Ölüm, Sonsuz Hayat Çizgisinin Başlangıcıdır

Ölüm, hayat sınavının karşılığını görmek için sınav yerinden uzaklaşmak, gözlerimizi bir anlığına kapamaktır… Kötü olan şey ölmek değil kötülük halinde ölmektir…

 

Asıl ölüm dünyadan firak değil ardınızdan sizi anan, sizler için gözyaşı döken, hüsnü şehadette bulunan, ardınızda rabbe yakarıp dua eden insanların olmamasıdır… Asıl ölüm dünyadan hayır hasenat yapmadan, hayırlı işler gerçekleştirmeden, sıdk ile anılmayı sağlayacak eylemlerde bulunmadan göçüp gitmektir, kendi için çalışıp insanlık için kılını kıpırdatmamaktır… Asıl ölüm yaşarken yok gibi yaşamaktır, yaşamın gayesini anlamamaktır…

 

Dünden beri sosyal medyayı takip ediyorum her kesimden insanlar Muhammed Emin Saraç hocanın vefatından dolayı başsağlığı mesajı yayınlıyorlar, hayır dualarda bulunuyorlar… Rabbim kendisine rahmet eylesin, makamını cennet kılsın inşallah… Hayatı Allah için yaşayanların ölümleri de nasihattir… Emin Saraç hocanın hayatı da vefatı da nasihat oldu… İşte buna yaşamak, buna adanmak, buna dava adamı olmak, ümmetin gönlünde taht kurmak derim… İşte asıl makam budur, gönüllere taht kurmaktır, gönül adamı olmaktır, gönüllerde yaşamaktır… Nice insan bu dünya hanına gelir gider de ardından bir iz bırakmaz, ne mutlu ardından güzel iz bırakanlara, hidayet yolunun hizmetinde ömür sermayelerini tüketenlere, güzel bir ahiret hayatı için dünyayı en iyi değerlendirenlere…

 

Bir gün hepimiz anlayacağız… Boşa kürek çektiğimizi, boşa yorulduğumuzu, boşa kavga ettiğimizi, hayatın asıl gayesini anlamadığımızı, anlamak için çalışmadığımızı, ana yol dururken tali yolları adımladığımızı, birbirimizle boşuna kavga ettiğimizi, bize sunulan fırsatları değerlendirmeyip teptiğimizi… Keşke ölüm gelmeden, hayat bitmeden, iş işten geçmeden anlasak…

 

Bu hayatın amacı rabbe kulluktur, rabbe kulluğun amacı da dünyayı iyi etmek, dünyaya iyilik etmek, insanca yaşamak, kötülüğe engel olmak, adaleti tesis etmek, zülumleri bitirmektir… Eğer dindar bir hayat yaşıyor ama şahsınızda ve çevrenizde iyi yönde bir değişim olmuyorsa bilin ki kulluğun amacını kavramamışsınız demektir.

 

Ölüm, dünya misafirliğimizin son anıdır… Bu an geldiğinde herkes anlayacak neyin ne olduğunu… Bu hayat ahiret yurdumuzu imar etmek için bizlere sunulan bir fırsattır ve bu fırsatı zekiler değil akıllılar değerlendirir… Hani Hz. Peygamber diyordu ya “akıllı dünyadan sonrası için çalışandır…” diye… Gerçekten de öyle… Çok para kazanan, büyük makamlarda bulunan değil, Allah’ın büyüklüğü önünde eğilen ve bu eğilmeyi bir ömür sürdüren kişidir akıllı kişi…

 

Kendimiz için biriktirdiğimiz hiçbir şey bizim değil aslında, bizden sonrakilerindir… Bize kalan hüsnü şehadettir, hayır duadır, önceden ahiret yurduna gönderdiğimiz salih amellerdir, iyiliklerdir, güzelliklerdir… Ölüm er veya geç gelecek… Genç yaşlı, kadın erkek, iyi kötü, alim cahil, köle efendi, patron işçi, öğretmen öğrenci, asker sivil, zengin fakir, asyalı avrupalı dinlemeyecek…

 

***Bakın rabbimiz dünya ve ahiret için ne diyor bizlere, kulak verin bu ayetlere…

• Dünya hayatı aldatıcıdır. (Al-i İmran 185)

• Sakın Dünya hayatı sizi aldatmasın. (Fatır, 5)

• Siz dünya hayatını tercih ediyorsunuz lakin ahiret hayatı daha iyi ve daha kalıcıdır.(Ala, 16-17)

• Asıl hayat ahiret hayatıdır.(Ankebut, 64)