Jim Al-Khalili kimdir? Jim Al-Khalili kitapları ve sözleri
Kuantum fizikçisi,televizyon ve radyo programcısı Jim Al-Khalili hayatı araştırılıyor. Peki Jim Al-Khalili kimdir? Jim Al-Khalili aslen nerelidir? Jim Al-Khalili ne zaman, nerede doğdu? Jim Al-Khalili hayatta mı? İşte Jim Al-Khalili hayatı...
Kuantum fizikçisi,televizyon ve radyo programcısı Jim Al-Khalili edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Jim Al-Khalili hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Jim Al-Khalili hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Jim Al-Khalili hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...Doğum Tarihi:
Doğum Yeri:
Jim Al-Khalili kimdir?
Profesör Jim Al-Khalili, OBE Surrey Üniversitesi'nde kuantum fizikçisidir ve BBC için düzenli radyo ve televizyon programları yapmaktadır. Bilimin iletişiminde yaptığı çalışma ve katkıları için İngiliz Kraliyet Akademisi Michael Faraday ve Fizik Enstitüsü Kelvin madalyaları almıştır. Paradoks beşinci kitabıdır.
Jim Al-Khalili Kitapları - Eserleri
- Paradoks
- Kuantum Sınırında Yaşam
- Uzaylılar
- Quantum Mechanics
- Life on the Edge
- The Physics Book
Jim Al-Khalili Alıntıları - Sözleri
- Onun atomik kuramına göre yörüngedeki elektronun konumu, bulanık ve bilinmez olmaktan ziyade, atomik çekirdeği saran bir enerji dalgasına benziyordu. Elektronun sabit bir yeri yoktu çünkü gerçekten parçacık değil dalgaydı. Schrödinger, elektronun gözle seçilememesine neden olan bulanık resimle, bir buluta veya sis yumağına benzediği net ve odaklanmış resim arasındaki ayrımı ortaya koymak istiyordu. Her iki durumda da elektronun tam nerede olduğunu belirleyemeyiz, fakat Schrödinger elektronu "gerçekten" dalga gibi yayılmış olarak düşünmeyi tercih ediyordu -en azından biz bakana dek. (Paradoks)
- Kimyasal yakıtlara bağımlı olduğumuz sürece gezegenler arası yolculuk bizim için zorluk teşkil edecek. (Bununla birlikte ne ilginçtir ki bu durum, temel kimya üzerine kurulu genel bir kısıtlama ve başka gezegende evrimleşmiş tüm organik zekâlar için de geçerli. Eğer bir gezegenin yer çekimi atmosfer tutacak kadar güçlüyse, sıcaklığı suyun donmasına ve metabolik tepkimelerin aşırı yavaşlamasına izin vermeyecek kadar yüksekse, bir molekülü atmosfer dışına taşımak için gereken enerji daima birden fazla kimyasal yakıt molekülü gerektirecektir.) (Uzaylılar)
- Genetik şifrenin kopyalanması hep mükemmel olsaydı, gezegenimizde yaşamın evrimleşmesi ve pek çok güçlüğe uyum sağlaması mümkün olmazdı. (Kuantum Sınırında Yaşam)
- Dünya'nın yaşanabilir gezegenlerin tek ve en ilginç örneği olduğu düşüncesi kibrin, parokiyalizmin ve insanbiçimciliğin bir harmanıdır. (Uzaylılar)
- Çözünmüş şekerin "geri çözünerek" tekrar şeker kübüne dönüşmesi, fizik yasaları açısından gayet mümkündür. Fakat gerçek hayatta böyle bir olaya şahit olursak, bunun bir illüzyon numarası olduğunu düşünürüz -ki haksız da sayılmayız, çünkü böyle bir şeyin olma olasılığı o kadar ama o kadar düşüktür ki, gerçek hayatta imkânsız kategorisine girer. (Paradoks)
- Tüm arayışımızda boşluğu çekilir kılan tek şeyin birbirimiz olduğunu bulduk. (Uzaylılar)
- Evren, yaşamın var olması için özellikle ayarlanmış görünürken, neden yaşamı yalnızca izole bir köşeye hapsetsin? (Uzaylılar)
- "Dünya dışı yaşamı aramanın tam zamanıdır. Karanlıkta tek başımıza olup olmadığımızı bilmemiz çok önemli." - Stephen Hawking (Uzaylılar)
- Zaman, eminim siz de bana katılacaksınız, üç bileşene ayrılabilir: geçmiş, şimdi ve gelecek. Her ne kadar geçmişe ait kayıtlar varsa ve olaylar hatırlansa da, geçmişin artık var olduğu söylenemez. Öte yandan gelecek ise henüz yaşanmamıştır ve onun da varolduğu söylenemez. Geriye bir tek şimdi kalıyor -geçmiş ile geleceği birbirinden ayıran çizgi. "Şimdi"nin varlığıysa kesindir. Fakat "şimdi"nin zaman boyunca sürekli ilerleyerek geleceği geçmişe dönüştüren değişken bir an olduğunu "hissetsek" de, sonuçta sadece tek bir andan ibarettir ve belli bir süresi yoktur. Sürekli değişen şimdiki zaman, geçmişle gelecek arasındaki bir ayrım çizgisinden başka bir şey değildir ve bu nedenden dolayı gerçek bir varlığa sahip olduğu söylenemez. Eğer zamanın her üç bileşeni de gerçekte yoksa, zaman dediğimiz şey bir yanılsamadır! (Paradoks)
- İnsanlar, sirke sinekleri, anemon balıkları ve pek çok başka hayvan, bir elektronun uzayda bir noktada kaybolup bir başka noktada anında maddeleşebilme becerisinden faydalanarak "madde gerçekliğinden gelen mesajı" yakalayabilir ve onun sayesinde yiyecek, kendine bir eş ya da yuvaya dönüş yolunu bulabilir. (Kuantum Sınırında Yaşam)
- Tüm devinim bir yanılsamadır. (Paradoks)
- Heisenberg, atomik dünyanın hayaletimsi, yarı-gerçek bir yer olduğu, yalnızca bir ölçüm aletiyle incelediğimizde keskin bir tanıma bürünerek somutlaştığı sonucunu çıkarmak zorunda kalmıştı. Bu durumda bile ölçüm aleti yalnızca ölçmek için özel olarak tasarlandığı özellikleri ortaya çıkarabiliyordu. Çok fazla teknik ayrıntıya girmeden şunu söyleyebiliriz: Elektronun konumunu ölçen bir aletle kesin konumunu, hızını ölçen bir aletle kesin hızını öğrenebiliriz fakat aynı anda hem elektronun yerini, hem de hızını öğrenmemizi sağlayacak bir deney tasarlayamayız ve kuramayız. (Paradoks)
- Kuantum mekaniği bir matematik kuramı olarak gerek atomların, gerekse elektronlar, kuarklar ve nötrinolar gibi maddenin tüm diğer yapıtaşlarının mikrodünyasını açıklamakta fevkalade başarılı olsa da, matematiği nasıl yorumlamamız gerektiği ve kuantum dünyasından büyük şeylerin alışageldiğimiz makrodünyasına geçişin nasıl olduğuna dair bazı çözümlenememiş soruları içinde barındırır. (Paradoks)
- Dünya'nın sınırlarının ötesinde zekâ ararken, başka dinozorları arayan dinozorlar olmamaya dikkat etmeliyiz. (Uzaylılar)
- Nobel ödüllü fizikçi Richard Feynman, " yapamıyorsak anlayamıyoruzdur," düsturuyla tanınır. Bu tanıma göre, yaşamı anlayamıyoruz çünkü henüz onu yapmayı başaramadık. (Kuantum Sınırında Yaşam)
- Genellikle bir şeye imkânsız derken, "doğanın işleyişine dair şu anki anlayışımız ve fizik kurallarına dair şu anki kabullerle" imkânsız olduğunu kastederiz. Yanılıyor olmamız elbette mümkündür. (Paradoks)
- İnsandaki bir organın performansı emsalsizdir. Kafatasımızın içine hapsolmuş yumuşak, gri maddenin hesaplama gücünü aşan kapasitede bir bilgisayar yoktur. (Kuantum Sınırında Yaşam)
- "Büyük Patlama" terimini bulan İngiliz gökbilimci Sir Fred Hoyle hayatı boyunca yaşamın kökenlerine ilgi duymuştur. Kimyasal süreçlerin rastgele bir araya gelmesi sonucu yaşamın başlaması olasılığının, bir çöplüğün üzerinden esen kasırganın şans eseri bir jumbo jet yapması kadar düşük olduğunu söylemiştir. (Kuantum Sınırında Yaşam)
- Işık bile yavaş kalırdı yanında Genç ve güzel Parlak Hanım'ın Birgün dolaşmaya çıktığında Göreli bir biçimde Döndü evine bir önceki gece (Paradoks)
- Evrenin bu kadar yaşlı ve böyle uçsuz bucaksız olduğunu, sırf Samanyolu'nda hemen hemen yarım trilyon yıldız ve onların da kendi gezegen sistemleri olduğunu düşünürsek Dünya'nın şaşırtıcı ve herhangi bir gerekçesi olmayan özel bir yeri yoksa evrenin yaşamla dolup taşıyor olması gerekirdi. (Uzaylılar)