Altın Silsile - Osman Nuri Topbaş Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Altın Silsile kimin eseri? Altın Silsile kitabının yazarı kimdir? Altın Silsile konusu ve anafikri nedir? Altın Silsile kitabı ne anlatıyor? Altın Silsile kitabının yazarı Osman Nuri Topbaş kimdir? İşte Altın Silsile kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Osman Nuri Topbaş
Yayın Evi: Erkam Yayınları
İSBN: 9789944834360
Sayfa Sayısı: 616
Altın Silsile Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
İnsanoğlunu bütün mahlûkat içinde zirve teşkil edecek bir sûrette “ahsen-i takvîm” üzere yaratan, ona rûhundan üfleyerek ulvîliklere yükselme istîdâdı bahşeden, gönderdiği hidâyet rehberi kitap ve peygamberlerle bizleri hakka ve hayra istikâmetlendiren; peygamber vârisi âlim ve âriflerle de mânevî irşad silsilesinin kesintisiz devâmını lûtfeden Allah Teâlâ’ya sonsuz hamd ü senâlar olsun!
Kâinâtın Fahr-i Ebedîsi, enbiyânın serveri, âlemlere rahmet, emsalsiz örnek şahsiyet, bu cihanda en büyük rehberimiz, kıyâmet gününde ise şefâat melceimiz, Sevgili Peygamberimiz Hazret-i Muhammed Mustafâ’ya, O’nun pâk ehl-i beytine, ashâbına ve etbâına sonsuz salât ü selâmlar olsun!
Yüce Zât’ını en çok “Rahmân” ve “Rahîm” isimleriyle bizlere tanıtan Rabbimiz, nihâyetsiz merhametinin bir eseri olarak, biz kullarıyla “dost” olmayı istiyor ve bizleri Dâru’s-Selâm’a / saâdet ve selâmet yurdu olan Cennet’e dâvet ediyor. Bu dâvetin icâbet şartı ise, Hakk’a dostluk ufkunda, takvâ üzere bir kulluk hayatı yaşayabilmek...
Allâh’ın Habîbi r Efendimiz’in mübârek dilinde; “Refîk-ı A‘lâ / En Yüce Dost” diye ifâdesini bulan “Hakk’a vuslat” iştiyâkı, Allah ve Peygamber âşığı mü’minlerin de en büyük arzusu olagelmiştir.
Bu cihanda, kimin daha güzel ameller işleyeceğinin imtihanını vermek üzere bulunuyoruz. Bu zâhirî gurbet âleminde, gerçek bir dostluğun gerektirdiği gibi Rabbimizle kalben ve rûhen beraber olabilmek, O’nu hiçbir zaman hatırımızdan çıkarmamak ve dâimâ O’nun rızâsını aramak, en büyük kulluk edebimizdir. Öyle ki, ebedî âlemde Hakk’ın cemâline vuslatımız da, Hakk’a dostluğumuzun seviyesi nisbetinde gerçekleşecektir.
Yani her iki cihandaki huzur ve saâdetimiz, Rabbimizle beraberliğimize bağlıdır. Dolayısıyla Hikem-i Atâiyye adlı eserde buyrulan:
“Yâ Rabbî! Sen’i bulan neyi kaybetti? Sen’i kaybeden neyi buldu?” hikmetini gönüllerimize nakşetmeli, kalplerimizin ancak Allâh’ı hatırlayıp anmakla huzûra kavuşacağını unutmamalıyız.
Cenâb-ı Hak, her zaman ve mekânda bizimle beraberdir. Mühim olan, bizim ne kadar O’nunla beraber olduğumuzdur. Bir gönül, Allah ile beraberlik zirvesine ne nisbette yakınsa, ibadetleri de o nisbette seviye kazanır. Allah ile beraberlik şuuruyla yapılan küçücük bir amel, kıymet bakımından dağlar misâli bir hacim kazanırken, Hak’tan gâfil olarak yapılan amellerden ise bir hayır gelmez. Böyle gâfil bir gönlün kıldığı namaz ruhsuzdur, insanı fahşâ ve münkerden, yani edepsizlik ve günahlardan koruyamaz. Verdiği sadaka; riyâ ve ucub gibi nefsânî hesaplarla bulanık olduğundan, boşa çıkar. Ettiği duâlar ve işlediği ameller karşılıksız, yaptığı tevbe ise yeni bir tevbeye muhtaçtır. Bu sebeple Hakk’ın yüce dergâhına yol bulabilmek için evvelâ benlik perdesini aradan kaldırmak gerekir. Nitekim ârif gönüller; “Sen çıkınca aradan, kalır seni Yaratan.” demişlerdir.
Rabbimiz, kalplerimize sevdiklerinin sevgisini lûtfeylesin! Onlarla kalbî irtibâtımızı dâim kılsın! Onların gönül âlemlerinden sadırlarımıza bol bol feyz ve inşirah şebnemleri bahşeylesin! Sâlihlerle beraber yaşayıp yine onlarla beraber haşrolunmayı cümlemize nasip ve müyesser eylesin...
Altın Silsile Alıntıları - Sözleri
- Nefse muhâlefet ve Hakk'a kulluk budur, yani teslimiyettir, rızâ hâlinin yaşanmasıdır.
- Tasavvuf; Cenab-ı Hakk’ı kalben tanıyabilme sanatı.
- Bir şeyin tamamı elde edilemiyorsa, elde edilebilen kısmından da vazgeçmek gerekmez.
- Bu cihanda, kimin daha güzel ameller işleyeceğinin imthanını vermek üzere bulunuyoruz.
- Yüce Zât'ını en çok "Rahman" ve "Rahîm" isimleriyle bizlere tanıtan Rabbimiz, nihâyetsiz merhametinin bir eseri olarak, biz kullarıyla "dost" olmayı istiyor ve bizleri Dâru's-Selâm'a / saâdet ve selâmet yurdu olan Cennet'e dâvet ediyor. Bu dâvetin icâbet şartı ise, Hakk'a dostluk ufkunda, takvâ üzere bir kulluk hayatı yaşayabilmek....
- "İmanlarını bir kat daha artırsınlar diye müminlerin kalplerine sekîneti indiren O'dur. .." (El-Fetih,4) Cenab-ı Hâk , üzerlerine sekînet indirdiğinde , sohbete gelen mü'minlerin ,din,iman , hidâyet ve basîret üzerine sebatları artar , vakarları ziyadeleşir , mânevi bir heybet kazanırlar . Böylece Îslamş emirlere karşı itaat ve bağlılıkları kuvvetlenir . Allah'a ve Rasûlüne olan tâzim ve muhabbetleri daha da ziyâdeleşir . Neticede mânevi huzur , sükûn ve yâkine ererler.
- Rıza ve teslimiyettir. Hayatın med-cezirlerine takılmama, değişen şartlar karşısında gönül muvâzenesini/dengesini koruma, şikayeti unutup dâima Allah'ın takdîrinden râzı olma olgunluğudur.
- "Bir gün Bağdat çarşısı yanmıştı. Bir talebem koşarak bana geldi ve; 《-Üstad! Bütün Bağdat çarşısı yandı, bir tek sizin dükkanınız kurtuldu. Gözünüz aydın!》 dedi. Ben de dükkanı yanan diğer kardeşlerimi düşünmeden kendi nefsim adına; 《el-hamdü lillâh》 dedim. Ancak otuz yıldan beri bu gaflet ânım için istiğfar ederim."
- ' Ey baştan ayağa nur olan Efendim! Cenab-ı Hak, Sana hususi bir ikramda bulunarak dünyada gölgeni yere düşürmedi. Ancak ahiretin o şiddetli gününde Sen'in gölgen bütün insanların başı üzerine düşecek, şefaatin herkese yetişecektir. '
- Ümmü Habibe (r.a) anlatıyor: "Rasûllullah (s.a.v.): 《Kim her gün farzlar haricinde 12 rekat nafile namaz kılarsa Allah Teâlâ onun için Cennet'te mutlaka bir ev inşa eder.》 buyurmuştu. Bu müjdeyi Allah Rasûlü'nden işittiğim günden beri bu namazları kılmaya devam ediyorum."
- "Vücutları yataklarından ayrılır, korku ve ümitle Rab'lerine dua ederler ve kendilerine verdiğimiz rızıktan Allah yolunda infak ederler. Yaptıkları bu amellere karşılık olarak, onlar için ne göz aydınlatıcı mükafatlar gizlendiğini (şimdi) hiç kimse bilemez."
- Bera (r.a) anlatıyor: ' Biz Rasûlullah (s.a.v.) ile bir cenaze teşyiinde bulunmuştuk. Efendimiz (s.a.v.), kabrin kenarına oturup ağladılar, öyle ki gözyaşlarıyla toprak ıslandı. Sonra da: "Ey kardeşlerim! Işte asıl böylesine mühim bir yer için hazırlık yapınız! " buyurdular.'
- "İki nimet vardır ki, hangisinin beni daha çok sevindirdiğini bilemiyorum: Birincisi, bir kimsenin, ihtiyacını karşılayacağımı ümid ederek bana gelmesi ve bütün samimiyetle benden yardım istemesidir. Ikincisi de, Allah Teâlâ'nın, o kimsenin arzusunu benim vâsıtamla yerine getirmesi yahut kolaylaştırmasıdır. Bir müslümanın sıkıntısını gidermeyi, dünya dolusu altın ve gümüşe sahip olmaya tercih ederim. " •Hz. Ali (r.a)
Altın Silsile İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Okurken ruhumun dinlendiği, bambaşka alemlere dalıp gittiğim bir kitaptı.. 4 aylık bir zamana yayarak okudum. Hem bitsin istemedim hem okurken bırakmak istemedim. Onların hayatlarının bize rehber olabilmesi duasıyla.. (Kübra Dmrc)
Kitapların çoğunda akıcılık, öğreticilik, sadelik, faydacılık ararız ama huzur veren kitaplar nadirdir. İşte bu kitap tam da bunu ifade ediyor. Huzur. Sayfa sayısı çok olmasına rağmen sıkılmıyorsunuz. Her hayat ayrı bir pencere. Acaba diğer sayfada ne var merakıyla bulunduğunuz sayfayı okuyorsunuz, sabırsızlanıyorsunuz. Bu şekilde hissedilmesinin sebebinin hayatları yazılan Allah dostlarının vefat etmelerine rağmen irşatlarına hala manen devam etmelerinden kaynaklı olduğunu düşünüyorum.Tadı damağımda kalan bir kitap. Allah hepsinden razı olsun. İlimlerinden bizim de en güzel şekilde istifade edebilmemiz temennisiyle.. (Eda Aras)
Teleskobuyla yıldızları gözlemleme merak ve cureti.. yıldız tozu bulaşır mı umudu.. rutine ve alışkanlıklara başkaldırı.. zincirini kırma çabası.. dertleri depreştirip ivmelenme hevesi.. (A Betül Küçükceran)
Altın Silsile PDF indirme linki var mı?
Osman Nuri Topbaş - Altın Silsile kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Altın Silsile PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Osman Nuri Topbaş Kimdir?
1942 yılında İstanbul Erenköy'de doğdu. Babası Musa Topbaş, annesi de H. Fahri Kiğılı'nın kerîmesi Fatma Feride Hanım'dır.
İlk eğitimini Erenköy Zihni Paşa ilkokulunda tamamladı. İlkokul yıllarında özel Kur-an eğitimi aldı. 1953 yılında İstanbul İmam -Hatip Okulu'na girdi. O yıllarda bu okul, Osmanlı'nın ulu çınarlarının bakiyyeleri sayılan M. Celaleddin Ökten, Mahir İz gibi üstadların, Nureddin Topçu gibi Batıda eğitim almış mütefekkirlerin hocalık yaptığı önemli bir kurumdu. Amcası ve akranı Abidin Topbaş ile bu okulu 1960 yılında tamamladı. İmam-Hatipli yıllarda M. Zekai Konrapa, Yaman Dede (Abdülkadir Keçeoğlu), Ahmet Davutoğlu, Mahmud Bayram, Ali Rızâ Sağman hocalardan da ders aldı.
İmam-Hatip yıllarında Üstâd Necip Fazıl'ı tanıdı. Onun yakın çevresinde bulundu, sohbetlerinin müdavimi, Büyük Doğu dergisinin takipçisi, eserlerinin okuyucusu ve de fikirlerinin maddî ve manevî destekçisi oldu.
İmam-Hatip Lisesini tamamladıktan sonra bir süre ticaret ve sanayicilik ile meşgul oldu. 1962 yılında askerliğini Siirt-Tillo'da yedek subay öğretmen olarak yaptı. Görevi sırasında gönlüne öğretmenlik sevdası düştü ve insanları eğitmekten ve gençlerle meşgul olmaktan haz alır oldu.
Askerlik dönüşü tekrar kendini sanayi ve ticaretin içinde buldu. Ancak o ilim ve hayır hizmetlerinden hiç kopmadı. İlim Yayma Cemiyetinde faal olarak çalıştı. Kendi işyeri bir hayır kurumu ve vakıf gibi, talebelere burs, fukaraya yardım merkeziydi. Ailenin hayır hizmetleri âdeta onun uhdesindeydi. İşyerinden yürüttüğü bu hizmetleri Hüdâyi Vakfının kuruluşundan sonra vakfa taşıdı. Kuruluşuna öncülük ettiği vakfın hizmet ufkunu açtı. Türkî Cumhuriyetler başta olmak üzere bütün akraba ulus ve topluluklardan gelen gençlere de maddi ve manevi destekte bulunarak yetişmelerinde yardımcı oldu.
Tarih, edebiyat, dînî ilimler ve şiire ilgisi sebebiyle 1990lı yıllardan itibaren yazı hayatına başladı. Yayınlanan eserlerinden bazıları şunlardır:
1- Bir Testi Su, İstanbul 1996
2- Rahmet Esintileri, İstanbul 1997
3- Nebiler Silsilesi I- IV, İstanbul 1997-1998
4- Tarihten Günümüze İbret Işıklar, İstanbul 1998
5- Abide Şahsiyetleri ve Müessesleriyle Osmanlı, İstanbul 1999
6- İslam İman İbadet, İstanbul 2000
7- Muhabbetteki Sır, İstanbul 2001
8- İmandan İhsana Tasavvuf, İstanbul 2002
9- Vakıf-İnfak-Hizmet, İstanbul 2002
10- Son Nefes, İstanbul 2003
Kitapları birçok dile çevrilen Osman Nuri Topbaş, bu dillerin konuşulduğu ülkelerden gelen seminer, konferans ve panel tekliflerini kabul ederek, fikirlerini paylaşmakta ve bunu insanlığa hizmet anlayışı içersinde sürdürmektedir.
Osman Nuri Topbaş evli ve dört çocuk babasıdır.
Osman Nuri Topbaş Kitapları - Eserleri
- Damladan Deryaya
- İnsan Denilen Muamma
- Hazret-i Muhammed Mustafa (s.a.v.) 2
- Bir Testi Su
- Kâinat, İnsan ve Kur'ân'da Tefekkür
- İslam İman İbadet
- Rahmet Esintileri
- Dünyadaki Cennet Huzurlu Aile Yuvası
- Hazret-i Muhammed Mustafa (s.a.v.) 1
- Emsalsiz Örnek Şahsiyet: Hazret-i Muhammed Mustafa (s.a.v.)
- Bir Nasihat Binbir İbret
- Gönül Bahçesinden Son Nefes
- İslam Nazarında Akıl ve Felsefe
- Hizmet
- O'nun (s.a.v.) Eğitim Lisanı
- 40 Soru 40 Cevap
- Hak Din İslam
- Müslümanın Para ile İmtihanı
- Mesnevi Deryasından Ab-ı Hayat Katreleri
- Altın Silsile
- Eğitimde 101 Adım
- Faziletler Medeniyeti 1
- Faziletler Medeniyeti 2
- Gençlerle Tarih Yolculuğu
- İbret Işıkları
- Tasavvuf İmandan İhsana
- Nebiler Silsilesi -1
- Nebiler Silsilesi - 2
- Öyle Bir Rahmet ki
- Sohbet ve Adabı
- Tarihe Yolculuk
- Vakıf İnfak Hizmet
- Sır ve Hikmet İncileri
- Fahr-i Alem Habib-i Hüda Hz. Muhammed Mustafa
- Bizim Medeniyetimiz
- Müslümanın Kendisiyle İmtihanında Tasavvuf
- İmandan İhsâna Hak Yolculuğu
- Toplumun Kalbindeki Yara İsraf
- Hakk'a Adanmış Gençlik
- Nebiler Silsilesi - 3
- Nesil Endişesi
- Fahr-i Kâinât Efendimiz
- Peygamber Edebi
- Ebediyet Yolculuğu
- Dünya ve Ahiret
- Hak Dostlarının Örnek Ahlakından 1
- Hak Dostlarının Örnek Ahlakından 2
- İmam-ı Rabbani (r.a.)
- Gönül Bahçesinden Saadet Damlaları
- Bir Günün Muhasebesi
- Osmanlı
- O (S.A.V.) Nasıl Öğretirdi?
- Sâliha Hanım
- Cafer-i Sadık (R.A.)
- Bayezîd-i Bistami (r.a.)
- Asr-ı Saâdet Toplumu
- Muhabbet
- Gönül Yolculuğu
- Şah-ı Nakşibend (r.a)
- En Büyük Nimet
- Hazret-i Muhammed Mustafa (s.a.v)
- Kainat, Kur'an ve İnsan
- Sual ve Cevaplarla Tasavvufî Mülâhazalar
- En Büyük İlahi Rahmet
- Mevlana İkliminde Gençlerle 12 Soru - Cevap
- Rahmet Peygamberi ve Biz
- Aklın Cinneti Deizm
- O'nun Muhteşem Ahlakı
- Rahmet Toplumu Hayırlı Gençlik
- Hak Dostlarından Hikmetler: Hazret-i Mevlana
- Hoş Sedâlar
- Hidâyetlere Vesile Olmak
- Alemlere Rahmet Hz. Muhammed - Ebedi Mucize Kur'an-ı Kerim
- Hüdayi'nin Ziyafet Sofrası'ndan
- İtikatta, İbadette ve Muamelatta İhlas ve Takva
- Anadolu Dervişinin Gönül Dünyası
- Muhabbetteki Sır
- Hizmet ve Adabı
- Gönül Dergahından Hakikat İncileri
- Hidâyet Güneşi
- Kur'an-ı Kerim Işığında Nebiler Silsilesi - 4
- Kur'an-ı Kerim Işığında Nebiler Silsilesi - 1
- Ecdadımız ve Biz Muhteşem Bir Maziden İhtişamlı Yarınlara
- Созвездие Праведных Халифов
- O Beşeriyete Ne Öğretti, Nasıl Öğretti ve Ne Hâsıl Etti?
- Peygamber Mesleği - İnsanın Eğitimi
- Kur'ân-ı Kerîm Işığında Nebîler Silsilesi - 2
- Kur'ân-ı Kerîm Işığında Nebîler Silsilesi - 3
- Ailede İki Cihan Saadeti
- Hâlid-i Bağdâdî
- Вот какая это Милость
- Hacc-ı Mebrur ve Umre
- Hazret-i Mevlana'nın Gönül Deryasında
- Sır ve Hikmet - 1
- Sır ve Hikmet - 2
- Osman Nuri Topbaş Hocaefendi İle Mülakatlar
- Muhabbet ve Marifet
- Muhteşem Bir Maziden İhtişamlı İstikbale
- Hak Dostlarından Hikmetler 1
- İslam Tefekkür Ufku
- Müslümanın Gönül Dünyası
- Hayırda Yarışmak
- Ahlakın Zirvesi
- Sulh ve Sükûnet için Birlik ve Beraberlik
- Allah İçin Yardım Etmek
- Allah Yolunda Fedâkârlık
- Hakk'a Davet
- Emanet ve Ahde Vefa
- Hüsn-i Zan ve Vefa
- Tevekkül ve Teslimiyet
- Son Nefes Endişesi
- Hazret-i Mevlana’nın Aşk ve Vecdinden Sırlar, Hikmetler ve Rumuzlar
Osman Nuri Topbaş Alıntıları - Sözleri
- Haram gıdalar,kalbi sağırlaştırır ve duaların kabulünü engeller. (İnsan Denilen Muamma)
- ... Ruh ve gönül, ibâdetlerden alacağı gıdâyı, başka hiçbir şeyden alamaz. Bugün bu gerçeği anlamayan insanlar, ruhlarının can çekişmesini seyretmekten başka bir şey yapamamaktadırlar. (Hacc-ı Mebrur ve Umre)
- Nice balık vardır ki, su içinde her şeyden eminken boğazının hırsı yüzünden oltaya tutulmuştur. (Bir Nasihat Binbir İbret)
- Bir Hak dostu, zamanın kıymetini iyi idrak ederek gaflete düşmememiz ve günlerimizi lâyıkıyla değerlendirebilmemiz hususunda şu tavsiyelerde bulunur: "Zaman zaman hastahanelere giderek hastaları ziyaret et! O muzdaripler gibi hastalıklara müptelâ olmadığını ve üzerindeki sıhhat nîmetini düşünerek hâline şükret! Zaman zaman hapishânelere giderek oradaki mahkumların binbir ıztırapla dolu zindan hayatlarını tefekkür et!Cinâyetlerin bir anlık gaflet ve cinnet neticesinde işlendiğini,diğer taraftan mazlum olarak hapse düşüp o cefâya katlananların da bulunduğunu,onların yerinde kendinin de olabileceğini düşün! Allah Teâlâ seni bu hâle düşmekten muhâfaza ettiği için O'na şükret! Oradakilerin selâmeti için de duâ et! Sonra kabristanlara git,oradaki mezartaşlarından hâl lisânı ile yükselen sessiz feryâd u figanları dinle.Ömür nimetini kaybettikten sonra pişman olmanın bir fayda vermeyeceğini düşünerek vakitlerinin kıymetini bil! Mezarda yatanlar için bir Fâtiha oku ve bundan sonraki günlerini hamd,şükür ve zikir ile değerlendirmeye gayret et!" Demek ki bir mü'min, Cenâb-ı Hakk'ı hiçbir zaman ve mekânda unutmadan yaşamaya gayret etmedilidir.Nitekim Cenâb-ı Hak şöyle buyurur: "Allâh'ı unutan ve bu yüzden Allâh'ın da onlara kendilerini unutturduğu kimseler gibi olmayın!İşte onlar fâsık olanalardır." (el-Haşr,19) (Toplumun Kalbindeki Yara İsraf)
- Ezelden aşk ile biz yâne geldik! Hakikat, şem'ine pervâne geldik! Tenezzül eyleyip vahdet ilinden, Bu kesret âlemini seyrâne geldik.. (Osmanlı)
- Kusursuz bir talebe arzu ediyorsak, kusursuz bir eğitimci olmaya mecbûruz. (Eğitimde 101 Adım)
- Âyinedir bu alem her şey Hak ile kaim Mir’at-ı Muhammed’den Allah görünür daim (Emsalsiz Örnek Şahsiyet: Hazret-i Muhammed Mustafa (s.a.v.))
- Hazret-i Dâvûd'un şu duâsı ne güzeldir: "Allah'ım! Sen'den Sen'i sevmeyi, Sen'i seven kişiyi sevmeyi (ve ancak) Sen'in sevgine ulaştıran ameli isterim..." •Tirmizî, Deavât,72• (Peygamber Edebi)
- “İnsanlardan öyleleri vardır ki: onlar hayra anahtar, şerre de kilittirler. Öyleleri de vardır ki, şerre anahtar, hayra kilittirler.” (En Büyük Nimet)
- Hakikaten Biz,bu Kuran'da insanlar için Her türlü misali sayıp dökmüşüzdur.Fakat tartışmaya en düşkün insandır. Kehf 54 (İslam Nazarında Akıl ve Felsefe)
- On yarım adam, bir tam adam etmez. (Hizmet ve Adabı)
- Allah Resûlü'nün (sav) ashabını yetiştirme usuldür. (İmandan İhsâna Hak Yolculuğu)
- "Alçakça söylenen söze karşılık vereyim deme, çünkü o sözün sahibinde onun gibi daha nice düşük sözler vardır. Cevabınıza yine onlarla cevap verir." (O'nun (s.a.v.) Eğitim Lisanı)
- Bunları derin derin tefekkür edebilirsek, hidayet ve Hakk’a vuslat yolu olan cennet yolunda koşmaya başlarız. (İtikatta, İbadette ve Muamelatta İhlas ve Takva)
- "Ne kadar okursan oku, bilgine yakışır şekilde davranmazsan câhilsin demektir. Şeyh Sâdî-i Şîrâzî (Hakk'a Adanmış Gençlik)
- Geçmiş kavimlerin yaşadıkları, sebep ve neticeleriyle müşâhede edildiği takdirde, istikbâl için doğru yönü gösteren bir pusula olur. (İslam Tefekkür Ufku)
- Bir insana nâdanlarla harman yeri darken, dostlarla iğnenin deliği geniş gelir. (Hüdayi'nin Ziyafet Sofrası'ndan)
- Filistin'de hâlâ çocuklara en çok konulan isimlerin başında "Abdülhamid" gelmektedir. Filistinliler; "Biz Abdülhamid'in yetimleriyiz." diyerek onu hayırla yâd etmektedirler. (Faziletler Medeniyeti 1)
- İslam nazarında iman; kalp ile tasdik, dil ile ikrar suretinde gerçekleşir. (Kâinat, İnsan ve Kur'ân'da Tefekkür)
- ماَ لاَ يُدْرَكُ كُلُّهُ، لاَ يُتْرَكُ كُلُّهُ: Bir şey tamamen elde edilemiyor diye, bütünüyle de terk edilmez. (En Büyük Nimet)