büyük. Dâhiliye hocamdı. Yurt dışında eğitim alma ve oraların bilim kültürünü benimseme konusunda beni çok teşvik etti.

Nobel Bilim Ödülü’nü kazanan ilk Türk bilim insanısınız. Sizi Nobel’e ulaştıran süreci sizden dinlesek…
DNA onarımı üzerine 40 yıldır araştırma yapıyorum ve geçmişteki çalışmalarım şimdi Türkiye’de ders kitaplarına girdi. Bu buluşlar önemli bulgular sundukları için karşılık buldular. Bilim dünyasında biliniyordu fakat Türkiye’de insanların dikkatini Nobel’i kazandıktan sonra çektim. Hem ailem hem de Türkiye için önemli bir gelişme olduğunu düşünüyorum; “Türkler de iyi bilim yapıyor.” anlayışının yaygınlaşması açısından.

Nobel Bilim Ödülü’nü kazanmadan önce bir buluşunuza verilen ödülü The University of North Carolina at Chapel Hill’deki Türk Evi’ne bağışladınız. Bu yeni ödülünüzü nasıl değerlendirmeyi düşünüyorsunuz?
Bu ödülümü de eşimle birlikte kurduğumuz Türk Evi’ne bağışlayacağım. Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’la da konuştum ve Türk Evi’ni yaşatmak konusunda onun da desteğini aldım. Evi biz kurduk ama bizden sonra da yaşamasını istiyoruz. Hem Türk öğrencilerin Amerika’ya alışmalarını kolaylaştırması hem de Türk kültürünü Amerikalılara tanıtması açısından Türk Evi’ni çok önemsiyorum.

Buluşunuzdan ve tedavi için öneminden kısaca bahsedebilir misiniz?
Üzerinde çalıştığım DNA onarım enzimi, sigara ve çevre kirliliği gibi dış faktörlerden kaynaklanan tahribatı onarıyor ve kanseri önlüyor. Burada tekrar tekrar belirtmek istediğim bir konu var; sigara içmezseniz bu onarıma da gerek kalmaz.

Sigara konusuna özellikle bu nedenle mi vurgu yaptınız?
Sürekli söylüyorum. Başkaları da söylüyor. Halkı mümkün olduğunca aydınlatalım ki sigarayı bir sorun olmaktan çıkaralım diye gayret ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı da bu konuda benimle hemfikir; “Hocam kanserin yüzde 30 oranında sigaradan kaynaklandığını söylüyorsunuz, bunu halka vurgulayın ki yapmasınlar.” dedi.

Uzun saatlerini laboratuvarda geçiren bir bilim insanıyken birden bütün dünyanın dikkatini çeken, sürekli davetler alan biri haline geldiniz. Çalışmalarınıza ne zaman geri döneceksiniz?
Sayın Cumhurbaşkanı davet etmeseydi, şimdiye kadar çalışmalarıma geri dönmüş olacaktım. Cumhurbaşkanı’nın davetinden haberdar olunca bu önemli buluşma için biraz daha erteledim. Fakat bundan sonra, mayıs ayına kadar laboratuvarımdan çıkmayı düşünmüyorum.

İnsanlığa yeni bir müjdeniz olacağını duyuyoruz, varsa bazı ipuçlarını bizimle paylaşır mısınız?
Mayıs ayında bütün insan genomunun DNA onarım haritasını çıkardık. Bu harita normal hücrede farklı, kanser hücresinde farklı olur. Bu farktan istifade ederek kanser tedavi yöntemlerini daha etkin bir hâle getirmeye çalışıyoruz. Yeni buluşumuz bu tedaviye odaklanıyor. Şu anda bunu tatbik edecek durumda değiliz ama potansiyelini hayata geçirmeye çalışıyoruz.

Nobel ödül seremonisini gurur duyarak izledik. Bu özel anı sizden dinleyebilir miyiz?
İsveç Kralı Sayın XVI. Gustaf tarafından karşılanmış olmam büyük bir onurdu ama çiçek tercihini Türk kültürü açısından çok büyük önem taşıyan laleden yana kullanmış olmaları da beni çok gururlandırdı. Ödül takdimi esnasında da Mozart’ın Türk Marşı’nı çaldılar. Hem beni hem de salondaki diğer Türkleri duygulandıran çok şık bir jestti.

Sizin gibi bir bilim adamı olmak isteyen gençlere ne gibi tavsiyelerde bulunursunuz?
Üç tavsiyede bulunabilirim. Birincisi bir bilim insanı olarak bir kariyer zemini hazırlamanın yıllar isteyen ve devam eden bir süreç olduğunun farkına varmalarıdır. İkinci tavsiyem ise analitik ve kreatif düşünmeyi öğrenmeleri; bu da çokça zaman ve çaba gerektiren bir iş. Son olarak da bu sürecin her adımında kendinizi geliştirmenize yardım edecek iyi akıl hocaları ve öğretmenler bulmanızdır.

Yorum Yaz