tatlidede

Süphan Dağı nerde? Süphan Dağı Hangi şehirde? Süphan Dağı efsanesi nedir?

Ülkemizin en büyük dağlarından biri olan ve dünya çapında da ünlü olan Süphan dağı nerede, nasıl oluşmuştur, yüksekliği ve diğer özellikleri nerelerdir? İşte Süphan Dağı hakkında merak edilenler...
  • 25.08.2021 18:19
Süphan Dağı nerde? Süphan Dağı Hangi şehirde? Süphan Dağı efsanesi nedir?

Süphan Dağı Nerede?

Süphan Dağı Adilcevaz ilçesinin sınırlarına dahildir. Van Gölü’nün Kuzey tarafından Adilcevaz, Erciş ve Patnos arasında yer alır. Türkiye'nin en yüksek üçüncü dağıdır. Volkanik bir oluşum olan dağ, Türkiye’deki volkanik dağlar arasında yükseklik bakımından ikinci sırada yer alır. Toplam 4058 metre yüksekliğe sahip dağ, tırmanış için sıkça tercih edilir.

Süphan Dağı Özellikleri

Süphan Dağı sönmüş bir volkanik dağdır. En son ne zaman aktifleştiği tam olarak bilinmez. Fakat yapılan incelemeler dağdaki son püskürtmenin milattan önce 8000’li yıllarda gerçekleştiğini düşündürür. En yüksek noktası Sandık Tepe zirvesidir. Bu zirveden itibaren dağın yüksekliği 4058 metre olarak hesaplanmıştır. Zirve noktasında aktif olduğu dönemlerden kalan ortalama 1000 metre çapında lav tümseği yer alır. Bunun yanında zirvede irili ufaklı buzul gölleri bulunur. Bunlardan birinin çok derin olduğu söylenir.
Dağın zirvesi örtü buzulu ile kaplı durumdadır. Karşıdan bakılınca örtü buzulları oldukça güzel bir manzara oluşturur. Süphan Dağı doruğunda tarihi Kırklar Mezarlığı bulunur. Burada kırk şehidin mezarları bulunur. Tırmanış yapanlar için önemli bir alandır.

Süphan Dağının volkanik oluşumlu bir dağ olması çevresindeki toprakların verimli olmasını sağlamıştır. Yüksekliği fazla olmayan bazı kısımlarında yine volkanik oluşumlu düzlükler bulunur. Çok verimli olan bu araziler tarım için kullanılır. Ayrıca dağda birçok su kaynağı bulunur. Bu kaynaklar çevredeki yerleşimlerin su ihtiyacını karşılar. Dağdan gel su Adilcevaz, Ahlat, Malazgirt ve Patnos ilçelerine gider. Buradan akan derelerden biri de Aygır Gölü’nü besler.

Süphan Dağı doğa sporları için çok uygun bir alandır ve sıkça tercih edilir. Burada dağcılık,tur kayağı, doğa ve dağ yürüyüşü, kampçılık, offroad ve yamaç paraşütü gibi sporlar yapılabilir. Burası özellikle dağ tırmanışı için sıkça tercih edilir. Tırmanış için Haziran ayının sonundan itibaren Temmuz, Ağustos ve Eylül ayının ortalarına kadarki süre uygun olur. Fakat kış koşullarında tırmanış yapmak isteyenler Mart ayı başlarından Aralık ayı başlarına kadar bölgeyi tercih edebilirler.

Dağın daha çok Doğu tarafından tırmanış gerçekleştirilir. Doğu tarafı tırmanış için daha elverişlidir. Zirveye tırmananlar genellikle Aydınlar Köyü’nden tırmanışa başlar. Buradan 6-7 kilometre mesafede yer alan Şekerpınarı ya da Süphan Yaylası’nda kamp kurulur. Yaylalar 2500 metre yükseklikte bulunur. Tırmanış ve ardından dönüş toplamda 8-10 saatte tamamlanır. Bazı durumlarda bu süre 12 saate kadar çıkar.
Dağa tırmanışta birçok su kaynağı, irili ufaklı krater ve buzul gölleri ile karşılaşılır. Dağın doruğundan Van Gölü görülür ve harika bir manzara oluşturur.

Süphan Dağı Efsanesi

süphan Dağı efsanesi iki sevgilini aşklarının anlatıldığı bir efsane olarak günümüze kadar gelmiştir. Siyabent ve Hace isimli iki genç birbirlerini çok severler ve evlenmek isterler. Fakat aileleri bu iki gencin evlenmesine karşı çıkar. Onlar da kaçmaya karar verir. Süphan Dağının eteğinde bir gece vakti buluşurlar ve dağa tırmanmaya başlarlar.

Tırmanış esnasında iki genç yorulur ve dinlenmek için dururlar. Süphan dağının uçurum kısmında dinlenen bu iki gençten Siyabent Hace'nin dizine uzanır ve uykuya dalar. Bu sırada bir geyik sürüsü aşıklara doğru gelir. Geyik sürüsünün lideri aşıkları görünce onları rahatsız etmemek için yollarını değiştirir.

Bu olayı gören Hace çok etkilenir ve ağlar. Gözyaşları Siyabent'in yüzüne düşer. Sevgilisinin ağladığını gören Siyabent neden ağladığını sorunca Hace durumu anlatır. Siyabent ise duruma sinirlenir ve seni ağlatan geyiği öldüreceğim ve ciğerlerini sökeceğim der.

Geyiği bulup getirir. Tam bıçağını çıkarıp geyiği öldürecekken geyik can havli ile genç oğlanı tekmeler ve Siyabent uçurumdan aşağı düşer. Bunu gören Hace'de dayanamayıp sevgilisinin arkasından atlar ve ölür. Efsaneye göre bu iki gencin düştükleri yerde her sene karların erimesinden sonra iki tane gül açmaktadır.

Editör: Meliha Güneş

Yorum Yaz