Georges Bataille kimdir? Georges Bataille kitapları ve sözleri
Fransız yazar, sosyolog, antropolog ve filozof. Georges Bataille hayatı araştırılıyor. Peki Georges Bataille kimdir? Georges Bataille aslen nerelidir? Georges Bataille ne zaman, nerede doğdu? Georges Bataille hayatta mı? İşte Georges Bataille hayatı... Georges Bataille yaşıyor mu? Georges Bataille ne zaman, nerede öldü?
Fransız yazar, sosyolog, antropolog ve filozof. Georges Bataille edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Georges Bataille hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Georges Bataille hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Georges Bataille hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...Tam / Gerçek Adı: Georges Albert Maurice Victor Bataille
Doğum Tarihi: 10 Eylül 1897
Doğum Yeri: Billom, Fransa
Ölüm Tarihi: 9 Temmuz 1962
Ölüm Yeri: Paris,Fransa
Georges Bataille kimdir?
Bataille 1897'de Billom'da doğdu. 1900'de ailesiyle birlikte Reims'e taşındı. 1917'den itibaren Paris'te "Ecole des Chartes"de okudu ve ardından meslek eğitimini yaparken Bibliothèque Nationale de France'de kütüphaneci olarak çalıştı. 1942'ye kadar burada çalışan Bataille, bu tarihten sonra yakalandığı tüberküloz nedeniyle kütüphanecilik görevini bıraktı. 1949'da yeniden Carpentras'da kütüphaneci olarak göreve başladı. Daha sonra aynı göreve Orléans'ta devam etti.Documents (1928), Acéphale (1937), Critique (1936) gibi etkili dergiler çıkardı. "Collége de sociologie"nin çalışmalarını yönetti. Kimi zaman siyasal kimliğiyle öne çıktı, aydınlarla çeşitli gruplar oluşturdu, etkinliklerde bulundu. Andre Breton veSartre ile sert polemikleri oldu. 1962'de Paris'te öldü. Kitaplarının tüm basımı 1972'de Foucault'nun desteğiyle gerçekleşti.
Georges Bataille Kitapları - Eserleri
- Gözün Öyküsü
- Göğün Mavisi
- Rahip C.
- İç Deney
- Edebiyat ve Kötülük
- Annem
- İmkansız
- Günah Üzerine Tartışma
- Nietzsche Üzerine
- Ölü Adam
- Erotizm
- Madam Edwarda
- Din Kuramı
- Eros'un Gözyaşları
- Cinsellikten Dinselliğe Erotizm
- Lanetli Pay
- Bir Kadavra
Georges Bataille Alıntıları - Sözleri
- Korkunçtu. Az rastlanır bir soğukkanlılık içinde olmasaydım, bir taş duvarın önündeymişçesine dingin bir halde, bu kin dolu makineleri seyrederek nasıl ayakta kalabilirdim? Her gürültülü müzik parçası gecenin bir yarısında savaşı ve ölümü çağırmak için yapılan bir büyüydü. Trampet gürültüleri, sonunda kanlı top ateşlerine dönüşmek umuduyla doruk noktasına varmıştı: Uzakta gördüğüm, savaş düzeninde dizilmiş bir çocuk ordusuydu. Kımıldamıyorlardı, ama kendilerinden geçmişlerdi. Görüyordum onları, çok uzakta değillerdi benden, ölüme gitme arzusuyla büyülenmişlerdi. Bir gün güneşin altında güle oynaya ilerleyecekleri, arkalarında can çekişenler ve ölüler bırakacakları uçsuz bucaksız tarlaları düşlüyor gibiydiler. (Göğün Mavisi)
- Yaşamdan çok daha acı olan (çünkü yaşamın ölüm kadar kanlı ışıltısı yoktur) bu yükselen cinayet dalgasında önemsiz şeylerden, kocakarıların komik yakarılarından öte bir şeyler görmek olanaksızdı. Alevlerin ve gök gürültülerinin karıştığı, yanmış kükürt kadar solgun, insanın soluğunu kesen büyük bir tutuşmaya yazgılı değil miydi her şey? Ansızın bir kahkaha atma isteği başımı döndürmüştü: Bu felaketin karşısında, bir kara mizah, hiç kimsenin bağırmaktan kendini alamadığı zamanlarda ortaya çıkan kasılmalara eşlik eden türden bir kara mizah duygusu içindeydim. Müzik durdu: Yağmur da dinmişti. Yavaş yavaş gara döndüm. Tren harekete hazır durumdaydı. Bir süre peron boyunca yürüdükten sonra bir kompartımana girdim; tren gecikmeden kalktı. (Göğün Mavisi)
- Sosyal toplumlarda taklit bulaşıcıdır. (Cinsellikten Dinselliğe Erotizm)
- Yeter ki bir insan resmi -ya da böyle geçinen mülahazalara tamamen boyun eğmeyecek gibi olsun, yeter ki kendi yaşamını yerleşik otoritenin yıkımına adayan kişinin çekimine kapılmaya yatkın olsun, huzurlu ve çıkarlarına uygun bir dünya imgesinin onun için elverişli bir yanılsamadan başka bir şey olabileceğini sanmak güçtür. (Lanetli Pay)
- ... İlkel insanların gözünde şiddet her zaman ölümün nedenidir. ... Her zaman bir sorumlu vardır ve her zaman bir öldürme eylemi vardır. Ölümde oluşan güçlerden korunmak ve ondan kaçmak zorundayız. Ölünün maruz kaldığı güçlerin bizde (diğerlerinde) de etkin olmasına rıza göstermemeliyiz. (Erotizm)
- İnsan olmak, hakikati, adaleti istemekle aynı şey değil midir? (Edebiyat ve Kötülük)
- “Neden yapıyorsun bunu?” “Görüyorsun,” dedi, “ben tanrı’yım...” (Madam Edwarda)
- "Geriye kalan sessizliktir." (Nietzsche Üzerine)
- "Adalet'in şarkı söylemeye hazır o coşkulu sesini boğmak için sayısal üstünlüklerini ve aptallıklarının gücünü kullanan alaycı ve ve iğrenç ahmaklar''ı betimler çoğunluk partisinin milletvekilleri. (Edebiyat ve Kötülük)
- İnsanlar aynı anda iki duygunun esiridirler: uzaklaştıran korku ve saygınlık uyandıran hayranlık. Yasak ve ihlal bu iki zıt duygunun oluşturduğu tepkilerdir: yasak iticidir ancak hayranlık çekicidir ve ihlale götürür. Yasak ve tabu, kutsala bir anlamda karşı çıkar, ancak kutsal, yarattığı hayranlıkla yasağı çekici kılar; bu bağlamda kutsal güzelleştirilmiş yasaktır. (Cinsellikten Dinselliğe Erotizm)
- Varoluş korkum sonunda mutlak egemen oldu. Ölmüş egemenliğim sokakta. Anlaşılamaz – Çevresinde bir mezar sessizliği – Korkunç bir şeyin beklentisi içinde büzülüp saklanmış — Ama yine de hüznü hiçbir şeye aldırmıyor. (Annem)
- ''Beni yazmaya zorlayan şey, sanırım, delirme korkusu.'' (Nietzsche Üzerine)
- Artık sınırlarım yok: içimdeki boşlukta gıcırdayan şey, ölmekten başka çıkışı olmayan tüketici bir acıdır... (İmkansız)
- Bataille toplumda iki tane düzensizlik nedeni görmektedir: Ölüm ve cinsellik. (Eros'un Gözyaşları)
- Olasılıklar içinde kaybolmuştuk. (Rahip C.)
- Hepimiz, anlaşılması güç bir maceranın sonunda, bir başımıza ölen varlıklarız; ama içimizde, yitirilen devamlılığın özlemi var. (Cinsellikten Dinselliğe Erotizm)
- ..."İnsan her zaman ruhunu kurtarabilir,"... (Göğün Mavisi)
- Bataille toplumda iki tane düzensizlik nedeni görmektedir: Ölüm ve cinsellik. (Eros'un Gözyaşları)
- Gülünç! bana ister panteist, ister tanrıtanımaz, ister tanrıcı deyin!... Ama göğe doğru haykırıyorum: “Hiçbir şey bilmiyorum” Ve komik bir sesle yineliyorum: (bazen göğe bu şekilde haykırıyorum) “hiçbir şey, mutlak olarak hiçbir şey". (İç Deney)
- Diyonizos sarhoş bir tanrıdır, tanrısal özü çılgınlık olan bir tanrıdır. Ama, çılgınlığın kendisi de tanrısal öze sahiptir. Burada tanrısal, aklın kuralını reddetme anlamına gelmektedir. Dini yasaya, akla bağlama alışkanhğımız vardır. Ama genel olarak dinleri oluşturan şeyi gözönüne alırsak bu ilkeyi reddetmemiz gerekir. Kuşkusuz din vardır, hatta bozguncu bir taban üstündedir; yasaların gözleminin dışına çıkar. En azından yönlendirdiği şey aşırılıktır, bu kurban etmedir, esrimenin tepesi olduğu şenliktir. (Eros'un Gözyaşları)