İz - Canan Tan Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap

İz kimin eseri? İz kitabının yazarı kimdir? İz konusu ve anafikri nedir? İz kitabı ne anlatıyor? İz kitabının yazarı Canan Tan kimdir? İşte İz kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Canan Tan

Yayın Evi: Altın Kitaplar

İSBN: 9789752113251

Sayfa Sayısı: 395

İz Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Yakın çevremizde benzerlerini görebileceğimiz gerçeklikte bir baba-kız öyküsü... Babasına hayran Verda, hatta âşık. Biricik kahramanım diyor onun için. Ne var ki, yıllar önce annesiyle babasının boşanmasından sonra ayrı düşmüşler birbirlerine. Çatışmışlar, çelişmişler ama sevgileri içten içe hep sürmüş. Kariyerinde zirveye ulaşmış ünlü avukat Vedat Karacan’ın intiharıyla başlıyor öykü. Bu beklenmedik ölümün ardında yatan gizi çözmek Verda’ya düşmektedir. Geriye dönüp baktığında yüzleştiği keşke’leriyle, pişmanlıklarıyla ve içini kavuran devasa bir özlemle sürecektir babasının izini... Minicik çocuk ellerimi avucunun içine hapsettiğinde, yüreğim yüreğinde eriyordu babacığım. Parmaklarım büyüdü diye mi tutmuyorsun artık ellerimi? Keşke hep küçük kalsalardı... Ne oldu da ayrıldı ellerimiz baba? Hiçbir zaman soramadım bunu sana. Sormak istediğimde fırsat olmadı, fırsat olduğunda cesaretim... Soluk soluğa okuyacağınız, farklı bir Canan Tan romanı...

İz Alıntıları - Sözleri

  • Ölmüş! Öyle diyorlar, inanamıyorum.
  • Varlığın değil, yokluğun değerini bilir insanlar.
  • Eski gülüşlerimi arıyorum En saf , en temiz , en tasasız çocuk gülüşlerimi Göğe uzanan ulu bir masal ağacının tomurcuklarında asılı kalmışlar.
  • Eski gülüşlerimi arıyorum.En saf,en temiz,en tasasız çocuk gülüşlerimi...Göğe uzanan ulu bir masal ağacının tomurcuklarında asılı kalmışlar...Erişemiyorum...
  • Mutlu etmekten önce, mutsuz etmemeyi hedeflemeli insan.
  • Susmak çürütülmesi en güç silahtır. İnsanların söyleyemedikleri bazı sözlerin içinde, söylediklerinden daha çok gerçek vardır.
  • Varlığın değil, yokluğun değerini bilir insanlar.
  • Önemseme sıralamasında evin dışında kalan el alemi birinci sıraya oturturken, evin içindeki kaleleri yıktığının farkında değil.
  • Minicik çocuk ellerimi avucunun içine hapsettiğinde, yüreğim yüreğinde eriyordu babacığım. Parmaklarım büyüdü diye mi tutmuyorsun artık ellerimi? Keşke hep küçük kalsalardı...
  • °• "Yazdıklarınla zehirlemek istiyorsan yorma kendini . Kestirmeden, iki üç gram zehir gönder , olsun bitsin..." °•
  • "Mutlu etmekten önce , mutsuz etmemeyi hedeflemeli insan."
  • Ölmüş! Öyle diyorlar, inanamadım.
  • Eski gülüşlerimi arıyorum En saf, en temiz, en tasasız çocuk gülüşlerimi
  • Gerçek yaşamda doğru dürüst tutamadığın elimi şimdi tut. Ve hiç bırakma babacığım...

İz İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Kitabı henüz bitirmedim doğrusu bitsinde istemiyorum farklı hissettirdi bu kitap adı gibi etkisi de iz bırakıyor şimdiye kadar bir çok türde bir çok kitap okudum ama bu kitap neden bilmiyorum farklı dokundu ruhuma bu kez konusu olsun anlatım tarzı olsun ruhumda bir yerleri sam yeli misali okşuyor sanki nadir kitapta ağlarım şimdiye kadar bir veya iki kitap da anca ağlamışımdır ama bu kitap ağlarken bile farklı hissetiriyor bilmiyorum belki de bana öyle geliyor ama çok farklı hissettirdiği kesin bitince neler düşünürüm bilmiyorum ama etkisinden kolay kolay kurtulacağımı da sanmıyorum. (ketçaplı browni)

Eski gülüşlerimi arıyorum En saf, en temiz, en tasasız çocuk gülüşlerimi göğe uzanan ulu bir masal ağacının tomurcuklarında asılı kalmışlar erişemiyorum.. Yaşanmış düşlerimde yitirdiğim masum gülüşlerimi bir tek “O” indirebilir aşağıya.. Bir tek o yüzümü güldürebilir yeniden.. Ama yok! Ölmüş! Öyle diyorlar, inanamıyorum… Tek kelimeyle müthiş içimizden birinin hayatı yansıtması gibi harika bir kalem.. tavsiye ediyorum.. (Tuğçe Çakır)

Kitabın Yazarı Canan Tan Kimdir?

Canan Tan Ankara'da doğdu. Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi mezunudur. Kendisi değişik edebiyat türlerindeki yarışmalarda birçok derece ve ödül aldı.

Kariyeri

"Eczacı iken, nasıl edebiyatçı oldunuz ?" sorusuyla sıkça karşılaştığını vurgulayan Tan, asıl sorunun "Edebiyatçı iken nasıl eczacı oldunuz?" diye sorulması gerektiğini belirtiyor. Bunun nedeni ise edebiyata olan ilgisinin daha önce başlaması. Lise yıllarında, Hisar Dergisi'nin düzenlediği şiir yarışmasında aldığı birincilik bu dünyanın kapılarını ona aralamış. Siyasal Bilgiler Fakültesi'nin Basın Yayın bölümünü Türkiye derecesi ile kazanarak, yakınlarının isteği doğrultusunda eczacılık fakültesini tercih etmiş, ancak daha sonra evlenerek Diyarbakır'a gelin olarak gitmiş ve orada yaşadığı süre içinde yazım hayatını sürdürse de bunları gün ışığına çıkartmamıştır. Ne Diyarbakır'a gitmesinin, ne de eczacılık mesleğini tercih etmesinin onun için bir eksik değil aksine Piraye, Eroinle Dans, En Son Yürekler Ölür adlı eserlerine birer ilham kaynağı olduğunu belirtmiştir.

Bu sıralarda yazdığı bir öykü, Hürriyet Gazetesi'nin düzenlemiş olduğu bir yarışmada birinci olmuş ve fotoroman olarak çekilmiştir. İzmir'e geldiği sıralarda da bir çok öyküsü ona ödüller getirmiştir. Bunun yanı sıra Hürriyet Ege ve Yeni Asır'da konuk köşe yazarı olarak güncel yazılar, Milliyet Pazar'da mizahi yorumlar yazmaya başlamış. İlk kitabı olan İster Mor, İster Mavi 1996'da Aziz Nesin'in birinci ölüm yıldönümünde İnkılap Kitabevi'nin düzenlediği mizah öyküleri yarışmasından başarı elde ederek basılmıştır ve aynı zamanda Canan Tan'a, Türkiye'de mizah öyküleri kitabı olan ilk kadın yazar unvanını kazandırmıştır. Devam eden mizahi öyküleri ve çocuklar için yazdığı eserleri ona bir çok ödüller getirmiştir. Asıl sağlam adımlarını yetişkinler için çıkardığı ilk roman olan Çikolata Kaplı Hüzünler ve devamında gelen Piraye adlı eserleriyle atmıştır. Hafta da üç gün ise Yeni Asır'da köşe yazıları yazmış ve 2004 yılında kazandığı köşe yazarı ödülüyle de bunu noktalamıştır. Daha sonra yarışmalara katılmaya son vermiş, okurlarının sevgisi için yazmayı sürdürmüştür.

Ödülleri

Türk Kütüphaneciler Derneği'nden, Türkiye'deki kütüphaneler bazında, "2009 yılının en çok okunan yazarı" ödülü/ 2010

İzmir Milli Eğitim Müdürlüğü'nden 2004 Yılı Köşe Yazarı Ödülü

10.Orhon Murat Arıburnu Ödülleri'nde, uzun metrajlı film öyküsü dalında Birincilik Ödülü/ 1999

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Cumhuriyetin 75.Yılı Çocuk Öyküleri Ödülü /1998

İzmir Büyükşehir Belediyesi Çocuk Romanları Ödülü/ 1997

Rıfat Ilgaz Gülmece Öykü Yarışması'nda Birincilik Ödülü/ 1997

BU Yayınevi'nin Çocuk Öyküler Yarışması'nda 1. Mansiyon/ 1997

İnkılap Kitabevi'nin Aziz Nesin Gülmece Öykü Yarışması'nda basılmaya değer görülen İster Mor, İster Mavi adlı kitabıyla, Türkiye'de mizah öyküleri kitabı olan ilk kadın yazar unvanı/ 1996

1.Ulusal Nasrettin Hoca Gülmece Öykü Yarışması'nda 1. Mansiyon/ 1988

Kelebek (Hürriyet) Gazetesi'nin senaryo yarışmasında birincilik ödülü

Canan Tan Kitapları - Eserleri

  • Yüreğim Seni Çok Sevdi
  • Aşkın Sanal Halleri
  • Yolum Düştü Amerika'ya
  • Piraye
  • Eroinle Dans
  • En Son Yürekler Ölür

  • İz
  • Söylenmemiş Şarkılar
  • Hasret
  • Issız Erkekler Korosu
  • Çikolata Kaplı Hüzünler
  • Beyaz Evin Gizemi
  • İster Mor İster Mavi

  • Ah Şu Uzaylılar!
  • Beşiktaş'ım Sen Çok Yaşa!
  • Fanatik Galatasaraylı
  • Oğlum Nasıl Fenerbahçeli Oldu?
  • Sevgi Dolu Bir Yürek
  • Sevgi Yolu
  • Arkadaşım Pasta Panda

  • Sol Ayağımın Başparmağı
  • Sokakların Prensesi Şima
  • Türkiye Benimle Gurur Duyuyor!!!
  • Aliş Sünnet Oluyor Maviş de Gelin
  • Aliş'e Kardeş Geliyor
  • Sokaklardan Bir Ali
  • Hayvanat Bahçesinde

  • Aliş Okula Başlıyor
  • Aliş Anaokulunda
  • Uzay Kampı Maceraları
  • Pembe ve Yusuf
  • Ah Benim Karım! Ah Benim Kocam!
  • Kelepçe
  • Başıbozuk Sevdalar

  • Şiirce
  • Sızı
  • Issız Kadınlar Sokağı
  • Anneannem İnternette
  • Uzaylılar Aramızda
  • Önce Sen Vardın
  • Sokaklardan Bir Ali

  • Piraye
  • Hasret

Canan Tan Alıntıları - Sözleri

  • Nefretin olduğu yerde soluk alamazdım ben. (Söylenmemiş Şarkılar)
  • Biliyorsun, ne yaşanmış olursa olsun… önce sen vardın! (Önce Sen Vardın)
  • Gerçekler ortada. "İnsanı ağlatan, imkânsızlıklardır. Ve çaresizlik! senin asla bana ait olmayacağını düşünmek.. kabullenmek zorunda olmak..vazgeçememek, sınır tanımaz sevginin büyüklüğü karşısında âciz kalmak.." Bunlara ağladım işte ben. (Aşkın Sanal Halleri)
  • Rahat kıçına mı battı? (Ah Benim Karım! Ah Benim Kocam!)
  • Evet, ne kadar gayret gösterirsem göstereyim “Çabalama kaptan ben gidemem!” diyordu evliliğimiz. (Ah Benim Karım! Ah Benim Kocam!)
  • Ben de seni sevdikten sonra kendime hiç rastlamadım. (Piraye)

  • Hasret taneleri biriktirdim senin için. Hiçbir zaman veremeyeceğimi bilsem de. (Issız Erkekler Korosu)
  • Beni öyle yalana inandır ki, Ömrümce sürsün doğruluğu... Özdemir Asaf (Issız Erkekler Korosu)
  • “Koca var Baş tacı edilir. Koca var Kilim niyetine yere serilir. Hatta yetmezmiş gibi Üstünde tepinilir.” (Ah Benim Karım! Ah Benim Kocam!)
  • En acısı da ne biliyor musun..? "Aslında sana hiç sahip olamadığımı, seni kaybettiğimde anlamış olmam." (Yüreğim Seni Çok Sevdi)
  • Sırtlan: ''İnsanlar birbirini Çok severler sanmayın ! Parçalarlar , kırarlar, Kıstırırlar , boğarlar; Bir küçük çıkar için Gözlerini oyarlar...'' (İster Mor İster Mavi)
  • "Yeni fikirler, gereksinimlerden doğarmış..." (İster Mor İster Mavi)
  • Gel artık bebeğim.... Gel artık! Daha fazla bekleyecek gücüm kalmadı. Bak, baban da, ben de sabırsızlıkla yolunu gözlüyoruz Gel artık Haşim Artukoğlu! Babanın adını yaşatmak için gel artık... (Piraye)

  • "Boş ver!" dedi kaygılarına. Çarpıkistan'da, az sayıda olsa bile, "çarpık" lar kadar, "Davut" lar da bulunmalıydı... (Anneannem İnternette)
  • Ölmüş! Öyle diyorlar, inanamıyorum. (İz)
  • "Yalanla,dolanla, Hileyle,talanla Dört ayak üstüne düşmeyi Marifet sayanlar... İşte onlar, İnsanlar! Aslında bazıları İki değil, Dört değil, Kırk tane ayaklılar... Her biri çevremizde Yaşayan Kırkayaklar!..." (İster Mor İster Mavi)
  • "Şampiyon Galatasaray" (Fanatik Galatasaraylı)
  • Sen demez miydin, özleme dayanmak için onu parçalara bölmek gerek, diye? (Eroinle Dans)
  • “Kadın var Pırıl pırıl Tektaş pırlanta misali. Kadın var Çakıl taşı Ondan daha değerli.” (Ah Benim Karım! Ah Benim Kocam!)
  • Ses çıkarmıyorum. Haklı evden kaçan çocukların sokaklarda yattığını bilmiyor muydum sanki?... Adı üstünde: Sokak çocuğu. Evi: Sokaklar... (Sokaklardan Bir Ali)