Mor Bir Serserinin Gezi Notları - Osamu Dazai Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Mor Bir Serserinin Gezi Notları kimin eseri? Mor Bir Serserinin Gezi Notları kitabının yazarı kimdir? Mor Bir Serserinin Gezi Notları konusu ve anafikri nedir? Mor Bir Serserinin Gezi Notları kitabı ne anlatıyor? Mor Bir Serserinin Gezi Notları PDF indirme linki var mı? Mor Bir Serserinin Gezi Notları kitabının yazarı Osamu Dazai kimdir? İşte Mor Bir Serserinin Gezi Notları kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Osamu Dazai
Çevirmen: Aslı Biçen
Yayın Evi: Dedalus Yayınları
İSBN: 9786059203821
Sayfa Sayısı: 238
Mor Bir Serserinin Gezi Notları Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Her roman otobiyografiktir. Yazalar bunu kendilerinden bile saklarlar. Ancak, Japon edebiyatının aykırı yazarı Osamu Dazai, bunu kabullenerek çıkıyor kitaptaki yolculuğuna. Mor Bir Serserinin Gezi Notları’nda doğduğu Tsugaru Yarımadası’na yaptığı “hac yolculuğu” ile birlikte belleğinin patikalarında gezinmeye başlıyor. Bu gezinin notları, genç yaşta intihar eden Dazai’nin hayatındaki sert dönemeçlerden izler taşırken, gerçek ile kurgu arasında gidip gelen bir anlatıya dönüşüyor.
Dazai, 20. yüzyılın en önemli yazarlarından biri. Onu okumak, hepimiz için büyük bir ayrıcalık.
Mor Bir Serserinin Gezi Notları Alıntıları - Sözleri
- Hayal gücüm de yürüyüşüm kadar seriydi.
- "Seçilmiş olmaktan, büyük heyecan ve korku duyuyordu." (Verlaine, Sagesse)
- Sonunda içimi çekerek, dünya üzerinde bir iz bırakacak mıyım diye merak ettim...
- Gençlerin yetişkinliğe geçerken ilk öğrendikleri kimseye güvenmemeleri gerektiğidir. Yetişkinler, ihanete uğramış ergenlerdir.
- "Yetişkinler yalnızdır. Birbirimizi sevsek bile herkesin yanında bunu belli etmemeye çalışırız. Bu kadar temkin neden? Cevabı basit: Çünkü insanlar sık sık ihanete uğrar ve herkesin arasında rezil olur. Gençlerin yetişkinliğe geçerken ilk öğrendikleri, kimseye güvenmemeleri gerektiğidir. Yetişkinler ihanete uğramış ergenlerdir."
- Kendi gözündeki merteği görmeden başkalarındaki çöpü görme.
- Bir şey diyeyim mi, romanı kim yazmış hiç umurumda değil, hepsini seviyorum. Bir okumaya başladın mı hepsi ilginç geliyor. Nasıl oluyor da bu romancıların hepsi acayip zeki oluyor anlamıyorum. Elimde değil, sırf bu yüzden seviyorum onları. İstediğiniz romancıyı söyleyin mutlaka seviyorumdur, nedeni niçini yok.
- evden çıktığımda o kadar gerilirdim ki dünya gözlerimin önünde bir o yana bir bu yana savrulurdu, belki nehri o kadar uzak görmemin nedeni de buydu.
- Yüreklerimizin derinliklerinde hala küçük çocuklardık.
Mor Bir Serserinin Gezi Notları İncelemesi - Şahsi Yorumlar
''Bu yolculuğu neden yapıyorsun?'' diye sordu karım. ''Çünkü her şey üzerime üzerime geliyor.'' ''Hep böyle dersin zaten. Bu bahaneye bir an olsun inanmadım.'' ''Masaoka Şiki, 35 ; Ozaki Koyo, 36 ; Saito Ryoku'u, 37; Kunikida Doppo, 37; Nagatsuka Takaşi, 36; Akutagawa Ryunosuke, 35; Kamura Isota, 36.'' ''Ne demek bunlar ?'' ''Hepsinin öldüğü yaşlar. Hep aynı yaşlarda ölmüşler. Ben de o yaşlara merdiven dayadım. Bir yazar için hayatının en önemli çağıdır bu.'' Girişi bu şekilde başlayan bir kitaba sıradan bir gezi yazısı demek pek hoş olmasa gerek. Dazai'nin kendi iç dünyasına yaptığı bir hac yolculuğu desek daha doğru olur sanırım. Doğup büyüdüğü yerleri keşfe çıktığı, kim olduğunu aradığı bu kitabını da zevkle okudum. Hep bir eksik yanı kalmış, tam olmaya çalışmış lakin bir türlü başaramamış ve sonunda da eksik olarak ölmüş biri. Gezi Rehberi yazmak için yola çıkıyor belki ama yine kendini aradığını hissediyorsunuz kitapta. Melankolisini derinden hissettiren bu yazara karşı olan bağlılığım her okuduğum kitabında giderek artıyor. Belki daha önce okusam bu kadar etkilenmeyecektim. Şimdi bende otuzlarımdayım. Benzer melankolileri yaşıyorum. Akıbetimiz belki farklı olur umarım. Hüzünlü bir okumaydı. (verve)
Osamu Dazai morlara bürünüp,doğduğu,ilk gençlik yıllarını geçirdiği topraklara gidiyor,hayatına değen kişilerle buluşuyor yeniden.Bu yolculukta ılımlı bir Dazai görmek pek mümkün değil aslında. Mesela şöyle diyor: “Yetişkinler yalnızdır.Birbirimizi sevsek bile herkesin yanında bunu belli etmemeye çalışırız.Bu kadar temkin neden?Cevabı basit:Çünkü insanlar sık sık ihanete uğrar ve herkesin arasında rezil olur.Gençlerin yetişkinliğe geçerken ilk öğrendikleri,kimseye güvenmemelidir gerektiğidir.Yetişkinler ihanete uğramış ergenlerdir.” Ve karakterini,korkularını,özlemlerini gizlemiyor yazar.Belki bu yüzden her eserinde kendine bağlamayı da başarıyor.. (Hülya Açılan)
Puanım 3/5 (%62/100) Öncelikle sesli kitap olarak "okuduğumu" söylemek istiyorum. Dazai ile Öğrenci Kız okuduktan sonra tanışmıştım ve hakkında çok olumlu şeyler duyduğum için o kitabı oldukça beğenmiştim. Ona göre karşılaştıracak olursam bir tık daha az sevdim. Bu da tamamen kitabın türünden kaynaklanıyor diye düşünüyorum. Kitap Dazai'nin gezi blogu olarak görülebilir ve çoğu yerde otobiyografik olarak geçse de bazı yerlerde kurgu gibi karşımıza çıkıyor. Dazai'in dili, betimlemeleri ve normalde sıkılacağım bir gezi kitabını bile ilginç hale getirmesi bence onun yeteneğini gösteriyor. Yani kitap genel olarak güzeldi fakat beklediğim kadar ilgimi çekmedi. Sesli kitap olarak dinlemek de ayrı güzel oldu. (Mert Öncel)
Mor Bir Serserinin Gezi Notları PDF indirme linki var mı?
Osamu Dazai - Mor Bir Serserinin Gezi Notları kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Mor Bir Serserinin Gezi Notları PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Osamu Dazai Kimdir?
Takma adı Osamu Dazai olan ve bu isimle daha iyi tanınan Şuji Tsuşima, 1909'da Tsugaru Yarımadası'nın merkezi yakınlarında küçük bir kasaba olan Kanagi'de dünyaya geldi. Ailedeki siyasetçi olma geleneğine karşı çıkan Dazai gençliğinde yazar olmaya karar verdi. Yirmi yaşında Tokyo Üniversitesi Fransız Edebiyatı Bölümü'ne kaydını yaptırdı. 1935'te kısa hikayeleriyle ve 1936'da ilk romanı ile (Bannen- Alacakaranlık Yılları) Akutagava Ödülü'ne aday gösterildi. Ödül başka yazarlara verilse de Dazai'nin ünü yayıldı. Bunu takip eden on yılda otuzu aşkın edebi ve otobiyografik eser yayımladı (1944 basımı Mor Bir Serserinin Gezi Notları da dahil). Dazai'nin en iyi eserleri savaşın hemen sonrasına rastlar: 1947'de Şayo (Batan Güneş-YKY 1993), 1948'de Ningen Şikkaku (Artık İnsan Değil).
Hayatının büyük bölümünü intihar takıntısıyla geçiren Dazai, 1948'de metresiyle birlikte suya atlayarak intihar etti. Ama ölümünden kırk yıl sonra bile Japonya'da hâlâ ilgi gören bir yazardır.
Osamu Dazai Kitapları - Eserleri
- İnsanlığımı Yitirirken
- Batan Güneş
- Öğrenci Kız
- Yeşil Bambu ve Diğer Fantastik Öyküler
- Mor Bir Serserinin Gezi Notları
- Buruk Ayrılık
- Koş Melos!
Osamu Dazai Alıntıları - Sözleri
- Ah, hayat çok acı, doğmamış olmak yeğdir inancı meğer ne kadar doğruymuş! (Batan Güneş)
- Ağlamayı deneyeyim dedim. Nefesimi tutup gözlerim kanlanınca biraz gözyaşı akar diye düşündüm ama olmadı. Belki de artık gözyaşları olmayan bir kızım. (Öğrenci Kız)
- Asla âşık olmamalısınız. Aşk size mutsuzluk verecektir. Sevecekseniz, yaşlandığınızda, otuz yaşını geçtiğinizde sevin. (Batan Güneş)
- evden çıktığımda o kadar gerilirdim ki dünya gözlerimin önünde bir o yana bir bu yana savrulurdu, belki nehri o kadar uzak görmemin nedeni de buydu. (Mor Bir Serserinin Gezi Notları)
- “Ah, bu dünya yalnızca insanların anlamsızca acı çektiği bir yer.” (Yeşil Bambu ve Diğer Fantastik Öyküler)
- Beklemek. Hayatta sevinç, öfke, hüzün ve yüz çeşit duygu içindeyiz ama bu duyguların tümü, vaktimizin ancak yüzde birini oluşturur. Yüzde doksan dokuzu ise beklemekle geçer. Ben de bekliyorum... (Batan Güneş)
- "Savaştan söz etmekten nefret ediyorum. Korkunç bir felaketti." (Batan Güneş)
- "Tek bir büyük tepsiye sahip olmaktansa birçok küçük tepsiyi üst üste dizmeyi bil" (Buruk Ayrılık)
- Felsefe mi? Bir sürü yalan. İlkeler mi? Bir sürü yalan. Düzen mi? Bir sürü yalan. İçtenlik mi? Gerçek mi? Saflık mı? Hepsi yalan. (Batan Güneş)
- Eh, işinin erbabı bir adam olsa gerek benim öylesine beceriksizce verdiğim yanıtları ustalıkla derlemiş ve ilginç bir yazı haline getirmişti. (Buruk Ayrılık)
- Sanki bir şeyler eksikmiş hissi veren bir sessizlik. (Buruk Ayrılık)
- Adalet ömrün kumpası derler Öyleyse kanla boyanan savaş alanında Suikastçının kılıcı ucunda Adaletin nesi vardır? (İnsanlığımı Yitirirken)
- "Bir avuç kişiye verilmesi gereken eğitimin genele uygulanması da korkunç geliyor. Okulda verilen ahlaki eğitimle, dünyanın kuralları arasında bir uçurum olduğunu büyüdükçe daha iyi anladım." (Öğrenci Kız)
- Böylece, sonra (yazarken çok fazla böylece, sonra kullanıyorum, değil mi? Bu durum kafası çalışmayan erkeklerin yazdıkları metinlere has bir özellik olsa gerek. Beni de rahatsız ediyor ama ister istemez yazıverdiğim için uğraşmayı bıraktım) -böylece, sonrasında âşık oldum. (Koş Melos!)
- And how futile it all is. (Koş Melos!)
- Bir kitapta Fransa'da krallık döneminde saraylı kadınların saray bahçesinde ya da saray koridorlarında eteklerini kaldırıp rahatlamaktan hiç çekinmediklerini okumuştum. (Batan Güneş)
- Şu an ben ne mutluyum ne de mutsuz. Sadece her şey geçip gidiyor. Benim şimdiye kadar pandomim sayesinde yaşamayı sürdürdüğüm bu “İnsan” dünyasında, gerçek olduğunu düşündüğüm tek şey bu. Sadece her şey geçip gidiyor. (İnsanlığımı Yitirirken)
- "Seçilmiş olmaktan, büyük heyecan ve korku duyuyordu." (Verlaine, Sagesse) (Mor Bir Serserinin Gezi Notları)
- Taze yumurta kolay kolay yanmaz. Bilmiyor muydunuz? (Batan Güneş)
- Sabahları insanın zinde olduğu söylenir, yalan.Sabahlar gridir. (Koş Melos!)