Nermi Uygur kimdir? Nermi Uygur kitapları ve sözleri
Türk felsefe profesörü, yazar. Nermi Uygur hayatı araştırılıyor. Peki Nermi Uygur kimdir? Nermi Uygur aslen nerelidir? Nermi Uygur ne zaman, nerede doğdu? Nermi Uygur hayatta mı? İşte Nermi Uygur hayatı... Nermi Uygur yaşıyor mu? Nermi Uygur ne zaman, nerede öldü?
Türk felsefe profesörü, yazar. Nermi Uygur edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Nermi Uygur hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Nermi Uygur hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Nermi Uygur hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...Doğum Tarihi: 15 Ocak 1925
Doğum Yeri: İstanbul
Ölüm Tarihi: 21 Şubat 2005
Ölüm Yeri: İstanbul
Nermi Uygur kimdir?
Pendik'te başladığı ilkokulu Büyükada İlkokulunda tamamladı. Galatasaray Lisesi'nin Latince Bölümü'nü 1944 yılında bitirdi. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nin Felsefe Bölümü'nden 1948 senesinde mezun oldu. Köln Üniversitesi'nden mezun olan Profesör Nermi Uygur, 1950 yılının Ocak ayında İstanbul Üniversitesi'nde asistan olarak göreve başladı. 1952'de Kültür Bilimlerinin Varlık Yapısı teziyle doktor oldu.1955 senesinde doçent oldu.1964 senesinde profesör oldu. Almanya, Fransa, Belçika'ya görevli olarak gönderilerek bisikletle dolaştığı bu ülkelerde fenomenoloji üzerine araştırmalar yaptı. Türkiye'ye dönüşte ‘Husserl'de Başkasının Ben'i' teziyle doçent oldu.
‘Filozof denemeci gibi çalışırsa başarıya ulaşır' düşüncesiyle edebiyata yöneldi. 1962'de ‘Dilin Gücü'yle başlayıp dünyayı, felsefeyi, kültürü sorgulama serüvenini denemeler şeklinde kitaplaşırdı. 1960'lardan itibaren yazıları yurt dışında yayımlanarak tanınmaya başladı. 1966'da bursla Almanya, 1970'te Fransa ve İngiltere üniversitelerinde çalıştı. 1979 - 1981 arasında Almanya'da, Wuppertal Üniversitesi'ne konuk profesörlük yaptı.
Almanya'nın Wuppertal Üniversitesi'nde Mantık, Dil, Sanat, Kültür Felsefesi ağırlıklı dersler verdi.
1992 yılındaki emekliliğinin ardından Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nde Felsefe tarihi dersleri vermeye başladı. 2002 yılında YÖK tarafından yeniden üniversiteyle ilişiği kesildi.
PEN (Dünya Yazarlar Birliği), Türk Dil Kurumu ve Türk Fizik Derneği'nin üyeliklerinde de bulunmuş olan Nermi Uygur, Dağcılık Kulübünün ilk üyelerinden olup, felsefede denemeci anlayışın öncüsü sayılmaktaydı.
Nermi Uygur'un, Türkçe dışında Almanca, İngilizce ve Fransızca yapıtları da bulunmaktadır
Nermi Uygur Kitapları - Eserleri
- Dilin Gücü
- Felsefenin Çağrısı
- Yaşama Felsefesi
- İnsan Açısından Edebiyat
- Denemeci
- Denemeli Denemesiz
- Bunalımdan Yaşama Kültürü
- Kültür Kuramı
- Edmund Husserl'de Başkasının Ben'i Sorunu
- Tadı Damağımda
- Başka-Sevgisi
- Türk Felsefesinin Boyutları
- Güneşle
- Çağdaş Ortamda Teknik
- Dünya Görüşü
- Dil Yönünden Fizik Felsefesi
- İçi Dışıyla Batının Kültür Dünyası
- Kuram Eylem Bağlamı
- Bütün Eserleri 1
- Salkımlar
- Bütün Eserleri 2
- Eşekler, İkindiler, Yetişimler
Nermi Uygur Alıntıları - Sözleri
- “Adını anmak istemiyorum Nasıl isterim Burada kalacak tüm kitaplarım Açık söyleyeyim gene de Öldükten sonra bile kitaplarlayım Hep okuduğum okuyacağım kitaplarlayım Sezi sezi özlem hiç okumayacağım kitaplar Yazdığım yazmayı tasarladığım Yazmadığım yazamadığım kitaplarlayım hep Tadı damağımda.” Nermi UYGUR (Tadı Damağımda)
- Dilekler gerçekleşebilir de gerçekleşmeyebilir de. Birçok şeyi dilemek insanın kendi elindedir ama gerçekleştirmek değil. (Dilin Gücü)
- Yaşamının tam ortasına inen böylesi bir tokattan sonra, yaşamasına yaşarsın ama nasıl? Bilen bilir, bilmeyene anlatılamaz, anlatılsada ne çıkar sanki, hem anlayan hem anlatan için bir üzüntü pınarıdır bu. (Yaşama Felsefesi)
- Ne bir fizik kitabı bu, ne de genellikle bir fizik felsefesi: Fizikçi değil bu kitabın yazarı; yıllarca üniversitede bilim felsefesi okuttuysa da, salt fiziğe dönük bir uzmanlığı yok. Kitabın amacı: insan-kültür-tarih-toplum gerçekliğinin vazgeçilmez bir koşulu olarak dilin, fizik bilimleri öbeğindeki rolünü araştırmak; bu dilsel örgüden ötürü de, fiziğin, olumlu-olumsuz görünümüyle kültür ortamındaki durumunu gözden geçirmek. Böylece, kestirmeden dendikte, kitap: bilgi, dil ve kültür felsefesinin oluşturduğu kavşakta. (Dil Yönünden Fizik Felsefesi)
- Elime aldığımda çoğunuz yeniydiniz. Sizi eskittim beni yenilediniz... (Tadı Damağımda)
- Akıl kadar az rastlanır birşey yok şu yeryüzünde. (Dilin Gücü)
- Çözümleyici yöntemi , birçok yandaşları gibi, hazırlop benimsemekten çok, amacıma en uygun bir beceri olarak eğip bükmek canıma can katıyordu. Arayışlarımda gidebileceğim her yere gittim diyemesem de, kendimden, çevremden, eğitimden, özel okumalarda, hayranlıklanmdan, tutkulardan türeyen pek çok engeli aştım sanıyorum. (Bunalımdan Yaşama Kültürü)
- Bu budur diyerek kesip atmak yok edebiyatta. Kafadan çok yaşantılar konuşur. (İnsan Açısından Edebiyat)
- Boğum boğum tuhaflık: Açık-seçik konuşulmasa da, her zaman her yerde, en çok özlenen şey olduğu için olacak, en çok konuşulan şey sevgi. Gene de en az ‘biliniyor’. Çok özlendiği, sesli-sessiz çok konuşulduğu için mi? (Başka-Sevgisi)
- Çeviri yaratıcıdır: çevirdiğine varlık kazandırır. (Dilin Gücü)
- Düşünmek, bir çeşit borçlanmadır (Bütün Eserleri 2)
- İki okyanus var; biri yazarlar, öbürü okurlar. Ya kitaplar? Onlar da okyanusların birinden diğerine akan ırmaklar, dereler. (Tadı Damağımda)
- Başkasına karşı sabırla davranmayan, başkasına özgü yaşamı içten anlama fırsatını kaçırır çoğu kez. (Kültür Kuramı)
- Söz, varoluşun kesinliğidir. (Bütün Eserleri 1)
- Husserl'in Türkçeye "yaşama-dünyası" diye çevrilebilecek olan "Lebenswelt" üzerindeki fenomenolojik betimlemeleri, geriye bıraktığı pek değerli bir gömü dür. Özellikle basılı yapıtlardan Erfahrung und Urteil'ın 10. paragr. ile Krisis'in 34. paragraflarında, yayımlanmamış yazılardan da E öbeğinde toplananlarda "yaşama-dünyası" ile ilgili önemli işaretlere rastlanmaktadır. Existenz felsefesi yönünde, en çok, Husserl'in öğrencilerinden M. Heidegger'in "varolma çözümlemeleri"yle (Daseins-analysen) akraba bir tutumla kaleme alınmış olan bu işaretler, henüz bütünüyle incelenmiş değildir. Fransız Felsefesinde (örneğin Merleau Ponty'de) ortaya çıkan "monde vecu" kavramı ile Amerikan Felsefesinde (örneğin H. Spiegelberg'de) görünen "lifeworld" kavramı hep Husserl'den esinlenmiştir. (Edmund Husserl'de Başkasının Ben'i Sorunu)
- Reduktion-epokhe, yalnız yepyeni bir araştırma biçimi değildir; aynı zamanda şimdiye dek işitilmedik bir araştırma alanı da ortaya çıkarmaktadır: transzendental ben. İşte bu transzendental ben'i olanca varlığıyla: yapısı, yetisi, ana kuruluşları ve bağlamları bakımından intuition'a dayanarak eidetik olarak betimlemek, Husserl fenemenolojisinin en belli başlı çizgisidir. (Edmund Husserl'de Başkasının Ben'i Sorunu)
- Her felsefe temellendirmesi doğruluk ölçüsünü kendi içinde taşır. (Felsefenin Çağrısı)
- .... yavaş yavaş daha uzaktan, dolayısıyla da gittikçe başka türlü bakmaya başlıyorum yaşadığım bunalıma .... (Bunalımdan Yaşama Kültürü)
- Söz, varoluşun kesinliğidir. (Dilin Gücü)
- Bundan ötürü 'başkasının be'i sorununa, transzendental fenomenolojinin düğüm-noktası' gözüyle bakmak yerinde bir yorum sayılmalıdır. (Edmund Husserl'de Başkasının Ben'i Sorunu)