tatlidede

Özgürlüğe Hakaret ve 8 Mart

Özgürlüğe Hakaret ve 8 Mart

Kışın soğukluğunu iliklerimize kadar hissederken baharın gelişine az bir zaman kalması bizleri sevindirmektedir. Mart ayı baharın gelişine işarettir. Bahar da iyiliğe, rahmete ve berekete doğru bir gidiştir. Mart’tan sonra gelen Nisan ayı ise iyiliklerin, bereketin ve güzelliklerin doruğa çıktığı zaman dilimidir. Çünkü Nisan ayının rengi ve kokusu Muhammed (as.)'ın rengini ve kokusunu teneffüs ettirmektedir.

Nisan ayı Kutlu Doğum çalışmalarının zirve yaptığı aydır. Bütün engellemelere rağmen Kutlu Doğum bereketi insanlığı kuşatmakta ve tüm insanlık bu rahmet ikliminden nasiplenmektedir.

Hiç şüphesiz ki; Kutlu Doğum etkinliklerinde en ön saflarda yer alan annelerimiz, bacılarımız en büyük övgüyü hak etmektedirler. Bunda da haklıdırlar tabi. Çünkü İslam kadınları kölelikten kurtarmış ve en büyük değeri vermiştir. Hatta yüce Allah Nisa isminde bir sure indirerek kadını yüceltmiştir. Yüce Allah’ın kadına biçtiği rolü beğenmeyenler kendi ideolojilerine göre biçim vermeye kalkışıyorlar. Bunda kısmi olarak başarılı olmuşlardır.

Cahiliye döneminde kadınlar insan bile sayılmazdılar. Hatta diri diri gömülmekte idiler. İslam sayesinde en büyük değeri buldular. Gelmiş geçmiş en büyük medeniyetler bile İslam Medeniyeti gibi kadına hak ettiği değeri verememiştir.

Günümüzde de bu gerçek değişmemiştir. (M)edeniyetiyle övünen Avrupa (Hristiyanlık), kadının insan olup olmadığını yıllarca tartışmıştır. En sonunda; "kadın, akıllı bir hayvandır." demişlerdir.

Bir yandan kadının özgürlüğü ve kadın haklarından dem vuruyorlar, diğer yandan kadını bir meta olarak kullanıyorlar. Eğer kadını özgürleştirmekten kasıtları kadını açıp saçmak ve bir obje olarak kullanmak ise böyle bir özgürlük tanımlamasının, ancak özgürlüğe hakaret olduğunu belirtmek isteriz.

Ancak gerek sistem, gerekse kendilerini Kürt halkının savunucularını görenler, kadınları her zaman kendi ideolojileri uğrunda kullanmaya çalışmışlardır. Sistemin kadını özgürleştirmek adına yayına koyduğu ahlaksız diziler ve batıya özendirme çabaları, kadını hem itibarsızlaştırmış hem de değersizleştirmiştir. Sözde Kürt halkının savunucuları ise “Biz kimsenin namusu değiliz namusumuz özgürlüğümüzdür” şeklindeki sözlerle Kürt kadınını hayâ ve iffetinden uzaklaştırmak için her yolu denemiştir. Dindarlık ve namusuyla her zaman iffet abidesi olan Kürt kadınları ahlaksızlığın kucağına adeta itilmişlerdir. 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kullanarak hem sistem hem de PKK, kadın haklarına sahip çıkıyor görünse de; kadınlara büyük zulmü yaptıkları apaçık ortadadır. Ancak, bütün vakitlerini ve mesailerini "kadını nasıl sömürebiliriz?" anlayışıyla harcayanlar kaybetmeye mahkûmdurlar.

Bugün kadınların içine düştüğü durum pek de iç açıcı değildir. Kadınlar bunu hak etmiyor. Şüphesiz ki bu durum; kadınların iyi bir eğitim almamaları ve İslam’dan uzak bir hayat yaşamalarının sonucudur. . Kadınları korumak ve değer vermek istiyorsak ithal kanunlardan ziyade Allah’ın kadınlar için uygun gördüğü kanunları uygulamaya koymalıyız. Kadına uygulanan şiddet, haksızlık, dayak, tecavüz vb. gibi zulümlerin son bulması için İslami çözümlere sarılmalıyız.

Sonuç olarak; Her zulme uğrayanın çözümü, her şeyin Rabbi olan Allah'ın emirleriyledir. Bunu insanlara sunacak olanlar da Müslümanlardır. Yani bizleriz. Selam ve Dua ile…

                                                                       

Yorumlar

Image
aslan
17.03.2012 / 12:39

objektif adıyla yazan beyefendi, maalesef olaya objektif gözüyle değil subjektif ve taraflı biir şekilde olaya yaklaşmışsınız.islamın ve müslümanların kadına verdiği değeri hiç bir sistem hiç bir ideoloji vermemiştir.insanların yada ülkelerin kişisel hatalarını islama maletmek büyük bir ahmaklık olur.lütfen olaylara aklı selim ve hakkaaniyet ölçüsüyle bakalım.

Image
OBJEKTİF
16.03.2012 / 11:08

İranda, Suudi Arabistanda, Afganistanda, Pakistanda vb. yani sizin özlemini çektiğiniz sistemlerin hakim olduğu yerlerde kadınların ne kadar özgür (!) olduğunu görüyoruz. Kadınlara insan muamelesi yapılmıyor, yani hayvan kadar değeri yok, söz hakkı yok seçme hakkı yok bu mu kadınlar için istediğiniz yaşam biçimi. Bakın bakalım kim kimi sömürüyor.

Image
ahmed
09.03.2012 / 14:05

Namusu özgürlüğe aykırı görmek yanlıştır. Zamanının ileri gelenlerine direnen Meryem'in ne özgürlüğü ne de iffeti diğerine tercih etmEdiğini görüuoruz. Ancak günümüzde insanlar bu kavramların yalnış anlamlandırarak birisini tercihe zorlanıyor.<br>Kürt kadınları namusunu terketmeden de özgürlüğe kavuşabilir.

Image
Shwan
08.03.2012 / 13:26

Bütün kadınların dünya kadınlar gününü kutluyorum..<br>Kürt kadınlarının attığı sloganda son derece güzel, cesur ve hak olan bir slogan.. 'Kimsenin namusu değiliz, namusumuz özgürlüğümüzdür.' ne güzel söylemişler. Kürt kadınları uyanmış. Kürt kadınları kavramış. Kürt kadınları çok iyi anlamışlar özgür olmayan bir insanın namuslu olamayacağını... <br>Katılıyorum kürt kadınlarının attığı slogana. Kürt kadınları kimsenin namusu değiller, namusları özgürlükleri. Özgür olmayan bir kadının namuslu olup olmadığını kim nasıl bilebilir merak ediyorum? Ki malesef bizim bölgede o sloganı atan kadınlar bile özgür değiller. Koçaları tarafından şidete maruz kalıyorlar. Yada kalanları vardır?...

Yorum Yaz