Irene Némirovsky kimdir? Irene Némirovsky kitapları ve sözleri

BİYOGRAFİ

Fransız Yazar Irene Némirovsky hayatı araştırılıyor. Peki Irene Némirovsky kimdir? Irene Némirovsky aslen nerelidir? Irene Némirovsky ne zaman, nerede doğdu? Irene Némirovsky hayatta mı? İşte Irene Némirovsky hayatı... Irene Némirovsky yaşıyor mu? Irene Némirovsky ne zaman, nerede öldü?

Fransız Yazar Irene Némirovsky edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Irene Némirovsky hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Irene Némirovsky hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Irene Némirovsky hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 11 Şubat 1903

Doğum Yeri: Kiev , Rusya İmparatorluğu

Ölüm Tarihi: 17 Ağustos 1942

Ölüm Yeri: Auschwitz-Birkenau , Nazi Almanyası

Irene Némirovsky kimdir?

Irene Nemirovsky, 1903’te Kiev’de doğdu. Ekim Devrimi nedeniyle ailesi Fransa’ya göç etti. 1926’da ilk romanı Le Malentendu’yü (Yanlış Anlama) yayımladı. İkinci kitabı David Golder’le meşhur oldu. Bunu diğer kitapları izledi. Ama İkinci Dünya Savaşı kopmuştu. 13 Temmuz 1942’de Irène Némirovsky Fransız jandarması tarafından tutuklandı, Pithiviers Kampı’na kapatıldı ve sonra da nakledildiği Auschwitz’de 17 Ağustos 1942’de öldü.

Irene Némirovsky Kitapları - Eserleri

  • Pazar Günleri
  • Yalnızlık Şarabı
  • Fransız Süiti
  • Bir Yazarın Romanı
  • Aile Bağları
  • Sırdaş
  • Don Juan'ın Karısı
  • İhtiyarlamayan Kadın Jezabel

Irene Némirovsky Alıntıları - Sözleri

  • Üstelik, insan zamanında çocukluğunu yaşayamamışsa başkaları gibi büyüyüp olgunlaşamıyor. Rüzgara ve soğuğa çok erken maruz kalmış bir meyve gibi bir köşeden diğerine savrulup duruyor. (Yalnızlık Şarabı)
  • Yaşam görünmeyen bir amaca doğru hiç bitmeyen , nafile bir yarış gibi bütün sürati ve anlamsızlığı içinde ilerlemekteydi. (Yalnızlık Şarabı)
  • ...yaşaması için en kötü gıda elemanlarını topraktan kendine çeken bir bitki gibi, bedbaht bir çocuk da her yanda seadet parçacıkları arar ve bulur. (Bir Yazarın Romanı)
  • "...ölünün başucu dışında, uluorta ağlan­mazdı; bunun dışında kendini tutmak, bir başkasından hem acısını hem de büyük zevkini gizlemek gerekirdi" (Fransız Süiti)
  • "Toplum yaşasın diye bireyin telef olduğu toplumsal bir çağda olduğumuza inandırmak istiyorlar bizi; oysa biz, tiranlar yaşasın diye telef olan bir toplum görmek istemiyoruz." (Fransız Süiti)
  • Hep söylendiği gibi, kadınlar anlaşılmazdır. (Don Juan'ın Karısı)
  • Yeryüzünün en ücra köşesi, en nasipsiz yeri bile bir çocuk için hayatla ve değişikliklerle doludur. (Bir Yazarın Romanı)
  • Yalnız kişi için dünya bir çöldür. (Bir Yazarın Romanı)
  • Şu neşe için yaratılmış zavallı bedenler! Yo, hayır, insan bedenleri asla neşe için yaratılmamıştır, diye düşündü Hugo İnsan açlığa, soğuğa, yorgunluğa dayanmak için yaratılmıştı, kalbi de bir kısım ilkel, şiddet içeren tutkuyla dolmak için: korku, umut, nefret. (Pazar Günleri)
  • Çünkü insanın yaşamayı sürdürebilmesi için en az miktarda da olsa solunabilecek bir havaya ,belli bir dozda oksijene ve yanılsamaya ihtiyacı vardır ... (Yalnızlık Şarabı)
  • Mezarda nasıl yalnız yatacaksam , kendi içimde de öyle yalnız yaşıyorum. (Bir Yazarın Romanı)
  • "Ruhun derinlikleri nasıl da zalim!" (Aile Bağları)
  • Makyaj yapmayı, elbise giymeyi, yüzüne kömürden bıyık çizmeyi, insanlarla eğlenmeyi seviyordu. Bir gün dilenci kılığına girip bütün Taganrog şehrini geçip amcası Mitrofon'a gitmiş, dalgın (veya nazik) amca da ona üç kopek vermişti. Ne sevinçti bu! Sofrada irticalen komik sahneler yapıyor, bin çeşit maskaralık ediyordu. Ne kadar da gülmesini severdi o küçük Anton! (Bir Yazarın Romanı)
  • Kadının tatmin olmamış arzusundan daha tehlikeli bir şey yoktur. (Pazar Günleri)
  • kendimi hep siz ikiniz için feda ettim ben. benimle alay ederdiniz, beni hantal, beceriksiz, salak, akılsız bulurdunuz ama benden yararlanmayı da iyi bilirdiniz! (Aile Bağları)
  • Bir adamı iyi tanımak için, insan onu sofrasında ya da hoşlandıği bir kadının yanında görmelidir. (Pazar Günleri)
  • 1880'de küçük bir mizahi gazete olan Leylek'te çıkan "Don'da bir mülk sahibinin komşusuna mektubu" Anton Çehov'un hiç şüphesiz ilk basılmış eseridir...[G]erçek ismini kullanmıyordu, uydurma isim seçmişti: “Antoşa Çehonte”. (Bir Yazarın Romanı)
  • “…sanki dünyada ağlamaya değer erkek varmış gibi onun için döktüğüm gözyaşları, o zaman çektiğim korkunç ıstırap, şimdi beni daha ziyade gülümsetiyor.” (Don Juan'ın Karısı)
  • "Toplum yaşasın diye bireyin telef olduğu toplumsal bir çağda olduğumuza inandırmak istiyorlar bizi; oysa biz, tiranlar yaşasın diye telef olan bir toplum görmek istemiyoruz." (Fransız Süiti)
  • Çünkü bir gün gelir , o zamana dek yalnızca çocuklara sakladığımız acıma duygularımız başka bir biçim alır. Günün birinde “ihtiyar” ların solgun yüzlerine bakarken bir gün gelip bizim de onlara benzeyeceğimizi hissederiz. İşte o gün çocukluğun son günüdür. (Yalnızlık Şarabı)