Ahmet Kaya - Kendine İyi Bak - Birol Öztürk Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Ahmet Kaya - Kendine İyi Bak kimin eseri? Ahmet Kaya - Kendine İyi Bak kitabının yazarı kimdir? Ahmet Kaya - Kendine İyi Bak konusu ve anafikri nedir? Ahmet Kaya - Kendine İyi Bak kitabı ne anlatıyor? Ahmet Kaya - Kendine İyi Bak PDF indirme linki var mı? Ahmet Kaya - Kendine İyi Bak kitabının yazarı Birol Öztürk kimdir? İşte Ahmet Kaya - Kendine İyi Bak kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Birol Öztürk
Editör: Ebru Dolkadir
Editör: Ayfer Alper
Yayın Evi: Dokuz Yayınları
İSBN: 9786052050774
Sayfa Sayısı: 208
Ahmet Kaya - Kendine İyi Bak Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Öteki olmanın, ayrıksı durmanın, çaresizliğin ve tutunamayanların, “bebeği ağlayanların ve acılara tutunanların” kanayan yaralarını anlattı.
Kadınların, işçilerin, öğrencilerin, çocukların,
mahpus damlarında ve dışarıda esaret altında olanların, sevgiyi emek bilenlerin ve bilcümle mağdurların şarkısı, düşsüz bırakılanların düşüydü o.
Herkesin sustuğu bir zamanda, “Başkaldırıyorum!” diyebilendi o.
O, ne kayıp çocuklarını arayan Cumartesi Anneleri’ni yalnız bıraktı ne de İslamcı öğrencilerin başörtüsü mağduriyetine sessiz kaldı. Ne memleketin kibirli ve münevver solcuları onu anladı ne de sağcısı, İslamcısı…
“Ben, klasik bir kadere teslim olmak istemiyor ve öldükten sonra değil, şimdi anlaşılmak istiyorum.”
Ahmet Kaya - Kendine İyi Bak Alıntıları - Sözleri
- Öyle bir dil olsa ki ve o dile dair öyle bir medeniyet olsa ki "yasak" diye bir şey olmasa mesela.
- "Nerden baksan tutarsızlık Nerden baksan ahmakça."
- Okumak lazım her kitapta bizim için yazılmış o kelimeleri, o cümleleri bulup hayattaki karşılığıyla sınamak lazım.
- Üzmeyin beni Zaten yalnızım Vay benim köpek yalnızlığım Ben memleket arsızıyım
- Ölmek için yaşadık, yaşamak için ölelim biraz da...
- Gerçeklerin, bir gün ortaya çıkmak gibi kötü bir huyu vardır.
- Ben klasik bir kadere teslim olmak istemiyor ve öldükten sonra değil, şimdi anlaşılmak istiyorum. Ahmet Kaya
- Yahu bu insanların ne işi var buralarda? Doğdukları yerde gömülmemelerine, Bu uzak yerlerde, akşam edemedikleri bu gurbette gömülmelerine sebep nedir ki? Nasıl bir günahtır ki bu insanların ölüleri bile vatanlarına hasret kalmıştır? Lanet olsun sisteminize!
- Ahmet Kaya, fıtratının gereğini yaptı! Ezdirmedi kendini ve gitti!
- Avrupa renkli televizyona geçince, eski teknolojiyi de bizim gibi ülkelere pompalayarak adeta teknolojik çöplük muamelesi yapıyordu.
- Biz yuhlayarak kovarken elin oğlu baş tacı yapıp en kıymetli mekânlarında yatırıyor sonsuz uykuya. Yılmaz Güney de Ahmet Kaya da iki metre kare yer bulamadı bu ülkede.
- Herkesin babası ölür Ve itikadınca gömülür Er ya da geç Yetim kalır tüm çocuklar Ölüm ise Tek başına yaşanan bir eylem Her ölen yalnız ölür...
- Sevginin dili, dini, ırkı, siyasi görüşü ve cinsiyeti yoktur.
- Gurbet dediğin zaten boktan bir şey, bir de işin içinde sürgün olunca!
- O kadar güzel uyuyordun ki uyandırmaya kıyamadım sevgili ülkem..."
Ahmet Kaya - Kendine İyi Bak İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Okuduğum en gerçekçi kitap; kitaptan daha öte yaşamak uğruna, özgürlük uğruna, vatan uğruna... Feda edilmiş bir can! Her sayfası insanlığı anlatan bir gerçekçilik. Hem kitabı okuyup hem internette o zamana dair haberlere bakmak; kim ne demiş, neden demiş, niye demiş sorularına cevap arayışlarında bulunmak. Ve en önemlisi neden öldükten sonra anlaşılmış?!!! Bir kez daha tarihin acı gerçekleri ile yüzleştim. Yazar açıklayıcı ve sade bir üslup ile hayatımıza katmış bu şahane eseri Diğer kitaplarını okumak ümidiyle yazar/birol-ozturk kitap/ahmet-kaya-kendine-iyi-bak--194608 (Ayfer Demirelli)
Öteki olmanın, ayrıksı durmanın, çaresizliğin ve tutunamayanların, “bebeği ağlayanların ve acılara tutunanların” kanayan yaralarını anlattı. Kadınların, işçilerin, öğrencilerin, çocukların, mahpus damlarında ve dışarıda esaret altında olanların, sevgiyi emek bilenlerin ve bilcümle mağdurların şarkısı, düşsüz bırakılanların düşüydü o. Herkesin sustuğu bir zamanda, “Başkaldırıyorum!” diyebilendi o. O, ne kayıp çocuklarını arayan Cumartesi Anneleri’ni yalnız bıraktı ne de İslamcı öğrencilerin başörtüsü mağduriyetine sessiz kaldı. Ne memleketin kibirli ve münevver solcuları onu anladı ne de sağcısı, İslamcısı… “Ben, klasik bir kadere teslim olmak istemiyor ve öldükten sonra değil, şimdi anlaşılmak istiyorum.” (Gökyüzü Bey)
K E N D İ N E İ Y İ B A K ️ Tek solukta , tek oturuşta hiç kalkmadan bitirdim bu güzelliği . Hemde nasıl bir güzellik ! Değerlendirmeme geçmeden önce şunu söylemek istiyorum ; Lütfen okuduğunuz kitabın sadece içeriğine değil yazarın emeğine de bir değer verin . Kullandığım bir uygulamada çok üzücü durumlarla karşılaşıyorum . Yazarın yazdıklarını yerden yere vurup kişiliğine karakterine kadar kaleme alınan ama ağza alınmayacak şeylerle karşılaştım . Bunu neden mi yazdım ? Yazar bir paragrafında “ biyografi kitabı değildir , Sadece Ahmet Kaya’dan bahsedecek değilim . Ahmet Kaya derken sözü geçen her şeyi dile getireceğim “ gibi bir cümle kurmuş o yüzden yazdım bunu .. Eleştiri her zaman yapılır ama sırf yapmak için yapılmaz .. Geçelim güzelliğeee Sene 2000, 2. Sınıf öğrencisiydim . Okuldan eve dönüyorum pardon amcamlara davetliyiz . Eve girer girmez televizyonda ki yoğun kalabalık bir tören ile karşılaştım. “Ahmet Kaya’yı kaybettik “ diyordu . Ablam çok severdi , şarkılarını dinlerdi bize de dinletirdi . Duymuşsa ne çok üzülmüştür şimdi diye düşünmüştüm . Ben 7 yaşındaydım ama biliyordum Ahmet Kaya’yı , dinliyordum bizim zamanımızda “ yasak “ değildi diye hatırlıyorum .. Ahmet Kaya , ödül aldığı bir törende “ Kürtçe klip çekeceğim “ dediği için ölümle tehdit edilen , arkasından söylemediği şeyleri söylemiş gibi ifade edilen , ülkesinde bir tek ona yer yokmuş gibi hakaretler yiyen ailesinden dostlarından , en çok korktuğu şey memleket hasreti olan ve bu korkuyu yaşayan , vatan hayini olarak anılan ceketini yağmurlara asan Adam.. Her yerde her şekilde şarkılarına denk geldim . Ahmet Kaya’yı sevmek için Kürt olmaya gerek yok . ! Sevenleri onu hep sevdi Saydı ve hala da dinliyorlar dinliyoruz şarkılarını , türkülerini. Küçücük bir kalp krizi nasıl yıkabilir dağ gibi Adamı, o güzel sesi . Hayır kalp krizi değildi onu yıkan; memleket hasretiydi , dost yüzüydü , arkasından çıkan asılsız haberler ve suçlamalardı. Memleketinde bile gömülmedi öldüğü yerde Paris’te gömüldü belki bir gün nasip olur gidip görmek o beyaz mermer taşı .. Sanırım Ocak ayında kaleme alınıyor kitap . Ocak ayı ve kış ; dışarda yağan kar eşliğinde okudum bende .. Kendinize iyi bakın (Pervin MENGEŞ)
Ahmet Kaya - Kendine İyi Bak PDF indirme linki var mı?
Birol Öztürk - Ahmet Kaya - Kendine İyi Bak kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Ahmet Kaya - Kendine İyi Bak PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Birol Öztürk Kimdir?
Karadenizli yazar 1972’de doğdu...
Çocukluğu Karadeniz’in yüksek bir dağ köyünde geçen yazarın birçok romanında ve öyküsünde bu dağ köyünün izleri görülür.
Özellikle biyografi ve biyografik roman türlerinde eserler veren Birol Öztürk bu alanda çalışmalarına devam etmektedir.
Deniz ile evli olan yazarın Dağ adında bir oğlu vardır.
Birol Öztürk Kitapları - Eserleri
- Ahmed Arif
- Ahmet Kaya
- Ahmet Kaya - Kendine İyi Bak
- Yılmaz Güney
- Delikanlım İyi Bak Yıldızlara-Deniz Gezmiş
- Herkes Öldürür Sevdiğini
- Ahmet Kaya Hoşçakal İki Gözüm
- Yılmaz Güney
- Deniz Gezmiş
- Sabahattin Ali
- Ben Hep 17 Yaşındayım
- Bir Yılmaz Güney Biyografisi
- Müslüm
- Kazım Koyuncu Didou Nana
- Erdal Eren
- Anadolu'da Bir Sosyalist Şeyh Bedrettin
- Şarab-ı Şair Can Yücel
- Yılmaz Güney
- Kazım Koyuncu
- Barış Manço-Yaz Dostum
- Yaşını Büyütüp Astılar Erdal Eren'i
- Bir Aşktır Devrim
- Kazım Koyuncu
- Ordu'nun Dereleri
- Kesik Baş
- Ben Anarşizm Her Şeye Karşıyım
- Gelin Kayası
- Şeyh Bedreddin
- Keşke
- İks Kuşağı Öyküleri
- Ezgi
- Tahta Tabureler
- Çalı Çiçeği
- İdam Mahkumlarından Son Mektup
- Arkadaşım 20 Yuvarlak Sigara
- Rus İhtilali
- Mavi Kadar
- Her Dem Her Yön
- Demir Dediğin
- Ömür Dediğin
- Herkes Öldürür Sevdiğini
- Orada Bir Köy Vardı
Birol Öztürk Alıntıları - Sözleri
- Bir bisiklet sahibi olmak her yoksul çocuğun en büyük hayalidir de... Yoksul çocuklar, bir bisiklete sahip olmak hayaliyle yanıp tutuşurlar, asla bir bisiklete sahip olamazlar ama hepsi istisnasız çok iyi bisiklet sürerler. (Bir Yılmaz Güney Biyografisi)
- Maviye, Maviye çalar gözlerin Yangın mavisine. Rüzgarda asi. Körsem Senden gayrısına yoksam Bozuksam, Can benim düş Ellere nesi? (Ahmed Arif)
- Bazıları çok fakir... Düşünsenize sadece paraları var. (Yılmaz Güney)
- Şarkışla'ya düşmesin oy Allah sevdiği kulunu oy Gemerek'te çevirmişler Deniz Gezmiş'in yolunu ---' Oy n'olmaydım n'olmaydım oy Okur yazar olaydım oy Deniz mahkemeye düşmüş Avukatı ben olaydım (Bir Aşktır Devrim)
- Sevginin dili, dini, ırkı, siyasi görüşü ve cinsiyeti yoktur. (Ahmet Kaya - Kendine İyi Bak)
- Evlilik, kamu gücünün iki insanın birbirleriyle cinsel ilişkide bulunma konusundaki karara karışmasıdır. (Ben Anarşizm Her Şeye Karşıyım)
- "İnsanları olduğundan farklı görmekte ısrar edişime içerliyorum " (Sabahattin Ali)
- Devrimi düşlüyorsan ona göre yaşarsın. Yürüyüşün farklı olur. Bakkala, manava başka türlü davranırsın. Bunun için sana kimse puan yazmaz tabii ama anlarlar. Orada birisi farklı yürüyordur. (Kazım Koyuncu)
- Ölürsem kabrime gelme istemem (Müslüm)
- Din, dil, ırk, cinsiyet gözetmeksizin dünyanın ve dünya nimetlerinin tüm insanlığa ait olduğunu savunurken sırtındaki ipekli gömleği çıkarmış ve derviş hırkasını giyinmiştir Bedreddin! (Anadolu'da Bir Sosyalist Şeyh Bedrettin)
- Yaprak döker bir yanımız Bir yanımız bahar bahçe (Ahmet Kaya)
- Ben Amerikan emperyalizmine, Sovyet revizyonizmine, Romen soytarılığına,Bulgar dalkavukluğuna karşı bir Türk devrimciyim. Deniz Gezmiş (Delikanlım İyi Bak Yıldızlara-Deniz Gezmiş)
- "Hiç başımızdan eksik olmayan gökyüzüne, günün karanlık saatlerine, ara sıra kopsa da fırtınalara, bir gün boğulacağımız denizlere, eski günlere, neler olacağını bilmesek de geleceğe, kötülüklerle dolu olsa bile tarihe, tarihin akışını düze çıkarmaya çalışan tüm güzel yüzlü çocuklara, Donkişotlara, ateş hırsızlarına, Ernesto "Çe" Guevara'ya, yollara-yolculuklara, sevgililere, sevişmelere, sadece düşleyebildiğimiz olamamazlıklara, üşürken ısınmalara, her şeyden sıcak annelere, babalara ve tadını bütün bunlardan alan şarkılara kendi sıcaklığımızı gönderiyoruz. Kötü şeyler gördük. Savaşlar, katliamlar, ölen-öldürülen çocuklar gördük. Kendi dilini, kendi kültürünü, kendisini kaybeden insanlar, topluluklar gördük. Yanan köyler, kentler, ormanlar, hayvanlar gördük. Yoksul insanlar, ağlayan anneler, babalar, her gün bile bile sokaklarda ölüme koşan tinerci çocuklar gördük. Biz de öldük. Ama her şeye rağmen bu yeryüzünde şarkılar söyledik. Teşekkürler dünya." (Kazım Koyuncu Didou Nana)
- "Aşk olsun sana çocuk, aşk olsun!" /Can YÜCEL (Bir Aşktır Devrim)
- '' Konserime sadece bilet alarak giremezsiniz. Herkes gelirken yanında bir kitap getirsin. Kapıda durup tek tek kontrol edeceğim.'' (Kazım Koyuncu Didou Nana)
- Zaman akar, yürek hep aynı yaşta (Şarab-ı Şair Can Yücel)
- İşte o hengâmede er<Zekeriya ÖNGE arkasından vurularak öldürüldü... Erdal'a yüzü dönük olarak vuruldu er Zekeriya ÖNGE.. (Yaşını Büyütüp Astılar Erdal Eren'i)
- Uzun zaman sonra, ilk defa Marie'yi düşündüm. Günlerden beri mektup yazmamıştı ve kendi kendime, belki de bir idam mahkumunun metresi olmaktan bıkmıştır diye düşündüm. Albert Camus/Yabancı romanından (İdam Mahkumlarından Son Mektup)
- Uzun ince bir yoldayım Gidiyorum gündüz gece Bilmiyorum ne haldeyim Gidiyorum gündüz gece Dünyaya geldiğim anda Yürüdüm aynı zamanda İki kapılı bir handa Yürüyorum gündüz gece Şaşar Veysel iş bu hale Kâh ağlayı kahı güle Yetişmek için menzile Gidiyorum gündüz gece (Deniz Gezmiş)
- Ka tun mita xendasoç Xendas u žižağisoç Tunu garkevisana Lus u žağlik ellisoç (Kazım Koyuncu Didou Nana)