Deccal'in Hatırı - Sezgin Kaymaz Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Deccal'in Hatırı kimin eseri? Deccal'in Hatırı kitabının yazarı kimdir? Deccal'in Hatırı konusu ve anafikri nedir? Deccal'in Hatırı kitabı ne anlatıyor? Deccal'in Hatırı PDF indirme linki var mı? Deccal'in Hatırı kitabının yazarı Sezgin Kaymaz kimdir? İşte Deccal'in Hatırı kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Sezgin Kaymaz
Yayın Evi: iletişim Yayınevi
İSBN: 9789750514272
Sayfa Sayısı: 429
Deccal'in Hatırı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
"Bir çift ölü göz gözlerinin içine dikilmiş, öbür dünyadan buna bakıyordu sanki. Ve ne kadar kibar konuşuyordu ölü. Kılığına bak, ya otopark değnekçisi ya durak kâhyasıdır derdin; yüzüne bak, melek midir nedir; gözüne bak, ölmüş de haberi yok yazık; hiçbir yerine bakmadan sırf dinle, haber spikeri. Ve de ne kadar âşinâ geliyordu Allah'ım. Ve maalesef nasıl da ürpertiyordu."Deccal olmak, melek olmak… Ölü olmak, diri olmak… Hasta olmak, sağlıklı olmak… Erkek olmak, kadın olmak, eşcinsel olmak, başka cins olmak… (Bir de "cins" olmak var tabii, o ayrı!) O kadar ayrılar, o kadar başkalar mı gerçekten? Bir bakın, bir düşünün bakalım.Sezgin Kaymaz, hem tiryakilerine alıştıkları lezzeti hep yeniden sunan, hem de hep yeni sulara açılan bir yazar. Tekinsizliğin, şiddetin, "kötülüğün", olağanüstünün ve gündeliğin içinden hep sevinç kuşlarını havalandıran bir yazar, aynı zamanda… Deccal'in Hatırı'nda sevinç kuşları, koma halinin, manyak doktorların, mafyacıların, polisçilik oynayan polislerin, lubunyaların, haris rantiyelerin ve tabii her zaman olduğu gibi, garibanların arasından havalanıyor.
(Tanıtım Bülteninden)
Deccal'in Hatırı Alıntıları - Sözleri
- Tut ki Ali'den miras kaldı sana zülfikar, Sende Ali'nin yüreği yoksa Zülfikar neye yarar? —yazar/mevlana-celaleddin-i-rumi
- "Adam ölürse kadın dayanıyor oğlum. Ama kadın ölürse adam bitiyor."
- Hücre diyorduk değil mi? Yani diyorduk ki; bir adam, aynı zamanda her bir hücresinde aynı bilgiyle var olan adamdır. Anlayacağınız, adam hücresinden ibaretti, hücresi de adamdan. Daha da anlamadıysanız, her adam kendi hücresiydi. Bunu da anlamadıysanız şöyle ifade etmek isterdi; gün gelecek, senin bir hücreni alıp senin aynından yapacaklardı, bak görürsün. Gülmeyin bak.
- Görürsün, O beğenmediğin kış, baharı doğurmak için canını verir Bu alem yine kokularla, renklerle dolar ... —yazar/mevlana-celaleddin-i-rumi
- Bakarsın bugün sever bu yürek, Yarın sevilir bakarsın. Yüreğimin özünde başka yarınlar var. —yazar/mevlana-celaleddin-i-rumi
- Mutlu veya mutsuz olmaya o karar verirdi; hayatına girdiğin insan. Kendi mutluluğuna da sen karar verirdin.
- “Kim nedir bilemezsin. İbnesi tutar kravat takar. “
- Her şey bir şeyi yer alemde ... Toprak insanı, Ağaç toprağı, Meyve ağacı, insan meyveyi, insan insanı, insan insanı ... —yazar/mevlana-celaleddin-i-rumi
- “Psikiyatristler iki türü hasta ilan eder. Biri deli,biri dahi. Diğerlerinin durumu daha vahim.”
- “Kadınlardan öylesi peydah olmuş ki ortalığa, sermayesi de kumbarasıda kıçında.”
- “Yahudi Havradan havraya, Hristiyan Pazardan pazara, Müslüman namazdan namaza hatırlar Allah’ı”
- Bir öleyim, sonsuza kadar kavurursun, az bekle.
- ..ama arada dağlar.. Yok! Arada hiçbir şey yok... Arada senin korkuların var.
- En son milattan önce Hipokrat dediydi melankoli diye. Depresyon depresyon. Tabipsen melankoli değil depresyon diyecektin.
- Eden bulsundu kardeşim, bir kere de bulsundu be, bir kere de kötüler çarpılsındı lan! İşi öbür dünyaya, ahirete falan bırakmadan, şöyle buracıkta, yapıp ettikleri bir bir yüzüne vurularak; burunlarından fitil fitil getirilerek…
Deccal'in Hatırı İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Şizofren edersin, hasta edersin Sezgin Kaymaz!: İnsafsızsın oğlum Sezgin Kaymaz. Niye hıçkıra hıçkıra ağlatıyorsun lan bizleri? Böyle şahane ötesi bir kitaba inceleme yazayım diyorum ama ne yazayım ben arkadaş bu kitaba. Ne yazayım da hakkını vereyim. İçimdeki gülme krizini susturamadan hıçkırdığımı mı anlatayım. Yoksa sağ gösterip sol vururken yaşattığın şaşkınlıkları mı anlatayım? Eşcinselliği öyle muazzam işleyip, hayat kadınlığı konusunda master yaptığını mı anlatayım? Aile içi sevgisizliği öyle alelade bir şekilde anlatıyor gibi yapıp insanı can evinden vurmandan mı bahsedeyim? Mayfa-emniyet ilişkisini öksüz ve yetim bir çocuk üzerinden burnumuzun direğini sızlata sızlata anlatmanı mı söyleyeyim? Yoksa hepsini geç yine muhteşem bir olay örgüsüyle 15'e yakın karakterin her birine başrol vererek içimize sokmanı mı anlatayım? Ne yapayım ne edeyim de seni anlatayım? Bu kitabın 95 kere okunmasına mı üzüleyim yoksa hala Sezgin Kaymaz okumayanlara mı yanayım? Asla anlatamam, asla bahsedemem. Ha alır kitabı okursunuz sonra da günlerce üstünde konuşuruz o ayrı. Ama asla Sezgin Kaymaz okumamış birine, ve hatta bu kitabını okumamış birine bir şey anlatamam. Benim için Türk edebiyatının en önemli yazarlarından biri. Değeri bilinmeyen yazarlardan. Bir yazarın her kitabı mı şaheser olur anlayabilmiş değilim! Okumayan çok şey kaybeder. Hangi kitabını saysam diğerinin hatrı kalır. O yüzden Deccal'in Hatrı kalmasın, izi kalsın diyerek incelememi bitiriyorum. (Son Ay)
Roman değil; Yürek Yarası!: Müthiş bir hikaye. Olayın işlenme şekli harika. Yazım harika. Dil kullanımı harika. Her şey çok iyi ama şu cinsellik…belki de bana biraz fazla vurgulu gelmiş olabilir. yazar/Sezgin-Kaymaz ‘dan bu denli etkileyici bir eser beklemiyordum açıkçası…en başından en sonuna düşmeyen hararet ve yürek sancıları içinde üçlemenin ikinci kitabına geçiyorum. Ah be İrfan…Ah be Celal…diye diye. (Arda)
Birbirinden değişik karakterlerle dolu bir kitaptı. Bazıları biraz abartılıydı. Her karakteri sevdim diyemem. Mafya babaları, fahişeler, doktorlar, polisler bir dolu tipleme vardı. Kitap akıcılık yönünden gayet iyiydi fakat gerçekçilik yönü zayıftı. Anlatılan olaylar bazen absürttü. Sezgin Kaymaz'ın değişik bir bakış açısı var ve bunu kitaplarında görebilirsiniz. Bazı konulardaki fikirlerine katılmasamda yazarın okurken sıkılmayacağınız kitaplarından biriydi. (Gülşah A)
Deccal'in Hatırı PDF indirme linki var mı?
Sezgin Kaymaz - Deccal'in Hatırı kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Deccal'in Hatırı PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Sezgin Kaymaz Kimdir?
Sinop (Erfelek) doğumluyum. 5 yaşıma kadar orada kaldım, babam bizi terk ettikten sonra 5 kardeş, bir de anne Konya'ya taşındık. İlkokulu ve Koleji (O zamanlar Maarif Kolejiydi) Konya'da bitirdim. 1980'de Hukuk okumak için Ankara'ya geldim. Sporla ilişkim okulla olan ilişkime ağır bastığı için üçüncü senemde Hukuk Fakültesinden ayrılıp Hacettepe İngiliz Dil Bilimine geçtim. Son sınıfa kadar okulun en başarılı öğrencilerinden biri olmayı bile becerdim. Son sınıfa dönemlik kaydımı yaptırmaya gittiğim gün Türkçe dersini alttan almam gerektiğini, çünkü çaktığımı söylediler. Ben de sinirlenip son sınıftan terk ettim. O arada öğrenci affı çıktı. 10 sene önce sıkılıp bıraktığım Hukuk Fakültesinin 10 sene önce yüzüne bile bakmadığım derslerine üç ay çalışarak hepsini verdim ve afla geri dönüp yeniden Hukuk öğrencisi oldum. Bir süre sonra sınıf arkadaşlarım işi abartıp bana "Amca" demeye başladıkları için tekrar sıkıldım ve tekrar bırakıp İngiliz Dil Bilimine döndüm. Çok şükür diplomamı aldım.
Spora cirit ve çekiç atarak başladım, daha sonra hentbolü seçip 31 sene boyunca antrenörlük yaptım. Araya sıkıştırdığım spor değil okul oldu her zaman. Bu süreçte Kulüp takımlarının yanı sıra Millî Takımları da çalıştırdım.
1990 senesinde günlük uyku ihtiyacımın 1-2 saati geçmediğini, hâttâ 3 saat uyuduğum zaman ertesi gün akşama kadar baş ağrısı çektiğimi fark ediverdim. Geceleri okumaktan sıkılınca da yazmaya başladım. Çok sevdiğim bir arkadaşım taslaklardan birini İletişim'e sızdırınca da Can KOZANOĞLU bana "yazar" dedi. O günden sonra spor dahil diğer bütün işler "araya sıkıştırılan" işler oldu. Yazmanın bu kadar hoşuma gideceğini bilseydim 31 sene top peşinde koşmazdım. Gerçi şu anda Voleybol Federasyonunda top kovalamaya devam ediyorum ama gecelerin bana kalan birkaç saatlik kısmı var. Orada yazmaya çalışıyorum.
Sezgin Kaymaz Kitapları - Eserleri
- Bakele
- Uzunharmanlar'da Bir Davetsiz Misafir
- Bugün Bize Kim Geldi
- Geber Anne!..
- Kün
- Benyusuf
- Nefha
- Kaptanın Teknesi
- Lucky
- Ateş Canına Yapışsın
- Farfara
- Deccal'in Hatırı
- Sandık Odası
- Zindankale
- Kısas
- Son Şura
- Medet
Sezgin Kaymaz Alıntıları - Sözleri
- Korkulan şeye, artık ondan korkmanın fayda etmeyeceği kadar yakınsan, o kadar da korkulacak bir şey olmadığını anlıyordun. (Lucky)
- Hani söyleyecek çok şeyi vardır da nasıl söyleyeceğini bilemiyordur insan. (Bakele)
- Bok var da getirdin beni buraya. (Bakele)
- Cahil için en iyisi susmaktır... Ama bunu bilseydi zaten cahil olmazdı. —yazar/seyh-sadi-sirazi (Farfara)
- Geçmişteki kötü tecrübelerin, geleceğine ipotek koymasına izin vermeyeceksin. (Sandık Odası)
- “Psikiyatristler iki türü hasta ilan eder. Biri deli,biri dahi. Diğerlerinin durumu daha vahim.” (Deccal'in Hatırı)
- Geçmişteki kötü tecrübelerin, geleceğine ipotek koymasına izin vermeyeceksin. (Sandık Odası)
- Sorma kişinin aslını; sohbetinden bellidir, sûretinden bellidir, sîretinden bellidir, izzetinden bellidir. -Yesârî Âsım Arsoy- (Uzunharmanlar'da Bir Davetsiz Misafir)
- Gördüğün var, duyduğun var, sandığın var,ama gerçek yok. (Geber Anne!..)
- “Bilirsin, beklenti, işkencenin ruha yapılanıdır. (Bakele)
- Bir bütündü kardeşim merhamet denen şey. İnsanı, hayvanı, ağacı olmazdı. (Kısas)
- Bakarsın bugün sever bu yürek, Yarın sevilir bakarsın. Yüreğimin özünde başka yarınlar var. —yazar/mevlana-celaleddin-i-rumi (Deccal'in Hatırı)
- Neysen osun kuzum, neysen osun. Beğenen beğenir, beğenmeyen anca gider. (Kısas)
- Hücre diyorduk değil mi? Yani diyorduk ki; bir adam, aynı zamanda her bir hücresinde aynı bilgiyle var olan adamdır. Anlayacağınız, adam hücresinden ibaretti, hücresi de adamdan. Daha da anlamadıysanız, her adam kendi hücresiydi. Bunu da anlamadıysanız şöyle ifade etmek isterdi; gün gelecek, senin bir hücreni alıp senin aynından yapacaklardı, bak görürsün. Gülmeyin bak. (Deccal'in Hatırı)
- Başka birinin başına geldiği sürece her şey çok eğlencelidir.. WILL ROGERS (Lucky)
- İnsan olarak; hayatın boyunca sana 'DOĞRU ' diye kaktırılan şeylerden ibarettin. (Kün)
- "Sen haklıymışsın meğer!" sözüyle biten bir tartışma gördünüz mü hiç? Ben bu yaşıma geldim,daha görmedim. (Uzunharmanlar'da Bir Davetsiz Misafir)
- "Bilmez misin ki herkesin dönüşü Allah'a olacaktır?" İblis sırıttı, fısıldadı: "Ya ben O'na dönmek istemezsem?" (Ateş Canına Yapışsın)
- Utanma nedir, eğer ardında ben bu hallere düşecek adam mıydım sanrılamaları yoksa? (Nefha)
- " ... bıçakla doğrama, çıplak elle gırtlaklama, kızgın yağ döküp yakma, uyurken kafasını baltayla, keserle parçalama, kezzapla dağlama... en az rastlanan namus cezası; tabancayla vurup düşürme. Öteki namus aklama yöntemleriyle kıyaslanınca masraflı oluyordur tabii." (Lucky)