İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1 - Corci Zeydan Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap

İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1 kimin eseri? İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1 kitabının yazarı kimdir? İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1 konusu ve anafikri nedir? İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1 kitabı ne anlatıyor? İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1 PDF indirme linki var mı? İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1 kitabının yazarı Corci Zeydan kimdir? İşte İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1 kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Corci Zeydan

Çevirmen: Nejdet Gök

Yayın Evi: İletişim Yayıncılık

İSBN: 9789750502682

Sayfa Sayısı: 758

İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1 Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Lüblanlı Ortodoks bir aileden gelen Corci Zeydan 19. yüzyılın en önemli İslam tarihi,dil ve kültürü araştırmacılarından biriydi. İngilizce, Latince, Fransızca, Almanca, İbranice ve Süryanice dillerini öğrenen Zeydan, tarihin dışında Arap dili ve edebiyatı konusunda da birçok eser verdi. İslam tarihinin, ağırlıklı olarak da Osmanlı öncesi dönemin ele alındığı bu ünlü eserinde Corci Zeydan, islam uygarlığı ve Arap halkları konusunda hayli zengin bir kaynak sunuyor. Günümüzde klasik bir İslam uygarlığı tarihi olarak kabul edilen bu kitap, Batı dilerinin yanında, Farsça ve Urduca’ya da çevrildi. Oxford Üniversitesi’nden Türkiye’deki ilahiyat fakültelerine kadar, birçok üniversitede bir asra yakın süredir ders kitabı olarak okutulmaktadır... Bilkent Üniversitesi Tarih Bölümü öğretim görevlilerinden Yard. Doç. Dr. Necdet Gök’ün günümüz Türkçesi’ne çevirdiği, dipnotlarla genişletip, yayına hazırladığı orijinali beş ciltten oluşan bu eşsiz eseri, iki cilt halinde yayımlayacağız. "Dr. Nejdet Gök tarafından dipnotlar ve bir girişle zenginleştirilerek dilimize kazandırılan bu önemli kitaba Türk okurlarının büyük ihtiyacı olduğu kanaatindeyim. Özellikle Arap dünyasında standart bir kitap olarak kabul edilen bu klasik eserin yayımı, önemli bir kültür hizmeti olmanın yanında, Türk bilim çevresinde büyük bir boşluğu dolduracak, İslâm tarihi ve uygarlığı ile ilgili çalışmalara da bir zenginlik kazandıracaktır."

İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1 Alıntıları - Sözleri

  • Daha önce de çeşitli yerlerde işaret ettiğimiz gibi, bir kısım batılı yazarlar ve doğubilimciler Müslümanların veya Arapların bilim ve eğitime çok az katkıda bulundukları, söz konusu bilimleri yalnızca Yunanlılardan aktarmış oldukları ve orijinal bir katkıda bulunmadıkları inancı ve düşüncesindedirler. Üstelik bunlardan birileri bu yanlış tezle de yetinmeyerek Müslümanların Yunan ilimlerinin orijinalliğini bozarak çevirdiklerini iddia edecek kadar ileri gitmişlerdir. Şaşılacak şey, bu düşünceler, bağnazlık ve hoşgörüsüzlüğün geçerli olduğu devirlerde ortaya çıkmış ve günümüz yüzyılının başlarına kadar gelmişken, bunun araştırılmasına veya eleştirilmesine yönelik Araplardan veya Müslümanlardan hiçbir bilimsel çalışma yapılmamış olmasıdır.
  • Hz. Peygamber'in Mina'da şeytan taşlarken söylediği şu sözler de çok ilginçtir:"Ey insanlar! Din işlerinde aşırı gitmekten çekininiz. Sizden önceki ümmetlerin yıkılıp mahvolmalarının sebebi, dinde aşırı gitmeleridir."
  • Halife Me'mun, halkına ve devlet adamlarına karşı o kadar kibar ve alçak gönüllü davranıyordu ki bu durum onların yüz bulmasına sebep olmuştu. Abdullah b. Tahir diyor ki: "Bir gün Me'mun'un yanında bulunuyordum uşağı çağırmak için 'Oğlan ! ' diye bağırdı. Kimse gelmedi. ikinci kez çağırdı. Bunun üzerine bir Türk köle içeri girerek 'Oğlan yiyip içmez mi? Huzurundan çıktıkça ey gulam, ey gulam ! diye bağırıyorsun. Ne zamana kadar böyle bağıracaksın?' şeklinde küstah ve cüretkarca bir cevap verdi. Me'mun uzun bir müddet gözlerini yere dikip düşündü. Bu saygısız kölenin kellesini kestirmek icin emredeceğinden hiç kuşkum yoktu. Ancak gözlerini yerden kaldırdı ve bana baktı: 'Ey Abdullah bir insan güzel ahlak sahibi olursa hizmetçi ve uşaklarının ahlakı bozulur. Bozuk ahlak sahibi olur ise hizmetçi ve uşaklarının ahlakı ve terbiyesi de düzelir. Hizmetçilerimizin terbiyesi düzgün olsun diye ahlakımızın güzelliğinin bozulmasını arzu etmeyiz' diye konuştu
  • Şiir milletlerin edep aynası, din, olay ve ahlaklarının divanıdır.
  • 2. Yezid tamamen zevk u sefa adamıydı. Habbabe adındaki cariyesiyle vakit geçiriyordu. Habbabe ölünce cesedini bekletip, onu öpüp koklamıştır.
  • " Kuran'ı Kerim ve hadis-i şerifler incelenirse İslam'ın birlik veya birleşme esası üzerine kurulmuş olduğu ortaya çıkar. "
  • Kâbe'nin kapıcılığı Mekke'ye hâkim olmak anlamını taşıyordu. Bu hakkı ele geçiren Kusay, akrabası olan Kureyşlileri Mekke'de toplayarak Mekke'yi dört kısma bölmüş ve yönetimi onlarla paylaşmıştır. Kureyşliler reisleri Kusay'ın emrinde Mekke'yi bayındır bir biçime sokmuşlardır.
  • İslâm ordularının fetihlerinin başarıyla gelişmesinin sebepleri ve Müslümanları bu konuda cesaretlendiren ve yardım eden etkenler; dinlerine sıkı sıkıya bağlanmalarıyla birlikte, zafer kazanacaklarına kesin olarak inanmaları, ata binme ve ok atmadaki ustalıkları, sahip oldukları beden gücü, bedevilik içinde yaşamanın getirdiği çabukluk ve zindelik, savaşlarda düşmanı küçük çarpışmalarla taciz ve bu şekilde zayıflamak için uyguladıkları metot ve içlerinden zekâ, gayret ve çaba sahibi çalışkan, karizmatik büyük adamlar yetişmesi, fethettikleri yerlerde halka doğruluk, adalet, yumuşaklık ve hoşgörüyle davranmaları, gerek Rum ve gerek İran devletinin o tarihlerde içinde bulundukları karışıklık ve perişanlıktır. Müslümanlar bu nedenlerden dolayı 10 sene geçmeden Hz. Ömer zamanında Şam, Filistin, Mısır, Irak ve İran bölgelerini ele geçirmeyi başarmışlardı.
  • Adalet olmadan hiçbir yer mamur olamaz. Hiçbir padişah adaletsiz mesut, kuvvetli ve görkemli olamaz. Padişahlık adamlarla, adamlar parayla, para da mamuriyetle, mamuriyet ise adaletle ayakta durur. Adalet mülkün temelidir.
  • Raşid Halifelerden hiçbiri halifeliği kendi soyuna bırakmayı düşünmemiştir. Üstelik Hz. Ömer halife seçimi için danışma kurulunu belirlerken, oğlu Abdullah'ı da onların arasına tayin etmiş ancak onun halife seçilmemesini vasiyet etmişti. Halife seçiminde Raşid Halifelerin uyguladığı metotlar, uygar milletlerin günümüze kadar bulabildikleri seçim sistemlerinin en iyisidir. Çünkü bu seçim sistemi, cumhuriyeti, monarşiyi ve meşrutiyetin hepsini içine alır. Cumhuriyettir, çünkü halife tüm Müslümanlar tarafından kayıtsız şartsız seçilmiştir. Meşrutiyettir, çünkü seçim meşferetle olur. Mutlak saltanattır, çünkü halife egemenlik makamına geçince istediği gibi hareket eder. Buna yukarıda sözü edilen dört şart da eklenirse dünyanın kuşkusuz en seçkin idaresi bu olur. Çünkü bir hükümdar ilim ve adaleti yeterlilik ve ehliyeti, duygu ve ruh sağlığını kendisinde toplarsa ülkenin gelişmesi ve büyümesine, halkı arasında birlik ve sevginin yaşamasına hizmet edecek güçlü ve otoriter bir yönetici olur. Raşid Halifelerin hayatlarında da görüldüğü üzere, öyle bir hükümdara o dürüst hali, züht ve takvayı da ilave ettiğinizde dünyada bundan daha mükemmel, daha adaletli, daha laik bir yönetim düşünülebilir mi?

İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1 İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Kitap özellikle bazı bölümlerinde ne kadar titiz hazırlanmış bir çalışma olduğunu gösteriyor ki uzun süredir gerek Türkiye'de gerek yurt dışında birçok üniversitede ders kitabı olarak okutulmuş. Mütercimin de önsözünde belirttiği gibi yazarın birbirini takip eden bölümlerde bile söylediğini tekrarladığı oluyorsa da kitabın hacmi ve geniş kapsamı düşünüldüğünde bunun hafızası çok güçlü olmayan okurlarda bir sıkıntı yaratmayacağı kanaatindeyim. Ayrıca kitabın en güzel yönlerinden birisi de çok detaya girmesine rağmen-bence bazı bölümler hariç- sıkıcı olmaması. Zeydan'ın yazar kimliğini de göz önüne alarak, bu durum kitabın kolay okunurluğunu artırıyor. Böylece İslam tarihinin bir dönemini hem detaylı anlatımlar hem de yazarın tarihçi kimliğiyle yaptığı sorgulamalar eşliğinde okuduğunuzda geride zihninizde içi dolu bir bütün kalıyor. Bunu yazarın kitaba aldığı menkıbeler,hikayeler,şiirler de ayrıca güçlendiriyor. Ki yazarın ayrıca bir romancı kimliği de var. Arap aydınlanma hareketinin önde gelen isimlerinden birisiymiş kendisi. Kitabın bu genel atmosferinin dışında İslam devletlerinin ekonomik yapısından,idari yapılanmadan bahsedilen bazı bölümler detaylarla beraber,bu konularla ilgili değilseniz pek bunaltıcı olabiliyor ki mütercim de Zeydan'ın bu bölümde kitaba aldığı uzun listelerden birini hariç bıraktığını dipnotta belirtiyor. İlk cilt raşid halifelerin sonuna kadar tarihi olayları kısaca anlatarak kitabın yaklaşık beşte dördünü askeri,idari ve ekonomik yapılanmalara,bürokrasiye,İslam tarihinde bilim,eğitim ve kültürün yerine,İslam tarihi ve kaynaklarına ve son olarak da İslam tarihindeki edebiyat ve şiir anlayışına ayırıyor. Mütercim önsözde yazarın kimi yerlerde bir Arap milliyetçisi olarak Türklere karşı yanlı bir tutum benimsediğini, yararlandığı kaynaklar noktasında israiliyattan etkilendiğini belirtiyor ve kitabın düzensiz hazırlanmış olduğuyla ilgili eleştirilerini ekliyor. Bu sorunların kaynağı olarak ise yazarın şahsından ziyade böyle büyük bir eseri yazmanın zorluğunu ,eserin yazıldığı zamanın tarihsel,sosyal koşullarını ve tarih yazımının o günkü olanaklarını gösteriyor. (Fatih Çağlar)

Lübnanlı Ortodoks olan Corci Zeydan'ın bu eseri İslâmiyet'ten önceki Arapları, Peygamber Efendimizin zamanını, 4 Halife devri, Emeviler ve Abbasileri birçok yönden anlatıyor. Öncelikle şunu söylemeliyim ki eseri çok beğendim. Kimileri bu kitapla ilgili tarafsız gibi ifadeler kullansa da ben bu görüşe katılmıyorum. Yazar kendi subjektif görüşlerini eserine yansıtmıştır. Hatta bu kitaba zamanında bir çok tenkit yazısı da yazılmıştır. Tüm bunlara rağmen kitap bana çok şey kattı, iyi ki okumuşum. Bu eseri beğendim. (Halil İbrahim)

Islam Medeniyetinin henüz Hicaz'ın yalın şartlarında olgunlaşmadan önce Arap yarımadasının siyasi, ekonomik durumu.. Islamın doğuşu ile birlikte diğer toplumlarla etkileşiminden doğan küresel hale gelmiş bir Medeniyeti anlatan 2 Ciltlik eser Islam Tarihi ve Ortadoğu devletleri tarihi ile alakalı çalışma ve araştırma yapacak arkadaşlar için harika bir baş ucu kaynak (Tarihçi)

İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1 PDF indirme linki var mı?

Corci Zeydan - İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1 kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1 PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Corci Zeydan Kimdir?

Corci Zeydan veya Girgi Zaidan (d. 1861 – ö. 1914), Lübnanlı roman yazarı ve tarihçi.

Yazar, Arap edebiyatının roman kulvarında önemli bir yere sahiptir. Geride bıraktığı eserler genç kuşaklara yol gösterici olmuştur. Tarihî konularda yaklaşık otuz roman kaleme almıştır. Gazetecilik de yapan Zeydan, el-Hilâl gazetesinin kurucusudur.

Corci Zeydan Kitapları - Eserleri

  • Selahaddin Eyyubi ve Haşhaşiler
  • İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1
  • İki Dünya Arasında
  • İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2
  • Fergana Güzeli
  • Yetiş Ya Ali
  • Ebu Müslim Horasani
  • Kureyş Bakiresi
  • İstanbul'a Seyahat
  • 17 Ramazan Suikasti
  • Abbase Sultan
  • Osmanlı Mısırı

Corci Zeydan Alıntıları - Sözleri

  • "Cennetten kurtulmuş bir huriyim ben. Beni uçurup kurtaran adamı kaybettim." (İki Dünya Arasında)
  • Raşid Halifelerden hiçbiri halifeliği kendi soyuna bırakmayı düşünmemiştir. Üstelik Hz. Ömer halife seçimi için danışma kurulunu belirlerken, oğlu Abdullah'ı da onların arasına tayin etmiş ancak onun halife seçilmemesini vasiyet etmişti. Halife seçiminde Raşid Halifelerin uyguladığı metotlar, uygar milletlerin günümüze kadar bulabildikleri seçim sistemlerinin en iyisidir. Çünkü bu seçim sistemi, cumhuriyeti, monarşiyi ve meşrutiyetin hepsini içine alır. Cumhuriyettir, çünkü halife tüm Müslümanlar tarafından kayıtsız şartsız seçilmiştir. Meşrutiyettir, çünkü seçim meşferetle olur. Mutlak saltanattır, çünkü halife egemenlik makamına geçince istediği gibi hareket eder. Buna yukarıda sözü edilen dört şart da eklenirse dünyanın kuşkusuz en seçkin idaresi bu olur. Çünkü bir hükümdar ilim ve adaleti yeterlilik ve ehliyeti, duygu ve ruh sağlığını kendisinde toplarsa ülkenin gelişmesi ve büyümesine, halkı arasında birlik ve sevginin yaşamasına hizmet edecek güçlü ve otoriter bir yönetici olur. Raşid Halifelerin hayatlarında da görüldüğü üzere, öyle bir hükümdara o dürüst hali, züht ve takvayı da ilave ettiğinizde dünyada bundan daha mükemmel, daha adaletli, daha laik bir yönetim düşünülebilir mi? (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1)
  • Gönül kimi severse güzel odur. (Selahaddin Eyyubi ve Haşhaşiler)
  • Gerek İran hükümdarları gerek Abbasi halifeleri çaresiz bir hastalığa tutulduklarında, İranlı ve Süryani hekimler tedavide aciz kaldıklarında ilk iş olarak, Hindistan'tan özel hekimler getirtiyor, tedavilerini onların ellerine bırakıyorlardı. (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2)
  • Adalet olmadan hiçbir yer mamur olamaz. Hiçbir padişah adaletsiz mesut, kuvvetli ve görkemli olamaz. Padişahlık adamlarla, adamlar parayla, para da mamuriyetle, mamuriyet ise adaletle ayakta durur. Adalet mülkün temelidir. (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1)
  • Aşk karşılıklı olunca ne güzelmiş! (Yetiş Ya Ali)
  • Fakat yaptığı bu işten dolayı yüreğinde ne bir sevinç ne bir mutluluk duymuyordu. (İki Dünya Arasında)
  • Hz. Peygamber'in Mina'da şeytan taşlarken söylediği şu sözler de çok ilginçtir:"Ey insanlar! Din işlerinde aşırı gitmekten çekininiz. Sizden önceki ümmetlerin yıkılıp mahvolmalarının sebebi, dinde aşırı gitmeleridir." (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1)
  • Her yükselişin sonunda bir alçalış bulunması her zaman olmuş olan veya beklenen bir durumdur. (Selahaddin Eyyubi ve Haşhaşiler)
  • ... Halbuki bu hâricîler daha önceleri Hz. Ali'yi tahkime zorlamış adamlardı. (Yetiş Ya Ali)
  • Neden benim çektiğim oklar senin gönlüne ulaşmıyor? Fakat senin çektiğin oklar benim yüreğimi yakıyor. (İki Dünya Arasında)
  • Kurtuba'nın parlak devirlerinde gerek şehir merkezinde gerekse varoşlarda yer alan binalar zaman zaman sayılıyor, kayıt altına alınıyordu. Bu kayıtlara göre durum şöyleydi: 113.000 adet normal halkın yaşadığı ev. 430 adet büyük saray 6.300 adet devlet adamlarının yaşadığı konak 3.873 adet cami ve mescit, 900 adet hamam olmak üzere toplam 124.503 adet bina. (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2)
  • Hakikaten dini inançları zamanın geçmesiyle eskiyip de din hizmeti Servet ve ikbal hırslılarının eline düşerse din işleri büyük bir fesada uğrar. Böyle bir hale düşen din, insanlar için dinsizlikten daha zararlı olur. (Fergana Güzeli)
  • Dört halife dönemi İslam tarihinin en parlak, model alınması gereken örnek devir, ibret ve iftihar dönemi olarak kabul edilir. (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2)
  • Abbasi devrinde ilim ve ulemanın bu derece süratle ilerlemesinin ve başarısının altında yatan en önemli sebeplerden biri, bu bilimsel uyanış ve kalkınma hamlesini destekleyen ve himaye eden halifelerin kitap tercümesi için her türlü fedakârlığı üstlenmeleri, hangi din ve mezhepten olursa olsun istihdam ettikleri mütercimlere din ve mezhep ayırmaksızın hesapsız ölçüde cömert davranmaları, itibar ve saygıda kusur etmemeleri, onları mal ve ihsanlara boğmalarıdır. İçinde birçok Hristiyan, Musevi, Sâbiî, Samiri, Mecusi de bulunan mütercimlere halifeler tarafından her türlü din, düşünce ve vicdan hürriyeti sağlanmıştı. (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2)
  • فإذا قالت العين قولاً و قال اللسان آخر فالصادق هي لا هو.. (Fergana Güzeli)
  • Harun Reşid devri Abbasilerin en parlak dönemidir. Bağdat'a hastaneler, rasathaneler, medreseler yaptırdı. Onun devrinde İslam dünyası teknolojik açıdan Avrupa'dan çok ileriydi. Hediye olarak devrin Roma-Germen İmparatoru Charles Magnes'na gönderdiği çalar saat, o devirde çok geri olan Avrupa'da korku uyandırmıştır,şahit oldukları teknolojiyi anlayamamışlardır. (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2)
  • Gerçekten Hayzüran bu konuyu açtığında Cihan'ın yüzü Gül gibi pembeleşmiş, gözlerinde kalbinin derin köşelerinde etkin bir aşk ve sevda taşıdığını açıklayan izler görülmüştü. Gözlerin itirafı kesin bir delildir, sahibi sırrını ne kadar saklamaya çalışsa boştur. (Fergana Güzeli)
  • Kanun aletini icat eden ve düzenleyen kişi ünlü filozof Farabi'dir. Kanun günümüzde de aynı şeklini korumaktadır. (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2)
  • Ptolemaios Soter devrinde Atinalı bir hatip olan Dimitrios Phaleus’un tavsiyesiyle İskenderiye Museum’u kuruldu. İskenderiye şehri incelenirken, Yunan ve Roma dönemi olarak ikiye ayrılır. Öklid, Arşimed, Hipparkos gibi büyük alimler bu şehirde bulunmuşlardır. (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2)