Mış Gibi Yetişkinler - Doğan Cüceloğlu Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Mış Gibi Yetişkinler kimin eseri? Mış Gibi Yetişkinler kitabının yazarı kimdir? Mış Gibi Yetişkinler konusu ve anafikri nedir? Mış Gibi Yetişkinler kitabı ne anlatıyor? Mış Gibi Yetişkinler kitabının yazarı Doğan Cüceloğlu kimdir? İşte Mış Gibi Yetişkinler kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Doğan Cüceloğlu
Yayın Evi: Remzi Kitabevi
İSBN: 9789751416391
Sayfa Sayısı: 264
Mış Gibi Yetişkinler Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Aile Ortamı ve Çocuk Yetiştirme Üzerine Yakup Bey`le Söyleşiler
Doğan Cüceloğlu`nun Yetişkin Çocuklar adlı kitabını, içeriğini daha iyi yansıttığına inandığımız yeni bir kapak ve yeni bir isimle sunuyoruz.
Bu kitap, aslında bildiğimiz, ancak üzerinde düşünme gereğini pek duymadığımız bir öyküyü anlatıyor. Bu öykünün kahramanlarını tanıdıkça çocukluğumuzu, ailemizi, çevremizdeki insanları ve en önemlisi kendimizi de daha iyi anlayacağız.
Mış Gibi Yetişkinler Alıntıları - Sözleri
- "Mutlu yetişen insanlar, olayların çoğunda mutlu olunacak bir yön bulurlar. Mutsuz yetişen insanlar ise, olayların çoğunda mutsuz olunacak bir yön bulurlar. Onları mutlu edecek olayların sayısı yok denecek kadar azdır."
- "İnsanın tekliği, farklılığı, özbenliği değil, başkalarının beklentileri birinci planda.
- "Kendi iç dünyasıyla dostluk kuramamış insan içindeki yalnızlığı başkalarıyla kurduğu ilişkilerle doldurmak ister."
- "Çocukluk, binanin hem temelini hem de çatısını olusturur."
- "Kendi iç dünyasıyla dostluk kuramamış insan içindeki yalnızlığı başkalarıyla kurduğu ilişkilerle doldurmak ister."
- "Yine içim acıdı. Bu ülkenin çocukları, bu ülkenin kadınları ve hatta bu ülkenin erkekleri için ağlamak istiyordum."
- Yaşamında ortaya çıkan zorlukları karamsarlık kaynağı yapmaz; aksine bu zorlukları yenmesini öğrenerek daha güçlü bir insan olacağını düşünür.
- İçindeki çocuğu sağlıklı gelişmiş bireylerin kişiliği ‘özgün’dür; çünkü bu kişilik, bireyin kendine özgü düşünce, duygu ve davranışını belirtir…
- "Gerçekten yetişkin çocuk kime denir?" diye sordum. "Bedenen büyüdüğü halde, duygu ve heyecanları bakımından gelişip olgunlaşmayan insanlara denir."
- "Mutlu yetişen insanlar, olayların çoğunda mutlu olunacak bir yön bulurlar.Mutsuz yetişen insanlar ise, olayların çoğunda mutsuz olunacak bir yön bulurlar.Onları mutlu edecek olayların sayısı yok denecek kadar azdır."
- Çevremde 'mendebur' gördüğüm insanlar olsa bile, kendi iç mutluluğumu koruyabilmeyi öğrenmek isterdim.
- "Savaşçı öyle bir iç huzuru geliştirmek ister ki, bu iç huzur çevre koşullarından bağımsız olsun."
- Sağlıklı ilişkide çatışma olur. Çatışma olmayan ailede, büyük bir olasılıkla, kişiler birbirine gerçekte olduğu gibi görünmeyerek, sosyal maskeler takarak etkileşimde bulunuyordur.
- Bu ülkenin çocukları, bu ülkenin kadınları ve hatta bu ülkenin erkekleri için ağlamak istiyordum; hemde hüngür hüngür.
Mış Gibi Yetişkinler İncelemesi - Şahsi Yorumlar
'Mış Gibi' Yetişkinler: Kendi otoritesi bozulmasın diye çocuklarına gülümsemeyen insanlar var. Bir gülümseseler sanki bir eksiklik oluşturacaklarını zannediyorlar. Oysa gülseler çocuklarına baskı ile şiddet ile değil de gülümsemeyle, güzel söz ile bir şeyler öğretmeye çalışsalar. Ne olurdu acaba? Mış gibi yetişkinler’ de baskı, zorlama ve şiddet ile çocuk yetiştiren kendilerine saygısı olmayan, kendilerini önemsemeyen, kendilerini bile güvenilmez bulan insanlar (yetişkin çocuk) ile, baskı ve zorlama ile değil de güzel söz, saygı ve sevgi ile çocuk yetiştiren ve birbirlerine güvenen insanların hikayelerini okuyoruz. Mış Gibi Yetişkinler, Doğan Cüceloğlu’nun okuduğum dördüncü kitabı, Doğan Cüceloğlu’nun kitaplarını herkese öneririm. Okurken bu kitabı herkes okusa ve biraz bu konuda düşünse diye düşündüğüm çok kısımlar oldu. Kitaptan Birkaç alıntıyı sizinle paylaşmak isterim. '' Çocuklara kendi yaşamlarından kendilerinin sorumlu olmasını öğretmek, '' dedi Yakup Bey, '' anne ve babanın yapabileceği en sağlıklı ve önemli görevlerden biri.'' ''Sağlıksız ailede kuralların çoğu bilgi bilinç altındadır ve açık seçik ifade edilmemiştir. Bu kuralları kimse tartışamaz.'' ''Sağlıklı ilişkide çatışma olur. Çatışma olmayan ailede, büyük bir olasılıkla, kişiler birbirine gerçekte olduğu gibi görünmeyerek, sosyal maskeler takarak etkileşimde bulunuyordur.'' ''Sağlıklı bir manevi temeli olan insanlar; güleç yüzlü, sevecen, insanlara olduğu kadar doğaya da saygılı bireyler olarak yaşamlarını sürdürürler.'' "Davranışlarından dolayı kişileri yargılamak, onlara kızmak kolay. Çevrenizde gördüğünüz insanların yüzde doksan dokuzu böyle hareket eder. Her toplumda bu böyle sanırım. Ancak yüzde biri karşıdakine kızmadan önce onu anlamayı dener." yazar/dogan-cuceloglu kitap/mis-gibi-yetiskinler--21138 (Onur Al)
Öyle faydalı bir kitap okudum ki!Eksik yönlerimi tamamlayabilmem için bir fırsat gibi…Asık suratlı,despot karakterlerin içindeki yalnız ve mutsuz çocuğu gördüm sanki.Doğan Cüceloğlu’nu okuduktan sonra,İnsanların davranışlarının altında yatan sebepleri irdelemeye başladım.Henüz yolun başında olsam da,ara ara kendimi olaydan soyutlayıp dışardan bir göz gibi asıl sebepleri görmeye çalışıyorum her çatışma durumunda. İnsanın anavatanı çocukluğudur.Çocukluğu iyi geçenler sağlıklı bireyler olarak topluma katılırken,çocukluğu kötü geçenler aynı kaderi kendinden sonraki nesillere aktararak sağlıksız,mutsuz insanlar olarak hayatlarına devam ediyorlar.Anne-Baba olmak sanıldığı kadar basit değil.Dünyaya bir can getiriyorsunuz ve onun ilerideki yaşamı,davranışları,mutluluğu,sağlığı,enerjisi hep anne babanın davranışına bağlı.Artık ebeveyn olma yolunda kurslar,belgeler alınmalı.Sağlıklı bir toplum,sağlıklı,huzurlu çocuklardan meydana geliyor.Herkes içindeki çocuğu dinlemeyi bilmeli.İçinizdeki sese kulak verin ve değişime hazır olun! (Zeynep Buse Eydemir)
Herkesin ailesinde, iş yerinde veyahut arkadaş çevresinde mutlaka sürekli eleştiren, asla kalıbının dışına çık(a)mayan, mükemmelliyetçi ve bir türlü mutlu ol(a)mayan kişiler vardır. Bunlar kendileri huzursuz olduğu gibi çevrelerine de bunu yayarlar. Kitapta bu insanların neden böyle oldukları örnek bir aile üzerinden anlatılmış. Sağlıklı ve sağlıksız aile kavramları üzerinde durulmuş. Hikaye gibi olunca verilmek istenen mesaj daha çabuk anlaşılıyor ve hazmediliyor. Yaşlı, genç, evli, bekar kısaca herkese hitap eden bir kitap. Ben çok istifade ettim. Her kitaplıkta bulunması gereken kitaplardan.... (Elif)
Kitabın Yazarı Doğan Cüceloğlu Kimdir?
Cüceloğlu'nun dilinden...
On bir çocuklu bir ailenin on birinci çocuğu olarak Mersin'in Silifke kasabasında doğmuşum. On yaşındayken annemi kaybettim ve ölümün ne demek olduğunu anladım: artık onu bir daha hiç göremeyecek, dokunamayacak, naz edemeyecektim.
Silifke'de en yüksek dereceli okul olan ortaokulu bitirdikten sonra subay olan ağabeylerimin yanında Ankara ve Kırklareli'nde okudum ve Kırklareli Lisesi'nden mezun oldum. Kırklareli Lisesi'nde ilk aşk şiirimi yazdım.
Ankara Atatürk Lisesi'nde edebiyat ve kompozisyon öğretmenim olan Cahit Okurer bir gün ne olmak istediğim sordu; mühendis olmak istediğimi söyledim. Bilim adamı olmak istemez misin, dedi. Onun etkisi altında İstanbul Üniversitesi Psikoloji Bölümü'ne yazıldım ve oradan mezun olduktan sonra ABD'de Illinois Üniversitesi'nde doktoramı yaptım. Uzmanlık alanım iletişim psikolojisidir.
Amerika'da doktora öğrencisiyken, benim gibi doktora öğrencisi olan Kaliforniya'da doğmuş büyümüş Emily ile tanıştım ve evlendim. On bir yıl süren evliliğimizde üç çocuğumuz oldu: Ayşen, Elif ve Timur.
Evlendiğimde ne kendimi tanıyormuşum, ne de evliliğin ne olduğunu. Silifke'de büyürken çevremde gördüğüm evlilik, koca, baba modelleriyle Kaliforniya'da büyümüş feminist bir Amerikalı kıza kocalık yapmaya çalıştım. Sonuç: hem ben çok ıstırap çektim hem de Emily'ye acı çektirdim. Benim şimdi yüreğimi en çok yakan çocuklarıma verdiğim acılar. Onlardan dört yıl ayrı yaşadım.
Yaşadığım acılar her şeyi bilmediğimi, öğrenmem gereken çok şey olduğunu gösterdi ve yalnız bilgi yönünden değil, insan olarak gelişmem gerektiğine ikna oldum.
Kendimi geliştirme süreci içinde kitap yazmaya başladım; ilk kitabım İnsan İnsana bu sürecin ilk ürünüdür. Gelişim süreci içinde kazandıklarımı kitaplar yoluyla paylaşmaya devam ediyorum.
Amerika'daki görevimden emekli olup ayrıldıktan sonra Türkiye'de kitap yazmayı sürdürdüm. Kitap yazmanın yanı sıra konferanslar ve seminerler verdim, televizyon programlarına başladım.
Şu devrede önceliğim kitap yazmak.
Ünlü psikolog 16 Şubat 2021 tarihinde İstanbul Beşiktaş 'taki evinde hayatını kaybetmiştir.
Doğan Cüceloğlu Kitapları - Eserleri
- İletişim Donanımları
- Mış Gibi Yaşamlar
- Bir Kadın Bir Ses
- İçimizdeki Çocuk
- İnsan İnsana
- Savaşçı
- Öğretmen Olmak
- Onlar Benim Kahramanım
- İçimizdeki Biz
- Başarıya Götüren Aile
- Damdan Düşen Psikolog
- Korku Kültürü
- Mış Gibi Yetişkinler
- Gerçek Özgürlük
- İnsan İnsana Sohbetler 1
- Derviş'in Aklı
- Geliştiren Anne-Baba
- Evlenmeden Önce
- Öğretmenim Bir Bakar mısın?
- İletişim ve Etkili Yaşam Semineri
- İnsan ve Davranışı
- Var mısın?
Doğan Cüceloğlu Alıntıları - Sözleri
- Olgun insan şu özelliklere sahiptir: (1) iyi belirlenmiş benlik sınırları vardır; (2) kendini değerli bulur; (3) yaşamın değişik yönleri arasında denge kurar; (4) duygularını tanır ve ifade eder. (İçimizdeki Çocuk)
- Yarın dağların yerini değiştireceğini hayal ediyorsan, bugünden küçük taşları kaldırmaya başlamalısın. (Onlar Benim Kahramanım)
- "Ama ben hiç akıllanmadım... Yok sayılmışlığın farkında bir deliyim hâlâ..." (Bir Kadın Bir Ses)
- Kitabın ilk hâlini değerlendirmesini istediğim Milli Eğitim Müdürlüğü görevini yürüten değerli bir eğitimci dostum bana şöyle yazmış: "Öğretmen, aslında her biri saklı, potansiyel bir rezerv olan öğrencilerini açığa çıkaran bir maden mühendisi olmalı. Sınıfın en akıllı ve en yaramaz çocukları bilinir, diğer rezervler hep saklı kalır. İşte öğretmen asıl bu öğrencileri ortaya çıkaran olmalıdır!" Çok güzel bir benzetme : Toprağın altında gömülü, saklı maden rezervini ortaya çıkaran bir mühendis olmak! (Öğretmenim Bir Bakar mısın?)
- “Kim olduğun o kadar bağırıyor ki ne dediğini duyamıyorum.” (Var mısın?)
- "Özgürlüğünün sorumluluğunu alan ve bu sorumluluğun gereğini yapan insan benim gözümde bir kahramandır." (Onlar Benim Kahramanım)
- Hüznünüzü kaybetmeyin. Acınızı ucuza satmayın. (Gerçek Özgürlük)
- Hayallerimiz kendimiz için beslediğimiz umutlardır; hayaller kaybolduğunda umutlar kaybolur. (Geliştiren Anne-Baba)
- Öyle yorgunum ki.. . . (Bir Kadın Bir Ses)
- İnsanlarla münasebetin ateşle münasebetin gibi olsun. Çok uzaklaşma donarsın çok yaklaşma yanarsın SADİ ŞİRAZİ (İletişim Donanımları)
- Genetik yapının çalışma şekli evrenseldir. (İnsan ve Davranışı)
- Bir nazlı kuşa benzer Çocuk dediğin. Ev ister, ekmek ister Öpülmek okşanmak ister. Cahit Külebi (Başarıya Götüren Aile)
- Bence bir ülkenin bir numaralı sorunu , her öğrencinin yetenekleri doğrultusunda tırmanabileceği yere kadar tırmanmasına imkan sağlamaktır. (Derviş'in Aklı)
- "Bence dünyada öğretmenlik gibi hiçbir meslek yok ki sadece bir saatlik bir dersle bile bir insanın kaderini etkileyebirsin". (Öğretmen Olmak)
- “Sevgi ve anlayışla hareket eden hiç kimse kaybetmez; veren de kazanır, alan da!” (Öğretmenim Bir Bakar mısın?)
- Korku ortamına alışmış bu insanlar, korku ortadan kalkınca, iyi muamele eden kişiyi zayıf olarak görürler. (İletişim Donanımları)
- "Ruhen çöken insanın şevki kaybolur. Bir insana yapılabilecek en büyük kötülük budur." (İçimizdeki Biz)
- Hepimizin içinde güzel söz ve gülümseme bekleyen bir çocuk var... (Geliştiren Anne-Baba)
- Kendini bil ve çıkabildiğin yere kadar çık. (Derviş'in Aklı)
- Her din, kendi tarihi içinde belirli devrelerde yozlaştırılmış ve yobazların hakimiyeti altında kalmıştır. (İnsan İnsana)