Nimetşinas - Hüseyin Rahmi Gürpınar Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap

Nimetşinas kimin eseri? Nimetşinas kitabının yazarı kimdir? Nimetşinas konusu ve anafikri nedir? Nimetşinas kitabı ne anlatıyor? Nimetşinas PDF indirme linki var mı? Nimetşinas kitabının yazarı Hüseyin Rahmi Gürpınar kimdir? İşte Nimetşinas kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Hüseyin Rahmi Gürpınar

Yayın Evi: Özgür Yayınları

İSBN: 9789754473315

Sayfa Sayısı: 168

Nimetşinas Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Nimetşinas'ta (sözlük anlamı: İyilik bilen) yazar iyiliğe iyilikle karşılık vermenin övgüsünü yapmakta ve çeşitli romanlarında görülen aile sorununu, erkeğin eşine ihaneti açısından ele almaktadır. İyilikbilirlik, aşk, ihanet gibi evrensel temalar, bu romanda biraz duygusal biraz eğlendirici bir anlatımla işlenmiştir.

Nimetşinas Alıntıları - Sözleri

  • ağız, aldatıcı kelimelere alet olabilir, fakat gözler sırlarına vâkıf olanları hiç aldatmaz; çünkü onlar lisan gibi konuşkan değildir. dimağ, lisanı istediği kelimeleri telaffuza zorlayabilir. lakin gözlerin beyan vasıtaları ruhun teessürlerini sadece, açık olarak sükûtla göstermektir. ona pek hile sığamaz.
  • Ağız, aldatıcı kelimelere alet olabilir, fakat gözler sırrına vâkıf olanları hiç aldatmaz; çünkü onlar lisan gibi konuşkan değildirler.
  • “Ben sana hayran, sen çama tırman.” Beriki ötekine tutkun, ötekinin aldırış ettiği yok manasında
  • Ağız, aldatıcı kelimelere alet olabilir, fakat gözler sırrına vâkıf olanları hiç aldatmaz; çünkü onlar lisan gibi konuşkan değildirler.
  • Ben sana hayran, sen çama tırman.
  • “Şiddet-i sevdan bende akıl fikir bırakmadı. Bu nasıl meshuriyet bilmem ki! Evvelden bana aşktan, muhabbetten bahseyledikleri mariz-i sevda olanların gözleri dünyada hiçbir şey görmediğini hikaye ettikleri zaman ben gülerdim. Hep bunlar bana mübalağakarane birer masal gibi gelirdi. Meğerse aşk denilen hissin külliyen cahili imişim. Sana gelinceye kadar dünyada kimseyi cidden sevmemişim.”
  • Her arzu gibi sevginin de akla uygun sınırla sınırlanması gerek.
  • "bu da ince hastalıktan pek ayırt olmaz. kaba bir hastalık değildir, bu da nazik bir hastalıktır. başlarda tedavi olunmazsa sonra insanın başına iş çıkarır."
  • “Şiddet-i sevdan bende akıl fikir bırakmadı. Bu nasıl meshuriyet bilmem ki! Evvelden bana aşktan, muhabbetten bahseyledikleri mariz-i sevda olanların gözleri dünyada hiçbir şey görmediğini hikaye ettikleri zaman ben gülerdim. Hep bunlar bana mübalağakarane birer masal gibi gelirdi. Meğerse aşk denilen hissin külliyen cahili imişim. Sana gelinceye kadar dünyada kimseyi cidden sevmemişim.”
  • Ben sana hayran, sen çama tırman.
  • Böyle göz yaşlarıyla sağlamlaşan sevgiler eskisinden daha tatlı olurmuş. Bu sözün hükmü doğru mu? Kim bilir?
  • “Ben sana hayran, sen çama tırman.” Beriki ötekine tutkun, ötekinin aldırış ettiği yok manasında
  • Her arzu gibi sevginin de akla uygun sınırla sınırlanması gerek

Nimetşinas İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Nimetşinas (iyilikbilir): Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın bendeki yeri başkadır. Kelimelere hakimiyeti, kaleminin kuvveti o kadar yüce ki romanlarını okurken o dönemi birebir yaşıyor, karakterlerle hemhal olup onlar gibi düşünmeye başlıyorsunuz. Belki bu inandırıcılığın sebebi bu karakterlerin bir hayal ürünü olmayıp bizim gibi etten kemikten insanların gerçek hikayelerini anlattığından olsa gerek. Gazeteci Refik Ahmet Sevengil’den öğrendiğiniz kadarıyla Nimetşinas, iffet, Mürebbiye romanları gerçek hikayelermiş. Okurken bu bir kurgu ürünü diyemiyoruz. 1902 yılının İstanbul’unu görmek. Kadıköy vapuruna binmek nasıl bir duygudur sizce ? O vapura binip haremlik ve selamlık diye ayrılan bölümlerde harem bölümündeki kadınlarla sohbet etmek, vapurdan inince at arabasıyla pazarlık yapıp Laleliye kadar bizi kaç kuruşa götüreceğini sormak, bu pazarlık neticesinde anlaşıp eski İstanbul sokaklarını temaşa etmek? Benim için zaman makinesine binmişim de geçmişe ışınlanmışım gibi bir his.Ne de güzelmiş o zamanlar demeden edemiyorum.O insanları arıyorum bir zamanlar var olup şimdi hiç birinin olmamasına üzülüyorum. Velhasıl ben Hüseyin Rahmi’nin romanlarını seviyorum. Bu romanındaki Hüsna kadının bilmişliği, Neriman’ın masumluğu, Talat Hanım’ın eşine tutkusunu, Nihat Bey’in aşık hallerini, Şevkefza’nın kıskançlığını, İstanbul konaklarının içlerindeki yaşamı ve bu insanların diyaloglarını okumanın zevkine varmış biri olarak sizin de okumanızı tavsiye ediyorum. (Hale)

Kitapta ahlaki değerler ön plana çıkarılmış.Neriman’ı bir iffet timsali olarak ele almış.Konunun gelişimi olayların gidişatına bırakılmış gibiydi.Eser eski dilde kaleme alınmış olup bazı kelimelerin manaları alt kısımda verilmişti.Dönemin diline göre akıcı ve anlaşır bir anlatımı mevcuttu.Klasik ve güzel bir eser diyebilirim .Hüseyin Rahmi natüralist bir yazar olduğu için kendi bakış açısıyla ele almış yer yer mizahi öğelere de yer vermiş diyebilirim. (Ezgii)

Nimetşinas PDF indirme linki var mı?

Hüseyin Rahmi Gürpınar - Nimetşinas kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Nimetşinas PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Hüseyin Rahmi Gürpınar Kimdir?

17 Ağustos 1864 tarihinde İstanbul'da doğdu. Hünkâr yaveri Mehmet Sait Paşa'nın oğlu olan Hüseyin Rahmi, üç yaşında iken annesinin ölümü üzerine, Girit'te bulunan babasının yanına gönderildi. İlkokula başladı ancak babasının evlenmesi üzerine altı yaşında tekrar İstanbul'a anneannesinin yanına gönderildi ve eğitimine burada devam etti. Yakubağa Mektebi, Mahmudiye Rüşdiyesi ve idadide okuyan Hüseyin Rahmi, tarihçi Abdurrahman Şeref Bey'in himayesiyle Mekteb-i Mülkiye'ye girdi (1878). Okulun ikinci sınıfında iken ciddi bir hastalık geçiren Hüseyin Rahmi buradaki öğrenimini yarıda bıraktı (1880). Kısa bir süre, Adliye Nezareti Ceza Kalemi'nde memur, Ticaret Mahkemesi'nde Azâ Mülazımı olarak çalışan Hüseyin Rahmi hayatını kalemiyle kazanmaya çalıştı.

1887'de Tercüman-ı Hakikat gazetesinde yazmaya başlayan Hüseyin Rahmi, ardından İkdam ve Sabah gazetelerinde mütercim ve muharrir olarak çalıştı. II. Meşrutiyet döneminde 37 sayı süren Boşboğaz ve Güllâbi adlı bir gazete çıkardı. İbrahim Hilmi Bey ile birlikte çıkardığı Millet gazetesi de uzun ömürlü olmadı. 1925-1927 yılları arasında yayımlanan Türk Kadın Yolu adlı derginin yazarları arasındaydı. Sonraki çalışmalarını İkdam, Söz, Zaman, Vakit, Son Posta, Milliyet ve Cumhuriyet gazetelerine neşretti. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde 5. ve 6. dönemlerde Kütahya milletvekili olan Hüseyin Rahmi, ömrünün son otuz bir yılını geçirdiği Heybeliada'daki köşkünde 8 Mart 1944 tarihinde öldü ve oradaki Abbas Paşa Mezarlığı'na defnedildi.

Edebiyat hayatı

Hüseyin Rahmi Gürpınar; İstanbul halkının toplumsal, töresel yaşantılarını, aile geçimsizliklerini, batıl inançlarını, yaşadığı çağdaki Türk toplumunun geçirmekte olduğu krizleri hümuristik bir mizah dehasıyla anlatır. Servet-i Fünûncuların yaşıtı olduğu halde, ayrı bir sanat görüşünü sürdürür. Romanlarındaki kahramanların çoğu 19. yy sonu İstanbul'un canlı, renkli insan, hayat manzaralarıdır. Eserlerinde Anadolu yoktur. Mizahı, güldürücü olduğu kadar, gülünç yönlerimizin yansıtılması, hicvedilmesi için gerekli bir araçtır. Hüseyin Rahmi, seçtiği tipleri seviyelerine uygun, ustaca konuşturur ve olayları gülünçlü, acıklı yönleriyle belirtir. Kuvvetli bir gözlem gücü vardır. Realist, natüralist bir görüşle "toplum için sanat" yapar. Ertem Eğilmez tarafından 1976 yılında çekilen Süt Kardeşler sinema filminin konusu Hüseyin Rahmi'nin Gulyabani (1913) isimli romanından uyarlanmıştır. Bağımsız sanatçılardan biri olarak da anılır.

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın romanları ve öyküleri yeni nesiller tarafından da kolayca anlaşılabilmesi için 1960 sonrasında içinde Mustafa Nihat Özön'ün de yer aldığı bir edebî kurulca sadeleştirilmişti. Bu sadeleştirme kimilerince yerinde bulunurken kimileri de özgün dilin dokunulmadan bırakılması gerektiğini savunmuşlardı.

Kaynak: https://tr.wikipedia.org/wiki/Hüseyin_Rahmi_Gürpınar

Hüseyin Rahmi Gürpınar Kitapları - Eserleri

  • Kuyrukluyıldız Altında Bir İzdivaç
  • Gulyabani
  • Efsuncu Baba
  • Mürebbiye
  • Gönül Bir Yel Değirmenidir Sevda Öğütür
  • Şık
  • Şıpsevdi
  • Hazan Bülbülü
  • Melek Sanmıştım Şeytanı
  • Hakka Sığındık
  • Gulyabani - Gönül Ticareti
  • İki Hödüğün Seyahati
  • Evlere Şenlik Kaynanam Nasıl Kudurdu?
  • Ben Deli miyim?
  • Cadı
  • Kuyrukluyıldız Altında Bir İzdivaç - Melek Sanmıştım Şeytanı
  • Kadınlar Vaizi
  • Gönül Ticareti
  • İffet
  • Sevda Peşinde
  • Kesik Baş
  • Mürebbiye - Şeytan İşi
  • Şeytan İşi
  • Deli Filozof
  • Meyhanede Kadınlar
  • Dirilen İskelet
  • Kaderin Cilvesi
  • Utanmaz Adam
  • Nimetşinas
  • Tesadüf
  • Boşanmış Kadın
  • Hayattan Sayfalar
  • Öldüren Öpücük
  • Kokotlar Mektebi
  • Kaynanam Nasıl Kudurdu? - Muhabbet Tılsımı
  • Mezarından Kalkan Şehit
  • Cehennemlik
  • Ölüm Bir Kurtuluş Mudur?
  • İnsan Önce Maymun muydu?
  • Acı Gülüş
  • Ölüler Yaşıyorlar mı?
  • Can Pazarı
  • Toraman
  • Metres
  • Mezarından Kalkan Şehit - Mutallaka
  • Billur Kalp
  • Eşkıya İninde
  • Bir Sevda Denklemi
  • Gulyabani / Gönül Ticareti / Melek Sanmıştım Şeytanı
  • Son Arzu - Evlere Şenlik Kaynanam Nasıl Kudurdu?
  • Dünyanın Mihveri Kadın mı, Para mı?
  • Tünelden İlk Çıkış
  • Nimetşinas - Toraman
  • İmrenilecek Bir Ölüm
  • Namuslu Kokotlar
  • Kesik Baş - Utanmaz Adam
  • Kesik Baş - Ölüm Bir Kurtuluş mudur?
  • Efsuncu Baba - Gönül Bir Yeldeğirmenidir Sevda Öğütür
  • Tesadüf - Muhabbet Tılsımı
  • Eşkiya İninde / İki Damla Yaş
  • Kadın Erkekleşince
  • Aşk Batağı
  • Namusla Açlık Meselesi
  • Cadı Çarpıyor - Şakavet-i Edebiyye
  • Gulyabani
  • Eti Senin Kemiği Benim
  • Son Arzu - Tokuşan Kafalar
  • Gazetecilikte İlk Yazılarım
  • Tesadüf / Şeytan İşi
  • Gazetecilikte Son Yazılarım 3
  • Gazetecilikte Son Yazılarım 2
  • Şehirde Bir Şekavet
  • Tutuşmuş Gönüller
  • Son Arzu
  • Gazetecilikte Son Yazılarım 1
  • Muhabbet Tılsımı
  • Gazetecilikte Son Yazılarım 4
  • Mezarından Kalkan Şehit
  • Nimetşinas - Hakk'a Sığındık - Meyhanede Kadınlar
  • Salgından Allah'a Sığındık
  • Çocuk Yüreklerde Seçme Öyküler
  • Çocuk Yüreklerde Gulyabani
  • Sanat ve Edebiyat

Hüseyin Rahmi Gürpınar Alıntıları - Sözleri

  • - Kocasını şiddetle seven bir kadın için mutlu olmasın? - Bir taraflı muhabbetlerden çoğunlukla felaketler doğar. Oğlan onu sevmedikten sonra geçim olur mu? (Kadın Erkekleşince)
  • Saçı uzun aklı kısa hükmüyle alnımıza birer ahmaklık damgası vurmuşlar, bu uğursuz etiketin altında insanlığımız unutulup gidiyor. (Kadınlar Vaizi)
  • "Zaten aileler içinde ne kadar fasit ve münasebetsiz olursa olsun hep kadının dediği olur. Erkeğin amirliği laftan ibarettir." (Son Arzu - Evlere Şenlik Kaynanam Nasıl Kudurdu?)
  • İnsan insanın aynasıdır derler. (Hazan Bülbülü)
  • Acı bir tecrübenin verdiği uğursuz bir netice ile söylüyorum ki güzellikle zekânın birleşmiş olduğu bir kadınla evlenmeye kimse özenmesin. (Öldüren Öpücük)
  • Zaman her şeyin foyasını meydana çıkarmak kuvvetini haizdir. Haiz: sahip, malik (Şıpsevdi)
  • Bir kadının gönlüne cidden sahip ve hakim olamadıktan sonra onu zorla,baskıyla kendinize boyun eğdirmiş görünmekte ne lezzet bulunur? (Sevda Peşinde)
  • - "Bana bir kelime yalan söylemenin ne büyük bir cinayet olduğunu anlayabilsen." (Tesadüf)
  • insan yasak edildiği şeye şiddetle düşkün oluyor .. (Melek Sanmıştım Şeytanı)
  • Hayriye hanım:"Zaman pek tuhaf oldu.Doğru söyledin mi adama sinirli diyorlar.Biraz daha ileri vardın mı deli diyorlar.Bu vakitte sinir herkeste var.Akıllısında da delisinde de.Ne işitirsen,ne görürsen ha evet efendim pekâlâ diyeceksin.Âlâ âlâ,hep aliyülâlâ.Fakat insaf ediniz.Âlâ denecek ortada ne var? Bu kıtlık mı âlâ.Evlatlar analarını babalarını öldürüyorlar o mu âlâ ?" (Mürebbiye - Şeytan İşi)
  • Kadın ölümle susturuluyor. Ne olduğu anlaşılmaya kalkışılmayan yara toprakla örtülüyor. Bu irinin binlerce benzeri toplum hayatında cerahatlerini saçıp duruyor. Kadın niçin gönlünü kocasından alıp da başkasına veriyor? Bu «fantazya» hercailiği midir? Yoksa bünyenin, ruhun yenilmez bir sempati, antipati zorlaması mıdır? (Gulyabani / Gönül Ticareti / Melek Sanmıştım Şeytanı)
  • "Köpek yestehlemekle deniz mundar olmaz." (Son Arzu - Evlere Şenlik Kaynanam Nasıl Kudurdu?)
  • — Tayfur, yolumdan çekil... — Hangi yolundan ulan? Yollar belediyenindir. (İnsan Önce Maymun muydu?)
  • Kanın temizleyemeyeceği hiçbir leke yoktur (Kaynanam Nasıl Kudurdu? - Muhabbet Tılsımı)
  • Vücudu yıprandıran şeylerin başlıcası gam, keder, üzüntü... (Cehennemlik)
  • Her zaman bela bize gelmez, bazı bazı gidip onu buluruz. (Can Pazarı)
  • Ziyade kabzedemem rızkımı mukadderden "Rızkımı kaderimin bana verdiğinden fazla alamam." (Gazetecilikte Son Yazılarım 2)
  • her ferdin ölümü kendi için bir kıyamet demektir (Kuyrukluyıldız Altında Bir İzdivaç)
  • "Ömür denilen şey sürekli değişimden ibaret. İhtiyarlık bir kere insanın yakasına çökerse artık geçmiş ola..." (Hazan Bülbülü)
  • Hiçbir hususta gerçekleri gizlemekle mutluluğu temin etmek mümkün olamaz. (Sevda Peşinde)