Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi - Ramazan Şeşen Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap

Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi kimin eseri? Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi kitabının yazarı kimdir? Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi konusu ve anafikri nedir? Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi kitabı ne anlatıyor? Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi PDF indirme linki var mı? Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi kitabının yazarı Ramazan Şeşen kimdir? İşte Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Ramazan Şeşen

Yayın Evi: Yeditepe Yayınevi

İSBN: 9786055200074

Sayfa Sayısı: 232

Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Selâhaddin Eyyûbî bütün hayatını Ortadoğu'da kuvvetli bir Müslüman siyasi birliği tesis etmek, Haçlılar'ın elindeki İslâm topraklarını kurtarmak için mücadele ile geçirmiştir. Bunun yanında imara, çeşitli müesseselerin tesisine, ilim ve edebiyata da değer vermiştir. Devri, İslâm tarihinin en verimli çağlarından biridir. Bunun yanında şatafattan uzak, sade, temiz, mütevazi bir hayat sürmüştür. Devrindeki ve daha sonraki insanların sevgi ve takdirini kazanmış, tarihin ölmez şahsiyetleri arasına girmiştir. Elinizdeki kitap Haçlı Seferleri karşısında İslâm dünyasının en ünlü kahramanı, Kudüs'ün fatihi, örnek insan ve hükümdar Selâhaddin Eyyûbî'nin hayatının ve mücadelesinin kronolojik tarihidir.

Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi Alıntıları - Sözleri

  • Frenkler ancak Türkler'den korkarlar. Onların okları olmasa Frenkler'in uzun mızrakları önünde kim durabilirdi.
  • Demek ki iyi yetişmiş bir ordu, iyi bir kumandan olunca olmayacak gibi görülen şeyler mümkün oluyor.
  • Imameddin şöyle der : ' Kaleye girdiğimde bir şövalyenin, esir düşmemek için, atıyla alevler içine daldığını gördüm. Şu hakimiyete şu onura bakın! '
  • O, Doğu -Batı mücadelesinde sembol olmuş bir kahramandır
  • O zaman her adam kendisi gibi birkaç kişi öldürmeden ölmez.Ya şerefle ölür, ya itibarlı olarak muzaffer oluruz .
  • Bu gün dahi Batılıların bir kısmı insan haklarını kendi menfaatlerine uygun yorumlamaktadır.
  • Bu savaş ilk katıldığım savaştı. Babamın yanındaydım. Frenklerin kralı arkadaşlarıyla Hittin tepesine çekilince, Frenkler Müslümanlar üzerine hamle yaptılar. Onları babamın bulunduğu yere kadar püskürttüler. Babama baktım, benzi atmış, sapsarı olmuştu. Sakalını tutup ileri atıldı. “Şeytan yalan söylüyor” diye bağırdı. Müslümanlar hücuma geçip Frenkleri tepeye kadar püskürttüler. Sevincimden “Onları yendik” diye bağırdım. Fakat Frenkler tekrar hücum edip Müslümanları babamın yanına kadar sürdüler. Ben yine “Onları yendik” diye bağırdım babam bana dönüp “sus! Şu çadırı düşmedikçe onları yenmiş olmayız“ dedi. O, bu sözleri söylerken çadır düştü. Babam atından indi, şükür secdesine kapandı. Sevincinden ağladı. Bunun ardından Müslümanlar kral ve arkadaşlarını esir ettiler.
  • Aslı verip de teferruata tenezzül etmek bize yakışmaz .
  • Sultan şehrin kalesine girdi ve "Ey Allah'ım mülkün sahibi sensin. Mülkü dilediğine verirsin... " ayetini okudu...
  • Frenkler ancak Türklerden korkar.

Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Selahaddin Eyyubi nin Kronolojik Hayatının Anlatıldığı kitapta Beni En çok etkileyen Selahaddin Eyyubi nin Kişiliği Oldu. İlim Meclislerinden Çıkmayan, Ordusundaki Askerlerle Arkadaş gibi olan , Cömert ve Eli açık bir kişiliğe Sahip Olan Selahaddin Eyyübi; Kudüsü Fethetmekle İslam Birliğini Sağlamış, ve Haçlılara Karşı Amansız bir Mücadele Etmiş Çok büyük bir Komutandır. #Kudüs ü seven ve Bu Büyük Komutanin Hayatini Bilmek isteyenlere Tavsiyemdir. (Ufak bir not Ramazan Şeşen Hoca Selahaddin Eyyubi nin oynadığı Oyuna polo diyor Doğrusu, Çevgan olacak Bu da kitabın Nazarlığı olsun diyelim) (imran içen)

Yemen de doğan Arap, göç etti ve göç ettiği yerde Kürtleşti, sonra tekrar göç etti ve göç ettiği yerde Türkleşti, daha sonra Cesaretiyle, mertliğiyle, anlayışıyla Eyyübi Devleti'ni kurup haçlılarla mücadele edip Kudüs'ü aldı. Kitap, bunu çok detaylı bir şekilde anlatan güzel bir akademik çalışma. Ramazan Hoca, zaten bu işte tek. Kendisini tebrik ediyorum. (A.Yasiiiin Altun)

Selâhaddin Eyyûbî hakkında yazılan pek çok biyografik eser mevcut. Ramazan Şeşen hocanın kaleme aldığı "Kudüs Fatihi Selâhaddin Eyyubî" adlı kitap da bu eserler içinde, kanaatimce, en ilmî olanı. Toplamda 6 bölümden müteşekkil olan eserde Selâhaddin Eyyûbî'nin tarih sahnesine çıkması, Nureddin Mahmud Zengi'nin yerine geçmesi, yaptığı seferler ve siyasî faaliyetleri ve en önemlisi Haçlılarla mücadelesi ele alınmıştır. Hıttin zaferi ve ardından Kudüs'ü ele geçirmesi Selâhaddin'in İslam dünyasındaki zirvesini oluştururken, Haçlıların o dönemdeki korkulu rüyası haline gelmesini sağlamıştır. Haçlılarla süren uzun mücadelesinde Selâhaddin düşmanlarının takdirini kazanacak kadar yüksek bir karakter ve şecaate sahipti. Böylesine büyük bir hükümdar hakkında daha derin araştırmalar da yapılabilir. Ancak bu kitap Selahaddîn Eyyubî hakkında meraklarınızı giderebilecek yeterliliğe sahip. Kitabın teknik detaylarına bakıldığında ise kitap kalitesi ve kapak görseli gayet iyi. Fakat daha önceden de Yeditepe Yayınları'nın başka kitaplarında tecrübe ettiğim üzere yine imla hataları mevcut. Yeditepe Yayınları'nın editörünün eseri okuduğundan şüpheliyim. Diğer baskılarında bu tarz hatalardan arınmış bir eser görmek dileklerimle.. (Kerim Köksal Kaya)

Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi PDF indirme linki var mı?

Ramazan Şeşen - Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Ramazan Şeşen Kimdir?

12 Ekim 1937 tarihinde

Denizli'nin Tavas kazasının Nikfer köyünde dünyaya

geldi, ilkokulu yine köyünde 1944-1949 yıllarında

okudu, ilkokulu bitirdikten sonra, köyündeki

hocalardan Kur'an-ı Kerim dersleri aldı. 1951 yılında

başladığı hafızlığını 1952 yılında Tavas Kur'an

Kursu'nda tamamladı. 1953-1960 yılları arasında

İstanbul İmam-Hatip Okulu’nu bitirdi. Bu okuldaki

tahsili esnasında Nureddin Topçu, Celal Ökten, Ahmed

Davııdoğlu gibi hocalardan ders aldı. Okul esnasında

Arapça hocası Osman Reşer 'i tanıdı ve onun talebesi

oldu. Daha imam Hatip yıllarında yazma

kütüphanelerinde çalışmaya başladı.1 959 yılında Osman

Reşer ve Fuat Sezgin'in, Cari Brockelmann'ın Geshichte

der Arabischen Litterature adlı eserine yazmaya karar

verdikleri supplement (zeyl) projesinde çalıştı ve

1965 yılı sonlarına kadar Sezgin adına Türkiye'deki

malzemeleri topladı. Böylece Sezginin ünlü eseri

Geshichte der Arabischen Schrifttums'un yazılmasına

ciddi katkılarda bulundu. Diğer taraftan, 1960 yılında

İmam-Hatip Okulu'nu bitirdikten sonra lise fark

derslerini vererek lise diploması aldı ve 1961

tarihinde Edebiyat Fakültesi, Arap-Fars Dilleri

Bölümü'ne girdi. Burada Ahmed Ateş, Helmut Ritter, ve

Nihat Çetin gibi ilim adamlarıyla çalıştı. Öğrenciliği

esnasında yazmalar konusundaki bilgi ve görgülerini,

M. Tavit el-Tancî ve Salâhaddin el-Müneccid gibi ilim

adamlarıyla beraber geliştirdi. 1965 yılında aynı

fakültede Ortaçağ Tarihi Kürsüsü 'ne asistan oldu ve

bağımsız çalışmalar yapmaya başladı. 1969'da doktor,

1978 'de doçent olan Şeşen, 1980-1982 tarihleri

arasında Libya Trablusgarp, el-Fatih Üniversitesi'nde

öğretim üyeliği yaptı.

Akademik çalışmalarını 1967 yılında Hilâfet Ordusu'nun

Menkıbeleri ve Türklerin Faziletleri (Ankara), 1968

yılında Kitab el-âmil ve'l me 'mul (Beyrut), 1971 ve

1979 yıllarında Sena'lBark el-Şâmî (cilt l, Beyrut,

cilt V istanbul), Salâhaddin Devrinde Eyyubiler

Devleti (istanbul 1983), Salâhaddin el-Eyyûbî ve

Devlet (İstanbul 1987) adlı kitapları, ayrıca tarih ve

yazmalar konularında bazı makalelerini yayınlayarak

sürdüren Şeşen ayrıca 1968 yılında Eski Araplara Göre

Türkler (Türkiyat Mecmuası, XV, 11-36); 1975 yılında

Ibn Fazlan Seyahatnamesi (İstanbul), 1985 yılında

İslam Coğrafyacılarına Göre Türkler ve Türk Ülkeleri

(Ankara) adlı eserleri yayınladı. 1966-1972 yılları

arasında, başta İstanbul yazma kütüphaneleri olmak

üzere Türkiye'deki diğer yazma kütüphanelerini

dolaşarak Nevadır el-Mahtûtat el-Arabiyye fi Mektebâti

Türkiye adlı eserini kaleme aldı (Beyrut, t. İli cilt

1 1975, cilt 11 1980, cilt 111 1982). Ayrıca Arapça

Türkçe ve Farsça yazmalara dair malzemeyi çeşitli

makalelerle ilim dünyasına tanıttı.

Ramazan Şeşen Kitapları - Eserleri

  • İbn Fadlan Seyahatnamesi
  • Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi
  • Haçlılar Önünde Sultan Baybars
  • Eyyübiler
  • Türkler ve Türk Ülkeleri: İslam Coğrafyacılarına Göre
  • Harran Tarihi
  • Sultan Baybars ve Devri
  • Selahaddin Eyyubi ve Dönemi
  • Sultan Kalavun Ve Oğlu
  • Müslümanlarda Tarih - Coğrafya Yazıcılığı
  • İslam Medeniyeti Tarihi
  • Kudüs Fatihi Selahaddin-i Eyyubi
  • Selahaddin Eyyubi ve Devlet

Ramazan Şeşen Alıntıları - Sözleri

  • Ruslar şaraba (içkiye) çok düşkündürler. Gece-gündüz içerler. Çoğu defa içlerinden elinde kadeh ölenler olur. Aralarından bir reis ölürse ailesi onun cariyelerine ve kölelerine "İçinizden hanginiz onunla ölmek ister" diye sorarlar. Aralarından biri "Ben" der. Bunu söyleyince ölmesi kesinleşir, asla vazgeçemez. Vazgeçmek istese müsaade edilmez. Bunu isteyenlerin çoğu cariyelerdir.* (İbn Fadlan Seyahatnamesi)
  • Bazıları Yemen'de Türk hâkimiyetinin Osmanlılarla başladığını sanır. Gerçekte Türkler'in Yemen'deki hâkimiyeti Turan Şah'ın Yemen seferiyle başlamıştır. (Eyyübiler)
  • Haçlı seferleri içinde en geniş kapsamlı, en büyük olanı üçüncüsüdür. (Eyyübiler)
  • Sultan, III. Haçlı Seferi sırasındaki gelişmeleri devamlı surette halifeye bildirip defalarca yardım istedi; ancak elle tutulur bir yardım gelmedi. Sultan 1193 yılında ölünce atı ve silahları halifeye gönderilerek vefatı bildirildi. (Eyyübiler)
  • Sultan şehrin kalesine girdi ve "Ey Allah'ım mülkün sahibi sensin. Mülkü dilediğine verirsin... " ayetini okudu... (Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi)
  • Tevrat'a göre Yafes'in oğullarından birinin adı Gok (Yecüc)'dür. Yahudiler Kafkasya'nın, Karadeniz'in kuzeyindeki kavimlere Ye'cüc derlerdi. Türk de İslam kaynaklarına göre Yafes'in oğludur. Tevrat'ta sadece Ye'cüc geçtiği halde sonra Me'cüc kelimesi de ortaya çıkmıştır. Ye'cüc ve Mecüc kıyamete doğru ortaya çıkacak, Müslümanlara zarar verecek bir kavimdir. Zülkarneyn bu kavmin önüne sed yaptığı için çıkamamaktadır. İnanışa göre ahir zamana doğru bu sed yıkılacak ve İslam ülkelerine geleceklerdir. İslam tarihi boyunca Ye'cüc Me'cüc insanların kafasını meşgul etmiştir. Sebebi Kur'an'da zikredilmesindendir. Önceleri bu kavmin Türkler olduğu, küçük boylu oldukları söylenmiştir. Hadislerde bu konuda çok rivayet nakledilir. Bu rivayetlerdeki fizyonomileri Türk - Moğol fizyonomisine benzer. Endülüs menşeli rivayetlere, kuzey Müslümanlarına göre bu kavim Vikingler olabilir. Uzun boylu, sarışındırlar. İslavların kuzeyinde yaşarlar. Bu rivayetlere göre Ye'cüc ve Me'cüc bir adada yaşar. Bunun için Bulgar ülkesindeki bu insan azmanının Ye'cüc ve Me'cüc'ten olduğu söylenmektedir. Ye'cüc ve Me'cüc Seddi için de çeşitli yorumlar yapılmıştır. Bazılarına göre Derbend, bazılarına göre Semerkand'in ötesindeki sed, bazılarına göre Çin seddidir. Eski çağlardan beri kuzey kavimlerinin derbend yoluyla güneye devamlı akışları bu rivayetlerin temelidir. Kâtip Çelebi Cihannüma adlı eserinde Ye'cüc ve Me'cüc'ün birer şehir adı olduğunu söyler, enlem ve boylamlarını verir. Bu hikâyenin birçok kişinin zihnini daha uzun müddet meşgul edeceği anlaşılıyor. (İbn Fadlan Seyahatnamesi)
  • "Onlar köyleri tahrip ediyorlar, biz ise ülkeler fethediyoruz. Dönünce tahrip edilen yerleri imar ederiz." (Eyyübiler)
  • Türkler aslında 20 kabiledir. Hepsi Türk Yafes b. Nuh’un soyundan gelir. (Türkler ve Türk Ülkeleri: İslam Coğrafyacılarına Göre)
  • Imameddin şöyle der : ' Kaleye girdiğimde bir şövalyenin, esir düşmemek için, atıyla alevler içine daldığını gördüm. Şu hakimiyete şu onura bakın! ' (Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi)
  • Bir Türk önüne doğru ok attığı gibi arkasına doğru da ok atar. Adeta ensesi yüzü, yüzü ensesi olur. (Türkler ve Türk Ülkeleri: İslam Coğrafyacılarına Göre)
  • Frenkler ancak Türkler'den korkarlar. Onların okları olmasa Frenkler'in uzun mızrakları önünde kim durabilirdi. (Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi)
  • Erkekler, kadınlar nehre iner hep beraber çıplak yıkanırlar. Birbirlerinden kaçmazlar. Bununla beraber asla zina etmezler. Aralarından zina eden birini, kim olursa olsun, dört kazık çakıp kollarından ve bacaklarından bu kazıklara bağlarlar. Balta ile onu baştan ayağa ikiye bölerler. Kadın için de aynı cezayı verirler. Bundan sonra zina eden kadın ve erkeğin parçalarından her birini bir ağaca asarlar. Yüzerken kadınların erkeklerden gizlenmesi için çok uğraştım. Fakat başaramadım. Hırsızı da zina yapan kişi gibi öldürürler. (İbn Fadlan Seyahatnamesi)
  • Bu gün dahi Batılıların bir kısmı insan haklarını kendi menfaatlerine uygun yorumlamaktadır. (Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi)
  • Bazı rivayetlere göre Harran, Tufan'dan sonra yeryüzünde ilk kurulan şehirdir. (Harran Tarihi)
  • Selahattin Fatımı soyundan gelenleri sarayın bir kısmında mecburi ikamete tabi tuttu. Nesillerin kesilmesi için kadınlarıyla erkeklerini ayırdı... (Eyyübiler)
  • Onların adetine göre dilenci evin kapısında beklemez. Eve girer. Bir müddet ateşin karşısında oturur, ısınır. "Ekmek?" der. Bir şey verirlerse alır, vermezlerse çıkar gider. (İbn Fadlan Seyahatnamesi)
  • O zaman her adam kendisi gibi birkaç kişi öldürmeden ölmez.Ya şerefle ölür, ya itibarlı olarak muzaffer oluruz . (Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi)
  • Halep, 10.000 civarında seçkin muharibin bulunduğu çok müstahkem, şehirlerin anası diye anılan önemli bir merkezdi. (Eyyübiler)
  • 1212 yılında Fransa'da Çocukların Haçlı Seferi başlamış ve sefere çıkan çocuklar korsanlar tarafından yakalanıp esir pazarlarında satılmışlardı. (Eyyübiler)
  • Bu savaş ilk katıldığım savaştı. Babamın yanındaydım. Frenklerin kralı arkadaşlarıyla Hittin tepesine çekilince, Frenkler Müslümanlar üzerine hamle yaptılar. Onları babamın bulunduğu yere kadar püskürttüler. Babama baktım, benzi atmış, sapsarı olmuştu. Sakalını tutup ileri atıldı. “Şeytan yalan söylüyor” diye bağırdı. Müslümanlar hücuma geçip Frenkleri tepeye kadar püskürttüler. Sevincimden “Onları yendik” diye bağırdım. Fakat Frenkler tekrar hücum edip Müslümanları babamın yanına kadar sürdüler. Ben yine “Onları yendik” diye bağırdım babam bana dönüp “sus! Şu çadırı düşmedikçe onları yenmiş olmayız“ dedi. O, bu sözleri söylerken çadır düştü. Babam atından indi, şükür secdesine kapandı. Sevincinden ağladı. Bunun ardından Müslümanlar kral ve arkadaşlarını esir ettiler. (Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi)