İmam-ı Şarani kimdir? İmam-ı Şarani kitapları ve sözleri

BİYOGRAFİ

Mısırlı İslam Alimi, Yazar İmam-ı Şarani hayatı araştırılıyor. Peki İmam-ı Şarani kimdir? İmam-ı Şarani aslen nerelidir? İmam-ı Şarani ne zaman, nerede doğdu? İmam-ı Şarani hayatta mı? İşte İmam-ı Şarani hayatı... İmam-ı Şarani yaşıyor mu? İmam-ı Şarani ne zaman, nerede öldü?

Mısırlı İslam Alimi, Yazar İmam-ı Şarani edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında İmam-ı Şarani hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. İmam-ı Şarani hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte İmam-ı Şarani hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Tam / Gerçek Adı: Abdül Vehhab-ı Şa'rani, Abdülvehhâb bin Ahmed bin Ali el-Hanefî’

Doğum Tarihi: 1492

Doğum Yeri: Mısır

Ölüm Tarihi: 1565

Ölüm Yeri:

İmam-ı Şarani kimdir?

Asıl adı Abdülvehhâb bin Ahmed bin Ali el-Hanefî’dir. Saçlarını uzattığı için “Şa’rânî” (saçlı) lakabıyla tanınır. 1492’de Mısır’da doğdu, 1565’te vefat etti. Tahsilini Kahire’de tamamladı. Başta tasavvuf olmak üzere, akâid, fıkıh, ansiklopedi, gramer ve tıbba dair eserler telif etti. Eserlerinde tekke ile medrese ilminin uyumlu bir terkibini yaptı.

Dört mezhebin birleşen ve ayrılan taraflarını ele aldığı, birden fazla mezhebin hak olduğunu, bütün hak mezheplerin aynı kaynaktan beslendiğini açıklayan ve "Mîzân-ı Şa’rânî" diye isimlendirilenen kitabı, bilinen en meşhur eseridir.

İmam-ı Şarani Kitapları - Eserleri

  • Ölüm - Kıyamet - Ahiret
  • Ölüm, Kıyamet ve Diriliş
  • İbrahim Düsuki'den Öğütler
  • Ölüm, Kabir ve Ötesi
  • Selef-i Salihinin Evliyaullahın Yüce Ahlakı Hikmetli Sözleri
  • Mizan'ül Kübra
  • Sufilere Armağan
  • İslâm'da Kardeşlik Hukukunun Esasları
  • Büyük Ahidler
  • İslam Büyüklerinin Örnek Ahlakı Ve Hikmetli Sözleri
  • Evliyalar Ansiklopedisi
  • Kudsi Nurlar
  • Veliler Ansiklopedisi Cilt 1

İmam-ı Şarani Alıntıları - Sözleri

  • Hiçbir sabah yoktur ki muhakkak iki melek:   -Kadınların şerrinden vay erleklerin haline. Ve erkeklerin fitnesinden de vay kadınların haline diyerek nida eder olmasın. (Ölüm - Kıyamet - Ahiret)
  • Havâssın tevbesi, mâsivâyı gönülden çıkarmaktır.Yine onlar “ben, ben” demekten son derece sakınırlar. (İbrahim Düsuki'den Öğütler)
  • Fudayl b. Iyâz (rahimehullâh) şöyler derdi: “Siz meclislerinizde insanların gıybetini yapmaya başladığınızda hemen Allah’ı zikredin. Çünkü onun zikri gıybet etmenin panzehridir.” (Sufilere Armağan)
  • Bilmelisin, Ey Kardeşim, Sen, öyle bir zamandasın ki; Peygamberin ashabı, bu zamana kalmaktan Allah'a sığınmıştı. Halbuki ilim bakımından, onlar bızden çok ileriydi. Bizde o ilim yok .. Sonra., onların dini kıdemi bizden çok ileride.. Biz çok gerideyiz. Şimdi , onlara nazaran ilmimiz az; sabrımız az .. Hayırlı işlere yardımcımız da yok denecek kadar az.. Zamana gelince, fesat dolu.; Bu duruma göre halimiz nolacak?. (Evliyalar Ansiklopedisi)
  • KONUŞACAK ADAMAKILLI KONU KALMADI.. İleride öyle zamanlar gelecek ki, kişilerin arzularına uymadıkça insanlarla sohbet mümkün olmayacak. Ahir zamanda bir mümin, halk arasında adını unutturmadıkça rahat edemeyecektir. (Hz. Ali r.a) (İslam Büyüklerinin Örnek Ahlakı Ve Hikmetli Sözleri)
  • İkrime rahimehullah diyorki: İyi niyeti çoğaltınız,Çünkü riya niyete nüfuz edemez. (Selef-i Salihinin Evliyaullahın Yüce Ahlakı Hikmetli Sözleri)
  • Süfyân’ı Sevrî (rah.a) ölmek üzere olan bir çocuğun yanına uğrar. Anne ve babası ise ağlıyorlar. Çocuk anne ve babasına şöyle der: ”Siz ağlamayın. Çünkü ben sizden daha çok merhametli olan birisinin yanına gidiyorum.” (Sufilere Armağan)
  • İyiliği icabı; bir kul, devamlı yeryüzünde övülürse, gök yüzünde de övülür. (Evliyalar Ansiklopedisi)
  • Hiç kimse bulamaz, rahatı ölmekte; Asıl marifet, diri diri ölmekte (Evliyalar Ansiklopedisi)
  • Ebu Süleyman Darani diyor ki : "Kişinin ailesini ve çoluk çocuğunu da zühd hayatına zorlaması doğru olmaz. Ancak onları buna teşvik ve davet eder, onlar da bunu kabul ederlerse ne güzel. Aksi halde tek başına zühd hayatı yaşar, çoluk çocuğuna ise kendileri için uygun olanı verir. (İslam Büyüklerinin Örnek Ahlakı Ve Hikmetli Sözleri)
  • İnsanları dikkate alarak amel etmek riyakarlık, insanları göz önünde bulundurarak ibadeti bırakmak putperestliktir. İhlas ise, Allah'ın seni bu iki durumda düşmekten korumasıdır. (Selef-i Salihinin Evliyaullahın Yüce Ahlakı Hikmetli Sözleri)
  • Abdullah bin Ömer Radıyallahu anhüma, sadaka olarak sık sık şeker dağıtır ve ardından: " Sevdiğiniz şeylerden İnfâkta bulunmadıkça iyiliğe ermiş olamazsınız."Ali İmran Suresi 92. Ayeti okuyarak: "Benim de en çok sevdiğim tatlıdır "diye eklermiş. (Selef-i Salihinin Evliyaullahın Yüce Ahlakı Hikmetli Sözleri)
  • Kulun boy vermesi yirmi ikisinde sona erer; yirmi sekizinde de aklı nihayete erer. Bundan sonra ömrünün sonuna kadar sadece tecrübeler vardır! (HZ ALİ) (İslam Büyüklerinin Örnek Ahlakı Ve Hikmetli Sözleri)
  • Rᴀʙɪᴀᴛᴜ̈'ʟ-Aᴅᴇᴠɪʏʏᴇ'ʏᴇ; - "Öʟᴜ̈ᴍᴜ̈ isᴛᴇʀ ᴍɪsɪɴ?" ᴅiʏᴇ sᴏʀᴜʟᴜɴᴄᴀ, O şᴏ̈ʏʟᴇ ʙᴜʏᴜʀᴅᴜ: - Bᴇɴ ᴋᴀʟʙiɴi ᴋıʀᴅıɢ̆ıᴍ ʙiʀisiʏʟᴇ ʙiʟᴇ ᴋᴀʀşıʟᴀşᴍᴀᴋᴛᴀɴ ᴜᴛᴀɴıʀᴋᴇɴ, Kᴇɴᴅisiɴᴇ isʏᴀɴ ᴇᴛᴛiɢ̆iᴍ Rᴀʙʙiᴍʟᴇ ᴋᴀʀşıʟᴀşᴍᴀʏı ɴᴀsıʟ isᴛᴇʏᴇʙɪʟiʀiᴍ ᴋi?! (Selef-i Salihinin Evliyaullahın Yüce Ahlakı Hikmetli Sözleri)
  • Muhakkak sizler öyle bir zamanda bulunuyorsunuz ki sizden her kim kendisine emredilen (dini hükümlerin) onda birini bırakırsa helâk olur. Fakat insanlar üzerine öyle bir zaman gelecek ki o devrin insanlarından her kim kendisine emredilenlerin onda birini yaparsa kurtulacaktır. (Ölüm - Kıyamet - Ahiret)
  • Şeriat kök, hakikat ise onun dalıdır.Şeriat meşru olan bütün ilimleri içerisinde toplar.Hakikat ise gizli ilimleri câmidir.Bütün makamlar şeriat ve hakikatte gizlidir. (İbrahim Düsuki'den Öğütler)
  • Lâ ilâhe illallâh kelimesi cennetin anahtarıdır. Fakat muhakkak ki her anahtarın dişleri vardır... (Anahtarın dişleri) Allah Taâlâ'yı tevhid olan (Lâ ilâhe illallâh) kelimesi ile Allah'ın emrine itaat edip yasak ettiklerinden de kaçınmaktır. (Ölüm - Kıyamet - Ahiret)
  • Bir kimse bütün insanları sevmedikçe onlara karşı şefkatli davranmadıkça ve onların ayıplarını örtmedikçe kamil bir insan olamaz. (İbrahim Düsuki'den Öğütler)
  • Ebu Bekr (r.a.)'dan: Resûlullah (s.a.v.)'in şöyle buyurduğunu duydum: " İki müslüman birbirlerine kılıçları ile yöneldikleri vakit, hem öldüren hem de öldürülen ateştedir." (Ölüm, Kıyamet ve Diriliş)
  • Allah'ım muhakkak ben senden hayırlar yapmayı, kötülükleri terk etmeyi ve fakirleri sevmeyi istiyorum. Sen insanlara bir fitne dilediğin vakit benim ruhumu fitnelenmemiş olarak alıp illiyine yükselt. (Ölüm - Kıyamet - Ahiret)