Ateş Yolu - Stephen King Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Ateş Yolu kimin eseri? Ateş Yolu kitabının yazarı kimdir? Ateş Yolu konusu ve anafikri nedir? Ateş Yolu kitabı ne anlatıyor? Ateş Yolu kitabının yazarı Stephen King kimdir? İşte Ateş Yolu kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Stephen King
Çevirmen: Oya Alpar
Orijinal Adı: Roadwork
Yayın Evi: Altın Kitaplar
İSBN: 9789754054590
Sayfa Sayısı: 270
Ateş Yolu Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Hiç düşünmediğimiz bir zamanda ve ne olduğunu anlamadan bir karabasının ortasında başrol oyuncusu olabiliriz ve cinnetin esrarengiz gücü yakaladı mı bir kez, artık kurtuluş yoktur.
Tıpkı Stephen King’in bu romandaki kahramanı gibi...
Ateş Yolu Alıntıları - Sözleri
- Silahlar yasaklansa yalnızca yasadışı kişiler silah sahibi olur.
- Sen kafanı değiştirmedikçe bütün yerler birbirinin aynı olacaktır, Kendini bok gibi hissediyorsan, etrafında gördüğün her şey sana bok gibi gelecektir.
- “Şimdi bütün kartlarımı açacağım Bay Dawes,” dedi Fenner. “Şimdiye kadar edindiğim deneyimlerime göre,bir insan bu lafı söylüyorsa,artık küçük yalanlarla etrafındakileri kandırmak yerine kuyruklu bir yalan söyleyecek demektir.”
Ateş Yolu İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Bir Babanın Evlat Sevgisi: Ateş yolu için söyleyebileceğim yegane şey hiçbir Stephen King kitabına benzemiyor oluşudur.Bunun nedenine değineceğim. Bart içinde kişilik bölünmesi yaşayan bir karakter.İçinde iki kişilik var.George ve Fred.George daha duygusal,daha uzlaşmacı olan ; Fred ise daha saldırmacı daha yıkıcı tarafı.İyi bir işi,güzel bir karısı olan Bart’ın bir gün yol çalışması için evlerinin yıkılacağını duyması üzerine hayatı tepetaklak olur.Ne yol çalışması duracaktır ne de Bart o evin yıkılmasına izin verecektir. Kitap hakkındaki düşüncelerime gelecek olursak Stephen King’in ikinci az karakterli ama dev kadro olamamış bir romanıydı.Kitap kahraman bakış açısı ile yazılmıştı ve bu sefer tam bir kahraman bakış açısıydı.Bart dışındaki hiçbir karakterin duygu ve düşüncelerini ne anlayabiliyorduk ne bilebiliyorduk. Kesinlikle okurken en zorlandığım Stephen King kitabı oldu.Karakterleri,mekanı,zamanı hiçbir şeye tanıtmadan “Hadi sen büyüdün” der gibi anne kuşun yavru kuşun yuvadan attığı gibi Stephen King de bizi direk kitabın içine itiyor.İlk 50 sayfa şans verirseniz devamı geliyor :) Kitabın ana karakteri olan Bart ise hepimize acı bir gerçeği fısıldıyor adeta.Burası bir spoiler değil o yüzden söyleyebilirim diye düşünüyorum. Hani derler ya annemi gömdüm,babamı gömdüm ama evladımı gömdüğümdeki kadar acı hissetmedim.Hala burnumun ucu sızlıyor diye...Ölen oğlu Charles’ı daima kalbinde tutmak,onun anılarının bulunduğu evden ayrılmak istemeyen bir adam Bart.Bu değerlerine o kadar bağlı ki.Sırf oğlunun anıları gitmesin diye evinden vazgeçmemek için yapacakları sizi çok şaşırtacak,beni çok ağlatan kısımları oldu. Bart’ın kitapta bir sözü vardı bunu paylaşmadan geçmek istemiyorum.”Kadınların sevgileri çok farklıdır.” (L)
hiç beğenmedim..gereksiz betimlemeler.kahramanların beyinlerindeki söylemler ..karışık kişiler.. olaysız ikili diyaloglar.bitirme gereği duymadım bu yüzden (@sevgul)
Bir adamın evi, işi ve ailesi elinden alındığında nasıl bir bunalımın içerisine sürüklendiğini gerçekçi bir yaklaşımla ele alıyor Stephen King. Bart, küçük yaştaki oğlunun ölümüyle kendi içinde kişilik bölünmesi yaşayan bir adamdır. George ve Fred, içinde barındırdığı kişiliklerdir. Biri yükseldiğinde diğeri ona sakin olması gerektiğini söyler. Ying ve Yang gibi. Daha sonra öğreneceğiz ki; Bart ve oğlunun birbirlerine seslendikleri isimlermiş bunlar. Çalıştığı ve oturduğu yer, yapılan yol çalışması içerisinde olduğu için bir anlaşma imzalaması gerekmektedir. Ancak Bart bu işe yanaşmak istemez. Dünya'da kurtarılacak o kadar çok insan varken devletin yeni bir yol yapıp tüm yaşamını kökten değiştirmeye çalışmasını hazmedemez. İlk önce işini kaybeder. Ardında da eşi onu terk eder. Bir süredir aklında olan vahşi planın aşamalarını hızlandırır. Tüm bu süreçte onu bu yoldan vazgeçirmeye çalışan insanlarla karşılaşır. Hatta öyle ki o son sahnede yanında istediği gazeteci bile vazgeçmesini ister. Nitekim Bart, kararını vermiştir. İlk elli sayfada biraz bocaladım. Çok fazla ismin olması kafamı karıştırıyordu. Ancak Stephen King romanlarına yüz sayfa kadar müsamaha göstermeniz önemlidir. Çünkü o sayfadan sonra heyecan ve akıcılık sizi sürükleyip götürecektir. Okumanızı tavsiye ediyorum. (Büşra İlkar)
Kitabın Yazarı Stephen King Kimdir?
Stephen Edwin King (d. 21 Eylül 1947; Portland, Maine), ABD'li hikâye ve roman yazarı.
Genellikle gerilim ve korku türünde eserler vermiştir. Kitaplarının çoğu Türkçe'ye de çevrilmiştir. İlk romanı Göz (Carrie) 1974 yılında yayınlanmıştır. Özellikle 1982 yılında başlayıp, 2005 yılında sona erdirmiş olduğu Kara Kule (The Dark Tower) serisi ile ünlüdür. Pek çok kitabı senaryolaştırılıp beyaz perdeye aktarılmıştır.
İlk profesyonel kısa öykü satışını "The Glass Floor" adlı öyküsüyle Starling Mystery Stories'e yapmıştır(1967). Kendisini tekrar ettiği gerekçesiyle 2002 yılında yazarlığı bıraktığını açıklamıştır. Ancak bu kitaptan sonra birçok yeni eser verdi. Kingin en son romanı 2009 Kasımında yayımlanan Under the Dome (Kubbenin Altında) olup, New York Times En Çok Satanlar listesinde uzun süre 1 numarada kaldı. 2010un Ocak ayında, King yazılmış halde olan ve basılmayı bekleyen iki kitabı daha bulunduğunu açıkladı
Stephen King Kitapları - Eserleri
- Göz
- Maça Kızı
- Medyum
- Karanlık Öyküler
- Yeşil Yol
- Kara Ev
- Christine
- Yüzyılın Fırtınası
- Sadist
- Kara Kule - Jericho Tepesi Savaşı
- Hayvan Mezarlığı
- 22/11/63
- Tom Gordon'a Aşık Olan Kız
- Kubbe'nin Altında
- Duma Adası
- O
- Kujo
- Hayaletin Garip Huyları
- Kemik Torbası
- Yaratık
- Silahşor
- Üç'ün Çekilişi
- Çorak Topraklar
- Büyücü ve Cam Küre
- Anahtar Deliğinden Esen Rüzgar - Kara Kule 8
- Mahşer
- Zifiri Karanlık Yıldızsız Gece
- Kara Kule - Gilead'ın Düşüşü
- Calla'nın Kurtları
- Susannah'nın Şarkısı
- Kule
- Ceset
- Tepki
- Sis
- Karanlık Çökünce
- Kara Kule Silahşör - Yolculuk Başlıyor
- Falcı
- Çağrı
- Ejderhanın Gözleri
- Ruhlar Dükkanı
- Tılsım
- Cep
- Çılgınlığın Ötesi
- Eğlence Parkı
- Doktor Uyku
- Gece Yarısını 2 Geçe
- Gece Yarısını Dört Geçe
- Dolores Claiborne
- Rüya Avcısı
- Buick 8
- Oyun
- Azrail Koşuyor
- Rüyalar ve Karabasanlar
- Rüyalar ve Karabasanlar 2
- Korku Ağı
- Ateş Yolu
- Düzenleyiciler
- Hayatı Emen Karanlık
- Şeffaf
- Colorado Kid
- Yazma Sanatı
- Kurtadamın Döngüsü
- Bay Mercedes
- Ölüm Hücresindeki Fare
- Bir Aşk Hikayesi
- Diriliş
- Kuşku Mevsimi ve Esaretin Bedeli
- Amerikan Vampiri
- Uykusuzluk
- Kim Bulduysa Onundur
- Kara Kule - Silahşör'ün Doğuşu
- Kabuslar Pazarı
- İki Ölü Kız
- Coffey'nin Elleri
- Ölümün En Kötüsü
- Coffey Yeşil Yolda
- Gece Yolcuları
- Ölüm Dansı
- Rüyalar ve Karabasanlar 3
- Son Nöbet
- Gwendy’s Button Box
- Kara Kule - Eve Giden Yol
- Kara Kule - İhanet
- 1922
- Uyuyan Güzeller
- Yüzyılın Suçlusu Blaze
- Yabancı
- The Method of Breathing
- Siyah Takım Elbiseli Adam
- Hekayələr
- If It Bleeds
- Later
- Blockade Billy
- Elevation
- Enstitü
- In the Tall Grass
- Kan Varsa
- You, Human
- Rita Hayworth and Shawshank Redemption
- IT
- Joyland
- Billy Summers
- Everything's Eventual 1408
Stephen King Alıntıları - Sözleri
- silahşor, “gerçek aşk sıkıcı bir şey,” diye tekrarladı. “bağımlılık yaratan herhangi güçlü bir uyuşturucu gibi ve bütün güçlü uyuşturucular gibi de.. (Büyücü ve Cam Küre)
- Bu dünyada efendice oyun kaybedenler de vardır, kederli, somurtkan, küstah ve ağlamaklı olanlar da. Bir de en berbat kaybedenler olabilir. Ronnie işte bunlardandı. (Maça Kızı)
- Kendi kendine, en son ne zaman şöyle içten, katılırcasına güldüm diye sordu. Bana çabalarla dolu kurşuni hayatım boyunca hiç gülmemişim gibi geliyor.. (Azrail Koşuyor)
- " Mutlu gözüküyorsun ama bence bu sadece takındığın bir maske. Bence sen hiç de mutlu değilsin. " . (Çorak Topraklar)
- Bazen insanın elinden gülmekten başka bir şey gelmiyor... Bazen de durum ne kadar kötü olursa olsun dayanamayarak gülüyorsunuz... (Christine)
- ...yedide tekrar uyanırdım ve gün boyunca kendimi başka birinin kabusunda rol alan bir oyuncu gibi hissederek dolaşırdım. (Uykusuzluk)
- Gerçeklerin insanı özgür kılacağını her kim söylemişse muhtemelen aptalın tekiydi. (Buick 8)
- Ancak son günlerde başkalarının bizi ne kadar sık ve ne kadar çok etkilediklerini öğrendim. Bu kontrolümüz ve kendimize güvenmemizle gururlandığımız zamanlarda bile böyle. (Oyun)
- Bir kadının elinin değdiği her yer cennete dönüşüyor... (Uykusuzluk)
- - Nasıl oluyor da kötü adamlar hakkındaki kitaplar hep çok satıyor? + Çünkü kötülük satar, dostum. (Amerikan Vampiri)
- İnsanoğlu çok tehlikeli bir hayvandır. (Cep)
- " Savunmasız, güzel ve yalnız. Onu bırakamam. Gülü korumam gerekiyor. " . (Çorak Topraklar)
- Yabancıdan kaçabilirsin ama kendi kendinden kaçamazsın. (Medyum)
- Unutmak her zaman istek dışı bir süreç değildir. Bazen insan isteyerek unutur.. (Duma Adası)
- ''Unuttuğunu hatırlayacaksın.'' (Doktor Uyku)
- Aklındaki tek şey koşmak, aydınlıktan kaçıp karanlığın içine gizlenmekti. (Göz)
- ...yatağına uzanıp gözlerini karanlığa dikerek uyumayı veya sabahın olmasını bekliyor ; hangisi daha önce gelirse... (Son Nöbet)
- Sorunların mi var ? Öyleyse dünyaya hoş geldin , Dennis. (Sis)
- "..fikir denilen şey kıç gibidir, herkeste bir tane vardır." (22/11/63)
- Ve sen de başbelası olarak hamamböceği düzeyinden az daha büyücek bir haşaratın düzeyine çıkmadan buradan çıkıp gitsen iyi edersin. (Coffey Yeşil Yolda)