Allah Erinin Ahlak ve Kültürü - Said Havva Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap

Allah Erinin Ahlak ve Kültürü kimin eseri? Allah Erinin Ahlak ve Kültürü kitabının yazarı kimdir? Allah Erinin Ahlak ve Kültürü konusu ve anafikri nedir? Allah Erinin Ahlak ve Kültürü kitabı ne anlatıyor? Allah Erinin Ahlak ve Kültürü kitabının yazarı Said Havva kimdir? İşte Allah Erinin Ahlak ve Kültürü kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Said Havva

Çevirmen: Harun Ünal

Yayın Evi: Yenda Yayınları

İSBN: 3002875100165

Sayfa Sayısı: 624

Allah Erinin Ahlak ve Kültürü Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Bizim bu kitapları yayınlamaktan amacımız, gerçek anlamda Mü'min kişinin ortaya çıkmasını sağlamak, İslâm Şahsiyetine bağlı kimseyi yetiştirmektir. Fakat bu kitabı yayınlamaktan gayemiz ise, Allah yolunda gerçek anlamda Mücahid'in ortaya çıkmasını temindir.

S. Havva 

Allah Erinin Ahlak ve Kültürü Alıntıları - Sözleri

  • Uzun yolları kat etmek bir adım atmakla başlar. Allah yoluna adın atan her kardeşimizi yolun başından sonuna kadar bizim desteklememiz gerekmektedir.
  • "Abdullah bin Ömer (r.a)' den rivayetle:' Ben öyle bir zaman diliminde yaşadım ki, bu zamanda bizden her biri Kur'ân nazil olmadan önce iman ile şerefleniyordu. Daha sonra Kur'ân sûrelerini Hz. Muhammed (s.a.v)'e nâzîl oluyor, biz de helal ve haramını, onlardan dikkat edip riâyet etmemiz gereken her şeyi öğreniyorduk. Sonra zaman geçti ve ben öyle insanlara rastladım ki, onlara imân nasip olmadan evvel Kur'ân nâzil olmuştur. O da kitabın ilk sûresi Fatihâ'dan başlayıp sonuna kadar okuyuyorda kendisine neyi emrediyor, neden nehyediyor, neye dikkat edip neye riâyet etmesi gerekiyor, bunu bilmiyor. Oda öğrendiklerini kötü hurma dağıtır gibi dağıtmaktadır.' [Tâberânî, el-Mu'cemu'l-Evsat] "
  • Düşünce bir tohumdur. O tohumun atılacağı yerde insandır. Eğer bu tohum kalpte uygun bir yere düşer ve normal bir hava bulursa yeşerir. Eğer tohum bozuksa sonuç da bozuk olacaktır. Bunun aksi de doğrudur. İslam, ashabın kalbine atılan bir tohum mu idi de hemen yeşerdi?
  • Yeryüzünde böbürlenerek yürüme. Çünkü sen yeri asla yaramazsın, boyca da dağlara asla erişemezsin
  • Sıradan bir üniversiteye veya fakülteye git. Islam dünyasındaki bu üniversite ve fakültelerdekilerin % 90 nın namaz kılmadığını bulacaksın. Sadece % 10 kadarı namaz kılıyorlar. Hatta namaz kılan bu % 10 içerisinde de değişik görüş ve inançlarda olanları görürsün..
  • Bu anlattıklarımzdan , bir çok islam bölgelerindeki insanların artık Kâfir toplumlar olduklarına hükmedemeyiz. Zira böylesi bir hükmü verdiğimiz zaman , o takdirde tüm bu ülkeleri Darü'l Harb kabul etmemiz icab eder. Ancak biz murtedlerin çokluğu nedeniyle bu ifadeyi yumuşatmak istiyoruz... ... Diyoruz ki, bunlar hemen hepsi de Fasık toplumlardır, Fasık hükümetlerdir. Çoğunlukla mürtedlere, Münafıklara veya kâfirlere mahkum olmuş durumdalar. YOKSA SANMIYORUZ KI, BİR MÜSLÜMAN ISLAM'I ANLASIN DA BU HÜKME YUVARLANSIN...
  • Bakara, 217. Ayet: Onlar, güç yetirebilseler, sizi dininizden döndürünceye kadar sizinle savaşmaya devam ederler.
  • Şu bir gerçektir ki, Mağripli Araplar, Fransa'ya vermiş oldukları ham petrolü bir günlüğüne olsun kesmiş olsalar, ertesi gün tüm Fransa'nın birçok fabrikaları çalışamaz hâle gelirler. Gerçekte İslâm dünyasında bir tek devletin bu anlamda kıyam etmesi ve ayaklanması, düzenini İslâmi temellere oturtması halinde İslâm dünyasını diğer bütün kâfir sistemlere karşı sapasağlam bir kale haline getirir.
  • Zira İslam bir bütündür ve parçalanamaz.
  • Allah'ın hükmü her zaman en güzel ve en üstünüdür. Başka hükümlerle hiçbir tutulamaz. Her yönden ve her bakımdan üstündür.
  • 1- Gayemiz Allah (c.c) 2- Önderimiz Rasûlullah (a.s) 3- Kuran Anayasamız 4- Cihad bizim yolumuz 5- Allah yolunda ölmek ise en yüce temennimizdir. **Hasan el Benna
  • Şu'arâ, 214. Ayet: (Önce) en yakın akrabanı uyar.
  • Halifeliğin yeniden getirilmesinin farz oluşunda ise müslümanların icmaı bulunmaktadır. Ancak bu konu üzerinde gayret gösteren müslümanların sayısı ise cidden pek azdır.
  • Bilmemiz gereken bir konu var ise: "Herhangi bir kimse bir halifeye biat etmeden vefat edecek olursa, o kimse cahiliye ölümü ile ölmüş olur." hadisidir. O halde tüm gücümüzle bunu gerçekleştirmek için çalışmak ve gayret göstermek zorundayız..
  • Bir hareket ki ne istediğini ve nereye doğru yürüdüğünü bilmiyorsa, bu sebepler dünyasında yok olmaya veya felç geçirmeye mahkumdur.

Allah Erinin Ahlak ve Kültürü İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Said HAVVA Külliyatından Mükemmel Bir Eserin Tahlili: İlk cilt bitti elhamdülillah :) Allah Said Havva'dan razı olsun bu eseri İslam dünyasına kazandırdığı için. Uzun süredir okuyorum bu eseri. Yoğun bir kitaptı. Bazı yerlerinde zorlandım. Yine de istifadeli geçti ve bilmediğim bir çok konu hakkında bilgi sahibi oldum. Bir kere okunup kütüphaneye bırakılacak bir kitap değildir. Tekrar tekrar okunması gerekiyor. Her okunuşta farklı bilgiler öğreneceğimiz kesindir. Şöyle demeliyim ki kendini İslam davetçiliğine adayan her Müslüman'ın okuması gereken bir eserdir. Müslüman'ın teşkilatçı olması gerektiğini, davetini bir metod üzerine yapması gerektiği hakkında genişçe bilgiler veriyor. Bu yüzden bu alanlarda kabiliyeti olan kardeşlerin daha çok okumasını tavsiye ediyorum. Kitabın giriş kısmında dinden dönenler (mürtedler) hakkında uzunca bilgi verip 'nasıl eski hallerine döndürebiliriz, Müslümana düşen görev nedir?, Müslüman'ın yeniden İslam'a dönmesi nasıl gerçekleşir?, Allah'ın dinine meşale olmaktan' bahsediyor. Çağımızz müslümanının haline, islam coğrafyasının durumuna değiniyor. "Müslümanlar Birleşsin", "İslam Devletleri Birleşsin" slagonlarının nasıl gerçekleşebileceğini açıklıyor uzunca alimimiz. Birinci kısmında Allah Erinin Kültürüne giriş yapıp "Kur'an ve Sünnet (Hadis) " konuları ve usülleri detaylıca anlatılıyor. Bu konularla ilgili mutlaka okumamız gereken başlangıç eserlerine yer veriyor. Örneğin; Hadis ve sünnet konusuna değindikten sonra tavsiye ettiği eser İmam Nevevi hazretlerinin El-Ezkar ve Riyazü's Salihin'dir. İmanımızı nasıl sağlamlaştırırız? sorusuna ayetler ile cevaplar vererek açıklanıyor. İkinci bölümde ise teorik ve pratik İslami ilimler alanında bir çalışma yapılmıştır. Bir müslüman taklidi imandan tahkike geçmek için uğraştığı vakit akaid ilmiyle meşgul olacaktır. Alim Said Havva'da bu bölümde "Akaid ilmini" anlatıyor ardından "Ahlak ilmini" bu alanda okumamız gereken eserlere kitapta yer veriyor. Bu bölümde fıkıh ilmi detaylıca açıklanıyor ve bizim sorular soruluyor. Birinci cildin son kısmı olan üçüncü bölümde alim değindiği konular; İslam medeniyetinin geçmişteki ve şimdiki durumu, müslümanların çağdaşlaşması, arap dili ve belagatının önemi ve camiilerin teşkılatlanılması gereken birer merkez haline gelmesi gerektiği konularını aktarıp bu alanlarda yazılmış olan kitapları listelemiş halde bize sunuyor. Biz müslümanlar bir arada bulunup, bölünmeden yeni adımlar atmak zorundayız. Bu eserde bizim uyanışımıza vesile olsun, tebliğimize yardım etsin inşallah.... (Nisa ن)

Penceremiz/niz: Bir insanın düşüncesi uğruna hareket noktası oluşturmak babında çabalamaları ve arayışları varsa bu kitabı kendi penceresinden okumalı diye düşünüyor tavsiye ediyorum. Allah eri söylemi her ne kadar selefi bir söylemi anımsatsa da unutmamak gerekir ki her insan bir penceredir dünyaya açılan. Kendi pencerenizden en faydalı şekilde okumanız tetkik etmeniz önemlidir. (Mehmet Hüseyin Tanrıkulu)

Kitabın Yazarı Said Havva Kimdir?

Saîd Havvâ, 27 Eylül 1935 yılında Suriye’nin Hama şehrinde doğdu. Fakir bir ailenin çocuğu ola¬rak dünyaya gelen Saîd Havvâ ilköğrenimini Hama’da gördü ve buradaki cami¬lerde ünlü ulemalardan dersler aldı. İbn-i Rüşd Lisesi’nde okurken öğretmeni Şeyh Muhammed el-Hamid vasıtasıyla İhvan-ı Müslimin üyeleriyle tanıştı ve 1952 yılında henüz 17 yaşında iken Müslüman Kardeşler hareketine katıldı.

1956'da Şam üniversitesinde yeni açılan Kulliyyetuş-şeriatil-İslamiyyeye kaydoldu. Fakültenin kurucu dekanı ve Suriye Müslüman Kardeşler teşkilâtının lideri olan Mustafa es-Sibâî ile tanıştı. Üniversite yıllarında teşkilat içindeki faaliyetlerde görev almakla beraber Hasan Habenneke gibi çok değerli üstatların ilim meclislerinde bulundu. O dönemde Suriye’de sosyalizmden kavmi¬yetçiliğe kadar çeşitli fikri akımlar vardı ama O Allah’ın lütfü ve inayeti saye¬sinde İslami alanda eğitim görme şerefine kavuştu.

1961'de mezun olup Hama'da öğretmenliğe başladı.1964 yılında ise Hama Müslüman Kardeşler Hareketi Başkanlığını üstlen¬di. Aynı yıl Hama’da meydana gelen olaylarda aktif görevler aldı. Mervan Hadid'in liderliğindeki ayaklanma sırasında, silahlı mücadeleye mesafeli yaklaşmakla birlikte grevlerin düzenlenmesinde rol aldı, çatışmaların önüne geçmek için şehrin ileri gelenleriyle yapılan toplantılarda bulundu. Bu olaylar Hamalı Müslümanların devrin zalim yönetimine karşı bir kıyam hareketiydi. Saîd Havvâ bu olaylara katılmasından ötürü tutuklandı ve hapse atıldı. Hakkında idam hükmü verildi. Hama halkının yönetime karşı yoğun baskıları sonucu idam hükmü yerine getirilemedi.

Saîd Havvâ 1966'da baas rejiminin baskısını giderek arttırması sonucu Suudi Arabistan’a gitti. Burada beş yıl öğretmenlik yaptı. İlk eserlerini de burada yayımlamaya başladı. Hafız Esed'in 1970 yılında yönetime el koymasının ardından teşkilatın sürgündeki üyelerine Suriye’ye dönme izni verilmesi üzerine Saîd Havvâ'da 1971'de tekrar ülkesine döndü. 1973 yılında Hama’da meydana gelen ikinci kıyam hareketine yine başkan¬lık etti. Bu kıyam yönetimin İslam yerine sosyalist demokrasiye geçişini öngören anayasa değişikliğine karşı yapılmıştı. Bu olaylardan hemen sonra ye¬niden tutuklandı ve hapse atıldı. Hakkında kesinleşen 5 yıllık mahkûmiyeti ya¬şadı. Beş yıl süren mahpus hayatı süresince ilmi çalışmalara ağırlık vererek hem El Esas Fi’'t-tefsir isimli 11 ciltlik bir tefsir telif etti, hem de mahkûmlara ders verdi.

Saîd Havvâ 1978 yılının Ocak ayında hapisten çıktı ve iki ay sonra Suriye’yi terk ederek Ürdün’e yerleşti. Suriye’yi terk etmesine rağmen teşkilatla arasındaki bağları koparmadı. Çeşitli İslam ülkelerine, Avrupa ve Amerika’ya seyahatlerde bulundu. İran’da Humeyni, Pakistan’da Mevdudi ile tanıştı.

Esed rejimine karşı Sünni İslami muhalefetin en önemli teşkilatlarından Suriye İslam Cephesi’nin kuruluşunda Adnan Saadettin ve Muhammed Ebu’n Nasr El-Beyanuni gibi hareket önderleriyle beraber öncülük yaptı. Zalim baas rejiminin baskılarını iyice arttırmasıyla Saîd Havvâ silahlı mücadeleye onay verdi.

1982 yılında azgın Suriye yönetiminin yerle bir ederek 30.000 Müslüman’ı katlettiği Hama'daki katliamdan derin bir şekilde etkilenen Saîd Havvâ, hayatının son yıllarında sürekli tedavi gördü. Saîd Havvâ 9 Mart 1989da Ürdün'ün başkenti Amman’da henüz 54 yaşında iken Rahmet-i Rahman’a kavuştu.

Said Havva Kitapları - Eserleri

  • Allah'a İnanmak
  • Allah Erinin Ahlak ve Kültürü
  • Ruh Terbiyemiz
  • Er Rasûl Hz. Muhammed (s.a.v)
  • Aile Hayatının Kuralları
  • Şehadet

  • Humeynicilik
  • İslami Eğitim Modeli (Fi Afaki't Tealim)
  • İslam - İslam'ın Rükünleri
  • İslam - Cezai Müeyyideler
  • Ruh Terbiyemiz & İslami Çalışmalar Hakkında Dersler
  • İslam'da Nefis Tezkiyesi
  • Allah Erinin Stratejisi

  • Cihad Yolunda Bir Adım Daha İleri
  • El-Esas Fi't Tefsir
  • İslami Çalışmalar Hakkında Dersler
  • Şiilik ve Humeynicilik
  • İslamda Allah İnancı
  • İslam
  • Hadislerle İslam Akaidi (5 Cilt Takım)

  • İslam'da Yönetim ve Yönetici
  • Müslüman Kardeşler Teşkilatı
  • Hatıralarım
  • Adabı Muaşeret ve Görgü Kuralları
  • Allah'a İnanmak
  • Tartışmalar
  • El-Esas Fi's Sunne - Hadislerle Hz. Peygamber'in Hayatı

  • Farz Bilinci
  • İslami Metotlar
  • Müslüman Aile Hayatının Kanunları
  • İslam Sosyal ve Ahlaki Hayat
  • 50. Yılında Müslüman Kardeşler Hareketi
  • Eğitim Risalesi

Said Havva Alıntıları - Sözleri

  • Kardeşlerin itimat ettiği her şeyde iki esas göz önüne alınır. Birincisi şer'an caiz olması, ikincisi de düşmanın silahlarına mukavemet edebilmesi ve hedefleri gerçekleştirebilmesidir. Araştırmaya karşılık araştırma, örgütlenmeye karşı örgütlenme, gazeteye karşı gazete, şiire karşı şiir... Mahalli hedefler olsun uluslararası hedefler olsun kendilerini gerçekleştirebilecek araçlara muhtaçtırlar. Bunlar da İslam'ın ışığında olmalıdır. Kardeşlerin dayandığı bu esas, Resulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem'in hayatında çokça görülmektedir. Çünkü O, şiire karşı şiirle, hitabede karşı hitabetle ve orduya karşı ordu ile mukabele ederdi. (İslami Eğitim Modeli (Fi Afaki't Tealim))
  • Belki geçici olan kötülük geçici olan iyilikten daha iyidir. Çünkü kötülük gidince ferahlık kalır . Fakat iyilik gidince geride bir üzüntü bırakır. (İslam'da Nefis Tezkiyesi)
  • İhlâs olmadan Allah'ın razı olacağı sağlam bir hareket söz konusu olmaz. (İslami Eğitim Modeli (Fi Afaki't Tealim))
  • Tartışma, gülme veya kahkaha esnasında sesi yükseltmek düşüncesizlik, ahlaki erdem ve nezaket kurallarına aldırmamazlıktır... (Aile Hayatının Kuralları)
  • İşte Hz. Peygamber (s.a.v.).. küçük bir çocuk olan Üsame'yi, pis bir halde gördüğü için temizliyor. İşte Hz. Aişe.. bir kadına, kocasının karşısına güzel bir görüntü içinde çıkmasını öğütlüyor. Bu İbn Abbas.. karşısındaki adama, kadın kocasına süslendiği gibi, kendisinin de hanımı için süslenmesini salık veriyor. (Aile Hayatının Kuralları)
  • Peygamberlerin hayatlarında her zaman görünen bir gerçek vardır. Onlar hep gerçeği yaşamışlardır, hayatlarında teorilerin yeri yoktur. Sadece peygamberlerdir, insanları en yüce mevkilere çağıranlar... (Er Rasûl Hz. Muhammed (s.a.v))

  • Eğєr вir dαvα hαk ise onun için mücαdele vermek bir görevdir. Bu inαnç uğrundα bedel ödemek şereftir, çekilen cezalar ise dünyaya endenksli yaşayanların anlayamayacağı kαdαr değerlidir. (Şehadet)
  • Bir hareket ki ne istediğini ve nereye doğru yürüdüğünü bilmiyorsa, bu sebepler dünyasında yok olmaya veya felç geçirmeye mahkumdur. (Allah Erinin Ahlak ve Kültürü)
  • "Ya Rabbi, herhangi birşeyi bile bile sana ortak koşmaktan sana sığınır ve eğer böyle bir günahı bilmeden, farkında olmadan işlediysem beni affetmeni dilerim." (Şehadet)
  • Enes r.a şöyle dedi; Resulullah (a.s) buyurdu ki; "Şüphesiz şeytan insanın kanının aktığı yerden akar." (Hadislerle İslam Akaidi (5 Cilt Takım))
  • Charles Y. C. şöyle söyler: " Bu işlemleri gözden geçirdiğimizde bir proton molekülünün oluşabilme ihtilalinin 10 üzeri 160 olduğu ortaya çıkar. Elimizde bu sayıyı okuyacak mefhum yoktur. Yani bir tek protein molekülünün tesadüfen oluşabilme ihtimali milyonlarca milyarın çarpılmasıyla elde edilecek rakamda birdir ki bu da imkansız demektir. (Allah'a İnanmak)
  • İdarecilerinizin hayırlıları, sizin kendilerini sevdiğiniz ve sizi seven, sizin dua ettiğiniz ve size dua edenlerdir. İdarecilerinizin kötüsü ise, sizin sevmediğiniz ve sizi sevmeyen, sizin lanetlediğiniz ve sizi lanetleyendir. Hz Muhammed ( as) (İslami Çalışmalar Hakkında Dersler)
  • O gaybı bilendir ,kendi gaybını kimseye açmaz (Humeynicilik)

  • Müslümanların arasında en kalın perde birbirlerini anlamama ve birbirleri hakkında uzaktan hüküm verme perdesidir. (İslami Çalışmalar Hakkında Dersler)
  • Cennetin yolu çetindir, ücrete muhtaçtır. "Dikkat edin, Allah'ın satılığa çıkardığı şey çok pahalıdır. Allah'ın satılığa çıkardığı şey cennettir." (Tirmizi) (Ruh Terbiyemiz)
  • İnsanları idare etme ile onlara yağ çekme arasında fark vardır. İnsanları idare eden kişi karşısındakini hakka yöneltmek veyahut da batılın içinden onu çekip çıkarıncaya kadar ona iltifat eder. Fakat yağcı adam ise karşısındaki adamı batılın derinliklerine sürükleyip onu orada bırakmak ve yahut da hevâ ve arzularıyla baş başa bırakmak için ona iltifatta bulunur. (İslam'da Yönetim ve Yönetici)
  • "İslam nizamının genel kurallarına uyduğu müddetçe aldığı biçim, yada çeşit önemli değildir." (İslami Eğitim Modeli (Fi Afaki't Tealim))
  • Allah, kişi düşünce ile birlikte zikri (ibadet,eylem) de kendisinde birleştirmedikçe, o kişinin kalbine ayetlerini açmaz. (Allah'a İnanmak)
  • Bütün siyasi davalar, partisel pazarlıklar, reislik, koltuk ve madde rekâbeti sebebiyle bağlıları arasında kardeşliği tesis edemezler. Dünya neyin içine girmişse mutlaka onu bozmuştur. Zahiren dost, gerçekte ise birbirlerine düşman olan bir nesille ne İslam ayakta kalır ve ne de hedefler gerçekleşir. Bu yüzden kardeşlik, biatımızın bir rüknü olmuştur. (İslami Eğitim Modeli (Fi Afaki't Tealim))
  • Kızgınlık ahmaklığın başıdır. (İslam'da Yönetim ve Yönetici)