tatlidede

Yasin Börü kimdir, kaç yaşındadır, nerelidir? Yasin Börü'ye ne oldu, kim öldürdü? Yasin Börü davasında karar açıkladın mı, katili tutuklandı mı?

6-8 Ekim olaylarında arkadaşları ile Diyarbakır'da kurban eti dağıtan Yasin Börü, 7 Ekim 2014 tarihinde arkadaşları ile acımasızca katledildi. 6-8 Ekim olayların ardından başlatılan soruşturmalar kapsamında olayların failleri yakalandı, devam eden davada kara açıklandı. Peki, Yasin Börü ve arkadaşları kimdir, nerelidir, kaç yaşında? Yasin Börü ve arkadaşlarına ne oldu? Yasin Börü ve arkadaşlarını kim neden öldürdü, katil zanlısı tutuklandı mı? sorularının yanıtları haberimizde.
  • 26.06.2021 21:57
Yasin Börü kimdir, kaç yaşındadır, nerelidir? Yasin Börü'ye ne oldu, kim öldürdü? Yasin Börü davasında karar açıkladın mı, katili tutuklandı mı?

6-8 Ekim olaylarında arkadaşları ile Diyarbakır'da kurban eti dağıtan Yasin Börü, 7 Ekim 2014 tarihinde arkadaşları ile acımasızca katledildi. 6-8 Ekim olayların ardından başlatılan soruşturmalar kapsamında olayların failleri yakalandı, devam eden davada kara açıklandı. Yasin Börü ve arkadaşları kimdir, nerelidir, kaç yaşında? Yasin Börü ve arkadaşlarına ne oldu? Yasin Börü ve arkadaşlarını kim neden öldürdü, katil zanlısı tutuklandı mı? İşte, sorularının yanıtları haberimizde.

YASİN BÖRÜ KİMDİR?

Yasin Börü, 14 Nisan 1998 tarihinde Diyarbakır'da dünyaya geldi.

7 Ekim 2014 tarihinde 16 yaşındayken Kurban Bayramının dördüncü gününde arkadaşları ile beraber kurban eti dağıtırken Diyarbakırda gerçekleşen Kobani Olayları sırasında açımasızca öldürüldü.

Börü'nün cenazesi Diyarbakır Yeniköy Mezarlığına defnedildi.

PEKİ YASİN BÖRÜ'YÜ KİM ÖLDÜRDÜ?

6-8 Ekim 2014 tarihleri arasında Halkların Demokratik Partisi (HDP)'nin çağrısı üzerine Irak ve Şam İslam Devleti (İŞİD)'in Suriye'nin Halep ilinin Kobani kasabasını kuşatmasını protesto için birçok ilde gösteri düzenlendi.

Kurban Bayramı'nın dördüncü günü olan 7 Ekim'de Diyarbakır'ın İskanevleri semtinde Hür Dava Partisi (HÜDA-PAR)'a yakın bir dernek bünyesinde kurban eti dağıtan Yasin Börü ve arkadaşları göstericilerin saldırısına uğradı.

Yüzleri maskeli PKK sempatizanları tarafından Börü ile birlikte Riyat Güneş, Ahmet Dakak ve Hasan Gökgüz bıçaklanıp kurşunlandıktan sonra, balkondan atılarak öldürüldü. Olaylar sırasında Türkiye genelinde 46 kişi öldü.

6-8 EKİM OLAYLARI İLE İLGİLİ İDDİANAME KABUL EDİLDİ

Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi, aralarında Selahattin Demirtaş’ın da olduğu 108 sanıklı iddianameyi kabul etti. Sanıkların tümünün 38'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapsi istendi.

DEAŞ'ın Kobani olarak da bilinen Ayn el Arab'ı kuşatması bahane edildi, HDP'nin çağrısı üzerine başta Doğu ve Güneydoğu olmak üzere 35 ilde sokak olayları çıktı.

6 Ekim 2014'te başlayan olaylarda 37 kişi hayatını kaybetti. Bu olaylara ilişkin başlatılan soruşturmada iddianame kabul edildi.

108 Sanık 38'er Kez Ağırlaştırılmış Müebbet Talebiyle Yargılanacak

108 sanık 38'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis talebiyle yargılanacak. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın hazırladığı 3 bin 530 sayfalık iddianamenin sanıkları arasında HDP eski eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile firari terör örgütü elebaşıları Murat Karayılan, Cemil Bayık ve Salih Müslüm'de var.

6 cilt ve 300 ek klasörden oluşan iddianamede, sanıkların tamamı, "azmettirici" sıfatıyla olay tarihinde ülke genelinde işlenen eylemlerden sorumlu tutuldu. 

Sanıkların, "devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozma", "37 kez adam öldürme" ve "31 kez öldürmeye teşebbüs" başta olmak üzere 29 suçtan yargılanmaları talep edildi.

Dava Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

6-8 EKİM İDDİANAMESİNDE: 'ÇOCUĞUMUN YÜZÜ TANINMAZ HALDEYDİ'

16 yaşındaki Yasin Börü, 6-8 Ekim olaylarında acımasızca katledildi. Börü'nün babası olayların fitilini ateşlemekle suçlanan Selahattin Demirtaş'tan şikayetçi oldu. Yaşadığı acı, iddianamedeki ifadesine yansıdı.

Yasin Börü, Diyarbakır'da 3 arkadaşı ile birlikte kurban eti dağıtıyordu. 6-8 Ekim olaylarının ortasında kaldı, PKK sempatizanları tarafından acımasızca katledildi. Katilleri naaşına bile işkence yapmıştı.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının hazırladığı iddianamede ifadesine yer verilen baba Fikri Börü, evladının fakir insanlara kurban dağıtmak için evden çıktığını söyledi.

"8 Ekim günü sabah haber gelmeyince ben ve akrabalarım Yasin'i aramaya başladık. Telefonu yine cevap vermiyordu. 9 Ekim'de en son kendi imkanlarımla Dicle Üniversitesi Hastanesine gittim, belki bir haber alırım düşüncesiyle baktım. Orada bulunanlar bana 'Belki morgda olabilir çünkü birkaç kişinin tespiti yapılamadı' dediler. Teşhis için morga girdiğimde çocuğumun yüzü tanınmaz haldeydi."

Demirtaş'tan Şikayetçi Oldu

Olayların üzerinden 6 yıl geçti. Baba Fikri Börü'nün evlat acısı daha ilk günkü gibi taze. Acılı baba sokakları yangın yerine çeviren herkesten şikayetçi oldu.

Fikri Börü, "Bu olayları bu dereceye getiren, basın yayın medya kuruluşları aracılığı ile açıklama yaparak insanları ayaklandıran Selahattin Demirtaş, Zübeyde Zümrüt, Gültan Kışanak ve daha tanımadığımız insanlardır. Oğlumun ölümüne sebep olan bu şahıslar çağrılar yaparak, insanları sokağa dökerek olaylara sebep olan ve azmettiren, ismini verdiğim şahıslardır" dedi.

Olaylar sırasında Yasin Börü ile birlikte olan Yusuf Er de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına müşteki sıfatıyla ifade verdi, "Saldırganlar, 'öldürün bunları' diye tempo tutuyorlardı" dedi.

İfadesinde katillerin kendisini de darp ettikten sonra 3. kattan aşağı atmaya çalıştığını, kendisinin bir şekilde kurtulduğunu söyledi. 

Yasinin ölümü 6-8 Ekim iddianamesinde: Çocuğumun yüzü tanınmaz haldeydi

6-8 EKİM OLAYLARI: SANIKLAR İÇİN HESAP VERME SÜRECİ BAŞLADI

Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi, Kobani bahanesiyle 6-8 Ekim 2014'te düzenlenen eylemlere ilişkin eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile Figen Yüksekdağ'ın da arasında olduğu 108 sanıklı dava görülmeye başlandı.

İddianameyi 7 Ocak 2021’de kabul eden Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi davanın ilk duruşması Sincan Ceza ve İnfaz Kurumları Kampüsü'nde başladı.

Sanık yakınları ve avukatlarından provokasyon

Eski HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ile Figen Yüksekdağ'ın da aralarında olduğu 108 sanıklı davanın ilk duruşmasına adliye önünde ve mahkeme salonunda yaşanan gerginlik damga vurdu.

Dava; sanıkların ve sanık avukatlarının provokasyonlarıyla başladı.

Sanık yakınları ve sanık avukatları ile emniyet güçleri arasında tartışma çıktı.

Dava için 5 ayrı duruşma salonu hazırlanmıştı. Ancak sanık avukatlarının tamamı tek salonda bulunmak istedi. Avukatlara, koronavirüs salgını nedeniyle duruşmanın tek salonda yapılamayacağı söylendi. 

Sanık avukatlarının SEGBİS sistemiyle ilgili de sorun çıkardığı öğrenildi. Duruşma salonlarını terk eden avukatlar, cübbelerini de çıkararak provokasyonlarını sürdürdü. 

Sanıkların, avukatları olmadan konuşmayacaklarını söylemesi üzerine, dava aktif bir şekilde başlayamadı, halen kimlik tespiti işlemleri devam ediyor. 

Duruşma salonu dışında da HDP'li grup ile polis arasında tansiyon yükseldi.

38'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis isteniyor

Davanın iddianamesi 3 bin 530 sayfa, 324 klasör delil ve eklerinden oluşuyor.

Davada 2 bin 676 müşteki ve mağdur ile 37 maktul yer alıyor. Haklarında ceza istenen 108 sanığın tamamı, 38'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talebiyle yargılanacak.

İddianamede 6-8 Ekim 2014’te DEAŞ'ın Kobani olarak da bilinen Ayn el Arab'ı kuşatmasını bahane eden terör örgütü mensup ve sempatizanlarının, HDP'nin çağrısı üzerine 35 ilde başlattığı sokak eylemleri ve sonuçları yer alıyor.

Fotoğraf: AA (Arşiv)

"Azmettirici" sıfatıyla yargılanacaklar

Soruşturmayı tamamlayan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçlarını Soruşturma Bürosu, 2 bin 676 müştekinin bulunduğu 3 bin 530 sayfa ve 6 ciltten oluşan 108 sanıklı iddianame ile 300 ek klasörü 30 Aralık 2020'de Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesine gönderdi.

"Azmettirici" sıfatıyla olay tarihinde ülke genelindeki terör eylemlerinden sorumlu tutulan 28'i tutuklu, 6'sı tutuksuz, diğerleri ise firari sanıklar hakkında, "devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak" ve "nitelikli adam öldürme" suçlarından 38'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi.

Ayrıca sanıklar 29'ar kez "öldürmeye teşebbüs," 3 bin 777'şer kez "mala zarar verme", 25'er kez "alıkoyma", 395'er kez "hırsızlık", 15'er kez "yağma", 308'er kez "iş yeri ve konut dokunulmazlığı ihlali", 13'er kez "Türk bayrağını yakma", 7'şer kez "Atatürk'ü Koruma Kanunu'na muhalefet" ile suçlandı.

İddianamenin kabul edilmesinden sonra olay tarihinde HDP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi olan HDP Eş Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Pervin Buldan, dönemin MYK üyelerinden Grup Başkanvekilleri Meral Danış Beştaş ve Hakkı Saruhan Oluç ile Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, İstanbul Milletvekili Hüda Kaya, Van Milletvekili Sezai Temelli ve İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay Pekgözegü hakkında hazırlanan fezlekeler 19 Şubat 2021'de Meclis'e gönderildi.

Talimat Öcalan'dan, çağrı HDP'den

İddianameye göre terör örgütü PKK'nın elebaşı Abdullah Öcalan 22 Eylül 2014'te, "Halkımızı topyekun bu yüksek yoğunluklu savaşa karşı direnişe geçmeye çağırıyorum" açıklamasıyla Kobani olaylarının fitilini ateşledi.

Kısa süre sonra DEAŞ'ın Kobani'ye saldırması üzerine HDP yöneticileri de peş peşe açıklamalarda bulunarak terör yandaşlarından sokaklara çıkmalarını istedi. HDP'nin sosyal medya hesabından, "Şu anda toplantı halinde olan HDP MYK'dan halklarımıza acil çağrı" başlığıyla yapılan paylaşımda, "Kobani'de durum son derece kritiktir. IŞİD saldırılarını ve AKP iktidarının Kobani'ye ambargo tutumunu protesto etmek üzere halklarımızı sokağa çıkmaya ve sokağa çıkmış olanlara destek vermeye çağırıyoruz" ifadeleri kullanıldı.

Ayrıca toplantı sürerken yapılan yazılı açıklamada da uluslararası kurumların, demokratik kitle, emek ve meslek örgütlerinin Kobani'de yaşananlara karşı harekete geçmesi gerektiği belirtilerek, "Kobani'de yaşanan katliam girişimine karşı 7'den 70'e bütün halklarımızı sokağa, alan tutmaya ve harekete geçmeye çağırıyoruz. Bundan böyle her yer Kobani'dir" denilerek sokak eylemlerine bir kez daha davetiye çıkarıldı.

Aynı gün benzer bir açıklama yapan HDP Kadın Meclisi de terör örgütü YPJ-YPG ile dayanışma gösterilmesini istediği açıklamasında, "Bütün kadınları YPJ-YPG ile, Kobani halkı ile dayanışmaya, Türkiye'nin her yerinde alanlara, sokağa, aktif eylemselliğe çağırıyoruz" ifadesini kullandı.

Terör eylemlerinde 37 kişi hayatını kaybetti

Örgüt elebaşlarından Murat Karayılan da "Sınırlar kalkmalı, Urfa ile Kobani birleşmeli. Bu direnişe katılmak esas alınmalıdır" mesajını verdi.

Sözde KCK yürütme eş başkanı, Bese Hozat kod Hülya Oran ise 7 Ekim 2014'te, "Tüm sokaklar Kobani sokaklarına dönüştürülmeli, eyleme geçilmelidir. Kendi öz savunmasını güçlendirerek, 'her yer Kobani, her yer direniş-serihildan' anlayışıyla direnişini zafere taşımalıdır" ifadelerini kullanarak eylemlerinin yoğunlaşmasını istedi.

Bu çağrılar üzerine Türkiye genelinde yaşanan terör eylemlerinde 37 kişi hayatını kaybetti, yüzlerce kişi de yaralandı.

COVID-19 tedbirli duruşma

Dava, Fetullahçı Terör Örgütünün (FETÖ) darbe girişiminden sonra Sincan Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde inşa edilen 1464 kişilik 1 Nolu Salon'da görülüyor.

Bahtiyar Çolak mahkeme başkanı, Yıldıray Kaya ve Ergin Yılmaz üye hakimler olarak kürsüdeki yerini aldı.

İddia makamında ise Cumhuriyet Savcısı Cemalettin Şimşek görev yapıyor.

YASİN BÖRÜ DAVASINDA KARAR AÇIKLANDI

Yasin Börü davasında karar

15 sanık, "canavarca hisle veya eziyet ederek çocuğu öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.

İhtiyaç sahibi ailelere kurban eti dağıtan Yasin Börü ve 3 arkadaşı, 2014'te HDP'nin çağrısı ile başlayan 6-8 Ekim Olaylarında hunharca katledildi.

Daha 16 yaşında olan Yasin Börü, kaçarak bir binaya sığınmaya çalıştı. Ancak gözü dönmüş terör yandaşları, onu önce öldürdü, yetmedi binanın üçüncü katından sokağa attı. Bununla da yetinmeyen kalabalık grup, Yasin Börü'nün cansız bedenini ateşe verip araçla üzerinden geçti.

Yasin Börü ve arkadaşlarının aileleri o karanlık günleri unutamıyor

Mahkeme Yasin Börü'nün öldürülmesi davasında kararını açıkladı. 

15 sanık, "canavarca hisle veya eziyet ederek çocuğu öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.

Karar Yargıtaydan dönmüştü

Mahkeme, Yasin Börü ve 3 arkadaşının katledilmesine ilişkin davada 24 Nisan 2017'de hükmünü açıklamış ancak dosya temyiz üzerine Yargıtaya gönderilmişti.

Yargıtay, "canavarca hislerle ve eziyet ederek kasten öldürmek" suçundan ceza verilen 24 sanık ile beraat alan bir sanık hakkındaki kararı bozmuştu.

Bozma kararının gerekçesi olarak Börü'nün olay tarihinde 18 yaşından küçük olduğu belirtilerek, 24 sanığın bu suçu çocuğa karşı işlediğinin değerlendirilmesi gerektiği ifade edilmişti.

Yorum Yaz