Her Şey Aydınlandı - Jonathan Safran Foer Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Her Şey Aydınlandı kimin eseri? Her Şey Aydınlandı kitabının yazarı kimdir? Her Şey Aydınlandı konusu ve anafikri nedir? Her Şey Aydınlandı kitabı ne anlatıyor? Her Şey Aydınlandı PDF indirme linki var mı? Her Şey Aydınlandı kitabının yazarı Jonathan Safran Foer kimdir? İşte Her Şey Aydınlandı kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Jonathan Safran Foer
Çevirmen: Algan Sezgintüredi
Orijinal Adı: Everything Is Illuminated
Yayın Evi: Siren Yayınları
İSBN: 9786055903169
Sayfa Sayısı: 312
Her Şey Aydınlandı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
New York Times Bestseller
Ölmeden Önce Okumanız Gereken Binbir Kitaptan Biri!
Yılın Kitapları - Los Angeles Times
Yılın Kitapları - The Guardion
Yılın Kitapları - San Francisco Chronicle
"Hayat Dolu ve Oyunbaz... Philip Roth, Milan Kundera ve James Joyce Esintileri Taşıyan Bir Roman."
-Times Literary Supplement-
"Son On Yılın En İyi Çıkış Romanlarından Biri!"
-Paste Magazine-
"Sıra Dışı, Işıl Işıl ve Yürek Burkan Bir Roman
-San Francisco Chronicle-
Çağdaş edebiyatın en etkileyici seslerinden Jonathan Safran Foer'den zaman, mekân ve hafıza üçgeninde şaşırtıcı manevralar yapan, eğlenceli, dokunaklı, zekâ ve duygu dolu, çarpıcı bir roman: Her Şey Aydınlandı. Elinde solmuş bir fotoğraf ve kafasında soru işaretleriyle yola koyulan genç bir adamın Avrupa'nın kalbinden Amerika'ya, dünyadan Ay'a, geçmişten günümüze, rüyalardan masallara, büyük aşklardan büyük savaşlara, karanlıktan aydınlığa uzanan yolculuğunun nefes kesen hikâyesi... Geçmişle bugünün içiçe geçtiği, birbirleriyle rekabet halindeki anlatıcılarıyla akıllardan kolay kolay silinmeyecek, çok sesli, çok katmanlı ve kesinlikle sihirli bir roman Her Şey Aydınlandı.
Foer'in tüm dünyada büyük ilgi gören bu ilk romanı; ilerlemek için geriye dönmek zorunda kalanlara ve geçmişinden kaçanlara, yaşamın pusu altında gizlenen muazzam gerçekleri arayanlara ve sırlarının gölgesinde yaşamaya çabalayanlara, düşlerle gerçekleri birbirine karıştıranlara ve kalabalıkların içinde yapayalnız olanlara, hayata ve hayatta kalmaya dair bir şimdiki zaman klasiği.
(Tanıtım Bülteninden)
Her Şey Aydınlandı Alıntıları - Sözleri
- . Bu aşk değil mi? Birinin yokluğunu fark ettiğinizde ve o yokluğundan her şeyden daha çok nefret ettiğinizde? ...
- . Morluklar gider, nefret etmen de öyle, hayattan aldığın her şeyin kazandığın bir şey olduğu hissi de gider. ...
- "Tanrı eğer varsa, hüzülenecek çok şeyi vardır. Eğer yoksa bu da O'nu hüzünlendirecektir herhalde. Kısacası sorunun cevabı bu: Tanrı mahzun olmalı."
- Kitaplar, gerçek hayatı yaşayamayanlar içindir...
- . Hayatımı daha az hissetmeyi öğrenmekle geçirdim. Her gün daha az hissettim. Bu yaşlanmak mı? Yoksa daha kötü bir şey mi? Kendinizi mutluluktan korumadan üzüntüden koruyamazsınız. ...
- . Senin için nefret ettiğim bir şey yapıyorum. Aşık olmanın anlamı budur. ...
- Babam buzdolabından üç parça buz çıkardı, dolabı kapadı ve bana bir yumruk attı. Buzu verirken "bunları yüzüne koy da feci görünme" dedi.
- . Boğulan bir insan gibiydi, çırpınıyor, onu kurtarabilecek her şeye uzanıyordu. Hayatı, hayatını haklı çıkarmak için acil, umutsuz bir mücadeleydi. ...
- Hüznü aşmanın tek yolu onu tüketmektir.
- “Seni seviyorum'un aynı zamanda seni, seni seven veya sevmiş ya da sevecek diğer herkesten fazla seviyorum ve ayrıca seni, diğer herhangi birisini sevdiğimden daha fazla seviyorum ve şimdiye dek kimseyi böyle sevmedim ve bundan sonra da sevmeyeceğim anlamlarına geldiğini de biliyordu.”
- “Hüznü aşmanın tek yolu onu tüketmektir, demişti.”
- Anlamadığım parçalar vardı ama sanırım bunlar çok Yahudiydi ve bu kadar Yahudi bir şeyi sadece bir Yahudi insan anlayabilir çünkü.
- “Birisini ne kadar çok seversen, diye düşünmeye başlamıştı, söylemek o kadar zorlaşır.”
- “Birisini ne kadar çok seversen, diye düşünmeye başlamıştı, söylemek o kadar zorlaşır.”
Her Şey Aydınlandı İncelemesi - Şahsi Yorumlar
ÖLMEDEN ÖNCE OKUMANIZ GEREKEN 1001 KİTAPTAN BİRİ 4 5 ay önce 2 cücem ve eşimle birlikte Ukrayna'ya gittik, Kiev'e. Türklerin yoğun olarak tatile geldiği, kültürel olarak (!) faydalandığı bir şehir. Öyle ki, yoğun bir şekilde ırkdaşımızla karşılaştığımız barlar bölgesine akşamın geç, geceninse erken bir vakti gidip (tabii ki çocuklarla) meydanın girişinde bekleyen deri uzun çizmeli, 40 cm topuklu, kırbaçlı, fileli, davetkar karşılayıcının biz hariç herkese neden mekan reklam metinlerinden verdiğini sorgulayan halimiz anlatılmaya değer bizim arkadaş toplantılarında. Bu zamana kadar gittiğim, gördüğüm en güzel, dokunaklı örneklerinden biri olan 'İkinci Dünya Savaşı' temalı bir müzeye ev sahipliği yapıyor Kiev. Emekli turcuların rotasında olan bir yer gözlemlediğim kadarıyla, zira sadece genç bir çift olarak biz vardık. Savaşta bulunmuş mektuplar, fotoğraflar, kişisel eşyalar iç düzeni muazzam bir şekilde olan bina hem belge arayanların, hem bilgilenmek isteyenlerin hizmetinde. Tabii ki milliyetçilik kisvesi altında. Almanya'nın Yahudi katliamını Ukrayna'da sürdürdüğü bir gerçek fakat, Yahudilerin savaşın ilk başlarında Ukraynalıları tercih etmemeleri ve ikisini aynı kefeye koymaları sarsıcı bir bilgi oldu benim için. Burada toplama kamplarının yanısıra sinagogların ateşe verilmesini, insanların Tevrat'a tükürüp, birbirlerini ihbar etmesini sağlayan aşağılık zihinlere sahip, dünyadan defolup gitmesi gereken yaratıklar var. Kitap Ukrayna Odessa'ya gelen 20 yaşındaki Amerikalı kahraman Jonathan Safran Foer'in (kitabın yazarı) Yahudi ailesinin izini sürmek için geldiği ve yaşıtı Ukraynalı bir çocuk ( kendi cümleleriyle: Kendimle ve diğer insanlarla bir sürü iyi şey yaparım ama bunların hepsi sıradandır. Zencilere hastayımdır; özellikle Michael Jackson'a. Odessa'daki şöhretli gece kulüplerinde bol nakit saçmaya hastayımdır. Lamborcini Kontaklara taparım, müthiştirler. Kapuçinolar da öyledir. Hiç bıkmadan çeşitli şekillerde benle cinsel takılmak isteyen çok kız vardır. Neden çok kız benle olmak ister söyleyeyim: çünkü ben beraber olunacak çok kalite biriyimdir.), kör olduğunu düşünen ama arabanın şoförü olan dedesi ve yol gösterici görevi bulunan köpekleriyle yaptığı önce komik, sonra hüzünlü, zeka dolu hikayesi. Gerçeği bulma peşinde, bir fotoğrafın izinde, sırların gün yüzüne çıkmayı beklediği, geçmişle ve aileyle hesaplaşmaların başrolü oynadığı, boğaz düğümleyen, yeri gelince masalsı yeri gelince en gerçekten daha gerçek, çarpıcı bir roman. İki ileri bir geri zamanda kaybolarak okunuyor. Çok çok etkileyici. Son bir not olarak bırakayım buraya, fazlaca hassas bir bünyeniz varsa cinsel göndermelerin araya bolca serpiştirdiği bir tarzı var 22 yaşında Princeton Üniversitesi'nde dönem ödevi olarak bu kitabı hazırlayan yazarın. (Nesrin A.)
Bir kitabı okurken beyninizin yanmasını istiyorsanız bu kitap "Her Şey Aydınlandı"dır. Zamanla oynayan yazar sizinle de oynuyor ve birden nerede olduğunuzu karıştırabiliyorsunuz. Ama onu fark ettiğinizde o zamana ait bir şeyler okuyor olabilmek sizin kitapla ilgili daha çok şey merak etmenizi sağlıyor. Her şeyin aydınlanmasını istiyorsanız, buyrun. (Oğuz Aktürk)
Aydınlanma İçin Bir Açılış İncelemesi: Eğer öyle bir kitap okuyayım ki beni satır satır imgelerle doyursun, okuduklarımla büyüleneyim, olaylar bilincimde devinip büyüsün; katman katman sorgulatsın, sonraki bölümü iple çekeyim, yeri gelsin şaşırtsın yeri gelsin beynime acı verecek kadar haz verici absürd duygular tattırsın; Tim Burton filmleri tadında bir kitap olsun ve beni öyle sürüklesin ki her şey ne zaman aydınlanacak diye merakla sonunu gözleyeyim... diyorsanız işte tam da size göre bir kitap. Hikaye, eski Ukrayna'da küçük bir Yahudi kasabası olan fakat ne yazık ki Holokost'a kurban giden diğer bölge kasabaları gibi izleri tamamen silinmiş, Trochenbrod ya da zamanında diğer bilinen adları ile Trohinbrod veya Zofjówka dan yola çıkarak isimlendirilmiş olan TrahimBrod adlı kasabadan Odessa'ya uzanıyor ve açıkçası bu kasabanın gerçekte var olması, binlerce kıyıma tanıklık etmiş bir bölgeden kitaba mekan olarak seçilmiş olması, bunu öğrenmemle birlikte tüylerimi diken diken etmişti.Tamamen yok edilmiş ve onlarca yaşanmışlığın silinip gittiği bu kasabanın insanları hakkında belki de hiç bilgi sahibi değilken, kitabında yeniden bu mekanı neredeyse yüz yıllık uykusundan uyandırıp, kendi karakter tasvirleri ile kurgulamış olması ve bu kurguyu büyüleyici imgelerle doldurması, daha önce hiç tanıklık etmediğim kadar fazla katmanlı hayal gücü ile okurlara sunması, ayrıca bunu 20'li yaşlarının başında yapmış olması Jonathan Safran Foer'e ve onun sınır tanımaz kalemine olan hayranlığımı tekrar arttırdı. Ben bu hikaye için ona sonsuz teşekkür ediyorum ve hikayenin genel hatlarından bahsetmek için ufak bir özet yapmak istiyorum. Başlangıçta, ölü Yahudi akrabalarının izlerini sürmek için Amerikalı turistlere rehberlik hizmeti vermek amacıyla kurulan Atalar Turizm'in çevirmenliğini üstlenen Alexander Perchov (Alex) ve kendisine eşlik eden, kör olmayan kör dedesi Alex ve onun dişi köpeği Sammy Davis Junior Junior'ın (tıpkı benim kuşum Hugo gibi dişi fakat adını bir erkekten alıyor) TrahimBrod'lu atalarının izini sürmeye gelen Jonathan Safran adındaki Yahudi gençle tanışması ile başlıyor bu hikaye. Devamında sık sık 1790'ların son on yılının başından 1940'lara kadar uzanan, kasaba halkının ve kahramanımız Jonathan Safran'ın atalarının, ilginç, melankolik, acı dolu ve komik hikayelerine; Yahudi geleneklerine ve Odessa'lı Alex ve onun dedesi Alex'in şaşırtıcı anılarına, üç kalemden yazılmış şekilde, kurgulanmış halde tanıklık ediyoruz. Özellikle bu farklı kalemlerden çıkmış şekilde kurgulanması hikayede karakter ve mekan tasvirleri açısından insanı biraz afallatıyor olsa da kitabın derinlerine daldıkça okuma keyfinizin katlanarak artmaya başlayacağını söyleyebilirim. Kesinlikle herkese severek tavsiye edebileceğim, muhakkak bir şans verilmesi gerektiğini düşündüğüm kitaplardan biri haline geldi bile. Okuyacak herkese iyi okumalar dilerim. Ayrıca kitaptan uyarlama aynı adı taşıyan bir de film var. Biraz yüzeysel olsa da kitabı okuduktan sonra özet niyetine keyifle izleyebilirsiniz. (Fatma Yılmaz)
Her Şey Aydınlandı PDF indirme linki var mı?
Jonathan Safran Foer - Her Şey Aydınlandı kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Her Şey Aydınlandı PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Jonathan Safran Foer Kimdir?
Jonathan Safran Foer (d. 1977, Washington, D.C., USA) yazar. 2002'de yayımlanan Her Şey Aydınlandı ve 2005'te yayımlanan Aşırı Gürültülü ve İnanılmaz Yakın romanlarıyla tanınır. 2009 yılında, kurgusal olmayan kitabı Hayvan Yemek'i yayımladı. Foer, şu anda New York Üniversitesi'nde yaratıcı yazarlık dersleri veriyor.
Jonathan Safran Foer Kitapları - Eserleri
- Aşırı Gürültülü ve İnanılmaz Yakın
- Hayvan Yemek
- Her Şey Aydınlandı
- Buradayım
- Bu Bizim Havamız
Jonathan Safran Foer Alıntıları - Sözleri
- “Hüznü aşmanın tek yolu onu tüketmektir, demişti.” (Her Şey Aydınlandı)
- Hem bildiğimiz gibi beslenmeyi sürdürüp hem de bildiğimiz gezegeni koruyamayız. Ya bazı yeme alışkanlıklarına yol vereceğiz ya da gezegene. (Bu Bizim Havamız)
- . Morluklar gider, nefret etmen de öyle, hayattan aldığın her şeyin kazandığın bir şey olduğu hissi de gider. ... (Her Şey Aydınlandı)
- Yaşamayı öğrenmenin bir ömür sürmesi ne üzücü, Oskar. Çünkü hayatımı yeniden yaşayabilsem, her şeyi farklı yapardım. (Aşırı Gürültülü ve İnanılmaz Yakın)
- . İnsanların yeniden bir araya gelmesini seviyorum, İnsanların birbirine koştuğunu görmeyi seviyorum, Öpüşmeyi ve ağlamayı seviyorum, Sabırsızlığı seviyorum, Ağzın yeterince hızlı anlatamadığı hikayeleri, yeterince büyük olmayan kulakları seviyorum , Tüm değişimi alamayan gözler, sarılmayı, bir araya gelmeyi, birini özlemenin sonunu seviyorum. ... (Aşırı Gürültülü ve İnanılmaz Yakın)
- Jean Ziegler’in bahsetmediği şey hayvan yetiştiriciliğinin her yıl -gezegendeki bütün açları beslemeye yetecek- bu tahıl ve mısır miktarının en az 7 katını müreffeh kimselerin yiyebilmesi için hayvanlara akıtmakta olduğu. (Bu Bizim Havamız)
- Et yemekle yığınla yemeği çöpe atmak arasında etik açıdan hiçbir fark yoktur, çünkü yediğimiz hayvanlar tükettikleri yemin ancak küçük bir parçasını et kalorisine dönüştürebiliyor - bir hayvanın bir kalorilik hayvan eti üretebilmesi için altı ila yirmi altı kalorilik yemlenmesi gerekiyor. ABD'de yetiştirdiğimiz mahsulün büyük kısmı hayvanlara yediriliyor -bunlar insanları beslemek ya da yaban hayatı korumak adına kullanabileceğimiz toprak ve gıdalardır- ve bu dünyanın her yerinde böyle, yıkıcı sonuçlarıyla beraber elbette. (Hayvan Yemek)
- Sadece yapabilecek gücümüz olduğundan, hayvanların en temel ve en önemli çıkarlarını, insanların eften püften çıkarlarıyla takas ediyoruz. Bir düşünün: tavuklar hakkındaki bilimsel kaynakları taradığınızdan ve çektikleri eziyetin önemsiz olduğunu düşündüğünüzden mi tavuk yiyorsunuz yoksa bunu, etinin tadı güzel olduğu için mi yapıyorsunuz? (Hayvan Yemek)
- . Ona söylemek istediğim şeyler vardı. Ama ona zarar vereceklerini biliyordum. Bu yüzden onları gömdüm ve bana zarar vermelerine izin verdim. ... (Aşırı Gürültülü ve İnanılmaz Yakın)
- Amerikan Rüyası, kişinin anne ve babasından daha iyi bir hayata sahip olmasıdır, özellikle servet açısından (…) ‘Yeterince şeye sahip olmanın’, ‘daha fazlasına sahip olma’ anlamına gelmesi, hem ABD’yi hem de küresel ısınmayı yaratan zihniyettir. (Bu Bizim Havamız)
- Eğer bir şirket logosunu kötüye kullanırsam, muhtemelen hapse atılırım; ama o şirket bir milyar kuşu istismar ederse, yasalar kuşları değil, şirketin istediğini yapma hakkını korur. Hayvan haklarını yok saydığında durum böyledir. (Hayvan Yemek)
- Babam buzdolabından üç parça buz çıkardı, dolabı kapadı ve bana bir yumruk attı. Buzu verirken "bunları yüzüne koy da feci görünme" dedi. (Her Şey Aydınlandı)
- Sevdiğimi kaybetmekten o kadar korkuyorum ki kendime sevmeyi yasaklıyorum.. (Aşırı Gürültülü ve İnanılmaz Yakın)
- Hüznü aşmanın tek yolu onu tüketmektir. (Her Şey Aydınlandı)
- Milyonların hayatını önemsemek kolay değil, bir tek yaşamı önemsememek mümkün değil. (Bu Bizim Havamız)
- . Neden her şeye son sefermiş gibi davranmayı öğrenemedim. En büyük pişmanlığım geleceğe ne kadar inandığımdı. ... (Aşırı Gürültülü ve İnanılmaz Yakın)
- Diğer hayvanların bize benzer yönleri farklı yönlerinden daha fazladır. Richard Dawkins’in söylediği gibi, onlar kuzenlerimizdir. “Ceset yiyorsunuz” diye ifade etmek, inkar edilemez olsa da, abartılı bulunuyor. Ama işin doğrusu bu. (Hayvan Yemek)
- Bazı inek ve domuzların süratle ve itinayla kesildiği varsayılabilse dahi balıklar sözkonusu olduğunda iyi bir ölüm yoktur. Tabağınızdaki balık acı çekmek zorunda kaldı mı diye düsünmeyin. Acı çekmek zorunda kalmıştır. (Hayvan Yemek)
- Sadece tek kalorilik et üretebilmesi için bir hayvanı 26 kaloriyle beslemek gerekebiliyor. (Bu Bizim Havamız)
- Neyin acımasız ve neyin iyicil olduğunu, çevresel olarak neyin yok edici ve neyin sürdürülebilir olduğunu belirlemek tüketicinin sorumluluğu değildir. Acımasız ve yok edici yiyecekler yasadışı olmalıdır. Kurşun boyalı çocuk oyuncaklarını, kloroflorokarbonlu spreyleri veya yan etkili ilaçları satın alma gibi bir seçeneğe ihtiyacımız yok. Sınai çiftliklerden gelme hayvanları tüketme seçeneğine de ihtiyacımız yok. (Hayvan Yemek)