Atatürk'ten Hatıralar - 4 - Kahraman Yusufoğlu Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Atatürk'ten Hatıralar - 4 kimin eseri? Atatürk'ten Hatıralar - 4 kitabının yazarı kimdir? Atatürk'ten Hatıralar - 4 konusu ve anafikri nedir? Atatürk'ten Hatıralar - 4 kitabı ne anlatıyor? Atatürk'ten Hatıralar - 4 PDF indirme linki var mı? Atatürk'ten Hatıralar - 4 kitabının yazarı Kahraman Yusufoğlu kimdir? İşte Atatürk'ten Hatıralar - 4 kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Kahraman Yusufoğlu
Yayın Evi: Yılmaz Yayın
İSBN: 110734009151
Sayfa Sayısı: 174
Atatürk'ten Hatıralar - 4 Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Kahraman Türk kadını! Sen yerlerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde yükselmeye layıksın.
***
Dünyada hiçbir milletin kadını, ‘Ben Anadolu kadınından fazla çalıştım, milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte, Anadolu kadını kadar emek verdim’, diyemez.
***
Erkeklerden kurduğumuz ordumuzun hayat kaynaklarını kadınlarımız işletmiştir. Çift süren, tarlayı eken, kağnısı ve kucağındaki yavrusu ile yağmur demeyip, kış demeyip cephenin ihtiyaçlarını taşıyan hep onlar, hep o yüce, o fedakâr, o ilahi Anadolu kadını olmuştur. Bundan ötürü hepimiz bu büyük ruhlu ve büyük duygulu kadınlarımızı, şükranla ve minnetle sonsuza kadar aziz ve kutsal bilelim.
***
Anaların bugünkü evlâtlarına vereceği terbiye, eski devirlerdeki gibi basit değildir. Bu sebeple kadınlarımız, erkeklerden daha çok aydın, daha çok feyizli, daha fazla bilgin olmaya mecburdurlar!
Atatürk'ten Hatıralar - 4 Alıntıları - Sözleri
- -Kahraman Türk kadını! Sen yerlerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde yükselmeye layıksın.
- Kadınlarımız, hatta erkeklerden daha çok aydın, daha çok feyizli, daha fazla bilgin olmaya mecburdurlar.
- Tarih geleceğin aynasıdır. O aynaya hakkıyla bakmasını bilenler geleceğe daha emin adımlarla yürürler.
- "Dünyada hiç bir milletin kadını" Ben Anadolu Kadını'ndan fazla çalıştım. Milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte Anadolu kadını kadar emek verdim,' diyemez! "
- "Bizim sosyal toplumumuzun başarızlığının sebebi, kadınlarımıza karşı gösterdiğimiz ilgisizlikten ileri gelmektedir.
- Bizim toplumumuz için ilim ve fen lüzumlu ise, bunları aynı derecede hem erkek ve hem de kadınlarımızın elde etmeleri gerekir.
- Hiçbir millet aynen diğer bir milletin taklitçisi olmamalıdır. Çünkü böyle bir millet ne taklit ettiği milletin aynı olabilir, ne de kendi milliyeti içinde kalabilir. Bunun sonucu şüphesiz ki zarardır.
- Bizim toplumumuz için ilim ve fen lazım ise, bunları aynı derecede hem erkek hem de kadınlarımızın iktisap etmesi lâzımdır. Kadınlar, içtimaî hayatta erkeklerle birlikte yürüyerek birbirinin yardımcısı ve destekçisi olacaklardır.
- Kadın ve erkek birbirini tamamlayan iki yarım olarak görmeyip birbirlerine üstünlük sağlamaya çalıştıkları müddetçe o toplumda huzur ve güven asla yer almaz.
- Türkiye, medeni bir millet olamaz. Çünkü Türkiye halkı iki parçadan oluşmuştur. Kadın ve erkek diye iki kısma ayrılmıştır, halbuki toplum aynı amaca bütün kadınları ve erkekleriyle beraber yürümezse ilerlemesi ve medenileşmesine bilimsel olarak imkân yoktur.
- Kadın ve erkek birbirini tamamlayan iki yarım olarak görmeyip birbirlerine üstünlük sağlamaya çalıştıkları müddetçe o toplumda huzur ve güven yer almaz.
- Mustafa Kemal'i halk ile beraber görünce, mürai yobazlar kaybolup giderlerdi. O kalabalıktan ürken ve kalabalığı kendilerinden iki üç asker kordonu ötede tutan diktatörlerin aksine, nefesine nefesi karışan kalabalıkta kuvvet bulurdu.
- Kahraman Türk kadını! Sen yerlerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde yükselmeye layıksın.
- Kadınlarımızın için asıl mücadele alanı, asıl zafer kazanılması gereken alan biçim ve kılıkta başarıdan çok; ışıkla, bilgi ve kültürle, gerçek faziletle süslenip donanmaktır.
- İnsan topluluğu kadın ve erkek denilen iki cins insandan mürekkeptir. Kabil midir ki, bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünlüğü ilerleyebilsin. Mümkün müdür ki, bir cismin yarısı toprağa zincirlerle bağlı kaldıkça öteki kısmı göklere yükselebilsin.
Atatürk'ten Hatıralar - 4 İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Kahraman Yusufoğlu'nun, Atatürk hatıraları ile ilgili neredeyse tüm kitaplarını okudum. Şiddetle tavsiye ederim. (: Kitaplarının ince olduğuna bakmayın içerik bakımından gayet zengin ve ilk defa okuyacağınız hatıratlar sizleri hüzünlendirse de genellikle yüzde tatlı bir tebessüm bıraktırıyor. (Şule)
Atatürk'ün Türk kadınına verdiği değeri ve önemi anlatan güzel bir kitap... Atatürk'ün aşkları, evliliği ve kurtuluş mücadelemizde görev alan kadınların hayatları hakkında da bilgiler vermekte... (Mehtap Akbudak)
Atatürk'ten Hatıralar - 4 PDF indirme linki var mı?
Kahraman Yusufoğlu - Atatürk'ten Hatıralar - 4 kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Atatürk'ten Hatıralar - 4 PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Kahraman Yusufoğlu Kimdir?
Kahraman Yusufoğlu Kitapları - Eserleri
- Sofra Sırları
- Ne Mutlu Türküm Diyene
- Geldikleri Gibi Giderler
- Askeri Deha
- Anadolu Güneşi
- Atatürk'ten Hatıralar - 4
- Çankaya Yolunda
- Hatıralar Işığında Atatürk ve Cumhuriyet Halk Fırkası
- İnönü ve Yakın Tarih Sırları
- Hayatın İçinden Türkçe Dualar
Kahraman Yusufoğlu Alıntıları - Sözleri
- '' -Gazi Paşa ne diye esvapların eteğini kestirmiş? -Etek öpmeyi kaldırmış da ondan! '' (Çankaya Yolunda)
- Sofraya hep Türk garsonlar hizmet etmekte idi. Bunlardan bir tanesi heyecanlanarak, elindeki büyük bir tabakla birdenbire yere yuvarlandı. Yemekler de halılara dağıldı. Misafirler utançlarından kıpkırmızı kesildiler. Fakat Atatürk, Kral'a eğilerek: -Bu millete her şeyi öğrettim, fakat uşaklığı öğretemedim!, dedi. (Sofra Sırları)
- "Bayrak, bir milletin istiklal alametidir. Düşman da olsa hürmet etmez lazımdır. Bayrağı oradan kaldırıp topun üzerine koyunuz." Mustafa Kemal Atatürk (Geldikleri Gibi Giderler)
- Atatürk, Kastamonu'yu ziyaret ettiğinde kışlaya da uğramıştı. Koğuşları gezdi. Her koğuşta birçok vecizeler vardı. Bir koğuşta büyük bir levha yazılmış şöyle bir ibare vardı: -Bir Türk on düşmana bedeldir. Atatürk bunu görünce birdenbire durdu, yüzü değişti, gözleri daldı. Sonra sert bir sesle tarihe not düşercesine şöyle dedi: "HAYIR, HAYIR! BİR TÜRK DÜNYAYA BEDELDİR." (Anadolu Güneşi)
- "Beni olağanüstü bir kişi olarak yorumlamayınız. Doğuşumdaki tek olağanüstülük Türk olarak dünyaya gelmemdir." -Mustafa Kemal Atatürk (Anadolu Güneşi)
- "Vurulmuş tertemiz alnından, uzanmış yatıyor, Bir Hilal uğruna, ya Rab, ne güneşler batıyor! Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş, asker! Gökten ecdat inerek öpse o pak alnı değer." Mehmet Akif Ersoy (Geldikleri Gibi Giderler)
- Bizim toplumumuz için ilim ve fen lazım ise, bunları aynı derecede hem erkek hem de kadınlarımızın iktisap etmesi lâzımdır. Kadınlar, içtimaî hayatta erkeklerle birlikte yürüyerek birbirinin yardımcısı ve destekçisi olacaklardır. (Atatürk'ten Hatıralar - 4)
- "Efendiler, hepiniz milletvekili olabilirsiniz, bakan olabilirsiniz, hatta cumhurbaşkanı olabilirsiniz, fakat bir sanatçı olamazsınız." Mustafa Kemal Atatürk (Hatıralar Işığında Atatürk ve Cumhuriyet Halk Fırkası)
- -Kahraman Türk kadını! Sen yerlerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde yükselmeye layıksın. (Atatürk'ten Hatıralar - 4)
- Türkiye, medeni bir millet olamaz. Çünkü Türkiye halkı iki parçadan oluşmuştur. Kadın ve erkek diye iki kısma ayrılmıştır, halbuki toplum aynı amaca bütün kadınları ve erkekleriyle beraber yürümezse ilerlemesi ve medenileşmesine bilimsel olarak imkân yoktur. (Atatürk'ten Hatıralar - 4)
- - Unutma ki, Mustafa Kemaller de insandır! Onlar da bazen ağlamak ister! (Sofra Sırları)
- "Bizim sosyal toplumumuzun başarızlığının sebebi, kadınlarımıza karşı gösterdiğimiz ilgisizlikten ileri gelmektedir. (Atatürk'ten Hatıralar - 4)
- "Vatanımız, Türk Milleti 'nin eski ve yüksek tarihi ve topraklarının derinliklerinde varlıklarını sürdüren eserleri ile bugünkü yurttur. Vatan hiçbir kayıt ve şart altında ayrılık kabul etmez ve bütündür." (Ne Mutlu Türküm Diyene)
- Bir insanın milli duygu bilinci içinde kendi topraklarına sahip olması kadar güzel bir duygu yoktur. (Ne Mutlu Türküm Diyene)
- Atatürk, milletine, "Ne mutlu Türküm diyene!" hitabıyla seslendiği zaman, buna bütün mevcudiyeti ve samimiyeti ile inanmıştı. (Geldikleri Gibi Giderler)
- "Yurt toprağı, sana her şey feda olsun. Kutlu olan sensin. Hepimiz senin için fedaiyiz. Fakat sen Türk Milleti'ni ebedi hayatta yaşatmak için feyizli kalacaksın." | Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK. (Ne Mutlu Türküm Diyene)
- Mustafa Kemal'i halk ile beraber görünce, mürai yobazlar kaybolup giderlerdi. O kalabalıktan ürken ve kalabalığı kendilerinden iki üç asker kordonu ötede tutan diktatörlerin aksine, nefesine nefesi karışan kalabalıkta kuvvet bulurdu. (Atatürk'ten Hatıralar - 4)
- Benden sonra, beni benimsemek isteyenler, bu temel mihver üzerinde akıl ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse, manevi mirasçım olurlar. #Atatürk 30 Ağustos Zafer Bayramı'mızda şanlı TÜRK'ün zaferini büyük bir coşkuyla kutlarken, Alparslan'ın açmış olduğu kapıları ilelebet düşmana kapatan, bu topraklarda milli egemenliği etkin kılan, Türk'ün kültürüne, diline ve tarihine sahip çıkan, hayatı, şanı ve zaferleri yüce kişiliği zihinlere bile sığmayan ulu önder Mustafa Kemal ATATÜRK'ü, silah arkadaşlarını ve milletimizin tüm şehitlerini saygı ve minnetle anıyorum. (Ne Mutlu Türküm Diyene)
- Ben batı milletlerini, bütün dünyanın milletlerini tanırım. Fransızları tanırım,Almanları, Rusları ve bütün dünya milletlerini şahsen tanırım ve tanışmam da hârp sahalarında olmuştur,ateş altında olmuştur. Ölüm karşısında olmuştur. Yemin ederek size temin ederim ki,bizim milletimizin manevî kuvveti bütün milletlerin manevî kuvvetinin üstündedir. (Ne Mutlu Türküm Diyene)
- “Ben onları affederim çünkü kalbim vardır. Onlar beni affetmezler çünkü kalpsizdirler.” Mustafa Kemal Atatürk (Çankaya Yolunda)