Adak Cilt 1 - Deniz Erbulak Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap

Adak Cilt 1 kimin eseri? Adak Cilt 1 kitabının yazarı kimdir? Adak Cilt 1 konusu ve anafikri nedir? Adak Cilt 1 kitabı ne anlatıyor? Adak Cilt 1 PDF indirme linki var mı? Adak Cilt 1 kitabının yazarı Deniz Erbulak kimdir? İşte Adak Cilt 1 kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Deniz Erbulak

Yayın Evi: İthaki Yayınları

İSBN: 9786257913966

Sayfa Sayısı: 240

Adak Cilt 1 Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Nehir Efser, uzaklara sürülmüş genç bir öğretmendi.

Her şeyi geride bırakmış, kendi yolunda yürümüş, genç, capcanlı.

Ama geldiği şehirde kendisini bekleyen karanlığı tahmin etmesi imkânsızdı.

Cinayetlerin arkası kesilmiyordu. Emniyet Müdürü karanlık itikatlarla ilgili söylentilerden bezmişti. Eski Soy’un lideri Arim Alator’sa her şeyin farkındaydı. Yeni gelen öğretmenin, karanlık soyun çocuklarını ayırt etmesi an meselesiydi artık.

Bu şehirde hiçbir şey zannedildiği gibi değildi. Hiçbir şey!

Naci Bey hafif bir endişeyle misafirine baktı:

“Şu geçenlerde öldürülen adam mı?”

“Evet, yaklaşık üç hafta önce,” dedi Arim Alator.

“Adak olarak adandığına emin misiniz? Belki de…”

“Adamı bulduğumda musallat olan hâlâ başındaydı.”

“Ah,” dedi adam. Boğazını temizledi. “Kim musallat etmiş peki?”

“İsmi mühürlenmiş,” dedi Arim Alator.

Adak Cilt 1 Alıntıları - Sözleri

  • Nehir Efser, yirmi altı yaşında mesleğini eline almış, hayatın da yolunu çizmiş, doğrularını az çok belirlemiş bir genç kadın olarak neden burada, artık kendini ait hissetmediği, ayak uydurmakta her geçen gün zorlandığı bu evin mutfağında; aldığı her kararı, cehalet ve acizlikle yapılan hatalar olarak algılayan bir kadına kahve pişiriyordu ki?
  • “Bizi hayatta tutan şey alışkanlıklarımızdır İsmet Bey.
  • Şehir konuşuyordu onunla... Yağmuruyla, gecesiyle, karanlığıyla, rüzgarın içindeki fısıltılar ve fırtınanın arasına karışan uğultularıyla!... Konuşmaktan çok tehdit ediyordu
  • Geçip gitmeyecek şey yoktur bu hayatta! Anlıyor musun?
  • “Pişmanlık duymak, gerçek bir kaybın olduğunun da ispatıydı.”
  • O anda Nehir Efser, şehrin karanlık cephesinin insanlarıyla aydınlık tarafının insanlarının aslında birbirlerini hiç görmediklerini, algılamadıklarını, muhtemelen yan yana geçip gitseler bile bu şehirde hiç karşılaşmadıklarını idrak etti.
  • "Bizi hayatta tutan şey alışkanlıklarımızdır ..."
  • “Yabancı bulduğu insanların önünde böyle ruhen dağılmaktan hoşlanmazdı.”
  • Yıllarca evim dediği yer deNefes alamayacağı kadar zehirli bir havayla doluydu şimdi
  • Kadın, gördükleriyle hissettiklerinin birbirini karşılamadığını ve sanki yaşanmış gerçeklerin önce parçalanıp sonra da yanlış birleştirildiğini, böylece ortaya bilerek başka ve hakiki olmayan bir tablo çıkarıldığını hissediyordu.
  • Tarihi binalardan ve eskiye ait şeylerden hoşlanmazdı kadın. Hele kasvetten!
  • İnsanlar her yerde sinsiydi, her yerde iki yüzlü!
  • Sahip olduğu bir başınalık, bu yoksulluğu katlanılır kılmaktaydı.
  • Şehir konuşuyordu onunla. Yağmuruyla, gecesiyle,karanlığıyla ve fırtınanın arasına karışan uğultularıyla!
  • Bizi hayata tutan şey alışkanlıklarımızdır

Adak Cilt 1 İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Gotik, karanlık, ürpertici... Her sayfayı tedirgin ve tetikte okudum, hep bir şeyler olacakmış gibi... Kitabı bitirip gerginliği üzerimden atınca, hikâyenin biraz yavaş ilerlediğini fark ettim. Yani beklediğim o büyük olay yerine sık sık küçük olaylar olmuş. Kötü mü? Asla değil. Cinler, muskalar, büyüler, hüddamlar, adaklar, nefesi kuvvetliler ve daha neler neler... Bir solukta okudum ve hemen serinin ikinci kitabı olan Eski Soy'a başlıyorum. Tavsiye ederim. =) (G. İlke)

Herkese merhaba! Kitabın başından sonuna kadar nedenini bir türlü öğrenemediğimiz bir sebepten ötürü bulunduğu şehir ve okuldan sürülen genç bir öğretmen ve sürüldüğü yerde başına gelenler üzerine bir kurguya dayanan bu seri, çağdaş edebiyatımızın ilk gotik edebiyat örneklerinden biri olarak tanınıyor. Bu bilinmezlik elbette ki kitabın atmosferi, yazım tarzı ile de paralellikler gösteriyor. Nehir, hayat dolu bir genç kadın olmasına rağmen, bu sürgün nedeniyle, kendi ruhuna tamamıyla ters düşen bir atmosferin içerisinde buluyor kendini. Gotik atmosferi yerelleştirerek, gelenek, görenek ve sözlü sanatta yer edinmiş öğeler ile birleştiren Erbulak, olay örgüsünü yavaş yavaş ve emin adımlarla kuruyor ve kitabın sonunda sizi merak içerisinde bırakıyor. Şimdi ne olacak? Olaylar nasıl çözümlenecek? Bu insanlar kim? Kendi okuma sürecim özelinde değerlendirmem gerekirse bana göre temposu fazla yavaş başlayan bir eser Sürgün. Evet, bu bir seri belki ve her bir kitap buna göre kurgulanmış kuşkusuz. Ancak yine de, biraz daha temposu yüksek, daha derinlikli bir başlangıç okurun seriye devam etmesi için önemli bir bileşen diye de düşünmeden edemiyorum ister istemez. Devamını merak etmiyor değilim ama ikinci ve üçüncü kitabı koşarak alma hissi de içimde oluşmadı açıkçası. Eser kötü mü değil, bu türde okumayı yapmayı sevenler için bence farklı bir alternatif de olabilir. Ancak belirttiğim sebeplerden ötürü aşırı hevesli değilim devamını okumak için. (Özgürlük Kurdu)

hayatımda bu kadar saçma bir şey okumadım: Yorumlara aldanarak aldığım fakat gerçekten sabrımı çok zorlayan bir kitap oldu. Kitap o kadar saçma ki anlatamam yazar betimlemeye çok fazla yer vermiş kitap korku/gerilim temalı olmasına rağmen bir korku unsuru bile yok saçma sapan bir kitaptı zar zor dayanarak okudum yarım bırakacaktım lakin ortada bir emek var diye sabrederek okudum ilerleyen sayfalarda açılır dedim ne büyük aptallık etmişim halbuki! Gereksiz yere uzatılmış sahneler var yazar resmen 200 sayfa kitap olsun diye o kadar gereksiz unsurları sayfa sayfa anlatmış ki dayanmakta güçlük çektim başıma ağrılar girdi normal de korku edebiyatı aşığı birisiyim fakat bu roman hiç olmamış ithaki yayınları kötü bir şey yayımlamaz diyerek umut ettim yanılmışım kimseye tavsiye etmiyorum nasıl beğendiklerinide anlamıyorum (Can göl)

Adak Cilt 1 PDF indirme linki var mı?

Deniz Erbulak - Adak Cilt 1 kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Adak Cilt 1 PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Deniz Erbulak Kimdir?

Deniz Erbulak, 2007 yılında yazdığı ilk gençlik romanı serisi 14 Yaşında Bir Genç Kızım Ben ile tüm gençlerin kalbini kazanmış bir yazardır. Başarılı kurgusu ve empati yeteneği ile gençlerin gözünden bakabilen ve onların sorunlarını samimi bir üslupla aktaran Erbulak’ın yeni serisi Bu Hayat Benim de, yaptıkları her seçimde kendi geleceklerini kurduklarını fark etmeye başlayan gençlere odaklanıyor ve arkadaşlığın sıra dışı doğasına örnekler veriyor. Doğan Egmont’tan çıkan son kitabı Ölü Bir Kızın Maceraları’nda ise ailesi ile birlikte hayalete dönüşen Gizem’in komik maceralarını anlatıyor.

Ayrıca yazarın yetişkin okura yönelik yazdığı bilimkurgu-macera türündeki romanı Kıyametle Savaşanlar ile farklı iki insanın beklenmeyen aşkını anlatan Aşkın Ötesinde 2011 yılında yayınlanmıştır. Yazarın, Türk Edebiyatında gotik bir örnek yaratma amacıyla yazdığı Adak adlı gerilim romanı ise 2014'te okurla buluşmuştur.

Kaynak: Sosyal Medya

Deniz Erbulak Kitapları - Eserleri

  • 14 Yaşında Bir Genç Kızım Ben
  • Adam ve Kız
  • 14 Yaşında Bir Genç Kızım Ben 2 / Sürpriz Tatil
  • Yansıma
  • Derindekiler
  • Eyvah Zik Zak Çiziyorum
  • Adak Cilt 1
  • Bu Hayat Benim 1 / Yakın Dostlar
  • Derindekiler 2 - Yem
  • Mete - Centilmen Sporcu
  • Derindekiler - Dönüşüm
  • Adak Cilt 2
  • Yansıma 2 - Luda Kuka
  • Adak
  • Adak
  • Öğretmen
  • Yansıma 3
  • Aşkın Ötesinde
  • Hayalet Olduk İyi mi!
  • Bu Hayat Benim 2 / Sırlar ve Hayaller
  • Yaz Maceralarım
  • 15 Yaşında Bir Genç Kızım Ben 1 - Pardon da Liseliyim Ben
  • Kıyametle Savaşanlar
  • En Yakın Arkadaşım Bir Hayalet
  • Sahibinden Satılık Konak - Hayaletli
  • Tuhaf Tesadüfler
  • Bu Hayat Benim 3 / Adını Koyma Büyüsü Kaçar!
  • 14 Yaşında Bir Genç Kızım Ben

Deniz Erbulak Alıntıları - Sözleri

  • Dünya, senin gözlerinin gördüğüyle sınırlı değildir. (Yansıma)
  • Yanılsamaydı hepsi! Her şey zihin bulanıklığıydı. Her şey hayal! İnandırılış ve sindirillişten ibaret bir güç gösterisi! Bir aldanış! (Adak)
  • Sorgulamıyorlar. Bu çağın modern, o korkmayı unutmuş tokluğundan uzaklar... ve maalesef hemen hepsi de sinirleri ve akıllarıyla oynanmaya müsait, aç insanlar! (Adak)
  • Sevgiliyi yaptıkları için daima affederdi insan.Ya yapmaya niyetlendikleri için?Günah denen hatalarla yaralanıp sonra affetmek buruk bir tada sahipti her aşkta,ama ya işlenmeye hazır günahlar olduğunu bilmek?İnsan sevgilisini günahlara uğurlar mı? (Adak)
  • Onun artık kendisi için yalnızca sevgili olduğunu düşündü, yalnızca ve daima bir sevgili! Karşılık bulsa da bulmasa da hislerinin yaptığı bu tanım adam için değişmez bir şekilde öne geçti. (Derindekiler 2 - Yem)
  • ...hayal etmek için ummadıkları kısa bir boşluk yakalamışlardı. Bunun için hatırlamaları gerekecekti nasıl hayal kurulduğunu. (Adam ve Kız)
  • Insanların kendilerini zavallı göstermeyi ne kadar sevdiklerini düşündü kız. Nefret ediyordu böyle sızlanıp duran ama hayatının niye yolunda gitmediğini asıl kendine soramayan aptal insanlardan. (Adam ve Kız)
  • "İnandırmak için değil, ortaya çıkarmak için uğraşacağız. Ortada olan bir gerçeğe inanıp inanmamak insanların kendi seçimi. " (Derindekiler 2 - Yem)
  • “Ne garip, artık neyin gerçek, neyin sahte olduğunu anlamak bile imkânsız. Her şey yine her şeyin ucuz birer kopyası sadece.” (Yansıma)
  • Kız gelmedi. Gece oldu. Saat geçti. Kız gelmedi. (Adam ve Kız)
  • "Asiye Kadın!" dedi ellerini kurtararak adam. “Bu yaptığım şey... Allah'ın razı olduklarından değil." Sesi sertleşti. "Bir günaha karşılık bir başka günah! Anlıyor musun? Allah korkunuz varsa muskalara bulaşmazsınız!" "Deme öyle Eczacı Bey! Bir yol, bir umut olsun diye..." "Bu yol, senin zannettiğin yol değil!" dedi adam. Sesi derinden, ürküterek geliyordu şimdi, yavaş yavaş. "Şeytanı sevindiriyorsunuz siz." "Tövbe!" dedi kadın irkilip geri çekilerek. "Büyü olunca biz de dedik ki..." "Büyü size yasaklanmamış mıdır?" "Öyle ama..." "O halde uzak durun!" (Adak)
  • "Her yer yansıma doluydu. İnsan burada rahatlıkla gerçeklik algısını yitirebilirdi." (Yansıma)
  • Adam ona baktı.Kız gökyüzüne.Yeşil değildi kıza göre gökyüzü.O koyu mavi olduğunu düşünürdü,düşünecek olsa. (Adam ve Kız)
  • İnsanların kendilerini zavallı göstermeyi ne kadar sevdiklerini düşündü kız. Nefret ediyordu böyle sızlanıp duran ama hayatının niye yolunda gitmediğini asıl kendine soramayan aptal insanlardan. (Adam ve Kız)
  • "Önümü göremiyorum." "Görsen de görmesen de bu hayatta senin atacağın adımların şekli belli. Cesur davran." (Adak)
  • İnsanlar bu çağda birbirlerine telefon ekranından notlar gönderiyor ve internet denen martavaldan resimler yolluyorlar. Bugün insanlar birbirleriyle yüzyüze bile konuşmuyorlar. (Adak)
  • İnsanların kanıksanmış bir yabancılıkları vardı birbirlerine karşı. (Adam ve Kız)
  • "Bilmek için eğitildik, bildiklerimizi kullanmakla yükümlüyüz. " (Derindekiler 2 - Yem)
  • Fark yaratmak istiyorsanız farklı adımlar atmalısınız (Öğretmen)
  • Altı kişiydiler!Biri kayboldu,biri delirdi,biri onu kurtardı,biri seslendi,biri korktu ve en aşağıdaki de seyretti.Ta ki biri geri dönene kadar! (Kıyametle Savaşanlar)