John Dos Passos kimdir? John Dos Passos kitapları ve sözleri

BİYOGRAFİ

Yazar John Dos Passos hayatı araştırılıyor. Peki John Dos Passos kimdir? John Dos Passos aslen nerelidir? John Dos Passos ne zaman, nerede doğdu? John Dos Passos hayatta mı? İşte John Dos Passos hayatı... John Dos Passos yaşıyor mu? John Dos Passos ne zaman, nerede öldü?

Yazar John Dos Passos edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında John Dos Passos hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. John Dos Passos hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte John Dos Passos hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Tam / Gerçek Adı: John Dos Passos

Doğum Tarihi: 14 Ocak 1896

Doğum Yeri: Chicago

Ölüm Tarihi: . 28 Eylül 1970

Ölüm Yeri: Baltimore

John Dos Passos kimdir?

John Dos Passos (1896-1970) New Yorklu ünlü ve varlıklı bir avukat olan babasıyla, Virginialı seçkin ve soylu bir kadın olan annesi, ancak John on altı yaşına geldiğinde evlenebilirler. Çocukluk yıllarını annesiyle Avrupayı dolaşırken arada babasıyla Avrupa otellerinde buluşarak geçirir. Kendi deyimiyle otel çocuğudur. 18 yaşına geldiğinde babası ölür.

1916da Harvardı bitirince okumak için İspanyaya gider ancak ambulans sürücüsü olarak orduya ve savaşa katılır, cepheleri dolaşır. Savaşı dolaysız olarak tam da içinden yaşar. Three Soldiers (Üç Savaşçı) savaş izlenimlerini yansıttığı ilk romanıdır. Ona göre savaş hayal ürünü bir pazardan yararlanmak uğruna delikanlıların gencecik bedenlerini kurban eden, vahşet ölçüsünde çıldırmış uygarlığın son atağıdır. 25 yaşında genç bir yazar olarak İstanbula gelir.

Tıpkı çağdaşları ve arkadaşları olan Sinclair Lewis, Ernest Hemingway, F. Scott Fitzgerald gibi o da tüketim hırsına kapılmış ve başka her şeye kayıtsız kalan Amerikan kültürünü acımasızca eleştirir. Kapitalist endüstrinin zorbalığı karşısında duyduğu öfke ve acı, başyapıtı olan A.B.D. üçlemesinde açıkça görülür.

Jean Paul Sartre için, Çağdaş en büyük yazar Passostur. Onun aynı zamanda ölümü o güne kadar en iyi anlatan yazar olduğunu söyleyip şöyle der: Ölüm üzerine çok şey söylemez, yalnızca Öldü, der ama ondan sonra yazdığı her sözcük açık mezara atılan bir kürek topraktır.

John Dos Passos Kitapları - Eserleri

  • A.B.D. 42. Enlem
  • Doğu Ekspresi
  • A.B.D. 1919
  • Manhattan Transfer
  • Üç Savaşçı
  • U.S.A. / Büyük Para
  • Önemli Adam

John Dos Passos Alıntıları - Sözleri

  • Venedik, Batı'nın aç gözlerini doğunun göz boyayan cafcafıyla doyurmak için kurulmuş tarihsel bir Midway. (Doğu Ekspresi)
  • "İşinden nasıl da iğrendiğini, muhabirlerin artık hiçbir şey göremediğini, üç-dört aşamalı sansür bulunduğunu, sürekli sansürün tepesine bindiğini, her sözcüğü pis yalanlar yığını olan önceden hazırlanmış haberleri vermek zorunda kaldığını, yıllar boyu böylesine bir işi yapmaktan ötürü insanın kendisine saygısını yitirdiğini, savaştan önce gazetecinin pis bir koklarcadan azıcık iyice olduğunu ama şimdi onu tanımlamak için pis sözcük bulmanın bile olanaksızlaştığını anlatır da anlatırdı." (A.B.D. 1919)
  • İsmail vagonun ön tarafında, Ermenilerin zalimliklerini müslümanların çektikleri acıları anlatırken; vagonun arka tarafında bozuk Fransızcasi ile bir Ermeni, Türklerin ve tatarların vahşetini anlatıyordu. (Doğu Ekspresi)
  • "Thomas Edison seksen iki yaşında, günde on altı saat çalışıyordu; hiçbir zaman kafasını yormadı matematikle, toplumsal düzenle, genel felsefi kavramlarla" (A.B.D. 42. Enlem)
  • Birbirinden farklı değil insanlar. Bazısı gemisini yürütüyor, bazısı da sürünüyor, tek farkları bu... (Manhattan Transfer)
  • "Deneyimle anladım ki işçilerin gerektiği gibi çalışmalarına en çok katkıda bulunan şey, kapıda bekleyen uzun bir işsizler kuyruğudur." (U.S.A. / Büyük Para)
  • Üç kişi bir araya gelince Diktatörlükler daha az güçlüdür. (A.B.D. 1919)
  • Sabahtan akşama kadar böyle oturup birbirlerini yiyor bu guruptakiler, başka işleri yok (Manhattan Transfer)
  • Batı'ya gideceğim, North Dakota'da toprak alıp buğday yetiştireceğim. Rençberlikten anlarım biraz ... Beş para etmez bu şehir hayatı. (Manhattan Transfer)
  • Tozlu yolda ilerlemek, tekerlek izlerini kaybetmemeye çalışmak, hatırlayamadığınız bir rüyada yürümek gibidir. (Doğu Ekspresi)
  • Yavrucuğum, seni adam etmeyi kafama koydum bir kere, ne pahasına olursa olsun başaracağım, adam edece­ğim seni (Manhattan Transfer)
  • Tatlım, 1776'da, İhtilal savaşından sonra bağımsızlık bildirisinin imzalandığı gündür 4 Temmuz. (Manhattan Transfer)
  • Hep birbirine benziyor kadınlar. Monoton şeyler hepsi. (Manhattan Transfer)
  • "Kağıtlar uçmasın diye üzerlerine koyulan koskoca ağırlık gibi Bismarck Berlin'in üzerine çökmüştü yeni Almanya'yı feodal ilişkiler içinde tutayım diye, patronları Hohenzollernler için imparatorluğu elde tutayım diye." (A.B.D. 42. Enlem)
  • Hoşçakalın Karatavuklar Burada hiç kimse anlayamıyor beni sevemiyor beni Ah, nasıl da tutuşturuyorlar elime bahtsızlık öykülerini (U.S.A. / Büyük Para)
  • "Concha başını sallayarak "her yoksul adam sosyalista... a como no? Ama zengin olunca hepiniz pek çok kapitalista" diyerek bitiriverdi bütün tartışmaları. (A.B.D. 42. Enlem)
  • "Şey, üç beş hokus pokus öğrendik... Turnayı gözünden vuracağız." (U.S.A. / Büyük Para)
  • Babil ve Ninova vardı bir zamanlar. Tuğladan örülmüştü ikisi de. Atina'yı mer­mer ve altın sütunlarla kurdular. Moloz ta­şından kemerlerle ördüler bütün Roma'yı. Istanbul'da, Haliç'in çevresinde, alabildiği­ ne büyük mumlar gibi ışıldayan minareler vardır... Çelik, cam, tuğla ve betonla kuru­lacak gökdelenler. Daracık bir ada üzerin­de, bin pencereli yapılar yükselecek ve ya­nıp sönecekler, fırtınanın ötesindeki btm­ beyaz bulutların tepesi gibi, piramid üstü­ne piramid eklenecek. (Manhattan Transfer)
  • O kadar ihtiyacım var ki bir tatil yapmaya... Şu bizim emektar Maine ormanlarına gidip bir süre kalsam harika olacak (Manhattan Transfer)
  • "Ben işçi önderi değilim. Ne benim ne de başkasının ardından gitmenizi istiyorum. Sizi bu kapitalist vahşetten çıkarıp götürecek Musa arıyorsanız olduğunuz yerde kalacaksınız. Elimden gelse bile sizi o vaat edilmiş topraklara götürmezdim; çünkü sizi oraya ben götürürsem başkası gerisin geriye oradan çıkarabilir." (A.B.D. 42. Enlem)