“Sultanlık” Felsefesi

Sultan tebaaya hükmeder, hükmettiği müddetçe sultandır yoksa sözde kalır o “Sultanlık” ...

Sultandan maksad da zaten kendisine uyulan, yönetebilen, yön verebilen olsa gerek. Zira bu kelime Arapça'dan alınmış olup, iktidar sahibi demektir. Padişahlara da verilen bu unvan; iktidarda olup aynı zamanda muktedir olma anlamına da gelmektedir.

Peki, böylesi yetki ve etkilere sahip olan birinin, bir dediği iki edilir mi? Bu girizgahı niye yaptım diye merak edenler olabilir.

 

Bilirsiniz ki bu cumartesi Ramazan ayı orucunun ilk günü dolayısıyla yarın ilk sahur ve teravih namazı… Yani mübarek ramazan ayına girmiş bulunmaktayız. Rabbim bereketinden ve maneviyatından mahrum bırakmasın inşaallah.

Bizleri ramazanın azadlıklarından eylesin inşaallah.

İşte bu yazının başlığı olan sultanlık felsefesi ve girizgahtaki sultan kelimesin anlamının açıklanması da bunun içindir…

 

Malumunuzdur ki ramazan ayında büyük puntolarla “HOŞ GELDİN YA ŞEHRİ RAMAZAN, HOŞ GELDİN YA ŞEHRİ KUR’AN, HOŞ GELDİN EY ON BİR AYIN SULTANI” gibi mahyalar açılır minarelerin arasına.

Peki, bu mahyalardan HOŞ GELDİN EY ON BİR AYIN SULTANI mahyasındaki sultanın niçin ve hangi felsefeyle yazıldığını hiç düşündük mü?

 

Normal zamanlardaki helalini dahi sana yasaklayan ramazan ayını (örneğin: hanımınla münasebet, yemek, içmek gibi helal olan ilişkiyi dahi) diğer geri kalan on bir ayına sultan kıldığında, Allah’ın kati suretle haram kıldığına yaklaşabilir misin? Veya nasıl yaklaşabilirsin?

Susadığımızda nasıl ki Allah için su içmeme, acıktığımızda nasıl ki Allah için yememe anlayışını bizlere kazandırıyorsa oruç ayı, ancak ve ancak diğer aylarda haram olan davranışlardan da Allah için uzak durduğumuzda gerçek manada oruç ayını sultan kılmış oluruz vesselam…

Bu felsefeyle oruç tutmayı nasip etmesini yüce rabbimden diliyorum. Ramazan ayını diğer aylarımıza sultan etmek umuduyla…