Karıncaların Günü - Bernard Werber Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap

Karıncaların Günü kimin eseri? Karıncaların Günü kitabının yazarı kimdir? Karıncaların Günü konusu ve anafikri nedir? Karıncaların Günü kitabı ne anlatıyor? Karıncaların Günü PDF indirme linki var mı? Karıncaların Günü kitabının yazarı Bernard Werber kimdir? İşte Karıncaların Günü kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Bernard Werber

Çevirmen: Nejla Özgür

Orijinal Adı: Le Jeur Des Fourmis

Yayın Evi: Arion Basım Yayın

İSBN: 9789755710594

Sayfa Sayısı: 584

Karıncaların Günü Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

~~Sayıları milyarlarca. Biz onları fark etmiyoruz bile ama onlar bizi uzun süredir izliyorlar. Bazıları için biz Tanrıyız. Diğerleri için de kötülük yapan yaratıklar. Müthiş bir zeka ve en korkunç orduları aratmayacak, inanılmaz örgütleriyle insafsız bir savaşa hazırlanıyorlar. Dünyanın gerçek efendileri kim olacak? Onların hayatta kalması sorunun yanıtına bağlı... Bizim hayatta kalmamız da. Karıncaların günü gerçekten geldi mi?

 Uluslararası best-seller, on iki dilde çevirilen, birçok jüri tarafından ödüllendirilen, bazı okullarda biyoloji derslerinin programına alınan önceki romanı "Karıncalar"ın büyük başarısından sonra romancı ve bilimsel yazılar yazan gazeteci Bernard Werber "dünya içi yaratıkları" konu alan efsanesine devam ediyor. Bizi sapık davranışlı, yırtıcı, büyüleyici böceklerin kaynaştığı, sanrılara yol açan ve korkunç bir evrende daha da ileri götürüyor.

 Bir gerilim romanından öte, "Karıncaların Günü" bilimkurgu ve hayal gücünü sonsuz küçüklükteki dünyayla ilgili en ileri bilimsel bilgiyle karıştırarak harika ve şaşırtıcı modern odysseia haline getiriyor.

 (Arka Kapak)

Karıncaların Günü Alıntıları - Sözleri

  • “Kendilerine "İşler neden yürümüyor," diye soranlarla "İşlerin yürümesi için ne yapmalı," diye soranlar arasında her zaman büyük bir fark olacaktır.”
  • Harekete geçin! Bir şeyler yapın, önemsiz olsa bile! Ölene kadar bir şeyler yapmaya çalışın. Boşuna doğmamıştınız! Niçin doğduğunuzu keşfedin! Sizin bu dünyaya gelmenin sebebi nedir? Tesadüfen gelmediniz buraya! Bunu düşünün!
  • “Doğru yerde olunduğunda hiçbir şeyden korkulmuyor.”

Karıncaların Günü İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Kitabı tesadüfen rafta görüp arkasını okuduğumda, hayatımda okuduğum en güzel kitaplardan biri olacağı aklımın ucundan bile geçmemişti. Gerçi bu kitap Karıncalar serisinin ikinci kitabı ve ben de istemeden de olsa ikinci kitaptan seriye giriş yapmış oldum. Eğer okumak isteyen (tabi önce 3 kitabı da bulmak icap ediyor, bu da pek kolay değil sanırım) olursa serinin sıralaması "Karıncalar", "Karıncaların Günü" ve "Karıncaların Devrimi" şeklinde. İnsanı hayretler içinde bırakan bir dünyayı keşfetmiş oluyorsunuz seriye başladığınızda ve ayağınızın altında akıp giden o muazzam uygarlığa bakış açınız değişiyor. Karıncalar artık sizin için, elinize ayağınıza tırmandığında alelade bir fiskeyle kovacağınız ya da umarsızca üstüne basıp geçebileceğiniz yaratıklar olmaktan çıkıyorlar. Serinin son kitabını okuyamamış olmaktan dolayı mutsuzum. Umarım tez zamanda son kitabı da temin edip, okuyup, bu güzel seriye kütüphanemde güzel bir yer ayırırım. (Post Mortem)

"Karıncalar' ve 'Karıncaların Günü' kitaplarının yapılması için gerekli kağıt hamurunu sağlayan bütün ağaçları da anıyorum. Onlarsız hiçbir şey mümkün olmazdı."...Bu muhteşem ithafin yer aldığı Karıncaların Günü, üçlemenin ikinci kitabı. Bernard Werber, aynı zamanda hukuk eğitimi de almış bir gazeteci. Gerek bu serideki gerekse Tanrılar serisindeki engin genel kültür ve hayal gücüne hayran olmamak elde değil. Romanı,gerilim , bilim kurgu türlerine dahil edebiliriz. Ben kitapların içeriği hakkında çok fazla bilgi verme taraftari değilim. Ancak kitaptaki Edmond Wells karakteri tarafından yazılan 'Göreceli Ve Mutlak Bilgi Ansiklopedisi'nin muhteşem bir detay olduğunu söylemek istiyorum. Selamlar saygılar... (Rıdvan Yavaş)

Karıncaların Günü PDF indirme linki var mı?

Bernard Werber - Karıncaların Günü kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Karıncaların Günü PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Bernard Werber Kimdir?

Bernard Werber (Doğum: 18 Eylül 1961, Toulouse), 90'lı yıllardan beri aktif biçimde bilim kurgu yazarlığı yapmaktadır. Daha çok "Karıncalar" üçlemesiyle tanınmaktadır. Bernard Werber'in kitapları 30'dan fazla dile çevrilmiştir. Eserlerinde felsefe, maneviyat, bilim kurgu, gerilim, bilim, biyoloji, mitoloji, bilinç ve daha birçok konuyu bir araya getirmiştir.

Yazı stili

Bernard Werber "Salon du livre de Paris" de Mart 2012 .

Werber'in yazım tarzı, saga, bilim kurgu ve farklı felsefi fikirleri içerisinde bulundurur.

Romanlarının çoğunda aynı yapıyı kullanır. Ansiklopedik bilgi ve düzyazı arasında geçişler yapar. Ansiklopedik bölümleri düzyazı üzerinde biçimlendirir ve büyütür.

Romanlarının çoğu ortak karakter, hikaye örgüsü ve temaya dayanır. Örnek olarak karakter Edmond Wells, hem "Karıncalar" üçlemesinde hem de "Meleklerin İmparatorluğu" romanında görülür.

3 Ekim kitap çıkarımları

Birkaç yıl önce, Werber, her 3 Ekim'de bir kitap çıkarmaya karar verdi. Amacı, "prix Goncourt" dışında kamuya yeni yazılar vermek idi.

Sahne ve ekran

2007 yılında yayımlanan filmi Nos amis les Terriens'e (Dünyalı Arkadaşlarımız), ek olarak Werber, kısa bir filmde çekti La Reine De Nacre (İnci Kraliçesinin Annesi) ve Nos Amis Les Humains'ı (Arkadaşlarımız, İnsanlar) yazdı ve oynadı.

Edebi Teması

Werber'in kitaplarında, yunus, sıçan ve karınca gibi hayvanlar, akıllı yaratıklar olarak sunulmaktadır.

"Ruhun evrim aşaması" nı yansıtmak için sembolik figürler kullanır.

Werber kitaplarında "dünya polisi" görevini gören kollektivist küresel hükümeti savunur ve doğum kontrolünü empoze eder.

Olağanüstü Olaylar

Weber, INREES üyesidir, Olağanüstü Deneyimleri Araştırma Enstitüsü , olağanüstü ve olağandışı olayları araştırmaktadır.

Weber'in bazı romanlarına paranormal ve maneviyat önemli konular olarak yansır. Örnek olarak , yakın ölüm deneyimleri ve ahireti Thanatonautes'de (Thanatonauts) spiritualist bir şekilde aktarmıştır. L'Empire des Anges (Meleklerin İmparatorluğu) and Le Mystère des Dieux (Tanrılan Gizemi), ruhlar, melekler ve tanrılar arasındaki bir tür bağlantıyı anlatılır ve Nos Amis Les Terriens'da (Dünyalı Arkadaşlarımız) Uzaylıların dünyalıları kaçırmasını anlatır.

Bernard Werber Kitapları - Eserleri

  • Karıncalar: Olağanüstü Bir Algılama Biçimi
  • Kasandra’nın Aynası
  • Karıncaların Günü
  • Karıncaların Devrimi
  • Biz Tanrılar
  • Le Sixième sommeil
  • Tanrıların Nefesi
  • Ölüm Kaşifleri
  • İnsan Evriminin Romanı / Atalarımızın Atası
  • Nereden Geliyoruz?
  • Ее величество кошка

Bernard Werber Alıntıları - Sözleri

  • Dünyada insanlar iki yerə bölünür: kitab oxuyanlar və kitab oxuyanları dinləyənlər. Birincilərdən olmaq daha yaxşıdır, inan mənə. (Ölüm Kaşifleri)
  • “Hayatta iki tane trajedi vardır. Birincisi istenen şeye sahip olamamak. İkincisi istenen şeyi elde etmek. Fakat ikisi içinde en kötü olanı ikincisidir, çünkü istenilen bir kez elde edildi mi çoğunlukla hayal kırıklığına uğranır.” (Oscar Wilde) (Tanrıların Nefesi)
  • “Büyük bir yetenek büyük bir sorumluluğu mecbur kılar.” (Tanrıların Nefesi)
  • Sual verən kəs beş dəqiqəliyinə axmaq olur, sual verməyən isə ömrü boyu axmaq qalır. (Ölüm Kaşifleri)
  • “Kendilerine "İşler neden yürümüyor," diye soranlarla "İşlerin yürümesi için ne yapmalı," diye soranlar arasında her zaman büyük bir fark olacaktır.” (Karıncaların Günü)
  • Harekete geçin! Bir şeyler yapın, önemsiz olsa bile! Ölene kadar bir şeyler yapmaya çalışın. Boşuna doğmamıştınız! Niçin doğduğunuzu keşfedin! Sizin bu dünyaya gelmenin sebebi nedir? Tesadüfen gelmediniz buraya! Bunu düşünün! (Karıncaların Günü)
  • “Demir döve döve demirci, kitap okuya okuya kitap kurdu olunur.” (Biz Tanrılar)
  • Ruh ölüm anında, büyük sırları öğrenmeye çalışanların duyduğu hissin aynısını duyar. (Karıncalar: Olağanüstü Bir Algılama Biçimi)
  • “Yetenek barındırmayan bir yaşam yoktur. Yeteneğin kullanılmadığı bir yaşam boşa harcanmış bir yaşamdır.” (Tanrıların Nefesi)
  • Mən isə talelərin əvvəlcədən yazıldığına inanmıram. Mən insanların seçimlər etdiyine və bu seçimlərlə barışdığına inanıram. (Ölüm Kaşifleri)
  • Bütün kadinlar böyledir. Hepsi birbirlerini kiskanir. (Karıncaların Devrimi)
  • Aslnda az farklılıklarla bütün hikayeler birbirine benzer. Balangıçta, oluşmaya doğru giden bir konu vardır. Bir kriz olur. Bu kriz onu harekete zorlar. Davranışına göre ya ölecek veya gelişecektir. Size anlatacağım ilk hikâye evrenimizin hikayesidir. Çünkü onun içinde yaşıyoruz. Ve çünkü bütün her şey, ister küçük ister büyük olsun aynı kanunlara uyar ve aynı karşılıklı bağmlılık içinde kalır. Örneğin, bu sayfayı çevirdiğiniz zaman işaret parmağınızla kağıdın selülozuna bir noktadan dokunursunuz. Bu temasta çok küçük bir ısınma, her şeye rağmen gerçek bir ısınma meydana gelir. En küçük halinde olduğu düşünülse bile bir ısınma, bir elektronun sıçramasna neden olur ve bu elektron gelir diğer bir zerreciğe çarpar. Bu zerrecik gerçekte "göreceli olarak' muazzamdır. O kadar ki elektron ile çarpması zerreciği allak bullak etmeğe yeter. Oysa önceleri atıl, bo ve soğuk idi. Sizin sayfayı çevirmeniz yüzünden krize girmiştir. Dev gibi kıvılcımlar onu çizik çizik yapar. Sadece bu hareketinizle sonuçlarının ne olabildiğini hiçbir zaman anlayamayacağnz bir olay başlatmış olursunuz. Kim bilir yeni dünyalar doğmuştur belki, belki de başka dünyalarda yaşayanlar, metalürjiyi, başka yörelerin mutfaklarını ve yıldızlar arası seyahatleri keşfedecekler. Hatta belki de bu insanlar bizden daha akıllı olacaklar. Ve eğer sizin elleriniz arasında bu kitap olmasaydı ve eğer parmağınız bu ısınmayı başlatmasaydı bu dünyalar var olmayacaktı. Aynı biçimde bizim evrenimiz de, belki dev bir uygarlığın bir kitap sayfasının bir köşesinde, bir ayakkabı tabanında veya bir şişe biranın köpüğü arasında yer almaktadr. Bizim neslimiz hiç şüphesiz bu gerçeği saptama olanağına hiçbir zaman ulaşamayacaktr. Bildiğimiz tek gerçek o ki evrenimiz, diğer bir deyimle evrenimizi ihtiva eden zerrecik çok uzun zamanlar önce boş, soğuk, karanlık ve hareketsiz idi. Ve sonra birisi veya bir şey krizi başlattı. Bir sayfa çevrildi, bir taş üzerinde yüründü, bir bira şişesindeki köpük çalkalandı. Yani daima bir neden var. Bizim zerreciğimiz uyandı . Biz bunun muazzam bir patlama olduğunu biliyoruz. Big Bang olarak adlandırdığımız... Belki her saniye, sonsuz kadar büyüklük, sonsuz kadar küçüklük, sonsuz kadar uzaklık içinde, on beş milyar sene önce bizim evrenimizin doğduğu gibi, bir evren doğmaktadr. Bunlar bilinmemektedir fakat bizimkinin en "küçük" ve en "basit" bir, atomun patlaması ile husule geldiği bilinmektedir": hidrojen. Muazzam bir patlama ile birdenbire uyanan bu sonsuz sessizlik boşluğunu hayalinizden geçirin. Biraz önce niçin sayfa çevrildi? Niçin biranın köpüğü çalkalandı. Önemi yok, fakat olay yalnzca, hidrojenin yanması, patlama ve kavrulma. Tertemiz, lekesiz boşluğu muazzam bir ışık kaplyor. Kriz başlıyor. Hareketsiz duran şeyler harekete geçiyor, soğuk durumda olan eyler ısınıyor. Sessiz duran bütün bu şeyler uğuldamaya başlyor. Kor haline gelişte ilk olarak hidrojen helyuma dönüşür, yani kendisinden daha karmaşık olan atom haline. Bu değişime bakarak bile evrenimizin büyük kuralını söyleyebiliriz: HER ZAMAN DAHA ÇOK KARMAŞIK. Bu kural bir gerçektir. Fakat komşu evrenlerde bunun daha değişik olmadığını kimse kanıtlayamaz. Diğerlerinde, bu belki de: HER ZAMAN DAHA ÇOK SICAK veya HER ZAMAN DAHA ÇOK KATI veya HER ZAMAN DAHA ÇOK ACAYİP. (Karıncalar: Olağanüstü Bir Algılama Biçimi)
  • Gerçek, ona inanmayı bıraktıktan sonra da var olmayı sürdüren şeydir. (Biz Tanrılar)
  • “Ne kadar çok bilirsek cahilliğimizin boyutunu o kadar iyi ölçeriz.” (Tanrıların Nefesi)
  • “Bir damla su okyanusu taşırır.” (Edmond Wells) (Tanrıların Nefesi)
  • “Aşkta tek kural, kural olmamasıdır…” (Tanrıların Nefesi)
  • “Ancak rakibimizle mücadele ederken yükselebiliriz.” (Tanrıların Nefesi)
  • Gerçek inandığın şeydir. ... Ülis'i Homeros'un, Sokrates'i Platon'un, İsa'yı Aziz Pavlus'un hayal edip etmediğini kim bilebilir? (Kasandra’nın Aynası)
  • “Daha iyi bir gelecek hayal etmeye başlamak, ona bir gün var olma ihtimali vermektir.” (Tanrıların Nefesi)
  • Bacardığı zaman etmək istəməyən, istədiyində bacarmayacaq. (Le Sixième sommeil)