Aşkname - Mevlana Celaleddin-i Rumi Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap

Aşkname kimin eseri? Aşkname kitabının yazarı kimdir? Aşkname konusu ve anafikri nedir? Aşkname kitabı ne anlatıyor? Aşkname PDF indirme linki var mı? Aşkname kitabının yazarı Mevlana Celaleddin-i Rumi kimdir? İşte Aşkname kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Mevlana Celaleddin-i Rumi

Yayın Evi: Kitapmatik Yayınları

İSBN: 9786055176129

Sayfa Sayısı: 357

Aşkname Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

İki İlahi Aşık Mevlana ve Şems, yani bu iki ilahi aşık, bir köşeye çekildiler ve kendilerini tamamen Hakk'a verdiler. Bu gönül aleminde günlerce gecelerce sohbetlere daldılar. Bu dalış öyle ulvi bir dalıştı ki birbirlerinde kendilerini ve Yüce Allah'ın eşsiz güzelliklerinin tecellilerini gördüler.

(Arka Kapak)

Aşkname Alıntıları - Sözleri

  • Dokunamadığım.. Göremediğim.. Dindiremediğim bir acı taşıyor yüreğim. Biraz yalnızlık, biraz hüzün, biraz çaresizlik.. ...~...
  • Gönlüne girmek, gönül sahibine yâr olmak lazım. Bütün peygamberlerin, gayesi gönüldür ve insan kendisini bilince her şeyi bildi demektir.
  • Şu hayatta tek başına inzivada kalarak, sadece kendi sesinin yankısını duyarak, Hakikat’i keşfedemezsin. Kendini ancak bir başka insanın aynasında tam olarak görebilirsin.
  • Başına ne gelirse gelsin karamsarlığa kapılma. Bütün kapılar kapansa bile, O sana kimsenin bilmediği gizli bir patika açar. Sen şu anda göremezsen de, dar geçitler ardında nice cennet bahçeleri var. Şükret! İstediğini elde edince şükretmek kolaydır. Dileğin gerçekleşmediğinde de şükret.
  • Her kim sırrını saklar ise çabucak muradına erişir. Tohum toprak içinde gizlenince, onun gizlenmesi, bahçenin yeşillenmesi ile neticelenir.
  • Her ağlamanın sonu gülmektir. Su nereye doğru akarsa orası yeşerir; gözyaşı nereye dökülür ise oraya rahmet iner.
  • El, ayak da sadece gönlün emrine tabidir. Gönül isterse ayak, raksa girer yahut yavaş yürürken birden hızlanır. Gönül isterse el, parmaklarla hesaba girişir yahut kitap yazar. Gizli bir el, eli hükmü altına almıştır. Gizli el içeride durur, dışarıda ten vardır. El, gönlün dilediği her şeyi yapar. Gönül dilerse el, düşmana bir ejderha kesilir. Gönül dilerse sevgiliye yardımcı olur. Gönül dilerse el, yemek için kepçe olur, yeri gelir on batmanlık gürz olur. Bu beş duygu da aynı tarzda gönle tabidir. Onun muradınca ve onun emrine göre iş görür. Gönül ne tarafı işaret ederse beş duygu da eteklerini toplayıp o tarafa gider.
  • Kılavuzun daima yüreğin olsun, omzun üstündeki kafan değil.
  • Âşıklarla başa çıkacak gücün yoksa eğer Aşka öyleyse ne diye hayret ediyorsun etme
  • Sen benim; Yaradan'dan ötürü yaradılanı sevişim, Bir adım gelene on adım gidişimsin Ve herkesi olduğu gibi kabul edişimsin. Sen benim; yalandan ve sahteden kaçışım, Riyadan bıkışım, gerçeği arayışımsın Ve nihayet doğrunun tadına varışımsın. Sen benim; haksızlığa ve zulme baş kaldırışım, Mazluma kucak açışım, zalime düşmanca bakışımsın Ve mağdurdan yana tavır alışımsın. Sen benim; bugünüme şükür ve yarınıma dua edişim, Azla yetinişim, çoğa göz dikmeyişimsin Ve kapanmayan avuç içimsin. Sen benim; hayat ve kaderle inatlaşmam, Ekmek için kavgam, bitmek tükenmek bilmeyen davamsın Ve zorluklara karşı yılmayışımsın. Sen benim; menfaate ve çıkara tepkim, Almak için verene öfkem, ille de karşılık bekleyene lanetimsin Ve alayına isyan edişimsin. Sen benim; ahlaksızlık ve yozlaşmayla mücadelem, Para için kendini satana küfredişim, başkalaşana verip veriştirişimsin Ve eskiyi özleyişimsin. Sen benim; duygusal yaradılışım, En ufak şeyi kafaya takışım, kolay unutamayışımsın Ve bundan bir türlü sıyrılamayışımsın. Sen benim; sonsuz sadakatim, Merhametim, hissiyatım, şefkatimsin Ve aman diyene yüz çevirmeyişimsin. Sen benim; her şeye rağmenim, Asla pes etmeyişim, başımı öne eğmeyişimsin Ve ümidimi yitirmeyişimsin. Sen benim; yaşama ülküm, Namusa olan düşkünlüğüm, namussuzluğa küskünlüğümsün Ve gururum, onurumla olan bütünlüğümsün. Sen benim; karakterim ve kişiliğim, Fikrim, hissimsin Ve hayata bakışımsın
  • İç alemimizde kirliliğin bir zerresi bile, dıştaki kirden yüz bin kat daha kötü ve çirkindir. İçteki o kiri, hangi su temizler? Ancak birkaç damla gözyaşı. Ama her gözyaşı da değil ha! Belki bir şey görebilen gerçek bir gözün akıttığı saf ve temiz gözyaşı.
  • Sabır nedir? Dikene bakıp gülü, geceye bakıp gündüzü tahayyül edebilmektir... Gökteki ayın hilalden dolunaya varması için zaman gerekir.
  • Yaradan’ı hangi kelimelerle tanımladığımız, kendimizi nasıl gördüğümüze ayna tutar. Şayet Allah dendi mi öncelikle korkulacak, utanılacak bir varlık geliyorsa aklına, demek ki sende korku ve utanç içindesin çoğunlukla... Yok, eğer Allah dendi mi evvela aşk, merhamet ve şefkat anlıyorsan, sende de bu vasıflardan bolca mevcut demektir.
  • "Gerçek sevgilide suret yoktur. Güneş ışıkları duvara vurunca duvar parlaktır, güzeldir. Fakat bu güzellik, bu parlaklık duvarda değil güneştedir. Duvar yıkılsa dâhi güzellik güneşte bâkidir. O halde kerpiçe değil, güneşe gönül vermek gerek."
  • İlimsiz bir beden,susuz bir şehir. Şems-i Tebrizi

Aşkname İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Mevlana’nın rubaileri ve ‘Makalât’(konuşmalar) adlı eserden oluşan bir kitap. Makalât ise Şems’in Konya’da yaşadığı yıllarda verdiği vaazlardan oluşmuştur. Kitapın içeriğinde Mevlana Müzesindeki eserlerden, Mesnevi’den ve çeşitli mektup vb kaynaklardan yararlanılmıştır. Mesnevi hep okumak istediğim fakat daha okuyamadığım, okuyacaklarım arasında beklerken bu kitapta onun içinden alıntılar olması güzeldi. Şems-i Tebrizi hakkında bilgi vererek, hikmetli sözleriyle başlıyor. Devamında Mevlana ile yollarının kesiştiği ilk karşılaşmaları ile akıp giden ilahi konuşmalar yer alıyor. Tasavvuf arayışı, İlahi aşk, insanlık, kulluk konuları etrafında dönen sohbetleri ve Şems’in Konya’dan gidişiyle can evinden yaralanan Mevlana’nın aşkla dolu en içli gazellerini okuyacaksınız. Ayrılık ile daha verimli olup Mevlana olabilmesi için lazım olanın bu olduğu belirtiliyor. Aynı zamanda içerisinde 139 hikmet ve Şems’in 40 kuralı da yer alıyor. Okuyacak olanlara şimdiden iyi okumalar dilerim (Ayşe Aytekin)

Kitabı almaktaki en büyük sebebim Mevlana ve Şems Tebrizi hazretlerini çok sevmemdi. Kitabın dili birazcık ağır. Bazı yerlerini 2 belki 3 defa okudum, anlatmak istediğini anlamak için. Kitap bölüm bölüm ayrılıyor. Bölümlerin her birinde hikayeler yer alıyor. Sonunda da Rubailer den alıntılar bulunmaktadır. Hikayeler ile birbirini çok güzel tamamlamışlar. Bu iki önemli insanı biraz daha yakından tanıdığım için çok mutlu oldum. Okumanızı tavsiye ederim. Bana çok şey kattığına inanıyorum. İyi ki okumuşum dediğim kitaplar arasına katıldı. Bu iki büyük insana sonsuz saygılar.. Ben Tutku yayınevi baskısını okudum bu arada. Onlara da emeği geçenlere de teşekkürler.. Keyifli okumalar.. :) (Elif Ünal)

Mevlana'yı çok sevdiğim için onu anlatan elime geçen hemen hemen her kitabı okuyorum... Gerçek aşktan ziyade ilahi aşkı ile birbirlerine sadık iki dosttu anlatan "şems ve mevlana" bu kitabı anlayarak okumanızı tavsiye ederim.... (Hatiجe)

Aşkname PDF indirme linki var mı?

Mevlana Celaleddin-i Rumi - Aşkname kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Aşkname PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Mevlana Celaleddin-i Rumi Kimdir?

Mevlâna 30 Eylül 1207 yılında bugün Afganistan sınırları içerisinde yer alan Horasan Ülkesi'nin Belh şehrinde doğmuştur. Mevlâna'nın babası Belh Şehrinin ileri gelenlerinden olup, sağlığında 'Bilginlerin Sultânı' ünvanını almış olan Hüseyin Hatibi oğlu Bahâeddin Veled'tir. Annesi ise Belh Emiri Rükneddin'in kızı Mümine Hatun'dur.

Sultânü'I-Ulemâ Bahaeddin Veled, bazı siyasi olaylar ve yaklaşmakta olan Moğol istilası nedeniyle Belh'den ayrılmak zorunda kalmıştır. Sultânü'I-Ulemâ 1212 veya 1213 yıllarında aile fertleri ve yakın dostları ile birlikte Belh'den ayrıldı.

Sultânü'I-Ulemâ'nın ilk durağı Nişâbur olmuştur. Nişâbur şehrinde tanınmış mutasavvıf Feridüddin Attar ile de karşılaştılar. Mevlâna burada küçük yaşına rağmen Feridüddin Attar'ın ilgisini çekmiş ve takdirlerini kazanmıştır.

Sultânü'I Ulemâ Nişabur'dan Bağdat'a ve daha sonra Kufe yolu ile Kâ'be'ye hareket etti. Hac farizasını yerine getirdikten sonra, dönüşte Şam'a uğradı. Şam'dan sonra Malatya, Erzincan, Sivas, Kayseri, Niğde yolu ile Lârende'ye (Karaman) geldiler. Karaman'da Subaşı Emir Musâ'nın yaptırdıkları medreseye yerleştiler.

1222 yılında Karaman'a gelen Sultânü'/-Ulemâ ve ailesi burada 7 yıl kaldılar. Mevlâna 1225 yılında Şerefeddin Lala'nın kızı Gevher Hatun ile Karaman'da evlendi. Bu evlilikten Mevlâna'nın Sultan Veled ve Alâeddin Çelebi adlı iki oğlu oldu. Yıllar sonra Gevher Hatun'u kaybeden Mevlâna bir çocuklu dul olan Kerrâ Hatun ile ikinci evliliğini yaptı. Mevlâna'nın bu evlilikten de Muzaffereddin ve Emir Alim Çelebi adlı iki oğlu ile Melike Hatun adlı bir kızı dünyaya geldi.

Bu yıllarda Anadolu'nun büyük bir kısmı Selçuklu Devleti'nin egemenliği altında idi. Konya'da bu devletin baş şehri idi. Konya sanat eserleri ile donatılmış, ilim adamları ve sanatkarlarla dolup taşmıştı. Kısaca Selçuklu Devleti en parlak devrini yaşıyordu ve Devletin hükümdarı Alâeddin Keykubâd idi. Alâeddin Keykubâd Sultânü'I-Ulemâ Bahaeddin Veled'i Karaman'dan Konya'ya davet etti ve Konya'ya yerleşmesini istedi.

Bahaeddin Veled Sultanın davetini kabul etti ve Konya'ya 3 Mayıs 1228 yılında ailesi ve dostları ile geldiler. Sultan Alâeddin kendilerini

muhteşem bir törenle karşıladı ve Altunapa (İplikçi) Medresesi'ni ikametlerine tahsis ettiler.

Sultânü'l-Ulemâ 12 Ocak 1231 yılında Konya'da vefat etti. Mezar yeri olarak, Selçuklu Sarayının Gül Bahçesi seçildi. Halen müze olarak kullanılan Mevlâna Dergâhı'ndaki bugünkü yerine defnolundu.

Sultânü'I-Ulemâ ölünce, talebeleri ve müridleri bu defa Mevlâna'nın çevresinde toplandılar. Mevlâna'yı babasının tek varisi olarak gördüler. Gerçekten de Mevlâna büyük bir ilim ve din bilgini olmuş, İplikçi Medresesi'nde vaazlar veriyordu. Vaazları kendisini dinlemeye gelenlerle dolup taşıyordu.

Mevlâna 15 Kasım 1244 yılında Şems-i Tebrizi ile karşılaştı. Mevlâna Şems'de 'mutlak kemâlin varlığını' cemalinde de 'Tanrı nurlarını' görmüştü. Ancak beraberlikleri uzun sürmedi. Şems aniden öldü.

Mevlâna Şems'in ölümünden sonra uzun yıllar inzivaya çekildi. Daha sonraki yıllarda Selâhaddin Zerkubi ve Hüsameddin Çelebi, Şems-i Tebrizi'nin yerini doldurmaya çalıştılar.

Mevlana Celaleddin-i Rumi Kitapları - Eserleri

  • Mesnevi'den Seçmeler
  • Mesnevi Cilt 1
  • Mesnevi Cilt 4
  • Fihi Ma Fih
  • Gül Bahçesi
  • Mesnevi'de Geçen Hikayeler
  • Kalem Yazamadı Aşkı
  • Dost Görünen Düşman
  • Mesnevi
  • Toprak Gibi Ol
  • Aşkname
  • Ya Olduğun Gibi Görün Ya Göründüğün Gibi Ol
  • Rubailer
  • Aşk Şehri
  • Akarsu Gibi Ol
  • Mecalis-i Seba (Yedi Meclis)
  • Bir Demet Gül
  • Mesnevi Bahçesi
  • Divan-ı Kebir
  • Mesnevi Hikayeleri
  • Aşk'a Gel
  • Aşk ve Dergah
  • Aşk- ı Gizem
  • Mesnevi Cilt 2
  • Mesnevi Cilt 3
  • Mesnevi Cilt 5
  • Mesnevi Cilt 6
  • Ben Bende Değil
  • Mevlana
  • Eserlerinden Seçmeler
  • Deniz Gibi Ol
  • Veciz sözler
  • Sufinin Yolu
  • Gece Gibi Ol
  • Güneş Gibi Ol
  • Herkes İçin Mesneviname
  • Aşktan Doğduk Biz
  • Aşk-ı Lamekan
  • Mesnevi'den Erotik Hikayeler
  • Mektubat
  • Mesnevi ve Şerhi
  • Mevlana'dan Seçmeler
  • Aşk de Ötesini Bırak Mevlana'dan Öyküler
  • Mesnevi'den Her Güne Bir Hikmet
  • Ne Olursan Ol
  • Divân-ı Kebir'den Seçmeler
  • Gerçek Aşk
  • Mesnevi'den Çocuklara Seçme Hikayeler
  • Etme; Külliyat-ı Şems-i Tebrizi Güldestesi
  • Yedi Öğüt
  • Mesnevi Aşk Şeriatı
  • Seçme Rubailer
  • Mesneviden Seçmeler
  • Kızıl Postun Eşiğinde
  • Sır Tutabilir misin?
  • Mevlana'dan Ruha Dokunan Düşünceler
  • Aşk
  • Mesnevi-i Şerif
  • The Love Poems of Rumi
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 1
  • Ben Sağırım Efendim
  • Şems ile Sohbet
  • Can Yücedir Göklerden
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 4
  • Sabır Kapısı
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 5
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi
  • Mesnevi (6 Cilt Takım)
  • Aşk Dile Gelince
  • Mesnevi'den Seçmeler
  • Mesnevi’de İnsan
  • Aşk Şiirleri
  • Eşq Pərvanəsi
  • Mesnevi Tercümesi Cilt - 2
  • Mesnevi Tercümesi Cilt - 3
  • Mesnevi Tercümesi Cilt - 5
  • The Masnavi
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi 2
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 8
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 2
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 3
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 4
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 6
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 7
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 9
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 10
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 11
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 12
  • Mesnevi-i Şerif Şerhi - 13
  • Mesnevi
  • Mesnevi 1
  • Mesnevi 2
  • Mesnevi 3
  • Mesnevi 4
  • Mesnevi 5
  • Mesnevi 6
  • Canan ile Sohbet
  • Maşuk ile Sohbet
  • Mesnevi'den Seçmeler
  • Divan-ı Şems
  • Mesnevi Dünya Rüyası
  • Mevlana'dan Masallar Set
  • Sen Allah’a Güven
  • Rumi Mecalis-i Seb'a Yedi Vaaz
  • Bütün Eserleri Seçmeler
  • Ölü Gibi Ol
  • Mesnevi Cilt 4-5-6
  • Mesnevi-i Manevi
  • Fihi Ma-fih ve Mecalis-i Seba'dan Seçmeler
  • Rumi
  • Mesnevi Tercümesi Cilt - 1
  • Mesnevi Tercümesi Cilt - 4
  • Mesnevi Tercümesi Cilt - 6
  • Fihi Ma Fih'ten Seçmeler
  • Mesnevi'den Hikayeler
  • Mesnevi (2 Cilt) & Manzum Tercüme
  • Mevlana Celaleddin Rumi'nin BÜTÜN ESERLERİNDEN SEÇMELER
  • Dert Etme Dua Et
  • Mesnevi'den Seçmeler
  • Akıllı Papağan
  • Dörtlükler - Rubailer
  • Mesnevî-i Muradiye
  • Makalat
  • Mevlana'nın Mesnevi'sinden Hikâyeler

Mevlana Celaleddin-i Rumi Alıntıları - Sözleri

  • "Nice dualar vardır ki ziyanın, helâk olmanın bedduanın ta kendisidir. Yüce Rabbimiz onları kereminden dolayı kabul etmez." (Mesnevi'de Geçen Hikayeler)
  • Orada çıxış edən hər bir alim ya keçmiş alimlərin sözünü, ya da övliyalardan bir kəramət danışırdı. Onlara diqqətlə qulaq asan Şəms dözə bilməyib dedi: - Nə vaxta qədər başqalarının sözü ilə zaman keçirəcəksiniz? Nə vaxt "qəlbim Rəbbimdən rəvayət etdi" deyəcəksiniz? Nə üçün başqalarının əsası ilə gəzirsiniz? Haradadır sizin sözləriniz? Haradadır sizin əsərləriniz? Sizin öz qəlbinizin sözü yoxdurmu? (Eşq Pərvanəsi)
  • “Cânım benim, ümitsizliğe düşme. Bütün canların ümidi gayb âleminden çıkageldi.” (Aşk Şehri)
  • Senin Allah demen, Allah'ın (c.c.) lebbeyk kulum -buyur kulum demesidir. Allah (c.c.) isminin zikrini herkese nasip eder mi, bunu sana nasip etmesi az şey mi? (Mesnevi'de Geçen Hikayeler)
  • 'Şimdi sorarım sana, Hangi aşk daha büyüktür ? Anlatılarak dile düşen mi, Anlatılamayıp yürek deşen mi ?' (Canan ile Sohbet)
  • Altı kişinin kusurlarını, ayıplarını arkasından söylemek gıybet olmaz: 1. Günah işlemesine engel olmak için söylemek. Bir kimse, babasından gizli haram, günah ve suç işleyince, babasının engel olacağını bilenin, babasına söylemesi veya yazarak bildirmesi gıybet olmaz. Mani olacağı bilinmiyor veya fitne çıkacağı tahmin ediliyorsa elbette haber verilmez. Çünkü düşmanlığa sebep olur. 2. Kusur işleyene acıdığı için söylemek. Bir şeyi bilmeyene nasihat vermek, satılmakta olan malın kusurunu müşteriye haber vermek, evlenecek erkeğe, nikah edeceği kızın ayıbını, kusurunu veya evlenecek kıza, evleneceği erkeğin ayıbını kusurunu haber vermek gıybet olmaz. 3. Müslümanları onun şerrinden, kötülüğünden korumak için söylemek. İnsanları haksız yere döveni, mallarını gasp edeni, çalanı, yahut dili ile söverek, iftira ve gıybet ederek zarar vereni söylemek gıybet olmaz. 4. Bir âlime söyleyip, o kusurun dindeki hükmünü (fetvasını) öğrenmek için söylemek. 5. O kusur, ona isim olmuşsa, onu bu isimle tanıtmak mecburiyetinde olmak. 6. Din düşmanlarını, İslâmiyet'i yanlış anlatanları ve yazanları Müslümanlara açıklayıp haber vermek. İnsanlar arasında bir hastalık hâline gelen gıybetten, bunları yapanları sakındırmalıdır. Bu, hem ona, hem de topluma en büyük hizmettir. (Gece Gibi Ol)
  • "Aynan, bilir misin, neden gammaz değil? Yüzünden tozu, pası silinmemiş de ondan!" (Mesnevi-i Şerif Şerhi - 1)
  • Peki gönül dediğin nedir? Senin bağında açılmış bir çiçek. (Divân-ı Kebir'den Seçmeler)
  • Varlık yoklukta gizlenmiştir. (Mesnevi'den Her Güne Bir Hikmet)
  • Gerçekten de ben Rabbime gidiyorum 37/99 O'na tevekkül ederim. O bana yeter. (Bütün Eserleri Seçmeler)
  • Gelecek, onu görene kadar şekilsizdir. Bir parayı havaya attığında iki olası gelecek vardır, birinde para yazı gelir, diğerinde tura, ama sen görene kadar ikisi de değildir." (Ben Bende Değil)
  • Kendi tuzağına tutulmuşsun, nasıl avcılık bu? Kendi evini soymadasın,ne biçim hırsızsın sen? (Aşk Şehri)
  • "Aslında uzak düşen kişi, yine vuslat zamanını arar." (Mesnevi-i Şerif Şerhi - 1)
  • Mizacım gereği hiçbir kalbin kırılmasını istemem. (Fihi Ma Fih)
  • Allah der ki; Kimi benden çok seversen onu senden alırım. Ve ekler; Onsuz yaşayamam deme, seni onsuz da yaşatırım. Ve mevsim geçer, gölge veren ağaçların dalları kurur, Sabır taşar, Canından saydığın yar bile bir gün el olur. Aklın şaşar, dostun düşmana dönüşür. Düşman kalkar dostun olur. Öyle garip bir dünya, Olmaz dediğin ne varsa olur. Düşmem dersin düşersin. Şaşmam dersin şaşarsın. En garibi de budur ya; Öldüm der durur yine de yaşarsın… Mevlana Celaleddin Rumi Fazla söze gerek bırakmamış Mevlana: Onsuz yaşayamam deme, seni onsuz da yaşatırım……… (Mesnevi)
  • "Maddi bedenlerimiz, sûretlerimiz ve dış görüşümüz birer testi gibidir. Güzellik ise ilâhi bir şaraptır. Cenab-ı Hakk, bana Leyla'nın suretinde şarap sunmaktadır. Sizin onu görmeniz, benim görmemden çok farklıdır." (Gül Bahçesi)
  • Sen beni bıraktın da derdin bırakmadı. Hakikaten de derdin, gamın, senden vefalıymış! (Seçme Rubailer)
  • İnsanların çoğu, insan yiyen canavar gibidir. Onların selam vermelerine pek güvenme. Emin olma... Hepsinin gönülleri şeytan yatağıdır. Kendileri de insan şeytanıdır. (Gül Bahçesi)
  • Öyle bir arkadaş istiyorum ki, benim derdimi kendine dert edinsin.Fakat öyle kendinden geçsin ki neşe ile gamı birbirinden ayırt edemesin. (Aşk'a Gel)
  • Nice tatlılar vardır ki şeker gibidir, fakat o şeker içinde zehir gizlidir. (Mesnevi)