Din Üzerine - Vladimir İlyiç Lenin Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Din Üzerine kimin eseri? Din Üzerine kitabının yazarı kimdir? Din Üzerine konusu ve anafikri nedir? Din Üzerine kitabı ne anlatıyor? Din Üzerine PDF indirme linki var mı? Din Üzerine kitabının yazarı Vladimir İlyiç Lenin kimdir? İşte Din Üzerine kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Vladimir İlyiç Lenin
Yayın Evi: Alter Yayınları
İSBN: 9786054745951
Sayfa Sayısı: 96
Din Üzerine Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Din, her insanın kendi özeli olarak kabul edilmelidir. konu"din" olduğunda sosyalistlerin tavrı budur. Oysa bu tavır, birtakım yanlış anlamaların kaynağı olmaktadır; bunu engellemek için bu sözcüğün sosyalistler için anlamını kesin olarak açıklamak zorunludur. Devlet açısında nele alındığında "din" konusunun, her insanın kendi özeli olarak kalmasını isteriz. Ancak, partimiz açısından ele aldığımızda dini insanın kendi özeli olarak görmeyiz. dinin devletle herhangi bir şekilde ilişkilendirilmemesi, dinsel kurumların gücünü devletten ve hükümetten alan yetkileri olmaması konusunda ısrarlıyız. Diz konusunda herkes özgürdür. Herkes dinini seçmek ve istediği gibi ibadet etmek konusunda özgrüdür. Aynı şekilde herkesin bir din seçmeme yani dinsiz olma özgürlüğü de vardır. Bir kural olarak sosyalist olmak gibi ateist olmak da özgür olmalıdır. Yurttaşlar arasında dini inançlar gerekçe gösterilerek negatif veya positif ayrımcılık yapılmasına izin verilemez. Bu nedenle resmi belgelerde bir yurttaşın dininden sözedilemez. Kiliseye ve diğer dini kurumlara devlet yardımı yapılması düşünülemez ve herhangi bir şekilde bu kurumlarda devlet görevlilerinin istihdam edilmesi ve onlara ödenek verilmesi düşünülemez. Bu kurumlar, tamamen devlet kurumlarından bağımsız olarak var olabilirler. Ancak ve ancak, bu kurumlar tamamen bağımsız olduklarında ve sadece aynı düşünceye inanan insanlar tarafından bağımsız bir kurum olarak korunduğunda, eski yasalarımızda ve eski hukuk kitaplarımızda yer aldığı şekliyle, kilisenin çara, Rus yurttaşların ise kiliseye feodal bağımlılıklarının sürdüğü, dini yasaların korunduğu ve uygulandığı, insasınımızın dini nedenlerle cezalandırılabildiği ve yine insanımızın özgür iradesinin sürekli küçümsendiği, kilisenin bir şekilde devletten nemalandığı, utanç verici bir geçmişe son verebiliriz.
Din Üzerine Alıntıları - Sözleri
- Dinsel inançları yüzünden yurttaşlar arasında fark gözetmek hiç hoş görülemez. Bir yurttaşın dininin resmi belgelerde yalnızca belirtilmesine bile tartışmasız son verilmesi gerekir.
- Hiçbir kapitalist devlette, en özgür cumhuriyetlerde bile, kadınlar tam eşitlikten yararlanmaz.
- “Din diye tanımlanan ve halkın üzerine indirilen koyu sisle, sözlerimizi ve yazılarımızı kullanarak tamamen ideolojik silahlarla savaşabilmek için kilisenin kaldırılmasını istiyoruz.”
- Dinin devletle bir bağı olmamalı ve dinsel cemaatlerin yönetim otoriteleriyle hiçbir bağlantısı bulunmamalıdır.
- En derin dinsel önyargı kaynağı yoksulluk ve bilgisizliktir; savaşmamız gereken kötülük de budur.
- Ömürleri boyunca didinip yokluk içinde yaşayanlara, bu dünyada iken boyun eğer olmak ve tanrısal bir ödül umuduyla avunmak, dinle öğretilir.
- “Din halkı uyutmak için kullanılan afyondur.”
- “Dinle savaşmalıyız – bu, her türlü maddeciliğin ve doğal olarak marksizmin ABC’sidir.”
- “Ne olursa olsun tanrıya savaş açılmasını isteyen bir anarşist, gerçekte papazlara ve burjuvaziye yardım ediyor demektir (ki anarşistler uygulamada her zaman burjuvaziye yardım ederler). Bir Marksistin materyalist olması, yani dine karşı olması gerekir; ancak, bir diyalektik materyalistin dine karşı mücadeleyi soyut, kuramsal, değişmez bir biçimde değil de, uygulamada sürmekte olan ve kitleleri herşeyden iyi eğiten sınıf mücadelesinin somut temeline dayanarak yürütmesi gereklidir.”
- “İşçilerin ekonomik baskı altında olmaları, kaçınılmaz biçimde her türlü siyasal baskıya, toplumsal aşağılanmaya, kitlelerin ruhsal ve moral çöküntüsünün artmasına yol açar.”
- “Marks ve Engels’in çeşitli kereler tekrarladıkları gibi Marksizmin felsefi temeli, Fransa’daki 18. Yüzyıl maddeciliğinin ve Almanyada’ki Feuerbach (19. Yüzyılın ilk yarısı) maddeciliğinin tarihsel geleneklerini benimsemiş olan, tamamen ateist ve dine karşı tavırdaki diyalektik maddeciliktir.”
- “Marksizm bütün modern dinleri, kiliseleri ve her türlü dinsel örgütü, işçi sınıfının sömürülmesini ve ezilmesini savunmaya hizmet edecek birer burjuva gericiliğinin aracı olarak görür.”
- “Din, bütün yaşamı boyunca çalışan ve yokluk çekenlere, bu dünyada azla yetinmeyi, kısmete boyun eğmeyi, sabırlı olmayı ve öteki dünyada bir cennet umudunu sürdürmeyi öğretir. Oysa yine din, başkalarının emeğinin sırtından geçinenlere bu dünyada hayırseverlik yapmayı öğreterek, sömürücü varlıklarının ceremesini pek ucuza ödemek kolaylığını gösterir ve cenette de rahat yaşamaları için ehven fiyatlı bilet satmaya bakar. Böylelikle din, halkı uyutmak için afyon niteliğindedir. Din, sermaye kölelerinin insancıl düşlerini, insana daha yaraşan bir yaşam isteklerini içinde boğdukları bir çeşit ruhsal içkidir.”
Din Üzerine İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Lenin'in din hakkındaki fikirlerini kendisinin anlattığı bir kitap. Tanrı ve dini acımasızca eleştiriyor hatta yoksayıyor. Sosyalistin tanrıtanımaz olması gerektiğini sık sık vurguluyor. Din tüccarlarının halkı sömürmesine karşı düşüncelerini belirtiyor.Günümüzde de bu sorunla hala savaşmaktayız. Lenin'e her ne kadar katıldığım noktalar varsa da katılmadıklarım da mevcut. Herkesin onlar gibi düşünmesini bekleyen Lenin, burda karşı çıktığı tarafa benziyor aslında. Herkesin aynı dini yaşamadığı bir toplumda herkes aynı ideolojiyi de savunmak zorunda değildir. Bana göre devlet din, ideoloji,ırk,cinsiyet fark etmeksizin her bireye eşit ve adaletli davranmalıdır. "Dinsel önyargılarla savaşırken son derece dikkatli olmalıyız; kimileri, dinsel duyguları inciterek bu savaşımda çok zarara yol açıyorlar. Propagandayı ve eğitimi kullanmalıyız. Savaşımı aşırı sertleştirmekle yalnızca halkın öfkesini uyandırabiliriz; böyle savaşım yöntemleri, halkın dinsel yollar boyunca bölünmesinin sürmesine vesile olur; oysa bizim kuvvetimiz birliktedir. En derin dinsel önyargı kaynağı yoksulluk ve bilgisizliktir; savaşmamız gereken kötülük de budur." (eda)
Lenin bu kitabinda din uzerine dogru tesbitlerde bulunmus. Bu kitabi okurken bence bir komunist gibi ya da bir dindar gibi kitabi okumak yerine hic bir sey bilmeyen biri gibi lenin'in dunya gorusunu bilmiyormus gibi okumak daha fayda saglayacaktir. Lenin din konusunda din tuccarlarinin halki nasil somurdugunu, dinin dokunulmaz bir seymis gibi tabusunu nasil yiktigini usta bir dille anlatmis. Ayrica Lenin bir komunist olarak dine ve dindarlara karsi olmadigini bir seyi ne kadar yasaklar engellemeye calisirsan daha ilgi cekici oldugunu anlatmaya calismis. Dinin eger bir tabu olarak gorulmeye devam edildigi surece Lenin'in tabiriyle cahil isci ve koylu kesminin koyun gibi gudulmeye devam edecegini dini yasamak isteyenlerin elbet yasayabilecegini fakat dini kullanip inanmis insanlari somurmenin yanlisligini anlatmis. Bu gun ulkemizde de din tabularini kullanan din tuccarlarininda fazlaca oldugunu soylemeden gecemeyecegim. Lenin ayrica bir komunist olarak genclik derneklerine ve genc devrimcilerin uzerlerine dusen gorevlerin neler oldugunu da anlatmis. Komunist nasil olmali komunistim diyip populist entellektullige dusulmemesi gerektigini dile getirmis. Lenin tolstoy ve maksim gorki'ye de deginmis, elestirisel bir dille dunya goruslerine yaklasmis. (Saint Simon)
Kitabi nereden gördüm bilmiyorum ama ilgimi çektiği için okudum. Kitapta Lenin'in din konusundaki görüşleri kendi ağzından anlatılıyor. Lafı eveleyip gevelemeden açıkça fikirlerini belirten Lenin, dini sert bir şekilde eleştiriyor. Dini, kapitalist zulmüne maruz kalmış proleteryanın kendini avutması olarak niteliyor ve hatta Marx'ın "din toplumların afyonudur" sözünü de eklemeden geçmiyor. Bir sosyalistin dinsiz hâttâ ateist olması gerektiğini ifade eden Lenin, partisinin temel kaidelerinden birinin de bu olduğunu belirtiyor. Yalnız burada, dinin insanların kendi problemi olduğu ve partinin din noktasında fazla baskıcı olmaması gerektiğini belirtiyor. Tabii bu dine karşı bir hoşgörü değil; tam manada aydınlanamamış bir kısım proletaryanın, dini hassasiyeti noktasındaki tutumundan ileri geliyor. Kısa, açık ve net bir kitap. Siyasete, tarihe, sosyalizme, Lenin'e ilginiz varsa ya da benim gibi bu fikre tamamen zıt bir görüşe sahip olduğunuz halde sırf merak için okumak isterseniz, benim tavsiye edeceğim bir kitap olur. (Yusuf Can Örgen)
Din Üzerine PDF indirme linki var mı?
Vladimir İlyiç Lenin - Din Üzerine kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Din Üzerine PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Vladimir İlyiç Lenin Kimdir?
Vladimir İlyiç Ulyanov, bilinen adıyla Lenin (22 Nisan 1870, Simbirsk - 21 Ocak 1924, Moskova), Rus sosyalist devrimci, Ekim Devrimi'nin lideri, Sovyetler Birliği Komünist Partisi'nin öncülü olan Rus Komünist Partisi/Bolşevik lideridir.
Lenin aynı zamanda Marksist teorik ve felsefi yazıların yazarı olarak bilimsel sosyalizmin Marx ve Engels sonrası geliştiricilerindendir. Lenin'in en büyük amacı; kapitalizmin uzlaşmaz sınıf çelişkilerinden proleter bir dünya devrimi oluşturup toplumsal sınıf karşıtlıklarının olmadığı insan toplumunun tarihsel oluşumuna öncülük etmekti.[2]
Kendisi, Marksizm üzerine kurulmuş politik ve ekonomik bir teori olan Leninizm'in de kurucusudur. Leninizm, Marksizmin çağın gereklerine göre hem kuramsal hem politik hem de ekonomik alanda, temel ilkelere bağlı kalarak yeniden uyarlanması olarak anlaşılır. Leninizm kavramı, yeni olgular ve yeni bilimsel gelişmeler doğrultusunda Marksizmin yeniden üretilmesi gereği üzerinden değerlendirilir ve Marksizmin devrimci ve bilimsel özüne uygun olarak geliştirilmesi olarak anlaşılır.
Çocukluğu ve gençliği
Rusya İmparatorluğu zamanında adı Simbirsk olan Ulyanovsk'ta doğan Lenin demokrasi ve özgür eğitim için mücadele veren devlet memuru İlya Nikolayeviç Ulyanov (1831-1886) ile liberal görüşlere sahip Maria Aleksandrovna Ulyanov'un (1835-1916) oğludur. Ailenin etnik yapısı çeşitlilik gösterir. "Lenin'in ataları Rus, Kalmuk (Oyrat), Tatar, Yahudi, Alman, İsveçli ve muhtemelen diğer birkaç halka daha mensuptur." [5] Lenin Rus Ortodoks Kilisesi'nde vaftiz edilmiştir.
Yaşamının ilk yıllarında iki trajedi ile karşı karşıya kalmıştır. Bunlardan birincisi 1886 yılında babasının beyin kanamasından ölümü, ikincisi de Mayıs 1887'de ağabeyi Aleksandr İlyiç Ulyanov'un Rus çarı III. Aleksandr'ın hayatına kasteden bir bombalama eylemine katılması nedeniyle asılmasıdır. Aleksandr tutuklandığı sırada yanında bulunan kızkardeşi Anna, Karzan yakınlarındaki küçük Kokuchkino kasabasına sürülmüştür.
Resmî Sovyet biyografilerinde, devrimci eylemlerinin temelinin bu olaylarda yattığı söylenir. Sovyet ders kitabında basılan Beluzov'un ünlü resmi genç Lenin'i ve annesini Aleksandr'ın kaybı için yas tutarken gösterir. "Farklı bir yol izleyeceğiz" cümlesi Lenin'in halk devrimi için anarşist ve bireysel yöntemler yerine Marksist bir yaklaşım seçtiği anlamına gelmektedir. Lenin Marksizm ile ilgilenmeye başladıktan sonra öğrenci gösterilerine katıldı ve sonunda tutuklandı. Kazan Üniversitesi'nden atıldıktan sonra bağımsız olarak çalışmalarına devam etti ve 1891 yılında avukatlık yapmak için lisans aldı.
Latince ve Yunanca konusunda kendini gösteren Lenin aynı zamanda Almanca, Fransızca ve İngilizce de öğrendi. Ancak Fransızca ve Almanca bilgileri yetersizdi. 1917'de Inessa Armand'ın yardımıyla Fransızca ve İngilizce ile yazılan makaleleri çevirmiş ve aynı yıl Cenevre'de S.N. Raviç'e Benim Fransızca ile ders verme kabiliyetim yok. demiştir.
Devrimcilik dönemi
Lenin Samara’da birkaç yıl çalıştıktan sonra 1893 yılında St. Petersburg’a yerleşti. Kariyer yapmak yerine devrimci propaganda ile uğraşmayı tercih etti ve Marksizm üzerine çalıştı. 7 Aralık 1895'te tutuklandı. 14 ay tutulduktan sonra Sibirya’daki Shushenskoye köyüne sürgüne gönderildi.
Temmuz 1898’de bir sosyalist eylemci olan Nadejda Krupskaya ile evlendi. Nisan 1899'da Razvitiye kapitalizma v Rossi (Rusya’da Kapitalizmin Gelişmesi - Geniş-Çaplı Sanayi İçin Bir İçpazarın Oluşma Süreci) yayımlandı.
1900 yılında cezasının sona ermesinin ardından Rusya’da ve Avrupa’nın çeşitli şehirlerinde çalıştı. Zürih, Cenevre, Münih, Prag, Viyana, Manchester ve Londra’da bulundu. Sürgünde iken, sonraları önde gelen rakiplerinden olacak olan Julius Martov ile Iskra gazetesini kurdu. Devrimci hareket üzerine çeşitli makaleler ve kitaplar yazdı. Bu dönemde çeşitli mahlaslar kullandıktan sonra sonunda Lenin mahlasını kullanmaya karar verdi.
Rusya Sosyal Demokrat İşçi Partisi'nde (RSDİP; Rusça: РСДРП ) etkin görev aldı. 1903 yılında yazdığı Çto delat? kitapçığının kısmen etkilemesiyle ortaya çıkan parti içi bölünmede Menşeviklere karşı Bolşeviklere önderlik etti. Bu kitapçığın devrim öncesi Rusya’sında en etkili kitapçıklardan biri olduğu söylenir. 1906 yılında RSDİP’nin başkanlığına seçildi ve güvenlik nedeniyle 1907 yılında Finlandiya’ya geçti.
Avrupa'daki seyahatlerine devam ederek 1912’de Prag Parti Konferansı ve 1915’de Zimmerwald Konferansı gibi birçok sosyalist toplantıya ve etkinliğe katıldı. Lenin Zimmerwald Solu'nun en önemli lideriydi. Inessa Armand Rusya’yı terkedip Paris'e yerleştikten sonra sürgünde yaşayan Lenin ve diğer Bolşevikler'le karşılaştı. Armand'ın bu dönemde Lenin'in sevgilisi olduğuna inanılır. Lenin daha sonra İsviçre’ye geçti.
1914 yılında I. Dünya Savaşı başladığında, o zamanlar kendilerini Marksist diye tanımlayan Avrupa'nın Sosyal Demokrat partileri kendi ülkelerinin savaş için harcadığı çabayı destekledi. Lenin, Alman Sosyal Demokratları'nın savaşı desteklediğine ilk başlarda inanmamıştı, bu olaylar neticesinde savaşı destekleyen partilerden oluşan İkinci Enternasyonal’den ayrıldı. Lenin “emperyalist savaş” olarak nitelediği bu durumun sınıflar arası savaşa dönmesi gerektiğini savunuyordu.
Ekim Devrimi
Ana madde: Ekim Devrimi
8 Kasım’da Lenin, Rus Sovyet Kongresi tarafından "Halk Komiserleri Konsey Başkanı" (hükümet başkanı) seçildi.
"Komünizm Sovyet iktidarı ile tüm ülkeye elektriğin ulaştırılmasıdır" diyen Lenin, Rusya’nın her yerine elektrik götürülmesinin ve tarım ile sanayinin modernize edilmesinin önemini vurgulamıştır. "Sanayinin modern ve ileri teknoloji üzerinde örgütlenmesinin ve kent ile kırsal arasında bağlantı sağlayacak olan elektriğin yaygınlaştırılmasının kent ile kırsal arasındaki ayrımı ortadan kaldıracağını, kırsaldaki kültür düzeyini yükseltmeye olanak sağlayacağını ve ülkenin en ücra köşelerinde bile geri kalmışlığı, cehaleti, yoksulluğu, hastalığı ve barbarlığı yok edeceğini köylülere göstermeliyiz." Herkes için ücretsiz evrensel bir sağlık sistemi kurmak, kadınlara haklarını iade etmek ve okur yazar olmayan Rus halkına okuma yazma öğretmek konularında çok hevesliydi. Ama Bolşevik hükümetinin öncelikli eylemi Rusya’yı I. Dünya Savaşı’ndan çekip kurtarmaktı.
Yaşamının son yılları
Ana maddeler: Gürcistan Olayı ve Lenin'in Vasiyeti
Lenin'in sağlığı, devrim ve savaşın getirdiği gerginlik sonucu oldukça zarar görmüş, suikast girişiminde aldığı yaralar sağlık durumunu daha da kötüye götürmüştü. Kurşun hâlâ boynunda idi ve omuriliğe yakın durduğu için, o günün tıp tekniğiyle çıkarılması mümkün değildi. 1922 Mayıs’ında ilk defa felç geçirerek sağ tarafı kısmen felçli kalan Lenin’in hükümetteki rolü giderek azaldı. Aynı yılın Aralık ayında geçirdiği ikinci felçten sonra aktif politikadan çekildi. 1923 Mart’ında geçirdiği üçüncü felcin sonrasında konuşma yeteneğini de yitirerek ölene kadar yatağa bağımlı kaldı.
İlk kez felç geçirdikten sonra, hükümet ile ilgili bazı yazıları eşine dikte ettirdi. Bunların arasında en ünlüsü Lenin'in Vasiyeti’dir. Bu vasiyette, başta Stalin olmak üzere önde gelen komünistleri eleştiriyordu. 1922 Nisan ayından itibaren Komünist Parti’nin genel sekreteri olan Stalin'in eline sınırsız bir otoritenin geçtiğini söylemiş ve yoldaşların Stalin’i bu görevden uzaklaştırmak için bir yol aramalarını önermiştir.
Lenin’in ölümünden sonra eşi, 1924 Mayıs’ındaki 13. Parti Kongresi’nde okunmak üzere vasiyeti Merkez Komite Sekretaryasına teslim eder. Vasiyet o dönemde partiyi yöneten Grigori Zinoviev, Lev Kamenev ve Josef Stalin'i zor durumda bırakır. Partide Lenin'in büyük otoritesi ve saygınlığı metnin örtbas edilmesi ihtimalini imkânsız kılıyordu. Ancak Leon Troçki'ye karşı iktidar mücadelesi veren Zinoviev, Kamenev ve Stalin ellerini zayıflatmak da istemiyorlardı. Bu durumda Merkez Komite toplanacak[29] ve metnin 13. Kongre delegelerine not tutmamaları ve metinden kongrede bahsetmemeleri şartıyla okutulmasına karar verilir. Lenin'in eşi Krupskaya karara karşı çıksa da sonuç değişmez. Metin delegeler tarafından ayrı ayrı okunur ve Lenin'in beklediği iddia edilen etkiyi yaratmaz. Stalin Genel Sekreterliğe devam eder. Vasiyetin bır kısmı ilk olarak 1926 yılında Max Eastman tarafından Amerika Birleşik Devletleri’nde yayımlandı. Troçki ise partiden tasfiye edilip sürgüne gittiği dönem içerisinde 1934 yılında metni basacaktır.
Lenin 21 Ocak 1924 günü, 53 yaşında öldü. Lenin’in ölüm sebebi için yapılan resmî açıklama serebral arteriyoskleroz ya da dördüncü bir inme idi. Ancak Lenin’i tedavi etmeye çalışan 27 doktorun yalnız sekizi otopsi raporunda bu sonuca vardığı için, ölümü ile ilgili başka teoriler de ortaya atıldı. Tarihçilerin büyük çoğunluğu ölüm sebebinin, suikast neticesi boynunda kalan kurşunun neden olduğu bir felç olduğu konusunda hemfikirdir.
Lenin’in ölümünden üç gün sonra Petrograd şehrinin adı Leningrad olarak değiştirildi. Sovyetler Birliği, 1991 yılında dağıldıktan sonra şehrin adı Sankt Petersburg oldu. Leonid Krasin'in önerisiyle mumyalanan naaşı 27 Ocak 1924 tarihinde Moskova’da Lenin’in Mozolesi’nde daimî istirahatgâhına kondu.
Vladimir İlyiç Lenin Kitapları - Eserleri
- Halkın Dostları Kimlerdir
- Rusyada Kapitalizmin Gelişmesi
- Ne Yapmalı?
- Bir Adım İleri İki Adım Geri
- Demokratik Devrimde Sosyal Demokrasinin İki Taktiği
- Materyalizm ve Ampiryokritisizm
- Emperyalizm
- Nisan Tezleri ve Ekim Devrimi
- "Sol" Komünizm
- Sosyalizm ve Savaş
- Ulusların Kaderlerini Tayin Hakkı
- Ulusal Sorun ve Ulusal Kurtuluş Savaşları
- Emperyalist Ekonomizm
- İşçi Sınıfı ve Köylülük
- Gençlik Üzerine
- Tasfiyecilik Üzerine
- Burjuva Demokrasisi ve Proletarya Diktatörlüğü
- Örgütlenme
- Proleter Devrimi ve Dönek Kautsky
- Kadın ve Aile
- Ekim Devrimi Dosyası
- Tarımda Kapitalizm
- Komün Dersleri
- Marx Engels Marksizm
- Devrimci Maceracılık
- Yönetmeyi Nasıl Öğrendik?
- Karl Marx ve Marksizm Üzerine
- Devlet ve Devrim
- Din ve Devrim
- Din Üzerine
- Proleter Devrim ve Dönek Kautsky
- Son Yazılar Son Mektuplar
- Marksist Öğreti
- Halkın Devlet Yönetimine Katılımı Üzerine
- Edebiyat ve Sanat Üzerine
- Sosyalizm ve Anarşizm
- Devlet Üzerine
- Karl Marx ve Doktrini
- Partileşme Süreci
- Kadın ve Marksizm
- Marksizm ve Ulusal Sorun
- Kır Yoksullarına
- Eğitim Politikası ve Pedagoji Üzerine
- Seçme Yazılar - Devrim, Demokrasi, Sosyalizm
- Ne Yapmalı?
- Marksizmin Üç Kaynağı
- Lenin'in Son Kavgası
- Karl Marx
- Sanat ve Edebiyat
- Halk Eğitimi Üzerine
- Ütopik ve Bilimsel Sosyalizm
- Ulusal Kimlik ve Etnik Açılım
- Marksist Felsefe Yazıları
- Rusya'da Sosyal Demokrasinin Tutumu
- Yenilgicilik ve Enternasyonalizm
- Plehanov'a Mektuplar
- Sendikalar Bugünkü Durum ve Troçki'nin Hataları Üzerine
- Lenin Seçme Eserler Cilt: 1
- Lenin Seçme Eserler Cilt: 2
- Lenin Seçme Eserler Cilt: 3
- Lenin Seçme Eserler Cilt: 4
- Lenin Seçme Eserler Cilt: 5
- Lenin Seçme Eserler Cilt: 6
- Lenin Seçme Eserler Cilt: 7
- Lenin Seçme Eserler Cilt: 8
- Lenin Seçme Eserler Cilt: 9
- Lenin Seçme Eserler Cilt: 10
- Lenin Seçme Eserler Cilt: 11
- Lenin Seçme Eserler Cilt: 12
- Felsefe Defterleri
- Felsefe Defterleri
- Emperyalist Savaş Üzerine
- 1917
- Proletarya Diktatörlüğü Üzerine
- Bolşevikler ve Proleterya Diktatörlüğü
- Rusya'da Kapitalizmin Gelişmesi
- İşçi Sınıfı Partisi Üzerine
- Mektuplar
- Uzaktan Mektuplar
- Nereden Başlamalı
- Köy Yoksullarına: Sosyalistler Ne İster?
- Yaklaşan Felaket
- Sovyet İktidarı ve Dünya Devrimi
- Kronstadt'tan Parti İçi Muhalefete
- Devrimci Proletaryanın 1 Mayıs Eylemi
- Friedrich Engels
- Boykot Üzerine
- Kadınların Kurtuluşu
- Lenin 2017
- Revizyonizm Üzerine
- Dewlet
- Türkiye Üzerine
- Emperyalizm
- Proletarya Kültürü
- Marksizm Devlet Üzerine / Devlet ve İhtilal İçin Hazırlık Materyali
- Imperialism, the Highest Stage of Capitalism
- Bolşevikler İktidarı Ellerinde Tutabilecekler mi?
- Proletarya Partisi Üzerine
- Anarşizm ve Anarko Sendikalizm
- Devrime Doğru
- Sosyalist Parti ve Partisiz Devrimcilik
- Barış İçinde Birarada Yaşama
- Komintern Dünya Devriminin Partisi
- Gerilla Savaşı
- Toplumda Kadının Rolü Üzerine
- Sosyalizmin İnşasında Sorunlar
- İşçi Köylü İttifakı
- Seçme Yazılar 1
- Seçme Yazılar 2
- Seçme Yazılar 3
- Seçme Yazılar 4
- Seçme Yazılar 5
- Kültür ve Kültür İhtilali Üzerine
- Kapitalizmin Son Aşaması: Emperyalizm
- Bütün İktidar Sovyetlere
- Bolşevikler Devrime Gidiyor
- Ulusların Kaderlerini Kendilerinin Tayin Hakkı
- Ulusal Siyaset ve Proleter Enternasyonalizm Sorunları
- Kronstadt
- Ulusal Sorun ve Kültürel Özerklik
- Lenin ve Leon Tolstoy
- Örgütlenme Üzerine
- Gotha Programının Eleştirisi
- Partizan Savaşı
- Paris Komünü 150
- Doğu'da Ulusal Kurtuluş Hareketleri
- Vladimir İlyiç, Lenin
- 1905 Devrimi Üzerine Yazılar
- Toprak Meseleleri
Vladimir İlyiç Lenin Alıntıları - Sözleri
- Din halkın afyonudur; Marx'ın bu yargısı, din konusundaki Marksist yaklaşımın köşe taşıdır. Marksizm tüm modern dinleri ve kiliseleri, her türlü dini örgütlenmeyi, daima, burjuva gericiliğin sömürüyü savunmaya ve işçi sınıfını sersemletmeye hizmet eden araçları olarak görmüştür. (Marksist Öğreti)
- Zenginler iktidara sahip oldukları sürece, yoksulları şu yA da bu biçimde sürekli ezecekler. (Kır Yoksullarına)
- Marx'ın felsefesi, tüm insanlığa, özellikle de işçi sınıfına yüce bir bilgi silahı sunan, tamamlanmış felsefi materyalizmdir. (Karl Marx ve Marksizm Üzerine)
- Siyasal özgürlük olmadığı müddetçe, milyonlarca insan birleşemez. (Köy Yoksullarına: Sosyalistler Ne İster?)
- Bir devrimin başarısı kadınların ona hangi ölçüde katıldığına bağlıdır.. (Kadın ve Aile)
- Sosyalizmi bir ütopyadan bilime ilk dönüştüren , bu bilim için sağlam bir temel koyan, ve bütün yanlarıyla onu daha da geliştirmede ve yetkinleştirmede izlenmesi gereken yolu gösteren ilk teori, Marksizm olmuştur. (Marx Engels Marksizm)
- Dinsel inançları yüzünden yurttaşlar arasında fark gözetmek hiç hoş görülemez. Bir yurttaşın dininin resmi belgelerde yalnızca belirtilmesine bile tartışmasız son verilmesi gerekir. (Din Üzerine)
- İşte bizim sloganımız! Ezilen cinse özgürlük ve eşitlik! işçilere ve emekçi köylülere özgürlük ve eşitlik! Ezenlere, kapitalistlere ve vurguncu kulaklara karşı mücadele! Budur bizim savaş sloganımız. Budur bizim proleter gerçeğimiz. Herkes için özgürlük ve eşitlik hakkındaki ballandırılmış, ikiyüzlü ve görkemli deyimleriyle sermaye dünyasının yüzüne çarptığımız gerçeğimiz. (Kadınların Kurtuluşu)
- Sınıf mücadelesi devam etmektedir. Değişen şey mücadelenin biçimidir. (Proletarya Kültürü)
- Ve, sınıf savaşımı ve sınıf egemenliğinin temelleri özel mülkiyet ve anarşik toplumsal üretim- kayboluncaya dek bu sürecektir. (Marksizmin Üç Kaynağı)
- Dinin devletle bir bağı olmamalı ve dinsel cemaatlerin yönetim otoriteleriyle hiçbir bağlantısı bulunmamalıdır. (Din Üzerine)
- Hammadde kaynaklarının tamamını ya da büyük kısmını ele geçirmek olanaklı olduğu zaman, kartellerin oluşumu ve tekellerin kuruluşu da çok kolay olmaktadır.. (Emperyalizm)
- “ Akıllı adam, yanlış yapmayan adam değildir. Böylesi yoktur ve olamaz. Akıllı adam odur ki, pek ağır olmayan yanlışlar yapar ve onları kolayca ve çabuk düzeltir.” (Sosyalizm ve Anarşizm)
- Hareket noktası insanlığın ve sınıfların dışındaki kavramlar üzerinde temellenen her türlü ahlakı reddediyoruz. Bütün bunların, yalnızca toprak sahipleri ve kapitalistlerin çıkarına hizmet eden yalanlar, aldatmacalar, işçi ve köylülerin beyinlerini yıkamaya yarayan propaganda olduğunu söylüyoruz. (Proletarya Kültürü)
- "Diyalektik felsefe için son, kesin, kutsal diye bir şey yoktur. Diyalektik felsefe için her şey, ama her şey geçicidir; sonsuz bir doğuş- yok oluş ve sonsuzcasına aşağıdan yukarı tırmanış süreci dışında hiçbir şey yoktur. Diyalektik felsefenin kendisi de, bu sürecin düşünen beyindeki basit bir yansısından başka bir şey değildir." (Karl Marx ve Marksizm Üzerine)
- Ayaklanma için elverişli koşullar hükümetin dağıtılmasıyla ajitasyonumuzla ve örgütümüzle yaratılır (Demokratik Devrimde Sosyal Demokrasinin İki Taktiği)
- Dünyanın hiç bir yerinde prolteryanın gelişmesi sendikalar olmadan. Sendikaların ve işçi sınıfının partisinin karşılıklı eylemi olmadan gerçekleşmemiştir ve gercekleşemez. ("Sol" Komünizm)
- Əgər qiyamlar sadəcə olaraq məzlum adamların üsyanı idisə, müntəzəm tətillər – sinfi mübarizənin rüşeymini, lakin məhz ancaq rüşeymini ifadə edirdi. Özlüyündə götürülən bu tətillər tred-yunionist mübarizəsi idi, lakin hələ sosial-demokrat mübarizəsi deyildi, bunlar fəhlələrlə sahibkarlar arasında antaqonizmin oyandığını göstərirdi, lakin fəhlələr öz mənafeləri ilə bütün müasir siyasi və ictimai quruluş arasında barışmaz əkslik olduğunu dərk etmirdilər, yəni onlarda sosial-demokrat şüuru yox idi və ola da bilməzdi. Bu mənada 90-cı illərin tətilləri “qiyamlara” nisbətən çox böyük bir tərəqqi olduğuna baxmayaraq, xalis kortəbii bir hərəkat olub qalmaqda idi. (Kapitalizmin Son Aşaması: Emperyalizm)
- Kafaların doldurulmasına değil, her öğrencinin kafasının temel olguların bilgisiyle geliştirilip yetkinleştirilmesine ihtiyacımız var. (Sanat ve Edebiyat)
- Her ulusun kendi kaderini tayin etme hakkı vardır. Ama bu hak, olayların, olguların gelişimi ile çevrelenir. Sosyalizme hizmet ediyorsa desteklenir, Emperyalizme hizmet ediyorsa ezilir.. (Ulusların Kaderlerini Tayin Hakkı)