Al Yazmalım, Selvi Boylum - Erken Gelen Turnalar - Fuji Yama - Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek - Cengiz Aytmatov Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Al Yazmalım, Selvi Boylum - Erken Gelen Turnalar - Fuji Yama - Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek kimin eseri? Al Yazmalım, Selvi Boylum - Erken Gelen Turnalar - Fuji Yama - Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek kitabının yazarı kimdir? Al Yazmalım, Selvi Boylum - Erken Gelen Turnalar - Fuji Yama - Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek konusu ve anafikri nedir? Al Yazmalım, Selvi Boylum - Erken Gelen Turnalar - Fuji Yama - Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek kitabı ne anlatıyor? Al Yazmalım, Selvi Boylum - Erken Gelen Turnalar - Fuji Yama - Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek kitabının yazarı Cengiz Aytmatov kimdir? İşte Al Yazmalım, Selvi Boylum - Erken Gelen Turnalar - Fuji Yama - Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Cengiz Aytmatov
Çevirmen: Mehmet Özgül
Orijinal Adı: Тополёк мой в красной косынке / Восхождение на Фудзияму / Ранние журавли / Пегий пёс, бегущий краем моря
Yayın Evi: Cem Yayınevi
İSBN: 9799754064055
Sayfa Sayısı: 407
Al Yazmalım, Selvi Boylum - Erken Gelen Turnalar - Fuji Yama - Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Yaşayan en büyük Kırgız yazar Cengiz Aytmatov, 1928'de Kırgızistan'ın Frunze kentinde doğdu. Moskova Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nin bitirdi. Doğduğu toprakların insanlarını, onların geleneklerini ve yaşam biçimlerini, sevinçlerini ve acılarını, duygulu olduğu ölçüde gerçekçi bir dille ve evrensel boyutlarda anlattığı roman ve öyküleriyle kısa zamanda tanındı. 1963'te Lenin Edebiyat Ödülü'nü kazanan Aytmatov'un yapıtları çeşitli dillere çevrildi ve ona uluslararası ün kazandırdı.
Cengiz Aytmatov'un tüm yapıtlarını, 4 cilt halinde, Mehmet Özgül'ün yetkin Türkçesiyle Rusça aslından tam olarak okurlarımıza kıvançla sunuyoruz.
Al Yazmalım, Selvi Boylum - Erken Gelen Turnalar - Fuji Yama - Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek Alıntıları - Sözleri
- İnsanın aklıyla benimsediğini bedenin benimsemesi güçtür çoğu zaman.
- En tehlikeli şey yarım bilgidir.
- Tilkinin kızılıyla kızın güzeli beladan kurtulmazmış.
- - Nerden öğrendin burada olduğumu? diye sordum. - Kütüphaneden geliyordum. Arabanın izini görünce tanıdım. Bu karşılık benim için «Seni seviyorum» demek kadar değerliydi. Demek düşünüyordu beni, teker izlerini arayacak kadar aklındaydım.
- İyi haber çıktığı yerde durmaz.
- İnsan gerçeği öğrenmek, doğruyu yanlıştan ayırmak istiyor. Öğrenme susuzluğu sönmez insanoğlunun.
- Büyüklerin de çocuklaştıkları zamanlar çoktur.
- Ölüm hepsini eşit yaptı, Ölenler birbirine denk şimdi, Ne mareşallik kaldı, ne erlik… Fuji-Yama / Cengiz Aytmatov
- Yeni kuşaklar bir şeyin yalnız değerini bilmekle kalmazlar, onu kınayabilirler de…
- Bir kez geçmişle bağları koparmaya kalkınca insan bütünüyle koparmalıydı.
- Düştük yola ... Nereye gittiğimizi, niçin gittiğimizi düşünmüyordum bile. Bunun ne önemi olabilirdi ki? İkimiz yan yana olduktan, bazen göz göze geldikten ellerimiz birbirine dokunduktan sonra daha ne isterdik!
- Başından geçenleri anlatırken olayları yeniden yaşayan, arada bir susup düşüncelere dalan birisi için araya girmemek daha iyiydi.
- İnsanoğlu ömründe bir kerecik olsun vicdanıyla baş başa kalmak, yaşamın hay-huyundan uzak durmak istiyor, …
Al Yazmalım, Selvi Boylum - Erken Gelen Turnalar - Fuji Yama - Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Cem Yayınevi, Cengiz Aytmatov'un dört eserini bir kitapta, Mehmet Özgül çevirisi ile yayımlamış. - 'Al Yazmalım, Selvi Boylum' muhteşem bir hikaye/roman. Kırk yıl önce filmini de izlemiş ve çok beğenmiştim. Böyle bir eseri okumak gerçekten harika bir duygu... - 'Erken Gelen Turnalar' isimli eseri Ötüken Neşriyat 'Sultanmurat' adıyla yayımlamış ve ben Refik Özdek çevirisi ile oradan okumuş ve beğenmiştim. - 'Fuji Yama', dört eski okul ve askerlik arkadaşının eşleri ve öğretmenleri Ayşe - Apay'ın da katılımıyla yıllar sonra bir araya gelmesi ve sohbetlerinden oluşmuş bir eser. Tabi geçmişin özeleştirisi de var... Okunası diyaloglar... - 'Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek', okurken elinizden bırakamayacağınız muhteşem bir eser... Sadece okuyacak olanlara bir önerim var; eserin başında önsöz gibi bir bölüm var (Uçsuz-bucaksız okyanusta dört kişi üzerine), o bölümü kitap bittikten sonra okusunlar. Çünkü spoiler içeren bir yazı. Bu dört eseri bütün kitapsever dostlara şiddetle öneriyorum. İyi okumalar. (Zeki Erdem)
Al yazmalım, selvi boylum deyince ilk olarak başrollerini Türkan Şoray ve Kadir İnanır'ın paylaştığı "Selvi boylum, al yazmalım" filmi akla gelir. Türk sinemasının kült filmlerinden biridir malum. Benim de en sevdiğim türk filmi. Bundan sebep Aytmatov'un bu kitabını şimdiye dek bilinçli bir şekilde okumamıştım. Çünkü film öylesine zarif öylesine güzel ki zihnimde, aynı tadı kitapta bulamazsam üzerimdeki etkisi yok olacakmış yerini de bir hayalkırıklığı alacakmış gibi hissederdim. Tesadüfi bir şekilde kitap elime geçince okuma isteğimi farkedip bir çırpıda okudum.. Aynı lezzeti duyarak. Aytmatov hiç mi hiç yanıltmıyor. Kullandığı dil o kadar yalın, o kadar bizden ki. Betimlemeleri çok akıcı ve oldukça sade fakat tüm resmi çiziyor gözlerinizin önüne. Büyük bir yazar, büyük bir şahsiyet Cengiz Aytmatov. Tüm dünyada tanınması, kitaplarının bir çok dile çevrilip basılması beni çok gururlandırıyor. Romandan bahsetmek ( filmi izlemeyen neredeyse yoktur diye düşündüğümden ) yerine Yazarın kısa yaşam öyküsünü okuyabileceginiz bir link bırakmak istiyorum şuraya: https://kidega.com/yazar/cengiz-aytmatov-105012 İyi okumalar. (Gurbetkusu)
Kitaptaki eserler başka yayınevlerinde neşredilmişti lakin Fuji Yama hariç. Kaltay Muhammedcanov ile Cengiz Aytmatov'un beraber kaleme aldıkları Fuji Yama bir tiyatro eseri. Yıllar sonra bir araya gelen üniversite arkadaşlarının dağdan aşağıya düşen bir kaya parçasının üzerine vicdan, ahlak, insanlık, dostluk, adalet gibi konulardaki muhasebelerini işliyor. (Mehmet Y.)
Kitabın Yazarı Cengiz Aytmatov Kimdir?
Cengiz Aytmatov, (Kırgızca: Чыңгыз Айтматов (Çıňğız Aytmatov), Rusça: Чингиз Торекулович Айтматов) (d. 12 Aralık 1928, Kırgızistan - ö. 10 Haziran 2008, Almanya).
Ünlü Kırgız Türkü edebiyatçı, gazeteci, çevirmen ve siyasetçi. 12 Aralık 1928 tarihinde Kuzeybatı Kırgızistan'daki Talas eyaletinin Şeker köyünde doğdu. Babası Torekul Aytmatov, Sovyet Kırgızistanı'nda seçkin devlet adamı idi, ancak 1937'de tutuklandı ve 1938'de kurşuna dizildi. Tatar kızı olan annesi Nagima Hamziyevna Abdulvaliyeva tiyatro aktrisiydi. Adı, Cengiz Han'dan esinlenerek konulmuştur.
Gençliği sıkıntılı bir döneme denk gelmişti. O dönemde zaten yeni yerleşmeye başlayan siyasî sistemle, bir de savaşla mücadele etmek zorundaydı. Çok genç yaşta çalışmaya başladı; çünkü II. Dünya Savaşının SSCB üzerindeki etkileri gençleri de etkiliyordu, yetişkinler savaşta olduklarından, gençlere büyük iş düşüyordu. On dört yaşında köyündeki sekreterliğe girdi. Burada tarım makinelerinin sayımı, vergi tahsildarlığı gibi işlerde çalıştı. Köyünden, Kazakistan'a giderek Cambul Veterinerlik Teknik Okulu'nda okudu. Daha sonra şimdiki Kırgızistan'ın başkenti olan Bişkek'e giderek burada Frunze Tarım Enstitüsü'nde öğrenimine devam etti. Ardından Maksim Gorki Edebiyat Enstitüsü'ne geçti ve 1956 ile 1958 yılları arasında Moskova'da okudu. Yazmaya bu yıllarda Pravda gazetesinde başladı. Yazdığı eserleriyle üne kavuştu ve 1957 yılında Sovyet Yazarlar Birliği'ne üye kabul edildi. 1963'te Lenin Ödülü'nü aldı. Eserleri yüz elliyi aşkın dile tercüme edildi. 1990-1994 yıllarında Sovyetler Birliği'ni ve Rusya Federasyonu'nu, sonra ise 2008 yılına kadar Kırgızistan Cumhuriyeti'ni büyükelçi olarak temsil etti.
Aytmatov, Gün Olur Asra Bedel romanının film çekimleri için gittiği Rusya'nın Tataristan Cumhuriyeti'nin başkenti Kazan'da 16 Mayıs 2008'de rahatsızlandı ve böbrek yetmezliği teşhisiyle tedavi için Almanya'ya getirildi. Almanya'nın Nürnberg kentindeki Klinikum Nord'da tedavi gören Cengiz Aytmatov, komaya girdi.10 Haziran 2008 tarihinde Nürnberg'de hayatını yitirdi.
Cengiz Aytmatov Kitapları - Eserleri
- Beyaz Gemi
- Toprak Ana
- Gün Olur Asra Bedel
- Cemile
- İlk Öğretmenim
- Cemile - Sultanmurat
- Elveda Gülsarı
- Yıldırım Sesli Manasçı - Yüzyüze - Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek
- Dişi Kurdun Rüyaları
- Çocukluğum
- Ebedi Gelin
- Kızıl Elma - Oğulla Buluşma - Beyaz Yağmur - Asker Çocuğu - Deve Gözü
- Cengiz Han'a Küsen Bulut
- Sultanmurat
- Selvi Boylum Al Yazmalım
- Kassandra Damgası
- Elveda Gülsarı / Yüzyüze / Cemile / Oğulla Görüşme / Askerin Oğlu
- Şafak Sancısı
- Sokrat'ı Anma Gecesi
- Al Yazmalım, Selvi Boylum - Erken Gelen Turnalar - Fuji Yama - Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek
- Beyaz Gemi - Toprak Ana - Deve Gözü - İlk Öğretmenim
- Kızıl Elma - Oğulla Buluşma - Beyaz Yağmur - Asker Çocuğu
- Yüz Yüze / Oğulla Görüşme / Deve Gözü / Askerin Oğlu
- Fuji-Yama
- Yıldırım Sesli Manasçı - Kızıl Elma - Beyaz Yağmur - Baydamtal Irmağı’nda
- İlk Turnalar - Fuji Yama
- Kader Ağı (Kıyamat)
- Cemile - Deve Gözü - Selvi Boylum
- Deve Gözü
- Yüzyüze
- Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek
- Kızıl Elma - Oğulla Buluşma
- Yıldırım Sesli Manasçı - Asker Çocuğu - Beyaz Yağmur
- Cemile - Öğretmen Duyşen
- Hekayələr
- Kuz Başındaki Avcının Çığlığı
- Bütün Eserleri: 2
- Cengiz Aytmatov Uluslararası Bilgi Şöleni Bildirileri
- Time to Speak
- Seçilmiş Əsərləri
- Yüz Yüze - Oğulla Görüşme
- Gülsarı / Yüz Yüze
Cengiz Aytmatov Alıntıları - Sözleri
- Bir erkek, bir adam ol oğlum.Nerede olursan ol, erkek ol, mert bir erkek olarak kal! (Kızıl Elma - Oğulla Buluşma - Beyaz Yağmur - Asker Çocuğu)
- İnsana korku veren bazı sözler vardır. "Artık hiçbir zaman!" gibi. Böyle sözlerden sonra söyleyecek bir şey kalmaz. (Elveda Gülsarı / Yüzyüze / Cemile / Oğulla Görüşme / Askerin Oğlu)
- Biraz daha; birkaç dakika daha yaşatmak istiyordu onu gönlünde. (Kızıl Elma - Oğulla Buluşma)
- Gün gelir, ağacın kendisi değil, gövdesi bile işe yarar. (Yüz Yüze / Oğulla Görüşme / Deve Gözü / Askerin Oğlu)
- Gözünün bütün yaşlarını dökerek ağlamak istiyordu, ağlayamıyordu. (Yıldırım Sesli Manasçı - Yüzyüze - Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek)
- “Yalnız çalışmak için mi yaşar insan?” (İlk Turnalar - Fuji Yama)
- 20. yüzyıl insanlığın iki büyük dünya savaşına ve türlü kan döküşlere, nükleer felaket ve depremlere, uzayı ele geçirme ve bilimsel teknik uçuşlara tanıklık etmekle kalmadı. Bununla birlikte nice bin yılların, nesillerinin eleğinden geçip seçilmiş manevi zenginliğin, en önemlisi inanç değerlerinin düşmesine; hayatı çürümekten, bozulmaktan koruyangelen yüce sevgi duygusunun basitleşmesine, yok edici edep dışı davranışların mizahı haline gelip zayıf düşmesine yol açtı. Bence bu, insanlık için nükleer savaştan sonra en tehlikeli beladır. (Kuz Başındaki Avcının Çığlığı)
- "Seviyordu ama özlemiyordu , yanındayım diyordu ama uzaktaydı ; sadece sözler vardı , kendisi yoktu." (Selvi Boylum Al Yazmalım)
- Talih vardır güldürür, talih vardır öldürür. (Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek)
- Hayatım boyunca hep seni özledim, seni düşündüm ben. Bu kadar çok beklettiğim için özür dilerim. (Kızıl Elma - Oğulla Buluşma)
- Demek ki, düşünmemek unutmak demek değilmiş. (Elveda Gülsarı)
- İnsanoğlu ömründe bir kerecik olsun vicdanıyla baş başa kalmak, yaşamın hay-huyundan uzak durmak istiyor, … (Al Yazmalım, Selvi Boylum - Erken Gelen Turnalar - Fuji Yama - Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek)
- "Uzun zamandan beri seviyorum seni.. Bilmediğim zamanlardan beri seni sevmiş, seni beklemişim ben. Ve işte geldin, seni beklediğimi biliyormuş gibi geldin! (Cemile)
- İnsan kalbi böyledir: Onu kolayca dondurabilirsiniz ama çok zor eritir, çok zor ısıtırsınız. (Kızıl Elma - Oğulla Buluşma)
- Sanki sevginden utanç duyuyor gibisin! (Kızıl Elma - Oğulla Buluşma)
- İnsanın kahpeliği sınır tanımaz. (Ebedi Gelin)
- Aşk, yaratılışın hediyesi, sonsuzluğun gizli enerjisidir. (Ebedi Gelin)
- İnsanlar ne diye böyle yaparlar, bilmem ki! İyiliğe karşılık hep kötülük, hep kötülük. Sonra yaptıklarından utansalar, pişman olsalar bari! O da yok.... (Beyaz Gemi - Toprak Ana - Deve Gözü - İlk Öğretmenim)
- İnsanın sağlığı yerindeyse, eli kolu tutuyorsa çalışmaktan daha iyi ne var yeryüzünde? (Beyaz Gemi - Toprak Ana - Deve Gözü - İlk Öğretmenim)
- “Öyle bir bakıyordu ki sanki hem acı çekiyor hem de hayranlık duyuyordu Cemile’ye ve mutlulukla acıyı aynı anda yaşıyordu bakışlarında.” (Cemile - Öğretmen Duyşen)