Enis Behiç Koryürek kimdir? Enis Behiç Koryürek kitapları ve sözleri

BİYOGRAFİ

Türk Şair, Öğretmen, Diplomat, Bürokrat Enis Behiç Koryürek hayatı araştırılıyor. Peki Enis Behiç Koryürek kimdir? Enis Behiç Koryürek aslen nerelidir? Enis Behiç Koryürek ne zaman, nerede doğdu? Enis Behiç Koryürek hayatta mı? İşte Enis Behiç Koryürek hayatı... Enis Behiç Koryürek yaşıyor mu? Enis Behiç Koryürek ne zaman, nerede öldü?

Türk Şair, Öğretmen, Diplomat, Bürokrat Enis Behiç Koryürek edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Enis Behiç Koryürek hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Enis Behiç Koryürek hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Enis Behiç Koryürek hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 11 Mart 1891

Doğum Yeri: İstanbul

Ölüm Tarihi: 18 Ekim 1949

Ölüm Yeri: Ankara

Enis Behiç Koryürek kimdir?

1891 yılında İstanbul'un Aksaray semtinde doğdu. Babası doktor yarbay İsmail Behiç Bey, annesi Fâika Hanım’dır.

İlköğrenimini evde yaptıktan sonra Selanik ve Üsküp idadilerinde, İstanbul Lisesi'nde okudu, 1913’te Mülkiye Mektebi'ni birincilikle bitirdi. “Ruhum Şiirlerimde Tecessüm Eder Benim” başlığını taşıyan ilk şiirini 19 yaşında iken yayımladı. Kısa bir süre Fecr-i Âti topluluğu içinde yer aldı. “Namık Kemal'in ruhuna” ithaf ettiği “Vatan Mersiyesi” şiiriyle geniş yankı uyandırdı.Çoğu hamasi temalar işleyen ve Servet-i Fünun etkisi taşıyan on iki manzumesi Şehbal'de yayınlandı. Şiirin yanı sıra musikiye de meraklı idi. Biraz keman çalıyor, hatta kendi icat ettiği keman-boru karışımı bir müzik aleti kullandığı söyleniyordu.Bir ara aruz veznini alaturka musikinin usulleri ile birleştirmeye çalıştı. "Musiki Usûllerinin Aruza Tatbiki” başlığı altında üç manzumesi ve konuyla ilgili kuramsal yazıları yayımlandı.

Balkan Savaşı yıllarında Ziya Gökalp'in tavsiyesiyle heceyi benimsedi ve Milli Edebiyat akımına bağlandı. Bu yıllarda onu üne kavuşturan ulusal duygularla yüklü kahramanlık şiirleri yazdı. Şiirleri Türk Yurdu, Hürriyet-i Fikriye, Donanma, Yeni Mecmua dergilerinde yayımlandı. Denizcilik tarihinden aldığı konu ve motiflerle süslediği manzum destanlar ona “Türk denizciliğini şiire sokan şair” unvanını getirdi. Hece vezni üzerinde çalışarak kimi durak değişikliklerini, bir şiirde çeşitli hece kalıplarını kullanmayı denedi.

Enis Behiç Koryürek Kitapları - Eserleri

  • Miras

Enis Behiç Koryürek Alıntıları - Sözleri

  • Sen varsın bakışımda, Her nefes alışımda, İçimde ve dışımda. Günahlarımda bile! (Miras)
  • Yârabbî, yalnızım; hicranda yalnızım! Şu insanla dolmuş cihanda yalnızım! (Miras)
  • Ruhumuzda bir derin mezar var!… (Miras)
  • Siz ki bir başkasının sevdiği kadınsınız, Siz ki benden çok uzak, ona pek yakınsınız, Kabul eder misiniz bu şâir, hasta kalbi, Pür şiir hüsnünüze bir kırık ayna gibi? Ben ki bir hülyası çok kafiye avcısıyım; Ben ki aşkın müçahhas, yaşayan açışıyım; Mâ-cerâ rüzgârına kaptırarak başımı Gelirim koncanıza takdîme gözyaşımı. Sanmayın, çiçeklere vurulmuş kelebeğim; Ben, güzel sînelerde kurumuş bir çiçeğim. Ne ipek eller beni okşadı, göğse taktı... Sonunda yere attı, yol üstünde bıraktı. Geçtiler mini mini ayaklar üzerimden... Ezdiler beni... Fakat, ben yine o şâir ben! Hem, o şûh ayakların altında çiğrıenirdim; Hem de. o zâlimleri ne kadar beğenirdim! Şimdi ben, ağlayarak, sevgisiz kalan kalbi Veririm hüsnünüze bir kırık ayna gibi. Siz ki bir başkasının sevdiği kadınsınız, Siz ki benden çok uzak, ona pek yakınsınız. Bakınız kendinize bu kırık aynada siz; Sonra onu büsbütün parça parça ediniz! Bari sizden sonra hiç bir güzel bu kalbimin Talihsiz aynasında kendini seyr etmesin! (Miras)
  • Sanmayın, çiçeklere vurulmuş kelebeğim; Ben, güzel sînelerde kurumuş bir çiçeğim. Ne ipek eller beni okşadı, göğse taktı... Sonunda yere attı, yol üstünde bıraktı. (Miras)
  • Kavuşmuştum artık aradığıma Bir insan karıştı yalnızlığıma (Miras)
  • Ben, güzel sînelerde kurumuş bir çiçeğim. Ne ipek eller beni okşadı, göğse taktı... Sonunda yere attı, yol üstünde bıraktı. (Miras)
  • Dedim ki: “ Pek yorgunum!..” (Miras)
  • Yârabbî, yalnızım; hicranda yalnızım! Şu insanla dolmuş cihanda yalnızım! (Miras)