Fatma, Ali ve Diğerleri - Nazım Hikmet Ran Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap

Fatma, Ali ve Diğerleri kimin eseri? Fatma, Ali ve Diğerleri kitabının yazarı kimdir? Fatma, Ali ve Diğerleri konusu ve anafikri nedir? Fatma, Ali ve Diğerleri kitabı ne anlatıyor? Fatma, Ali ve Diğerleri kitabının yazarı Nazım Hikmet Ran kimdir? İşte Fatma, Ali ve Diğerleri kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Nazım Hikmet Ran

Yayın Evi: Yapı Kredi Yayınları

İSBN: 9789750820335

Sayfa Sayısı: 148

Fatma, Ali ve Diğerleri Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Nâzım Hikmet’in 1952 Moskova’dayken yazdığı, Sovyetler’de “Türkiye’de” adıyla basılıp defalarca sahnelenen Fatma, Ali ve Diğerleri Türkiye’de ilk kez özel bir baskıyla yayımlandı.

Üç perdelik oyunda, Türkiye’nin Kore’ye asker gönderme kararına karşı çıkmak, “barış için savaş vermek”, halkı bu konuda bilinçlendirmek üzere kurulmuş Barışı Koruma Derneği’nin içinde ve çevresinde olup bitenler, kısacası savaş karşıtı Türk insanının direnci ve dramı konu ediliyor. Nâzım’ın öbür oyunlarındaki güçlü dramatik yapı, çok kişili doğal diyalog akışı, zehir zıkkım politik eleştiriden toplum sorunlarının kökenine inen dram anlayışı burada da görülüyor.

Nâzım’ın manüskrisinin yanı sıra arşivlerdeki Ekber Babayev çevirileri ve Memet Fuat Arşivi’ndeki Asım Bezirci nüshası dikkate alınarak M. Melih Güneş’in yayına hazırladığı Fatma, Ali ve Diğerleri canlılığını ve güncelliğini koruyor.

Fatma, Ali ve Diğerleri Alıntıları - Sözleri

  • insanların içindeyim seviyorum insanları. hareketi seviyorum. düşünceyi seviyorum. kavgamı seviyorum. sen bahar içinde bir insansın sevgilim, seni seviyorum.
  • Bilir misin Vera Bu öldürülen kaçıncı çocuk? Bu kaçıncı kertik yüreğe atılan? Eskisi gibi değil Artık daha da sancılı yaşamak!
  • Bahtsız bir şehirde ve gökyüzü yıldız yıldızken ve kendini ve seni memleketi satmamış ve satmayacak dostların arasında ve onların gözüne baktığın zaman yüreğin ferahlar ümitle çarpar yüreğin.
  • Sevmediniz ömrünüzde siz kendinizden başka hiçbir şeyi, hiç kimseyi Ne gözlerini, ne ellerini insanların Ne çiçeklenmiş ağaçları, Ne kırmızı topraklı Anadolu çayırlıklarını. Ne bir çocuğun saçını ne bir hayvanın tüyünü okşadınız siz Çürümüş bir armut gibi asılı durur bağrınızda kalbiniz. Üç denizle çevrili, memleketimizi sattınız siz Lakin kazınacak kökünüz efendilerinizle birlikte Ölüm gemilerini okyanustan geçirenlerle birlikte. Altına ve kana tapanlarla birlikte... Kazınacak kökünüz!
  • "Bizim kalbimiz hep kırıktır çoçuk. Ama yine de eksik etmeyiz sol cebimizden umudu..!! "
  • İnsanların içindeyim seviyorum insanları hareketi seviyorum düşünceyi seviyorum kavgamı seviyorum Sen kavgamın içinde bir insansın sevgilim seni seviyorum
  • HALK KOROSU: Onlar kasabın bıçağı, biz dananın boğazı, onlar yangın, biz yanan ev, onlar çekirge, biz ekin. Sattılar bizi...
  • Ve üç denizle çevrili koskocaman bir memleket ve namuslu, çalışkan, fakir insanları onun, ve son pırıltıları hürriyetinin ve bağımsızlığının son santimetreleri ve haysiyetinden kalan son kırıntılar satılıyor haraç mezat. Satılıyor ipek halıların üzerinde, satılıyor altında billur avizelerin. satılıyor içkiler içilerek, satılıyor muzıkalar çalınarak, satış devam ediyor Ankara'da.
  • Gökyüzü yıldız yıldız. Yaşamak mevsimler gibi, yaşamak yaşanmaya değer bir ömrü. Yıldızlar pırıl pırıl, kocaman kocaman ve pencerelerden evlerin içine girecek kadar yakın insanlara. Bahtiyar olmak, anasını sattığımın, bahtiyar olmak. Ben bu gece parmaklarımı senin saçlarına daldırmışım gibi duyuyorum dünyayı avuçlarımda; avuçlarımda atıyor yüreği... Ben bu gece...
  • İnsanların içindeyim seviyorum insanları hareketi seviyorum düşünceyi seviyorum kavgamı seviyorum Sen kavgamın içinde bir insansın sevgilim seni seviyorum...
  • MÜDÜR: Allah seni de, ustanı da kahretsin. Ulan, düpedüz komünistlik propagandası yaptığının farkında değil misin be? Ulan bu yaptığın işin seni ipe götüreceğini anlamıyor musun? SATILMIŞ: Ayağının turabı olam beyim, adam öldürmedim, hırsızlık etmedim,ırza geçmedim. MÜDÜR: Keşke adam öldüreydin, ırza geçeydin... SATILMIŞ: Allah korusun. MÜDÜR: Demek Erzincan'dan buraya bu propagandayı yapa yapa geldin. SATILMIŞ: Hâşâ beyim, ben o dediğin işi yapmadım. MÜDÜR: Köy kahvelerinde bu türküyü söyledin durdun öyle mi? SATILMIŞ: Başka türküleri de söyledim beyim, bunu da söyledim... MÜDÜR: Köyden köye üç buçuk ay dolaştın da kimse seni ihbar etmedi öyle mi? Kimse seni jandarmaya vermedi? SATILMIŞ: Niye vereceklermiş beyim, adam öldürmedim, hırsızlık etmedim. MÜDÜR: Yerin dibine bat. Ulan. Ulan, olur iş değil, demek Anadolu'yu, Stalin Stalin diye diye baştan başa geçtin de...
  • FATMA: Kanuna bakarsan, artık bu işlere benim de aklım eriyor, suçumuz günahımız yok... ALİ: Senin hiçbir suçun günahın yok Nineciğim. FATMA: Bunu çocuklar da hep söylüyor, haydi biz diyorlar beyannameye imza attık, dergiye yazı yazdık, seni niye tevkif ettiler Fatma Hanımteyze, aklımız ermiyor, diyorlar. Koskoca Avukat Murat Efendioğlum bile şaşırıyor bu işe!
  • Burada memleketimizde açlıktan, işsizlikten geberdiğimiz yeter. Kore dağlarında dolar için ölmek istemiyoruz...
  • Korkaksınız bütün hayınlar gibi. Ve bütün korkaklar gibi Sinsi Gaddar Ve sahtekârsınız.
  • "Bahtiyar olmak yaşamak yaşanmaya değer bir ömrü. Yaşamak mevsimler gibi baharıyla, yazıyla, güzüyle, kışıyla."

Fatma, Ali ve Diğerleri İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Fatma, Ali ve Diğerleri, Türkiye´nin Kore´ye asker gönderme kararı üstüne yazılmış. Kitabı baskıya hazırlayan Melih Güneş, Asım Bezirci nüshasıyla sahnelenen çeşitli metinleri karşılaştırmış. Böylece ilk sahnelenişinden 59 yıl sonra Fatma, Ali ve Diğerleri yazıldığı dilin yurduna dönmüş. Nazım bu piyes sahnelenirken hastaymış. Vasiyet şiirini de bu günlerde yazmış. Oyunun temelinde barış, ülkenin gerçek çıkarları ve bağımsızlık temelinde tartışılıyor. Tartışılanlar arasında dostluk, dayanışma ve halkın çıkarlarını kendi çıkarlarından üstün tutma kavramları da var. İnsan sayılabilmek için gerekenler. Hatta İstiklal Marşı´nın gerçek anlamı bile. Nazım Hikmet´in piyesinde, aynı soydan ve ırktan olmanın sömürü öğesi olmayı engellemeyişi çok açık vurgulanır. Bu bir sınıf farkıdır aynı zamanda: "İsimleri isimlerimize benzer, dilleri dillerimize. Fakat mantarın ağaçla atsineğinin atla ilgisi neyse onlar da o kadar bizden bu memlekettendir. Onlar kasabın bıçağı, biz dananın boğazı, onlar yangın biz yanan ev, onlar çekirge, biz ekin. Sattılar bizi…" (Kitap okumak)

Kitabın Yazarı Nazım Hikmet Ran Kimdir?

Nâzım Hikmet Ran ya da Türkiye'den ayrıldıktan sonraki soyadı ile Nâzım Hikmet Borzecki (15 Ocak 1902; Selanik, Osmanlı İmparatorluğu - 3 Haziran 1963; Moskova, SSCB), Türk şair ve yazardır.

Şiirleri elliden fazla dile çevrilmiş ve eserleri birçok ödül almıştır. Türkiye'de serbest nazımın ilk uygulayıcısı ve çağdaş Türk şiirinin en önemli isimlerindendir. Uluslararası bir üne ulaşmıştır ve dünyada 20. yüzyılın en gözde şairleri arasında gösterilmektedir.

Komünist siyasi düşünceleri yüzünden defalarca tutuklanmış ve yetişkin yaşamının büyük bölümünü hapiste ya da sürgünde geçirmiş; Türkiye'de 11 ayrı davadan yargılanarak İstanbul, Ankara, Çankırı ve Bursa cezaevlerinde 12 yılı aşkın süre hapis yatmıştır. 1951 yılında Türkiye'den ayrılması sonrasında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından çıkarılmış; bu karar ölümünden 46 yıl sonra, 5 Ocak 2009 tarihinde iptal edilmiştir.

1963 yılında Moskova'da kalp krizinden hayatını kaybetmiştir. Mezarı Moskova'dadır.

Kaynak: https://tr.wikipedia.org/wiki/Nâzım_Hikmet

Nazım Hikmet Ran Kitapları - Eserleri

  • Büyük İnsanlık
  • Nazım İle Piraye
  • 835 Satır
  • Benerci Kendini Niçin Öldürdü?
  • Yatar Bursa Kalesinde
  • Kuvâyi Milliye

  • Memleketimden İnsan Manzaraları
  • Kemal Tahir'e Mapushaneden Mektuplar
  • Piraye'ye Mektuplar
  • Bütün Şiirleri
  • Yazılar 1
  • Yazılar 3
  • Kan Konuşmaz

  • Ne Güzel Şey Hatırlamak Seni
  • Yeşil Elmalar
  • Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim
  • Henüz Vakit Varken Gülüm
  • İlk Şiirler
  • Son Şiirleri
  • Demokles'in Kılıcı

  • Bir Ölü Evi & Ocak Başında
  • Enayi
  • Sanat Ve Edebiyat Üstüne
  • Cezaevinden Memet Fuat'a Mektuplar
  • Şehrime Ulaşamadan Bitirirken Yolumu...
  • Bu Şehir Güzelse Senin Yüzünden
  • Yazılar 2

  • Sevdalı Bulut Masalı
  • Ferhad ile Şirin
  • Kuvayi Milliye (Çizgi Roman)
  • Nazım Hikmet Şiirleri 2: Mapusluk Zor Zanaat
  • Yaşamak Seni Sevmek Gibi
  • Nazım Hikmet Şiirleri 4: Gurbet Ölümden Beter
  • Nazım Hikmet Şiirleri 3: Sevda Ateşten Gömlek

  • Nazım Hikmet Şiirleri 6 : Herkes Kendi Payına Ölür
  • Nazım Hikmet Şiirleri 5: Bir Hazin Hürriyet
  • Sana Tütün ve Tespih Yolluyorum
  • Yazılar 4
  • Yazılar 5
  • Hikayeler
  • Kadınların İsyanı

  • Yusuf İle Menofis
  • Masallar
  • La Fontaine'den Masallar
  • Çeviri Hikayeler
  • Yazılar 6
  • Yeni Şiirler (1951 - 1959)
  • Tavı Gelmişti Demirin

  • Fatma, Ali ve Diğerleri
  • Üç Şiir
  • İt Ürür Kervan Yürür
  • Seçme Şiirler
  • Sarayda
  • Şeyh Bedrettin Destanı
  • Sabahat

  • Das schönste Meer ist das noch nicht befahrene Liebesgedichte
  • Kuvayi Milliye: Abidin Dino'nun Desenleriyle
  • Taranta Babu'ya Mektuplar
  • Öteki Defterler
  • Beyazıt Meydanındaki Ölü
  • Unutulan Adam
  • Sonuna Kadar Kavga

  • Nazım Hikmet ve Tosca'sı Semiha Berksoy
  • Tüm Eserleri 1 - Şiirler 1
  • Tüm Eserleri 2 - Şiirler 2
  • Tüm Eserleri 3 - Şiirler 3
  • Tüm Eserleri 4 - Şiirler 4
  • Tüm Eserleri 5 - Şiirler 5
  • Tüm Eserleri 6 - Şiirler 6

  • Kuvayi Milliye Destanı
  • Keloğlan
  • Tüm Eserleri 7 - Şiirler 7
  • Hasretle - Nazım Hikmet Mektupları
  • Memleketimden İnsan Manzaraları 1
  • Memleketimden İnsan Manzaraları 2
  • Memleketimden İnsan Manzaraları 3

  • Memleketimden İnsan Manzaraları 4
  • Kurtuluş Savaşı Destanı
  • Memleketimden İnsan Manzaraları 5
  • Dört Hapishaneden
  • Rubailer
  • Sürekli Bir Bahar
  • Güzel Günler Göreceğiz

  • Kafatası
  • Yel Üfürdü Su Götürdü
  • Bursa Cezaevinden Va-Nu'lara Mektuplar
  • Yaylamıza Kiraz Vakti
  • Kuvayi Milliye
  • İnek
  • Kerem Gibi

  • Nazım Hikmet’in Açlık Grevi (Tıpkı Basım İçerikler)
  • El Yazmalarında ve Basılı Kitaplarda Saman Sarısı
  • Sovyet Demokrasisi
  • Jokond ile Si - Ya - U
  • Alman Faşizmi ve Irkçılığı
  • Gece Gelen Telgraf
  • 1 + 1= Bir

  • Nazım Hikmet Şiirleri: 1
  • Şu 1941 Yılında
  • Yaşamaya Dair
  • Saat 21-22 Şiirleri
  • Orman Cücelerinin Sergüzeşti
  • Büyük Taarruz
  • Aydınlıkçı şair, aydınlıkçı yazar Nazım Hikmet

  • Faşizm Sınıflar ve Emperyalizm
  • Seçilmiş Əsərləri
  • Güneşi İçenlerin Türküsü

Nazım Hikmet Ran Alıntıları - Sözleri

  • Bizim İstiklal Marşın'da aksayan bir taraf var, Bilmem ki, nasıl anlatsam, Akif inanmış adam, Fakat onun, ben, İnandıklarının hepsine inanmıyorum. Mesela, bakın: "Gelecektir sana vadettiği günler Hakk'ın" Hayır, Gelecek günler için Gökten ayet inmedi bize. Bir şarkı istiyorum Zaferden sonrasına dair. Kim bilir belki yarın (Kuvayi Milliye Destanı)
  • Dünyayı verelim çocuklara hiç değilse bir günlüğüne, allı pullu bir balon gibi verelim oynasınlar.. (Güzel Günler Göreceğiz)
  • "Kim bilir ; Masalınızın kahramanı, başka bir hikayenin figüranı olmaya gitmiştir belki de. (Yaşamak Seni Sevmek Gibi)
  • Yok edin insanın insana kulluğunu, bu davet bizim... (Kuvayi Milliye: Abidin Dino'nun Desenleriyle)
  • Büyümez ölü çocuklar... (Henüz Vakit Varken Gülüm)
  • "Sen daha çok hikâyeler dinlersin ama, artık sana hikâye anlatacak bulursan!.." (Ferhad ile Şirin)

  • " Bırak ay gitsin sen kal bu gece... " (Bu Şehir Güzelse Senin Yüzünden)
  • Yolunda pusuya yattıklarını arkadan çelme attıklarını bilerek yürümek… Yürümek yürekten gülerek yürümek… (Yazılar 6)
  • ...yolsuzluğun da türlü türlüsü vardır. (Yazılar 3)
  • İnsanların başlarında kalpak, yüreklerinde keder, yüreklerinde müthiş bir ümit vardı. (Kuvayi Milliye Destanı)
  • Bir insan bir vazife alırsa, bu vazife küçük ve ehemmiyetsiz de olsa, onunla öteki vazifeler arasındaki bağı unutmamalı ve ben işimi yapıyorum ya, işimden gayrisi beni alakadar etmez, banane dememelidir. Çünkü her iş, başka işle bağlıdır. (Hikayeler)
  • Bulut mu olsam, gemi mi yoksa, balık mı olsam, yosun mu yoksa? .. Ne o, ne o, ne o. Deniz olunmalı, oğlum, bulutuyla, gemisiyle, balığıyla, yosunuyla. (Büyük İnsanlık)
  • Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer ve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak kabahat senin (demeğe de dilim varmıyor ama) kabahatın çoğu senin canım kardeşim. (Nazım Hikmet Şiirleri: 1)

  • Fotoğrafınızı pek yakında beklerim. Sıhhatiniz nasıldır ? Ateşiniz devam ediyor mu ? Oraları çok mu soğuk ? Herhalde odanızda soba vardır. Burada havalar birkaç gündür lodos. Denizde beyaz köpükler... ağaçlarda beyaz çiçekler... (S. Berksoy) (Nazım Hikmet ve Tosca'sı Semiha Berksoy)
  • Bir gülüşün ateşiyle yakmasını biliriz ölümün önünde sigaramızı. (Nazım Hikmet Şiirleri 5: Bir Hazin Hürriyet)
  • Hem anlatsana bana: nasıl oluyor da çıldırmıyoruz öleceğimizi bildiğimiz halde? Yoksa ben ölmem gibi mi geliyor insana. (Yatar Bursa Kalesinde)
  • -Mayakovski’nin kitaplarından en çok hoşunuza gidenler hangileridir? + Sevgilinin gözlerini mi, yoksa burnunu mu seviyorsun sorusunu nasıl yanıtlamalı? Mayakovski’yi tepeden tırnağa severim ben. (Yazılar 6)
  • “Onlar paranın sahibi değil, para onların sahibi. “ (Memleketimden İnsan Manzaraları)
  • "Yaşamak güzel şey be kardeşim." (Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim)
  • Köşeme çekildim, hani hep kaldığım köşeme. Bakış açım belli oldu yine. Geride kalan, ardından bakar gidenlerin. Bir meltem olacak rüzgarım dahi kalmadı benim. Dağlara çarptım her esişimde. Yollara küfrettim her gidişinde. (Tüm Eserleri 2 - Şiirler 2)