İmam Maverdi kimdir? İmam Maverdi kitapları ve sözleri
Iraklı Hukukçu, Yazar, Fıkıh ve Tefsir Alimi İmam Maverdi hayatı araştırılıyor. Peki İmam Maverdi kimdir? İmam Maverdi aslen nerelidir? İmam Maverdi ne zaman, nerede doğdu? İmam Maverdi hayatta mı? İşte İmam Maverdi hayatı... İmam Maverdi yaşıyor mu? İmam Maverdi ne zaman, nerede öldü?
Iraklı Hukukçu, Yazar, Fıkıh ve Tefsir Alimi İmam Maverdi edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında İmam Maverdi hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. İmam Maverdi hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte İmam Maverdi hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...Tam / Gerçek Adı: Ebu'l-Hasan El-Maverdi
Doğum Tarihi: 974 (H.364)
Doğum Yeri: Basra, Irak
Ölüm Tarihi: 1058 (H.450)
Ölüm Yeri: Bağdat, Irak
İmam Maverdi kimdir?
Adı Ali bin Muhammed, künyesi Ebü’l-Hasan’dır. Maverdi nisbesiyle meşhur olmuştur. Şafii mezhebi fıkıh alimlerinden olan Maverdi, 974 (H.364) yılında Basra’da doğdu. 1058 (H.450)de Bağdat’ta vefat etti. Bab-ı Harb kabristanına defnedildi.
İlim öğrenmeye Basra’da başlayıp, önce meşhur nahiv ve hadis alimlerinden ders aldıktan sonra Bağdat’a giderek Ebu Hamid-i İsferaini’den fıkıh ilmini öğrendi. Bağdat’ta tefsir, hadis, fıkıh, fıkıh usulü ve edebiyat mevzularında zamanının alimlerinden ders alan Maverdi, tahsilini tamamlayıp icazet (diploma) aldıktan sonra kıymetli eserler yazmış, talebe yetiştirmiş ve bazı mühim vazifelerde bulunmuştur.
Maverdi Kaim bi emrillah zamanında Kadılkudat payesini almış ve halifeler yanında büyük mevkı sahibi olmuş, çok kerre halifelerle melikler ve büyük emirler arasındaki gerginlikleri gidermek için arabulucu olarak hareket etmiştir.
Bağdat ve civarında fetva verme, hakimlik vazifelerinde bulunup, bu vazifelerini mükemmel bir şekilde yerine getiren Maverdi, uzun seneler fıkıh, hadis ve tefsir ilimlerini okutup, değerli talebeler yetiştirmiştir. Yetiştirdiği alimlerin başında hadis ve tarih ilminde meşhur El-Hatibü’l- Bağdadi gelir. Bu talebesi, Tarih-i Bağdad adlı eseriyle ve hadis ilmine dair yazdığı eserlerle tanınmıştır. Bundan başka İbnü Hayrun Ebu’l Fadl Ahmed bin Hasan, Abdulmelik bin İbra, Ebu Fedail Muhammed bin Ahmed gibi birçok talebe yetiştirmiştir.
İmam Maverdi Kitapları - Eserleri
- Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din
- Yüce Hedefler Kitabı
- El-Ahkâmü's Sultaniye
- Yönetimin Esasları
- Siyaset Sanatı
- Mâverdî'nin Siyâsetnâmesi
- Din ve Dünya Hayatı İçin Ahlak Yasaları Ahlak Klasikleri 7
İmam Maverdi Alıntıları - Sözleri
- Bozulmasından korkulan şeyler tuzla korunur. Eğer tuza başka şeyler karışmışsa nasıl olur? (Yönetimin Esasları)
- "Mesela coğrafyacı devleti bir ülke ile özdeşleştirir; sosyolog idare edenlerle idare edilenler açısından tariflendirir; tarihçi onu bir milleti ayakta tutan kurum olarak görür; hukukçu ise bir normlar sistemi şeklinde mütalaa eder." (El-Ahkâmü's Sultaniye)
- Halife Me'mun dedi ki: "Büyük faydalar sağlamayan ilmin kitaplar içinde gizli kalması, insanların kalplerinde bulunmasından daha iyidir." (Yüce Hedefler Kitabı)
- "Ömür azalıyor, günahlar çoğalıyor. (Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din)
- Ömür azalıyor günahlar çoğalıyor. (Yüce Hedefler Kitabı)
- "İnsanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi, Allah emreder.." (El-Ahkâmü's Sultaniye)
- Kainatın efendisi bir hadis-i şeriflerinde: "Bir şeye sevgin o şeyin kusurlarını görmekten seni kör ver sağır eder; ne kusurunu görür, ne de ayıbını işitirsin." buyurdular. (Yüce Hedefler Kitabı)
- "Şâyet o şehîd olursa kumandan Cafer b. Ebi Talib'dir. O da şehîd olursa kumandan Abdullah b. Revâha'dır.O da şehîd olursa müslümanlar aralarında birini kumandan seçsin ve ona rızâ göstersinler." (El-Ahkâmü's Sultaniye)
- Çünkü insan bilmediğinin düşmanıdır. (Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din)
- Yardımcıları seçerken dikkat edeceği en önemli kıstas ehliyettir. Kişileri yeteneklerinin üstünde veya altında bir göreve getirmemelidir. Büzürcmihr’e “İçlerinde senin gibi birisi olduğu hâlde Sâsânî hanedanı nasıl istikrarsızlaştı?” diye sorduklarında şu şekilde cevap verir: “Çünkü onlar büyük işlerde çapsız işçilere başvurdular, sonunda olan oldu.” Ehil olmayan bir kişiye birilerinin araya girmesi veya hatır için görev verilmemelidir. Hatta yeterli ehliyete sahip değillerse oğullar babalarının makamına geçirilmemelidir. Eğer hükümdar böylesine bir oğlunu mükâfatlandırmak isterse mal vererek ödüllendirmeli,kesinlikle devlet işlerinin başına getirmemelidir. (Mâverdî'nin Siyâsetnâmesi)
- Nuşirevân(Nuşirevan-i Adil) şöyle demiştir: “Ben bu dereceye sekiz hasletle ulaştım. 1.Hiçbir emir ve yasakta asla şaka yapmadım. 2.Verdiğim hiçbir sözden ve ettiğim hiçbir tehditten dönmedim. 3.Nefsime uymaksızın [kifayeti esas alıp görev verdim.] 4.Faydalı olanı yerine getirdim. 5.Öfkemden dolayı değil, terbiye etmek için cezalandırdım. 6.Cürete varmayacak ölçüde çok sevmeyi, kine varmayacak derecede korkmayı halkın gönlüne yerleştirdim. 7.Gereksiz ödemeleri kestim. 8.[Böylece] erzakın daha fazla kişiye ulaşmasını sağladım.” (Mâverdî'nin Siyâsetnâmesi)
- Konuşma ihtiyacı doğarsa, insan sözünü iyice ölçüp biçmelidir. (Siyaset Sanatı)
- "Cahiller daha yaşarken ölüdürler." (Yüce Hedefler Kitabı)
- Denilmiştir ki: Hükümdarların âfeti kötü yaşayış, vezirlerin âfeti kötü niyet, Askerin âfeti komutanlara karşı gelmek, halkın âfeti itaatten ayrılmak, Liderlerin âfeti siyasi zâfiyet, âlimlerin âfeti başkanlık sevdası, Yargıçların âfeti aşırı tamahkârlık, âdil insanların âfeti takvâ azlığı, Hükümdarın âfeti askerlerin birbirine ters düşmesi, âdil kişinin âfeti yöneticilerin doğrudan sapması, Cesur kişinin âfeti kararlılığını kaybetmesi, güçlünün âfeti rakibini zayıf görmesi, Asil kişinin âfeti kader engelleri, hazırlık yapan kişinin âfeti planlarının çökmesi, İyilik yapanın âfeti başa kakma çirkinliği, günahkârın âfeti suizandır. (Mâverdî'nin Siyâsetnâmesi)
- "Allah hiç kimseyi gücünün yetmeyeceği şeyden sorumlu tutmaz. (Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din)
- Ulaşamayacağın şeylere kavuşmak için fazla çaba harcama; sadece yorulursun. Cimriliğe düşkün olma; başkalarının hazine bekçisi olursun. Engel olamayacağın şeyleri görmezden gelme; fakat çare ve çözüm aramaktan da geri durma. (Yönetimin Esasları)
- halkın yönetim işini üstlenenler kadar çok çaba harcayan ve yorulan başka kimse yoktur, aynı şekilde halka karşı son derece dikkatli olmayı ve onlara şefkatle davranmayı gerektiren başka bir iş de yoktur. (Yönetimin Esasları)
- Hikmet ehli şöyle demiştir: “Bir kimseye güvenmeden önce onu denemeyen; ünsiyet kurmadan ona güvenen kişi neticede pişmanlık duyar.” (Edeb'üd-Dünya Ve'd-Din)
- "Bir şey için seni seven, o şeyin bitmesi ile senden yüz çevirir." (Yönetimin Esasları)
- Hz. Ömer, iktidarın ağır sorumluluğunu şu sözlerle dile getirir: "Fırat ırmağının kıyısında bir kuzu kaybolacak olsa, Allah'ın bundan dolayı beni sorguya çekmesinden korkarım." (Yönetimin Esasları)