Gümüş Yaz, Gümüş Kız - Buket Uzuner Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap

Gümüş Yaz, Gümüş Kız kimin eseri? Gümüş Yaz, Gümüş Kız kitabının yazarı kimdir? Gümüş Yaz, Gümüş Kız konusu ve anafikri nedir? Gümüş Yaz, Gümüş Kız kitabı ne anlatıyor? Gümüş Yaz, Gümüş Kız kitabının yazarı Buket Uzuner kimdir? İşte Gümüş Yaz, Gümüş Kız kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Buket Uzuner

Editör: Rana Gürtuna

Tasarımcı: Kezban Arca Batıbeki

Yayın Evi: Everest Yayınları

İSBN: 9789752890473

Sayfa Sayısı: 420

Gümüş Yaz, Gümüş Kız Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

İnsanın yaşı yaptığı işle hesaplanırsa eğer, ilk hikâyesinin yayımlanması üzerinden çeyrek yüzyıl geçen Buket Uzuner yirmi beş yaşında. Edebiyatta gümüş yılını kutlayan yazar, okurlarına ve kendisine bir armağan vermek için Gümüş Yaz'ı yazdı. Yazmakla geçen yirmi beş yıl onun yaşamının tam da Yaz mevsimine denk düştüğü için adını Gümüş Yaz koydu. Gümüş Yaz, bir edebî otoportre! Gümüş Yaz, bir Buket Uzuner kitabı.

(Arka Kapak)

Gümüş Yaz, Gümüş Kız Alıntıları - Sözleri

  • Eğlenmeyi sevdiğim kadar hüzne de tutkuluyum....Çelişkilerinin büyük kısmının farkında, bu nedenle kendiyle barışık ama asla uyuşamayan bir kadın.
  • Yalnızlık ikiye ayrılır. Biri seçilmiş, diğeri zorunlu yalnızlıktır. Ancak belli bir olgunluğa ulaşan insanlar seçilmiş yalnızlığı kavrar ve ararlar.
  • Ne burçlara, ne fallara inanırım, ama bunların abartılmadan birer sosyal iletişim aracı olarak kullanılmasına karşı bir fanatik de değilim. Yaşamınızı etkilemeyecek dozda kullanıldığında sevimli, insani oyunlardır bunlar; küçük keyif unsurları.
  • İnsan belli deneyimlerden sonra hayal kırıklıklarına karşı bağışıklık sağlayamamışsa eğer, yıllar içinde yaralı ruhuna iyi gelen bazı ilaçlar keşfetmeye başlıyor.
  • Varlığı uzaktır ama, sesi çok yakındır; sesimi duyduğunda, sanki bayram hediyesi almış küçük bir çocuğun neşesini bulurum, onun sesinde. Bu anında olur. Düşünmeden, duraksamadan, hiçbir ince hesap-kitap yapmadan, gelen olumlu bir tepkidir, doğal bir karşılıktır; çocuksu hem de. Dostluk dediğimiz de böyle bir şey olsa gerek.
  • Aile kendi cennet ve cehennemimizdir.
  • Yola çıkmak yani gitmek ve dönmek zaten yüzleşmeyi gerektirir.
  • ‘... ondan şimdilik vazgeçmem gerektiğini ancak aklımın sert uyarısıyla kabullenebildim.’
  • Farklı ve tuhaf olarak değerlendirildiğimi anlardım ama bu hep hoşuma giderdi.
  • Ama büyümek istemediğimi biliyorum. Bir küçük kızın büyümesi bizim gibi toplumlarda onun birçok özgürlüğünün elinden alınacağı anlamına gelir, herhalde bir protesto veya savunmaydı benimkisi...
  • Kendi fikirlerin oluşmadan başkalarının peşinden gitmenin beni piyon yapacağını sık sık tekrarlıyorlardı.
  • Edebiyatçıların yarattığı dünya, gerçeğine tahammül edemediğimde kaçabileceğim bir cennet sunuyordu bana.
  • Ve o zaman insanları geldikleri kültüre göre değil de kendi ideolojilerine, dünyaya bakışlarına göre değerlendirmek gerektiğini öğrendim.
  • Zaten o süreçte o kadar canım yanmış ve üzülmüşümdür ki, kararımdan sonra sakin kalışım, artık yorgunluktandır.
  • Çok neşeli ve rahat göründüğümü sananlar hayatımın dışındakiler, "başkaları"dır.

Gümüş Yaz, Gümüş Kız İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Buket Uzuner'in yazarlığının 25. yılında, gümüş yıldönümünde kendisi için kaleme almış olduğu bu kitapta akıcı ve biraz da dramatik bir dille bu süreçte yaşadıkları yer alıyor. Yazarlık serüveniyle ilgili merak duyanlara tavsiye edebilirim. (SelinGuzel)

Buket Uzuner'in 25.edebiyat yılı için hazırladığı kendinden,kitaplarından,seyahatlerinden, yazarlarından bahsettiği bir gümüş armağan.50.yılında yazmayı plandığı Altın Güzü okumak dileği ile (Glsmprl)

Buket Uzuner'in edebi yolculuğunun gümüş yıldönümü anısına yazdığı bu gümüş kitap, tam anlamıyla bir edebiyat ziyafeti. Her bölümde farklı lezzetler deneyimliyor, satır aralarında Uzuner'in yaşam öyküsüne tanıklık ediyor, tadı damağımızda altın yıldönümünün altın kitabını beklemeye başlıyoruz. Samimi, sıcacık anlatımı ve konusuyla zevkle okuduğum bir kitap oldu. Nice Eserlerle, Nice Senelere... (Rezzan)

Kitabın Yazarı Buket Uzuner Kimdir?

Biyoloji ve Çevre Bilimi eğitimi alan Uzuner, Türkiye' de Hacettepe Üniversitesi ve ODTÜ' de, ayrıca Norveç, ABD ve Finlandiya'daki üniversitelerde çalışmalarda bulundu. Kitapları 1992'den bu yana Türkiye'de Ulusal En İyi Satış listelerinde yer almaktadır ve dört ayrı dilde yayımlanmıştır. Remzi Kitabevi için yabancı edebi yayımlar konusunda editörlük yaptı ve şu anda Alfa-Everest Yayınları için yabancı edebi yayımlar konusunda edebi danışmanlık yapmaktadır.

Balık İzlerinin Sesi romanı ile 1993 yılında Yunus Nadi Roman Ödülü' ne layık görülen Uzuner, Kumral Ada Mavi Tuna romanı ile 1998 yılında İstanbul Üniversitesi Yılın Romanı ödülünü aldı. Son dönemde Kumral Ada Mavi Tuna adlı romanı, Mediterranean Waltz adı ile İtalya, Yunanistan ve İsrail'de yayımlandı. Ayrıca İngiltere'de kısa öykülerden oluşan A Cup of Turkish Coffee adlı kitabı yayımlandı.

1996 yılında University of Iowa tarafından onursal akademisyen yazar seçildi.

Kuzey Afrika, Kuzey Amerika ve Avrupa'da uzun yıllar geçiren Buket Uzuner, şimdi İstanbul'da yaşamaktadır.

Buket Uzuner Kitapları - Eserleri

  • Kumral Ada Mavi Tuna
  • Uzun Beyaz Bulut Gelibolu
  • İki Yeşil Susamuru
  • Su
  • Toprak
  • Hava

  • İstanbullular
  • Balık İzlerinin Sesi
  • Ayın En Çıplak Günü
  • Yolda
  • Güneş Yiyen Çingene
  • Benim Adım Mayıs
  • Karayel Hüznü

  • Şiirin Kızkardeşi Öykü
  • Bir Siyah Saçlı Kadının Gezi Notları
  • Yazın Öyküleri
  • Şairler Şehri
  • Ah Bir Kedi Olsam!
  • Şehir Romantiğinin Günlüğü
  • Selin ve Cem'le Yolculuklar

  • Gümüş Yaz, Gümüş Kız
  • New York Seyir Defteri
  • Bir Yılbaşı Hikayesi
  • İstanbullular
  • Benim Adım İstanbul
  • Buket Uzuner Gezi Kitaplığı (3 Kitap)
  • I Am Istanbul

  • Istanbul Blues
  • Earth

Buket Uzuner Alıntıları - Sözleri

  • "kopan bir ipe, sımsıkı bir düğüm atarsanız, ipin en sağlam yeri artık bu düğümdür. ama ipe her dokunuşunuzda, canınızı acıtan tek nokta, yine o düğümdür." (Şiirin Kızkardeşi Öykü)
  • Bilirsiniz işte, insan kendinden bile sıkılır bir gün. Aslında insan en çok kendinden sıkılır. (Şiirin Kızkardeşi Öykü)
  • Ruhumu baharla beraber saran çılgınca bir aylaklık etme tutkusu ve buna şehvetle teslim olma arzusuna karşı koymaya çalışmamdaki çelişki. (Selin ve Cem'le Yolculuklar)
  • ''İnsanoğlunun bencilliği ve şiddet tutkusu,bu küçük kasabada da peşimi bırakmamış,her yerde olduğu gibi yine canımı sıkmıştı.Bence dünyanın bütün çocukları birbirlerinin bayramını kutlamalı,eğlenmeli,gülmeli ve kardeş olmalıydı. '' (Bir Yılbaşı Hikayesi)
  • Roman yazmak ne öykü, ne deneme, ne de şiire benziyor. Roman yazmak bir doktora tezi yazmaya benzetilebilir ancak. O denli disiplinli, derli-toplu ve sistematik bir çalışma bekler roman kurgusu yazardan. Romanın başı sonu kurgu tekniği, karakter soyağacı ve kronolojisi ta başından belli olmak zorundadır. Yazar bu yol taşlarını bilmezse yolda kendisine gerekecek acil yardım malzemelerine hazırlık yapamaz. (Selin ve Cem'le Yolculuklar)
  • Böyledir ama İstanbul, özletir kendini bir aşk gibi yani… (İstanbullular)

  • Dünyada sabah uykusundan tatlı ne olabilirdi ki! (Ah Bir Kedi Olsam!)
  • "Ama unutma ! Sen yalnızca iyi bir evlilik yapmak üzere yetiştirilmiş bir kız değilsin." (İstanbullular)
  • Gülümsemesine hüzün bulaşmıştı. (Su)
  • Ah aşk, ne güzel ve ne soylusun! (Bir Siyah Saçlı Kadının Gezi Notları)
  • Kitapların hayatı değiştirdiği doğrudur. (Şiirin Kızkardeşi Öykü)
  • Vaktinde verilmeyen sevgi bayatlar! (Bir Siyah Saçlı Kadının Gezi Notları)
  • İnsan belli deneyimlerden sonra hayal kırıklıklarına karşı bağışıklık sağlayamamışsa eğer, yıllar içinde yaralı ruhuna iyi gelen bazı ilaçlar keşfetmeye başlıyor. (Gümüş Yaz, Gümüş Kız)

  • Gençken okulda veya mahallede ya da ailede ve kitaplarda iyi bir yöndeşe rastlamak, hayattaki tek mucizedir. (Toprak)
  • Bazen durmak, güç toplamak için geri çekilmek ve beklemek gerekir. (Hava)
  • Vatan nedir, vatan neresidir? Anıların mı, akraba ve arkadaşların yaşadığı yer mi? Neresidir vatan? (İstanbullular)
  • ...hiçbir şey olmasa, hayata bir kez geldiğinize inanıyor ve içinizde ki ve/veya çevrenizde ki 'habaset'in sizi boğmasına artık izin vermek istemiyorsanız,yaşadığınız kenti,ülkeyi ve dünyayı keyif alınacak hale getirmenin yollarını arayın.Arayın.Tekrar arayın. (Şehir Romantiğinin Günlüğü)
  • Zannımca çok meşakatli durumlarda birbirlerine katlanabilen ve destek olan insanlar gelecekte de hakiki dost olurlar. (Uzun Beyaz Bulut Gelibolu)
  • İnsanın en korkunç sırları kendisinden sakladıklarıdır. (Yazın Öyküleri)
  • Onu ilk gördüğümde yaşantımda çok önemli bir yer tutacağını sezmiştim.Bu tıpkı, bir filmin daha ilk karesinden bütününü kavramak , sonunu tahmin etmek gibi bir duyguydu. (Kumral Ada Mavi Tuna)