Kızıl Nehirler - Jean-Christophe Grangé Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap

Kızıl Nehirler kimin eseri? Kızıl Nehirler kitabının yazarı kimdir? Kızıl Nehirler konusu ve anafikri nedir? Kızıl Nehirler kitabı ne anlatıyor? Kızıl Nehirler kitabının yazarı Jean-Christophe Grangé kimdir? İşte Kızıl Nehirler kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Jean-Christophe Grangé

Çevirmen: Tankut Gökçe

Orijinal Adı: Les Rivieres Pourpres

Yayın Evi: Doğan Kitap

İSBN: 9789759914615

Sayfa Sayısı: 405

Kızıl Nehirler Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Biz Efendileriz, Biz Köleleriz.

Biz Her Yerdeyiz, Hem de Hiçbir Yerde.

Biz Karar Verenleriz.

Kızıl Nehirlerin Hakimiyiz.

Kalbinize güvenmiyorsanız ya da ocakta yemeğiniz varsa, bu kitabı okumaya başlamayın.

Grange'nin sınır tanımayan hayal gücü, sürekli artan gerilim, etkileyici karakterler, birbirinden korkunç cinayetler; hepsi daha ilk satırlardan itibaren size hükmedecek...

"Kızıl Nehirler" sadece Fransa'da 450.000 sattı ve 20 dile çevrildi.

Soluk kesen bir tempo. İnsanı hemen saran bir hikaye. Çok gerçekçi şiddet sahneleri. İki sıradışı insanın çevresinde gelişen olaylar: biri enerji dolu, tecrübeli bir polis, diğeri sokaklardan gelme Mağripli bir çaylak...

"İnsanı daha ilk sayfalardan itibaren sarsan, altüst eden, yutan o kitaplardan biri. Sizi sürekli olarak gerilimin sınırlarında dolaştıracak; akkor haline gelmiş bir telin üzerinde yürüyormuş hissi verecek kusursuz bir thriller."

-Le Monde-

"James Ellroy ve Thomas Harris etkisinde bir seri cinayet hikayesi."

-Le Nouvel Observateur-

"Grange inanılmaz bir ustalıkla, insanı şaşkına çeviren kusursuz bir roman yazmayı başarmış. Okur romandan şok halinde ve kitabın bitmiş olmasından duyduğu boşluk içinde çıkıyor."

-Le Point-

"Polisiye-gerilim romanlarının Anglosaksonların işi olduğu söylenirdi. Grange 'Kızıl Nehirler'le, sadece bir Fransız yazarın bu türde yazabileceğini değil, aynı zamanda Anglosaksonlara gerçekten sıkı bir rakip olacağımı da kanıtlıyor."

-Le Magazine litteraire-

"'Kuzuların Sessizliği'nden bu yana yazılmış en iyi gerilim romanı."

-Le Figaro-

Kızıl Nehirler Alıntıları - Sözleri

  • "İnsan kendi karanlığında boğulurken başkalarına nasıl ışık dağıtır?"
  • "Kadın hiç gitmeyecekmiş gibi sever ama yeri gelir hiç sevmemiş gibi gider."
  • "Hiçbir şey düşünmüyor, hissetmiyordu."
  • "Mutluluğu yarına bırakmak, karşıya geçmek için nehrin durmasını beklemeye benzer.Ve bilirsin, o nehir asla durmaz.."
  • "Artık hiç bir şeye şaşırmamaya karar veriyor insan."
  • "Hayır , anlamıyorsunuz. Bu da sizin şanslı olduğunuzu gösterir."
  • "Yalnızlığına sığınmış, günleri, saatleri, haftaları sayıyordu."
  • "İnsan sadece tanıdığı kişileri, yaşadıgı şeyleri özleyebilir.."
  • Hayallerinde yaşamaya başladı.
  • Deliliğin bile bir mantığı vardır....
  • İçi üzüntü doluydu ama asıl hissettiği nefretti.
  • Onun gözünde duygular, başından beri reddettiği bir yenilgi, bir güçsüzlük anlamına geliyordu.
  • "Her kapı dizisinin yanında 200 polis ayrıca , iki takım taraftarlarının karşılaşmamaları hatta birbirlerini görmemeleri için perde görevi yapan komandolar.."
  • - Bu anlatıkların, bir roman. - Ölüm de bir roman, komiser.
  • "Hiç ilerlemiyoruz. Tüm bildiğim, hissetiklerimden ibaret."

Kızıl Nehirler İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Polisiye-Gerilim kategorisinde öne çıkabilecek hatta çıkması gereken bir kitap. Kitapta polisiye ve gerilime dair beklentiyi karşılayacak bir çok unsur var ama bununla beraber diyalogların zayıflığını oldukça net hissettiriyor.Bu bir sorun mu ? Tartışılır evet. Tartışılmayacak olan konu ise yazar/jean-christophe-grange diğer kitaplarına göre daha sakin ve hatta bazı yerlerde sıkıcı olabiliyor özellikle kitap/kurtlar-imparatorlugu--1638 , kitap/oluler-diyari--149500 ve kitap/siyah-kan--1635 'ı okuduktan sonra bu kitap daha çok çerezlik sayılabilir. Yazarla ilk tanışma kitabınız olacak ise söylediklerimi es geçip okumanızı öneririm. (• ℳedusa ≛)

Kızıl Nehirler: Merhaba kitap severler dostlar Jean Christophe Grangenin Kızıl Nehirler kitabını okudum.Kitapta Fransada iki farklı olay bahsedilse bile aslında birbirlerileri ile bağlantılı bir şekilde ilerliyor.Kitabın dili çok akıcı ve sürükleyici konusu var.Kitabı okurken sanki bir cinayet filmi seyrediyormuş gibi geldi bana ve okurken hiç beni sıkmadı.Eğer polisiye roman seviyorsanız mutlaka okumalısınız.Kızıl Nehirlerden sonra yazarın diğer kitaplarınıda alıp okumayı düşünüyorum.Şimdiden iyi okumalar kitap severler dostlar. yazar/jean-christophe-grange kitap/kizil-nehirler--860 (Mehmetcan Taşlı)

Polisiye gerilim sevenler için süper bir kitap daha. Niemans işkence ile öldürülen bir kütüphanecinin cinayetini soruşturmak için görevlendirilir. Seri cinayetler işlemeye devam eden katilin amacını ve kimliğini bulmak Niemans'ı bir çıkmaza sürükler. Başka bir bölgede okula ve mezarlığa giren hırsızların peşine düşen Karim ve Niemans'ın yolları bir şekilde kesişir. Olayların birbiri ile bağlantısı, kurgusu, okuyanı sıkmayan ayrıntıları ve her zaman ki gibi beklenmeyen bir sonla biten Grange kitabı. Severek okuduğum, her sayfasını merakla çevirdiğim bir kitap oldu.Tavsiyemdir. 5/5 10/10 (Gamze Şahin)

Kitabın Yazarı Jean-Christophe Grangé Kimdir?

Fransız yazar Jean-Christophe Grangé 15 Temmuz 1961’de Paris’te doğdu. Serbest gazeteci olarak çeşitli haber ajansları ve gazeteler için çalıştı.

Leyleklerin Uçuşu adlı ilk romanı 1994'te yayımlandı. Bu kitap Fransa'da 450.000 adet sattı ve sekiz bölümlük bir TV dizisi haline getirildi.

Yazarın ikinci eseri Türkiye baskısını Şubat 2001'de yapan ve 20 dile çevrilen Kızıl Nehirler'di. Roman beyazperdeye taşındığında yönetmen koltuğunda Mathieu Kassovitz, başrollerde ise Jean Reno ve Vincent Cassel yer aldı.

Grangé'ın üçüncü romanı Taş Meclisi, Eylül 2000'de piyasaya çıktı ve Fransa'da kısa sürede 150.000 adet sattı.

Türkiye'de Ağustos 2001'de yayımlandı. 2006 yılında Stéphane Cabel ve Guillaume Nicloux tarafından senaryolaştırılan kitap, Guillaume Nicloux yönetiminde sinemaya uyarlandı. Filmin oyuncu kadrosunda Monica Bellucci, Catherine Deneuve, Moritz Bleibtreu, Sami Bouajila, Elsa Zylberstein, Nicolas Thau, Tubtchine Bayaertu, Laurent Grévillgibi güçlü isimler yer aldı.

2001 yılında vizyonda yer bulan Vidocq filminin senaryosunu Pitof ile birlikte yazdı.

2003 yılında Kurtlar İmparatorluğu'nu yayımladı. Eser 2005 yılında Chris Nohan'ın yönetmenliğinde beyazperdeye aktarıldı. Kurtlar İmparatorluğu'nda Jean Reno'nun yanı sıra Emre Kınay da yer aldı. Kitabın Türkiye baskısı Temmuz 2003'te yapıldı.

Grangé'ın bir yıl gibi kısa bir sürede kaleme aldığı Siyah Kan ise Mayıs 2005'te yaptığı ilk baskısı ile raflardaki yerini aldı.

Yazarın 2007 yılında yayımlanan eseri Şeytan Yemini Türkiye'de ilk baskısını Ağustos 2007'de yaptı.

Sonraki kitabı Koloni, Ağustos 2009'da Türkiye'de satışa çıktı.

Bir sonraki kitabı Ölü Ruhlar Ormanı, 2010 yılında Türk okuyucularıyla buluştu.

Yazarın 2011 yılında çıkan ve Türkiye'de de 2012 yazında satışa çıkmış olan romanı Le Passager (Sisle Gelen Yolcu) isimli eseridir.

Bunların yanı sıra yazarın Kaiken, Lontano, Ölüler Diyarı, Son Av, Kongo'ya Ağıt gibi romanları ve Zener'in Laneti isimli bir çizgi roman çalışması da bulunmaktadır.

Jean-Christophe Grangé Kitapları - Eserleri

  • Kızıl Nehirler
  • Siyah Kan
  • Leyleklerin Uçuşu
  • Kurtlar İmparatorluğu
  • Taş Meclisi
  • Ölü Ruhlar Ormanı

  • Şeytan Yemini
  • Koloni
  • Kaiken
  • Sisle Gelen Yolcu
  • Lontano
  • Ölüler Diyarı
  • Son Av

  • Kongo'ya Ağıt
  • Küllerin Günü
  • Zenerin Laneti 1
  • Zener'in Laneti 3
  • Zener'in Laneti 2

Jean-Christophe Grangé Alıntıları - Sözleri

  • Bir polisin beyni, bir kütüphane gibiydi. Isıyı ve nem oranını her zaman denetlemek gerekirdi (Küllerin Günü)
  • İnsan hayal kurmak için yaratılmıştı, yani itaat etmekten çok mücadele etmek için. Bu evrimin kuralıydı. (Koloni)
  • İnsan bir başkasıyla dünya üzerinde yalnız olduğunu düşünürdü. Ve sonra, bir başkası olmadan... gerçekten yalnız olduğunu fark ederdi. (Son Av)
  • ‘’İnsan, her şeyin ertelendiği bu dünyada her anın doya doya tadının çıkarıldığını düşünebilirdi.’’ (Kongo'ya Ağıt)
  • Freud "Kabus, bastırılmış, geri plana itilmiş bir isteğin gerçekleşmesi, görsel açıdan ön plana çıkmasıdır" diyordu. (Kaiken)
  • Gece her zaman rahatlatmaz. (Leyleklerin Uçuşu)

  • ...boş hayallere kapılmıyordu, ama inanmak, özellikle de denemek istiyordu. Başarısız olursa üzülmeyecekti. (Lontano)
  • “Beyin, hâlâ dünyadaki en tehlikeli silah.” (Kurtlar İmparatorluğu)
  • Düşmanını hiç düşünmemek, onu yenmek demekti. (Lontano)
  • Küçük askeri oynuyorsun ama bir piyondan başka bir şey değilsin. (Kurtlar İmparatorluğu)
  • Kendine bir vaftiz anası bile seçmişti: Kali, şehre göz kulak olan karanlık, ölümcül tanrıça. Kesik kollarla yapılmış bir etek giyiyordu, dışarı sarkmış kanlı bir dili vardı, hoşuna gitmeyen her şeyi yok ediyordu. (Lontano)
  • "Kadın hiç gitmeyecekmiş gibi sever ama yeri gelir hiç sevmemiş gibi gider." (Kızıl Nehirler)
  • Kötülük bir ruhsal bozukluk, bir insan patolojisidir. (Lontano)

  • - Çok cahilsiniz. - Şiddetten başka bir şey bilmiyorsunuz... (Koloni)
  • “O artık gri bir leke, hareket eden bir gölge, insan özelliğini ele vermeyen belirsiz bir şekildi.” (Son Av)
  • "İnsan sadece tanıdığı kişileri, yaşadıgı şeyleri özleyebilir.." (Kızıl Nehirler)
  • İşte sende sevdiğim şey bu. Tüm bu vaatler… (Koloni)
  • Tek bir fotoğraf, resmi çekilen kişinin ruhunu yansıtabilir. (Siyah Kan)
  • ''Herkes kendi hayallerinin kurbanıydı .'' (Son Av)
  • ...sefalet her şeye izin verirdi. (Ölü Ruhlar Ormanı)