Elveda Aşk - Sinan Akyüz Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap

Elveda Aşk kimin eseri? Elveda Aşk kitabının yazarı kimdir? Elveda Aşk konusu ve anafikri nedir? Elveda Aşk kitabı ne anlatıyor? Elveda Aşk kitabının yazarı Sinan Akyüz kimdir? İşte Elveda Aşk kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Sinan Akyüz

Yayın Evi: Alfa Yayınları

İSBN: 9786254494406

Sayfa Sayısı: 464

Elveda Aşk Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

“Sen…” dedi kekeleyerek, “sen… deli misin?”

Süreyya buruk bir şekilde gülümsemiş, birden gamzeleri ortaya çıkıvermişti.

“Değilim,” dedi düşünceli bir sesle, “inan bana deli değilim! Ama şükürler olsun ki sana âşığım. İçimde fokurdayıp duran bir sen varsın. Sadece içimdeki senin bu telaşına engel olamıyorum. Karşında durmuş böyle saçmalıyorum.”

Güzide kalakalmıştı. İlk defa hazırcevaplığı bir işe yaramıyordu. Titrek bir sesle, “Bu yaptığın,” dedi, “iş mi senin? Böyle bir zamanda birine âşık mı olunur?”

Süreyya bu sefer tatlı tatlı gülümsedi.

“Ne yapayım? Savaş çıktı diye bu hikâyem yarım mı kalsın?”

Güzide birden öyle savruldu ki… O savrulmanın etkisiyle arkasını dönüp oradan hızla uzaklaşırken, “Nerden biliyorsun?” diye söylendi. “Belki de yarım kalan hikâyeler güzeldir…”

Daha Balkan Harbi’nin yaralarını saramadan yeni bir savaşın ortasında kalan Osmanlı’da, halkı yine fedakârlıklar beklemekteydi. İstanbul Sultanîsi talebelerinden Yusuf, Süreyya ve Feyzi ilk aşklarını henüz yaşarken vuslatın sancısı gelip yerleşti yüreklerine. Onlar için artık vuslat demek savaşın bitmesi ve vatanın kurtulması demekti.

İçlerinde kopan fırtınalara rağmen umutla gittiler cepheye… Aşklarına kavuşmak, yarım kalan hikâyelerden olmamak için…

İncir Kuşları ve Meyra’nın yazarı Sinan Akyüz’den Çanakkale Savaşı’nı ve gerçek kahramanlarını anlatan heyecan dolu yeni bir roman…

Elveda Aşk Alıntıları - Sözleri

  • Siz de biliyorsunuz… öyle kolay değil değişmek… insanın kendine ait olan her şeyi atması… öğrendiklerini unutması… geleneklerinden vazgeçmesi öyle kolay bir iş değil… Bence değişmek için çok önemli bir sebebi olmalı insanın.
  • Ama bu zindanda kiminle ne konuşacağım ben..?
  • Yoksa aşık mı oldun? Bu dalıp gitmeler de neyin nesi..?
  • Birine geleceğini söylersen, geleceği kalmaz umudunu yok edersin.
  • Öyle kolay değil değişmek... İnsanın kendine ait olan her şeyi atması... Öğrendiklerini unutması...Geleneklerinden vazgeçmesi öyle kolay bir iş değil. Bence değişmek için çok önemli bir sebebi olmalı insanın...
  • Unutma ki ! Hayat yaşadığımız ‘keşke’lerden ibarettir hep …
  • Nasıl ki her yağmur tanesi toprağı diriltir, insanın gönlü de öldürene değil yeniden diriltene sevdalanır.
  • Gerçekten de aşk sizi esir mi aldı?
  • İnsan nasibinden başkasına erişemezmiş.
  • "Bu coğrafyada kolayı ölmek kızım, " dedi çatallaşan bir sesle, "kolayı ölmek! Zoru ise hayatta kalmak..."
  • Bana gerçekleri söylemekten niye korkuyorsun..?
  • "İstersen" dedi, "olacakları bilmeden büyük konuşma Belki de bugün kaderin eli değdi size, kim bilir."
  • Bugün neden her şey bu kadar güzel görünüyor gözlerime?
  • Birini sevdiğinde yarının yokmuş gibi sevmelisin.
  • Sanki birine bağlanmadan önce “Bağlandığımda acı çeker miyim?” diye korkuyorsun, bağlandıktan sonra da “Acaba o acı çeker mi?” diye korkuyorsun.

Elveda Aşk İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Herkese merhabalar. Sizlere ne yazarsa hangi kitabı çıkarsa hemen alıp okuyacağım bir kitabın yorumu ile geldim. Her bir hikayesi yüreğe dokunuyor zira her birinin gerçek olması derinden etkiliyor. 29 Ekim 1933 Cumhuriyet Bayramı'nda Onuncu Yıl Marşı coşkusu vardır küçük Benan' un içinde. Bunu babasına sorar ve babası Yusuf ise dalar giden on yıl öncesine... Ve biz de onunla beraber. Yusuf, Feyzi, Süreyya, Hüsrev hepsi daha on yedisinde yeni yetme denilen zamanda İstanbul Sultanisinin güzide talebeleridirler. Keşşaflar yani kısa bir süre sonra da izci olarak adı değiştirilen Keşşaflar... Bir sabah her yer Osmanlı donanmasının Rus limanlarını bombalama haberleri ile sarsılır. Artık herkes tedirgin ve huzursuzdur. Süreyya'nın kalbi bir aşk için kanat çırpmakta arkadaşı Yusuf ona destek vermektedir. Ama o da aşkın çemberine takılır. Bu zaman aşık olma zamanı değil dese de Süreyya'nın ona yazdığı mektupla yarını düşünmeden sevmeye karar verirler. Ama bu sevda zordur, buluşmak ise hep bir fedakarlık. Değişen şartlar ve oluşan koşullar eğitimlerini de etkilemeye başlar. Onlar ile hem aşka doğru hem de dönem şartlarına doğru yolculuğa çıkıyoruz. Hain düşman Çanakkale Boğazına göz dikine Feyzi de kararını verir onlar yemin etmiş, söz vermiş Keşşeflardır. Bu vatan için canlarını vermeye hazırdırlar ve ilk adımı atan o olur. Hepsi üzerine gelse vazgeçirmeye çalışsa da sonunda Feyzi'ye hak verip kendileri de gönüllü asker olarak orduya katılırlar. Gönülleri yar aşkından vatan aşkına atılan cesaretli ve gözü kara yeni yetmeler şimdi birer askerdir. Kalem tutan eller şimdi silah tutacak hayatta kalmaya çalışacaklardır. Üstelik sevdikleri ile vedalaşmayıp birer mektup bırakarak gideceklerdir. Süreyya'nınn Güzide'sinden, Yusuf 'un Mehpare''sinden, Hüsrev'in Cavidan'ından ve Feyzi'nin Refika'sından nasıl temiz sevdiklerini ve nasıl koptuklarını, Güzide ve Refika'nın ise sevdiklerinin peşinden gönüllü olarak nasıl gittiklerini elimiz yüreğimizde okuyoruz. Öyle içten öyle güzel bir kitaptı ki (Selda Baygu)

Kitap gayet güzel ilerledi sadece kitap bir anda son buldu. Kitap bence Yusuf, Süreyya, Hüsrev ve Feyzi'ye bunların nasıl şehit olduklarını değinebilirdi. Birde Refika ve Güzide ne oldukları değinmemiş fakat şu var ki her Türk gencin okuması gereken kitapların başında gelir. (Haluk Yazıcıoğlu)

Sinan akyuz ne cikarsa okurum ve okudumda bana göre en güzel eseri sevmek zorunda değilsin beni... gerçi çok ön plana çıkamamış olsada en sevdığim kitabı .Kitaplarinin gerçek yaşam olmasida beni derinden etkiliyor. Bu kitabinda vatanin herseyin üstünde olduğunu bize göstermiştir. Sonunda boğazimin düğumlendiği eserlerinden kendisi.... vatan toprağinin nasıl kazanıldiğinı anlatiyor. (firdevs güldan)

Kitabın Yazarı Sinan Akyüz Kimdir?

Nisan 1972de Iğdır’da doğdu. Orta ve lise öğrenimini çeşitli okullarda tamamladı. İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nden mezun oldu. Yirmi üç yaşında gazeteciliğe başladı. Gazeteciliğin hemen hemen her kademesinde çalıştı. Daha sonra gazeteciliğe ara verip Almanya’ya gitti. Bir süre sonra tekrar İstanbul’a döndü. 1996da Sabah Gazetesi’nin dergi grubunda çalışmaya başladı. O dönem fotoğrafla tanıştı. Birçok yayın organına moda ve portre fotoğrafları çekti. 1999da Sabah Gazetesi’nin hafta sonu eklerinde çalışmaya başladı. 2001de fotoğrafçılık mesleğine ara verip ağırlıklı olarak kitap yazdı. 2006 yılında ise Takvim Gazetesi’nde köşe yazarlığına başladı. Şu anda Takvim Gazetesi’nde köşe yazılarına devam ediyor. Ayşen Akyüz ile evli olan yazar, ikiz erkek çocuk babası.

Sinan Akyüz Kitapları - Eserleri

  • İncir Kuşları
  • Piruze
  • Meyra
  • Kavuşma - Piruze ve Oğulları
  • Şahika & Feraye
  • Yağmurun Gelini

  • Solgun Karanfil
  • İki Kişilik Yalnızlık
  • Sevmek Zorunda Değilsin Beni
  • Aşk Başka Evde
  • Yatağımdaki Yabancı
  • Bana Sırtını Dönme
  • Bir Evlilik Komedisi

  • Aşk Meclisi
  • Etekli İktidar
  • Elveda Aşk
  • Kendini Arayan Domates
  • Kendini Arayan Domates 2 - Domates Festivali
  • Kendini Arayan Domates 3 - Nerede O Eski Domatesler?

Sinan Akyüz Alıntıları - Sözleri

  • Düşlerimizi izleriz. Düşlerdir bizi bir yerlere taşıyan. Biziz düşlerimizi arkamızda bırakan. Bir savaşçı gibi düşlerimiz ile savaşan. Ama nedense ihanete uğrayan düşlerimiz değildir. Düşlerimizdir bize ihanet eden. Daha doğrusu düşlerimizi kâbusa çeviren hayatın kendisidir. İçinde nefes alıp veren canlılardır. (Yatağımdaki Yabancı)
  • Sanki bir boşluk düştü içime yada ben bir boşluğun içene düştüm. Bilmiyorum. (Kavuşma - Piruze ve Oğulları)
  • Büyük dertler dilsizdir... (Yağmurun Gelini)
  • “Beni ben gibi seveni istiyorum Beni ben gibi göreni Beni benden öte bileni istiyorum Çünkü ben böyle sevdim…” (Bir Evlilik Komedisi)
  • "Aşk, doğası gereği bir körlüktü.Ben de kör olmuştum." (Piruze)
  • Hiç olmazsan, hep olamazsın. (Bir Evlilik Komedisi)

  • Ama hiçbir gerçek de hayallerimizi yok etmemeli Vızvız! Yoksa bizde büyükler gibi oluruz, doğru mu? (Kendini Arayan Domates)
  • Fahişenin bile namuslusu vardır. Sen esas dışarıda namuslu geçinen fahişe ruhlulara bak. (Sevmek Zorunda Değilsin Beni)
  • Seni anlıyorum oğlum. Hepimiz zor günlerden geçiyoruz. Birimizin acısı, aslında hepimizin acısıdır. Direniş iyileştiricidir, birleştiricidir, hatta umut vericidir... (Solgun Karanfil)
  • "Çünkü biz insanlar, yaşamın akışı içinde geleceği öngöremiyoruz. Sadece geçmişi hayallerimizde canlandırıyoruz. Geçmişle, bazen de geçmişe saplanıp kalan kendimizle hesaplaşıp duruyoruz." (Piruze)
  • Bir incir kuşu penceremin pervazına konmuş bana bakıyordu “ Ne olur , tutsak düşmüşlügüm yüzünden beni hor görme “ diye kendi kendime söylendim. (İncir Kuşları)
  • " Aşk abdest gibidir. Şüpheye düşersen bozulur. " (Şahika & Feraye)
  • Erkeklerin merhametine sığındığımız bir dünyada inşallah acınacak bir hayat hikayen olmaz senin... (Aşk Başka Evde)

  • '' Gittin, şimdi farklı şehirler değil, koca bir ömrün yalnızlığı girdi aramıza,'' (Kavuşma - Piruze ve Oğulları)
  • "Unutmak ve alışmak üzerine kurulu bir dünyada yaşıyoruz." (Şahika & Feraye)
  • Çok iyi biliyorum Seninle biz olmanın imkanı yok Yine çok iyi biliyorum Sensiz ben olmanın da anlamı yok (Aşk Başka Evde)
  • Bir kadının zekâsından daha üstün olan tek şey, başka bir kadının zekasıdır. (Etekli İktidar)
  • "Korkunç bir duygudur. Ansızın gelen bir ölüm, yüreğe çöken sessiz bir çığlık gibidir. (Kavuşma - Piruze ve Oğulları)
  • Seni aldatan kadını bu kadar çok sevmen, doğrusu beni yaraladı. Ama gel gör ki; biz kadınlar da en çok bizi yaralayan kişiyi sevmek için yaratılmışız. (Yatağımdaki Yabancı)
  • çok iyi biliyorum seninle biz olmanın imkanı yok yine çok iyi biliyorum sensiz ben olmanın da anlamı yok (Aşk Başka Evde)