İnancın Sonu - Sam Harris Kitap özeti, konusu ve incelemesi
İnancın Sonu kimin eseri? İnancın Sonu kitabının yazarı kimdir? İnancın Sonu konusu ve anafikri nedir? İnancın Sonu kitabı ne anlatıyor? İnancın Sonu PDF indirme linki var mı? İnancın Sonu kitabının yazarı Sam Harris kimdir? İşte İnancın Sonu kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Sam Harris
Çevirmen: Tunç Tuncay Bilgin
Orijinal Adı: The End of Faith
Yayın Evi: Kuzey Yayınları
İSBN: 9789944315890
Sayfa Sayısı: 352
İnancın Sonu Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Bu önemli ve zamanlaması iyi olan kitap, günümüz dünyasında inanç ile mantığın çelişmesinin ürkütücü bir analizini yapıyor. Harris, insanoğlunun dindar inançlar lehine mantığı askıya aldığı tarihi durumlara canlı bir gezi düzenliyor ve mantığın askıya alındığı bu durumlarda bazen inancın kötü davranışları ve bazen de iğrenç suçları haldi göstermek için nasıl kullanıldığını ortaya koyuyor. Kitle imha silahlarının gölgesinde, bir gerçek tanrının diğer gerçek tanrıdan daha gerçek olduğu şeklindeki görüşleri artık hoş göremeyeceğimizi öne sürüyor. Tek yaptığı bizi köktendinciliğin gerçek tehlikelerine karşı körleştirmek olan, inancın samimiyetsizce onaylanması durumunu artık devam etti-remeyeceğimizi iddia ediyor. Harris, organize dinin dünya politikasına yaptığı saldırı hakkında bizi uyarırken aynı zamanda beyin temelli bir ihtiyaç olan ruhaniliği keşfetmek için sinirbiliminden yeni kanıtlara ve felsefeden anlayışlara yer veriyor. Bu dünyanın sorunlarını çözmek için laik insancıl yak-laşımları kullanmamızı istiyor.
(Tanıtım Bülteninden)
İnancın Sonu Alıntıları - Sözleri
- Terörizm insanoğlunun vahşetinin kaynağı değil, yansımasıdır olsa olsa.
- Dinlerin içinden bir tanesinin her ayrıntısına varana kadar doğru olması gerektiğini kabul etsek bile, insanların inandığı dinlerin çokluğunu göz önüne aldığımızda, her inançlı insanın sırf olasılıksal nedenlerden dolayı bile cehennemlik olmayı beklemesi gerekir.
- Kutsal kitap, neredeyse her sayfasında, itaatkar Müslümanlara, kafirleri hor görmeyi emrediyor. Neredeyse her sayfada, çatışmanın öğüdünü veriyor. Yukarıda alıntılanan pasajları okuyup da inançla şiddet arasında bağlantı kuramayan kişilerin muhtemelen bir sinirbilimciye görünmesi gerekir.
- Ne zaman insanların sivilleri kasıtlı olarak ve ayrım gözetmeksizin öldürdüğünü duysanız, kendinize, onların arkasında hangi dogmanın durduğunu sorun. Yeni ortaya çıkan bu katiller neye inanıyor? İnandıkları şeyin her zaman (ama her zaman) mantık dışı bir şey olduğunu göreceksiniz.
- Eğer insanlar bize, sırf kendilerini daha iyi ifade edebildikleri için orangutanlardan daha önemli geliyorsa, neden kendini daha iyi ifade edebilen insanlar, diğer insanlardan daha önemli değil?
- Rızası olan yetişkinlerin bireysel zevkleri hakkında endişelenmekten geceleri gözüne uyku girmeyen bir insanın, yalnızca haddinden fazla boş vakti var demektir; bu kişi, doğru ve yanlışın doğası hakkında yersiz inançlara sahiptir.
- Bugün dünyada cinselliği en çok baskılayan insanlar hurilerle dolu bir cennet kavramı uğruna şehitliğin cazibesine giriyor.
- Dini bütün Müslümanlar, farklı kültürleri küçümsemekten kendilerini alıkoyamaz. Bu farklı kültür, dünyevi olması ölçüsünde gavur bir kültürdür; dini olması ölçüsünde ise (Hıristiyanlarda ve Yahudilerde olduğu gibi) Tanrının vahyinden uzaklaşmıştır ve her açıdan İslam'ın aydınlığı yanında sönük kalır. Günümüzde Batının bütün Müslüman ülkelerden çok daha fazla refah ve maddi güce sahip olması ise dini bütün Müslümanların gözünde şeytanın bir oyunudur. Ve bu durum cihad için hep bir açık davetiye olarak kalacaktır. Bir insan Müslüman olduğu müddetçe (yani İslam'ın Tanrı'ya giden tek yol olduğuna ve kutsal kitabın bu yolu kusursuz bir şekilde dile getirdiğine inandığı müddetçe) kendi inancına şüpheyle bakan herkesi kendinden aşağı görecektir.
- Şeriatçıların inandığı şeyler göz önüne alındığında, ele geçirebildikleri her yerde modernliği boğmaya çalışmaları tamamen mantıklıdır. Tanrı rızası için savaştıkları sürece, kadınların, çocuklarını intihar saldırılarına teşvik etmesi bile mantıklıdır. Dini bütün insanlar, daha iyi bir yere gideceklerini biliyorlar. Tanrı, sonsuz kudrete ve adalete sahip. Öyleyse, günahkar bir dünyanın acı çekmesinden neden keyif almasınlar ki? Toplumun düşüncelerinden akılcılığın son kırıntılarını silip süpürebilecek başka ideolojiler de vardır, ama şeriat, kuşkusuz, elimizdekilerin en dikkate değeridir.
- Bir insan, ihtiyacı olan tek şeyin, herhangi bir kanıt olmaksızın, bir ifadenin (inançsızların cehenneme gideceği veya Yahudilerin yeni doğmuş bebeklerin kanını içtiği gibi) doğruluğuna inanması olduğunu düşündüğünde, bu insan her şeyi yapabilecek bir hale gelir.
İnancın Sonu İncelemesi - Şahsi Yorumlar
İnancın Sonu: Şöyle düşünelim özetle biri size eşinizin yada sevdiğinizin sizi aldattığını söylese buna inanır mısınız? Yada bu durumda ne yaparsınız yada sorum kitaptan esinlenerek olsun. Biri sizin değerli bir eşyanızı çaldığında onun hırsız olduğunu nasıl anlarsınız? Tabi ki kanıtla . İşte inancı öldüren şey kanıttır. Bugün 21. yy da insanlar hala cenneti vaat edildiğine inanarak kendilerini patlatıp yüzlerce insanın canına kıyabiliyor. Din size hem canınızı kıymayı (intiharı) yasaklarken hem de cihat anlayışı ile insanları öldürüp cennetteki hurilerle yaşayacağınızı nasıl söyleyebilir? Yada orta çağda engizisyon mahkemleri kurup cadı avı diye binlerce insanı nasıl ödürebilir? Aynı keza Hitler’in binlerce yahudiyi fırınlarda yakmasını? Sam Harris dini yanlış anladığımızı yada yanlış yorumladığımızı düşünüyor yada dine pek sıcak bakmayan biri olarak söylebilirim . Ona göre eğer bilimsel ilerlemeler dini yanlış yaşayanlar olmasaydı şuan ki internet çağı 16. Yy da başlayabilirdi. Kirapta sevdiğim yerlerin altını bolca çizdim lakin adam o kadar korkmuş olmalı ki her Kur-an ve incil alıntılarında buradaki alıntılar birebir kitaplardan alınmıştır yazmış. 21. Yy da olsak da korkusuzca bir şeyleri tartışma hürriyetine halen sahip değiliz. (Mehmet uğur)
Kitabın başındaki din savaşları örnekleri doğru ama islam hakkında usama bin ladin gibi bir karakteri göstermesi yanlış buldum yazar avrupa ve batıdakı islamafobiden gayet etkilenmiş bir yazar okurken zaten fark etmemek imkansız objektif oldugunu cok sanmıyorum çok dindar biri olmadigim halde yazar ister istemez kendi fikirlerini dayatmaya calısan dincilerin ateist versiyonu gibi geldi. kitapta ilginç fikirler var mı var katıldıklarımda var katılmadıklarımda mesela nükleer silahların artması ve cihatciların eline gecmesi ile katliam olması dogru ama dedigim gibi amerikanın ırakta hardal gazı kullanması vietnamda yapması din savaşı degildi ama yinede o kısımları oldu bittiye getirmiş bence kendini savunma olarak göstermeye calısmıs ki bence alakası yok islam dünyasında yanlışlar cok ama batılı devletler cok mu melek sanki :) batının terörle baglantısını 21 yüzyılda artık herkes az buz biliyor yazarın bana kattıgı tek şey kitapta inançla mantık arasında bir set çekmesi kişi makarna canavarınada inanabilir bu onu gerçek kılmaz bu dogru benım gozumde din yanlışlanabilir değildir gibi sözlerde mantıgıma yattı ama tutup işidi islamla bir tutmak cok sacma islamda cihat eyleme karşı eylem kendini savunmaktır bilmiyorum yazarda burda kendi inançsızlığını (inancını) kabul ettırmek ıstemiş bence (Kemal Gündoğdu)
İNANCIN SONU-Sam HARRIS Yazar Dinlerin temelini kutsal kitaplardan alıntılarla,tamamiyla objektif olarak,kendi düşünceleri ile anlatmaya çalışmış,şurası mantıksız,burada saçmalamış diyebileceğim bir bölüm olmadı. Genelde çoğunlukla Hristiyanlık-İncil,İslam-Kur-an üzerinden değerlendirmeler yapmış. Aşırı dincilerin,kendilerine olduğu kadar diğer insanlarada nasıl zarar verdiklerini ve vermeye devam edeceklerini anlatmış. Dinlerin insanların ihtiyaçlarına yanıt veren bir platform olması gerektiğini,günümüz maddi ve manevi huzur arayışına cevap vermesi gerektiğini,öğretilerinin gitgide zararlı değil,yararlı olması gerektiğini anlatmış.(Özellikle bu cümleyi anlamak için kitabı okumak gerek) Kitap yazılırken Felsefe,Bilim,Psikoloji ve Nörolojik araştırmalardan bolca faydalanılmış.İnsanın doğası,farkındalığı,sorgulayıcılığı,mantık yürütmesi,ruhsal öğretiler karşısında tepkisi(tabiki her insanın farklı farklı düşünceleri olduğuna değinilmiş) ölçülerek değerlendirmelerde bulunulmuş. Sorgulamış,çok fazla sorgulamış ve benimle birlikte sizlerde sorgulayın,mantığınıza hangi yol uygun geliyorsa o yolda ilerleyin demiş. Mantık yürüt ve sorgula kardeşim,hangi dinden olursan ol,sana iyi olmanı emrediyor,etrafını dinin için kana bulamana gerek yok demiş. Dinlere saldırmamış yazar,sadece mantık yürüterek inancını şekillendir demiş.(tamam biraz saldırmış olabilir ama gayet aklı başında) Çok çarpıcı,altı çizilecek cümleler var kitapta.Alıntı yapmayacağım çünkü bir çok arkadaşımıza ters geleceğine eminim ve bu incelemeyi yaparkende kimseyi kırmamak adına biraz uğraştım. Kim olursa olsun,neye inanırsa inansın saygı herşeydir.İnsan olmak bunu gerektirir,salyalarımız aka aka karşıt görüşten olanları doğramaya çalışmak değil. EĞERKİ DİNİNİZE SORGUSUZ SUALSİZ BİAT EDİYORSANIZ,TOZ KONDURMUYORSANIZ,HİÇ BİR ŞEYİ MERAK ETMİYORSANIZ BU KİTABI OKUMAYIN.kESİNLİKLE TAVSİYE ETMİYORUM ANCAK ŞUNUDA BELİRTMEDEN DURAMAYACAĞIM,NEYE İNANIRSANIZ İNANIN BU KİTABI OKUDUNUZ DİYE İNANCINIZDAN OLMAZSINIZ. (MaGeLLaN)
İnancın Sonu PDF indirme linki var mı?
Sam Harris - İnancın Sonu kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de İnancın Sonu PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Sam Harris Kimdir?
Sam Harris (d. 1967), ABD'li ateist, nörolog, filozof ve yazar. Aynı zamanda Project Reason'ın kurucularından biri olan Harris 2009 yılında nöroloji doktorası sahibi olmuştur. The End of Faith (İnancın Sonu) adlı yapıtı 2005'te PEN/Martha Albrand Ödülü'ne değer görülmüştür.
Sam Harris Kitapları - Eserleri
- İnancın Sonu
- Yalan
- Ahlakın Coğrafyası
- Uyanış
- Free Will
- İslam ve Hoşgörünün Geleceği
- Letter to a Christian Nation
Sam Harris Alıntıları - Sözleri
- Dini kurumlar kadınları aforoz eden ancak çocukların ırzına geçen erkek din adamlarını aforoz etmeyen kurumlardır. (Ahlakın Coğrafyası)
- Ne zaman insanların sivilleri kasıtlı olarak ve ayrım gözetmeksizin öldürdüğünü duysanız, kendinize, onların arkasında hangi dogmanın durduğunu sorun. Yeni ortaya çıkan bu katiller neye inanıyor? İnandıkları şeyin her zaman (ama her zaman) mantık dışı bir şey olduğunu göreceksiniz. (İnancın Sonu)
- Even if the human mind were made of soul-stuff, nothing about my argument would change. The unconscious operations of a soul would grant you no more freedom than the unconscious physiology of your brain does. (Free Will)
- Free will is an illusion. Our wills are simply not of our own making. Thoughts and intentions emerge from background causes of which we are unaware and over which we exert no conscious control. We do not have the freedom we think we have. (Free Will)
- Sahte yüreklendirme, bir tür hırsızlıktır: Kişinin bir başka amaç uğruna ortaya koyabileceği zamanı, enerjiyi ve motivasyonu çalar. (Yalan)
- Doğru sözlülüğün ölçüsü, dürüstçe iletişimde bulunma niyetidir. (Yalan)
- Başka biri ile göz göze geldiğinde hissedilen rahatsızlık, bir benlik olma hissinin ta kendisinin dallanmasından fazlası değildir. (Uyanış)
- Din kimseye destek olmaz. Dinin kendisinin desteklenmesi gerekir, daimi bir dilencidir. Diğerlerinin çalışmaları sayesinde var olur ve kendisine bağışta bulunan kişileri destekliyormuş gibi davranacak kadar kibirlidir. (Uyanış)
- Akıl bir düşünce demetidir. Düşünceler düşünen var olduğu için yükselir. Düşünen egodur. Ego arandığı taktirde otomatik olarak yol açılacaktır. (Uyanış)
- İnsanlık tarihinde, çok fazla mantıklı olduğu için acı çeken hiçbir toplum yoktur. (Ahlakın Coğrafyası)
- Dostluklarınızdan bir kısmının aslında dostluk olmadığını keşfedebilirsiniz: Belki de plan yapmaktan kaçmak için düzenli olarak yalan söylüyorsunuz ya da çatışma çıkar korkusuyla gerçek görüşlerinizi dile getiremiyorsunuz. Böyle yaşamakla tam olarak kime yardım etmiş oluyorsunuz? Bazı ilişkilerin dürüstçe sürdürülemeyeceğini keşfedebilirsiniz. Elbette, hepimizin hoşlansak da hoşlanmasak da bir biçimde sürdürmek zorunda olduğumuz bağlantılarımız vardır: Ailemizle, eşimizin ailesiyle, iş arkadaşlarımızla, işverenlerimizle, vs. Düşünceli davranışın çatışmayı en aza indirmede bir rol üstlenebileceğini yadsıyor değilim. Kişinin dilini tutması ya da bir konuşmayı görece güvenli konulara doğru yönlendirmesi, yalan söylemekle aynı şey değildir (kişinin gelecekte gerçeği inkar etmesini de gerektirmez). (Yalan)
- Tanrı fikri insanın mantığını ve muhakeme yetisini yok eder. İnsanın özgürlüğünü yadsımanın en etkili yöntemidir. - Mikhail Aleksandroviç Bakunin (Uyanış)
- Akıl bir düşünce demetidir. Düşünceler düşünen var olduğu için yükselir. Düşünen egodur. Ego arandığı taktirde otomatik olarak yol açılacaktır. (Uyanış)
- "Her yalan, yalan söylediğiniz kişinin özerkliğine bir saldırıdır.." (Yalan)
- Dürüstlük, başkalarına verebileceğimiz bir armağandır; aynı zamanda bir güç kaynağı ve yalınlık aracıdır. (Yalan)
- "Bir kukla da özgürdür, iplerini sevdiği sürece" (Ahlakın Coğrafyası)
- "Dürüstlük, en iyi politikadır.." (Yalan)
- Dini Hikayeler insanların hayatına anlam katabilir ama bazı anlamlar açıkça yanlış ve bölücüdür. (Uyanış)
- Zina ve öteki kişisel aldatmalar,malı dolandırıcılık, hükümetlerdeki yolsuzluk, hatta cinayet ve soykırım, genel olarak ek bir ahlaki kusur gerektirir: Yalan söylemeye istekli olma. (Yalan)
- En küçük konular hakkında bile olsa yalan söylemek, kişisel ilişkileri ve kamusal güveni gereksiz yere zedeler. (Yalan)