Lucky - Sezgin Kaymaz Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Lucky kimin eseri? Lucky kitabının yazarı kimdir? Lucky konusu ve anafikri nedir? Lucky kitabı ne anlatıyor? Lucky PDF indirme linki var mı? Lucky kitabının yazarı Sezgin Kaymaz kimdir? İşte Lucky kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Sezgin Kaymaz
Yayın Evi: İletişim Yayınevi
İSBN: 9789754708257
Sayfa Sayısı: 493
Lucky Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
“Lucky, o sırada sitenin bahçesini, siteyi Batıkent’e bağlayan caddeden ayıran bahçe duvarına doğru füze hızıyla gitmekteydi.
Kim görse, duvara çarpacak derdi, ama tabii ki öyle bir şey olmadı. Sanki havada fren yaptı it! Sonra zarif bir iniş yaptı donmuş toprağa. Hiç kaymadı ayakları. Aynı zarafetle olduğu yerde yüz seksen derece döndü. Kendisini çağırıp duran adama bakarak boynunu eğdi, donup kurumuş çimlere burnundan sıcak hava püskürttü, sağ patisiyle bir boğa gibi eşeledi durduğu yeri.” Lucky adlı muzır bir Doberman sayesinde ve kaderin cilvesiyle
yolları kesişen insanların hikâyelerini anlatıyor Sezgin Kaymaz.
İnsanın ağzından köpeği anlatmakla kalmayıp köpeğin gözünden de hayatı izlememize imkân tanıyor. Muhabbeti bol, neşesi de hüznü de eksik olmayan bir roman. “Bu ‘puşt, dalavereci, üçkâğıtçı, yılan ruhlu, ispiyoncu ve
yalancı, şerefsiz ve haysiyetsiz’ köpeğin peşinden, Mevlana’dan, Nietzsche’den, Âşık Veysel’den (hatta bazen bizzat Lucky’den!) deyişlerin rehberliğinde Ankara’nın bütün alemlerini dolaştık, milletvekillerinden ev kadınlarına, taksicilerden orospulara, çeşit çeşit hayata girdik.”
Aksu Bora
Lucky Alıntıları - Sözleri
- “İnsan içinden üşüyor,’ diye felsefe yaptı. Dışının soğuğu sıcağı hikâye....
- Ağla! Ben de ağlarım Gözyaşlarım özlemine az kalır Buralarda nem var? Nem varsa sana kalır!…
- Göğsü göz göz ayrılık delsin de bir Sen o gün benden işit, hasret nedir?
- "İnsan içinden üşüyor," diye felsefe yaptı. "Dışının soğuğu sıcağı hikaye."
- Gerçek, onsuz yaşayamayacağımız bir yalandır! NIETZSCHE
- İnsan içinden üşür.
- Başka birinin başına geldiği sürece her şey çok eğlencelidir.. WILL ROGERS
- Ben neyi doğru bilirsem onu söylerim dosdoğru! Dinleyen dostsa memnun olur, dost kalır, düşmansa zaten bana değil kendi gerçeğine düşmandır, çeker gider, düşman kalır.
- “Hayat, sonsuzluk sarayının malzemesini daima izbelerden, küller arasından seçer...” Mevlânâ
- Korkulan şeye, artık ondan korkmanın fayda etmeyeceği kadar yakınsan, o kadar da korkulacak bir şey olmadığını anlıyordun.
- " ... bıçakla doğrama, çıplak elle gırtlaklama, kızgın yağ döküp yakma, uyurken kafasını baltayla, keserle parçalama, kezzapla dağlama... en az rastlanan namus cezası; tabancayla vurup düşürme. Öteki namus aklama yöntemleriyle kıyaslanınca masraflı oluyordur tabii."
- Sen tutup parmakla örtersen yüzü Ya nasıl görünsün artık gökyüzü? Ey gören göz, her yüzde güya bir kara Kendi ziftin bil ki vurmuş onlara! MEVLANA
- "Yavrum..." dedi. "... bir milyon sene önce kopup düşmüş kuyruğumuz, halen daha kıçımızın üstündeki kemiğe 'kuyruk sokumu' diyoruz... Bize de üzerimizden bir milyon yıl geçse 'orospu' diyecekler... kurtuluş yok."
- Keşki olsaymış da ırmak gözyaşım, Sevgilim uğruna hep saçsaymışım..
- Hayvan olmak için mükemmel olmak lazım! NIETZSCHE
Lucky İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Sezgin Kaymaz'ı seviyorum, her incelememde de bu konuya değiniyorum: Çok geç fark etmişim, elimde daha 9 tane kitabı var ve hem bir an önce okumak istiyorum hem de çok hızlı tüketmemek için hemen okumaya elim gitmiyor. Aslında aralıklı okumanızda da fayda var çünkü hem çok etkili yazıyor; okuyan zor hazmediyor, hem de duygu yoğunluğu o kadar yüksek ki; o yüksek duygu yoğunluğundan çıkıp tekrar bir Sezgin Kaymaz okumak kalbi ve beyni allak bullak ediyor. Lucky kitabımıza gelirsek: Beni aşırı derecede etkileyen bir kitap oldu. Yine Sezgin Kaymaz'ın her kitabında olduğu gibi; çok farklı karakterlerin hikayeleri var, kitabın sonunda da sürprizli bir şekilde bu karakterlerin bir araya geldiğini şaşırarak okuyorsunuz. Saatlerce bu kitap hakkında konuşup, inceleme yapabilirim aslında ama burada okumayan kişileri de göz önüne alıp pek yorum yazmak istemiyorum çünkü okurken şaşırmalarını, ağlamalarını, kahkaha atmalarını istiyorum. Çok şaşırdım, çok hüzünlendim, çok güldüm ve ağladım. Bir sayfayı çevirip gülüyorsunuz diğer bir sayfada boğazınıza bir yumru oturuyor, iki üç satır sonra şaşırıp kalıyorsunuz.. Bu denli etkili ve kapsamlı yazan bir yazar daha görmedim. Sonuç olarak lafı çok uzatmadan; yine şive dolu, yine bol küfürlü, yine köpeklerle ilgili ve yine insanlığımızı sorgulatan ve bize boyumuzdan büyük dersler veren bir kitap. Kitabın sonunda kendinizi sokağa atıp önünüze çıkan bütün köpekleri kucaklama hissiyatıyla dolup taşacaksınız. (Son Ay)
"Asıl soru şudur : gerçeğin ne kadarına dayanabiliriz? (Nietzsche) Kalemi sizi büyüleyecek bir isim arıyorsanız yazar/Sezgin-Kaymaz okumadınız demektir. Eğer okumuş olsaydınız hücrelerinize kadar doymuş olurdunuz çünkü. Hayvan olabilmek için mükemmel olmak gerekir diyor Lucky, doğru söylüyor. Onlardan öğrenecek çok şey var. İnsanlık mesela diyeceğim ama insanlığımızdan utanıyorum. Kahkaka atarken ağlamak, ağlarken birden gülümsemek, gülerken burnunun direği sizlamak gibi garip etkiler bırakıyor bu kitap insanda. Fevkalade demeyeceğim çünkü az gelir. Üstelik öyle 300 ~500 kelime ile yazılmış basit bir eser beklemeyin. İçinde İstanbul Türkçesi bile bulacağınız en az 4000 ~5000 kelimelik bir Türkçe ziyafeti var kitapta. Öğrendiğim nefis kelimeleri yazmayacağım buraya kendiniz okuyun ki ruhunuz şenlensin. (Serpil Ergin)
Ah sevgili Lucky, görebilecek göze göremediğimiz her ayrıntı neler anlatır neler.. Belki sen bilirsin de biz bildiğini bilemeyiz. Sebepsiz değildir hiç bi yaratılış ve sebepsiz değildir hiç bi oluş. Gösterdin. Ne çok insan tanıdım seninle birlikte. Ne çok hayata dokundu yüreğim. Bi görüneni bi de görünmeyeni okudum. Güzel bi yolculuktu, seni de diğer karakterleri de dillendiren Sezgin Kaymaz’ın kalemine sağlık. Yine çok neşeli, yine güldürürken düşündüren tanıdık kalem. Karakterlerin şivesine büründüm okurken. Kaç şive gezdi dilim, kaç yürek tanıdı şu gönlüm. Bir yavru köpeğin gelmesiyle gelişiyor olaylar ve akıcı bir şekilde çeşit çeşit hayatlara konuk ediyor yazar. Lucky bol bol küsüyor, “Bav” diyor. Öyle tatlı ki.. Ve merhamet ediyor. Ey merhamet ne çok yakışıyorsun tutunduğun her yüreğe. Kitabın sonunda bolca sürprizler var bu da daha akıcı kılmış eseri. Ve her bölümün başında çoğunlukla Mevlana’nın sözlerine yer verilmiş ki sadece onları okumak dahi büyük keyif. Kitabın devamı olarak yazılmış Farfara’da şimdi sıra. Merak ediyorum şimdiden ve tavsiye ediyorum herkese. Mevlana’dan paylaşımların her biri çok etkileyici ama kitabın sonuna doğru çizmeden duramadığım 2 tanesini paylaşasım geldi. Bir siyah camdan bakarsan her yana Kapkaranlık akseder çevren sana Kör değilsen gör , bu ‘körlük’ körlüğün Bed iken sen , olmaz mı ‘bed’ gördüğün? Kalbe has dil var, bilmez Şah ve Beğ Dildeş olmaktan, gönüldeş olmak yeğ. kitap/lucky--16511 yazar/Sezgin-Kaymaz (İlknur Demirhan)
Lucky PDF indirme linki var mı?
Sezgin Kaymaz - Lucky kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Lucky PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Sezgin Kaymaz Kimdir?
Sinop (Erfelek) doğumluyum. 5 yaşıma kadar orada kaldım, babam bizi terk ettikten sonra 5 kardeş, bir de anne Konya'ya taşındık. İlkokulu ve Koleji (O zamanlar Maarif Kolejiydi) Konya'da bitirdim. 1980'de Hukuk okumak için Ankara'ya geldim. Sporla ilişkim okulla olan ilişkime ağır bastığı için üçüncü senemde Hukuk Fakültesinden ayrılıp Hacettepe İngiliz Dil Bilimine geçtim. Son sınıfa kadar okulun en başarılı öğrencilerinden biri olmayı bile becerdim. Son sınıfa dönemlik kaydımı yaptırmaya gittiğim gün Türkçe dersini alttan almam gerektiğini, çünkü çaktığımı söylediler. Ben de sinirlenip son sınıftan terk ettim. O arada öğrenci affı çıktı. 10 sene önce sıkılıp bıraktığım Hukuk Fakültesinin 10 sene önce yüzüne bile bakmadığım derslerine üç ay çalışarak hepsini verdim ve afla geri dönüp yeniden Hukuk öğrencisi oldum. Bir süre sonra sınıf arkadaşlarım işi abartıp bana "Amca" demeye başladıkları için tekrar sıkıldım ve tekrar bırakıp İngiliz Dil Bilimine döndüm. Çok şükür diplomamı aldım.
Spora cirit ve çekiç atarak başladım, daha sonra hentbolü seçip 31 sene boyunca antrenörlük yaptım. Araya sıkıştırdığım spor değil okul oldu her zaman. Bu süreçte Kulüp takımlarının yanı sıra Millî Takımları da çalıştırdım.
1990 senesinde günlük uyku ihtiyacımın 1-2 saati geçmediğini, hâttâ 3 saat uyuduğum zaman ertesi gün akşama kadar baş ağrısı çektiğimi fark ediverdim. Geceleri okumaktan sıkılınca da yazmaya başladım. Çok sevdiğim bir arkadaşım taslaklardan birini İletişim'e sızdırınca da Can KOZANOĞLU bana "yazar" dedi. O günden sonra spor dahil diğer bütün işler "araya sıkıştırılan" işler oldu. Yazmanın bu kadar hoşuma gideceğini bilseydim 31 sene top peşinde koşmazdım. Gerçi şu anda Voleybol Federasyonunda top kovalamaya devam ediyorum ama gecelerin bana kalan birkaç saatlik kısmı var. Orada yazmaya çalışıyorum.
Sezgin Kaymaz Kitapları - Eserleri
- Bakele
- Uzunharmanlar'da Bir Davetsiz Misafir
- Bugün Bize Kim Geldi
- Geber Anne!..
- Kün
- Benyusuf
- Nefha
- Kaptanın Teknesi
- Lucky
- Ateş Canına Yapışsın
- Farfara
- Deccal'in Hatırı
- Sandık Odası
- Zindankale
- Kısas
- Son Şura
- Medet
Sezgin Kaymaz Alıntıları - Sözleri
- Korkulan şeye, artık ondan korkmanın fayda etmeyeceği kadar yakınsan, o kadar da korkulacak bir şey olmadığını anlıyordun. (Lucky)
- Hani söyleyecek çok şeyi vardır da nasıl söyleyeceğini bilemiyordur insan. (Bakele)
- Bok var da getirdin beni buraya. (Bakele)
- Cahil için en iyisi susmaktır... Ama bunu bilseydi zaten cahil olmazdı. —yazar/seyh-sadi-sirazi (Farfara)
- Geçmişteki kötü tecrübelerin, geleceğine ipotek koymasına izin vermeyeceksin. (Sandık Odası)
- “Psikiyatristler iki türü hasta ilan eder. Biri deli,biri dahi. Diğerlerinin durumu daha vahim.” (Deccal'in Hatırı)
- Geçmişteki kötü tecrübelerin, geleceğine ipotek koymasına izin vermeyeceksin. (Sandık Odası)
- Sorma kişinin aslını; sohbetinden bellidir, sûretinden bellidir, sîretinden bellidir, izzetinden bellidir. -Yesârî Âsım Arsoy- (Uzunharmanlar'da Bir Davetsiz Misafir)
- Gördüğün var, duyduğun var, sandığın var,ama gerçek yok. (Geber Anne!..)
- “Bilirsin, beklenti, işkencenin ruha yapılanıdır. (Bakele)
- Bir bütündü kardeşim merhamet denen şey. İnsanı, hayvanı, ağacı olmazdı. (Kısas)
- Bakarsın bugün sever bu yürek, Yarın sevilir bakarsın. Yüreğimin özünde başka yarınlar var. —yazar/mevlana-celaleddin-i-rumi (Deccal'in Hatırı)
- Neysen osun kuzum, neysen osun. Beğenen beğenir, beğenmeyen anca gider. (Kısas)
- Hücre diyorduk değil mi? Yani diyorduk ki; bir adam, aynı zamanda her bir hücresinde aynı bilgiyle var olan adamdır. Anlayacağınız, adam hücresinden ibaretti, hücresi de adamdan. Daha da anlamadıysanız, her adam kendi hücresiydi. Bunu da anlamadıysanız şöyle ifade etmek isterdi; gün gelecek, senin bir hücreni alıp senin aynından yapacaklardı, bak görürsün. Gülmeyin bak. (Deccal'in Hatırı)
- Başka birinin başına geldiği sürece her şey çok eğlencelidir.. WILL ROGERS (Lucky)
- İnsan olarak; hayatın boyunca sana 'DOĞRU ' diye kaktırılan şeylerden ibarettin. (Kün)
- "Sen haklıymışsın meğer!" sözüyle biten bir tartışma gördünüz mü hiç? Ben bu yaşıma geldim,daha görmedim. (Uzunharmanlar'da Bir Davetsiz Misafir)
- "Bilmez misin ki herkesin dönüşü Allah'a olacaktır?" İblis sırıttı, fısıldadı: "Ya ben O'na dönmek istemezsem?" (Ateş Canına Yapışsın)
- Utanma nedir, eğer ardında ben bu hallere düşecek adam mıydım sanrılamaları yoksa? (Nefha)
- " ... bıçakla doğrama, çıplak elle gırtlaklama, kızgın yağ döküp yakma, uyurken kafasını baltayla, keserle parçalama, kezzapla dağlama... en az rastlanan namus cezası; tabancayla vurup düşürme. Öteki namus aklama yöntemleriyle kıyaslanınca masraflı oluyordur tabii." (Lucky)