Ölümden Sonra Neler Oluyor? - Ergun Candan Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Ölümden Sonra Neler Oluyor? kimin eseri? Ölümden Sonra Neler Oluyor? kitabının yazarı kimdir? Ölümden Sonra Neler Oluyor? konusu ve anafikri nedir? Ölümden Sonra Neler Oluyor? kitabı ne anlatıyor? Ölümden Sonra Neler Oluyor? PDF indirme linki var mı? Ölümden Sonra Neler Oluyor? kitabının yazarı Ergun Candan kimdir? İşte Ölümden Sonra Neler Oluyor? kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Ergun Candan
Yayın Evi: Sınır Ötesi Yayınları
İSBN: 9789758312375
Sayfa Sayısı: 235
Ölümden Sonra Neler Oluyor? Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Ölüm olgusu hiç bu kadar derinlemesine incelenmedi...
Ölümü ele aldığımız bu kitabımızın sonuna geldiğinize göreceksiniz ki doğum da size çok farklı görünmeye başlayacak ve böylelikle ölümden sonra sonsuz evrenin içinde, bu dünyadan çok daha ileri düzeyde bulunan "Galaktik Uygarlıklar" içinde bir gün bizlerin de yer alabileceğimiz gerçeği ile yüzyüze geleceksiniz.
Bu sonsuz evrende, bu sonsuzluğa uzanan yolda ilerleyen insanlık ailesi olarak, bir gün hepimiz bu dünya gezegeninden ayrılacağız...Ve o zaman bu gezegende yaşadıklarımızın tümü, kozmik bir anı olarak ruhsal hafızamızda saklı kalacaktır.
Kitabın içeriğini sizlere daha fazla tanıtmaya gerek duymuyoruz. Çünkü kitabın ismi, kitabın konusunu yeterince özetliyor.
(Tanıtım Yazısından)
Ölümden Sonra Neler Oluyor? Alıntıları - Sözleri
- İnsanlar ölümlü Tanrılar, Tanrılar ise ölümsüz insanlardır. Ne mutlu bu sözleri anlayabilene. Çünkü bunları anlamak demek, her şeyin anahtarına sahip olmak demektir.
- Ölümü bir son olarak bekleyenleri, öldükten sonra büyük bir sürpriz bekliyor...
- Her insani varlık bizatihi eşsiz, benzersiz bir şeydir. Eşi benzeri olmayan tecrübeler geçirir. Benzeyişler sadece geneldir. "Benzer" durumlar vardır, birbirinin "aynı" durumlar yoktur.
- Gördüğün gibi, yapilan iyilikler bile cennete girmek için korkunç birer engel olabiliyorlar.
- Hayat bir ödev yeridir ki, orada bütün elem hazlar bir seraptan ibarettir.
- Sonunda öleceğini bilerek yaşayan tek canlı insandır ..
- ...bedenin terkedilisiyle birlikte kendimizi yukaridan bedenimizi ve bedenimizin basinda bulunan insanlari seyredebiliriz. Bizim icin aglayanlari ve sonrasinda cenaze hazirliklarini teker teker izleyebiliriz...
- Bizler harfi harfine sonsuz yaşam dansında Tanrı'nın kimliğini araştıran Tanrı'yız. Sizin benzersizliğiniz tüm yaşamın yükselişini sağlıyor.
- Ölen bir hasta, tibben öldügü ilan edildikten sonra da yasamaya devam etmekte ve bunun bilinci icinde varligini surdurmektedir. Ölümü bir son olarak dusunenleri, öldükten sonra buyuk bir supriz bekledigini soyleyebilirim...
- Bu sonsuz evrende, bu sonsuzluğa uzanan yolda ilerleyen biz insanlık ailesi olarak, bir gün hepimiz bu dünya gezegeninden ayrılacağız... Ve o zaman bu dünya gezegeninde yaşadıklarımızın tümü, kozmik bir anı olarak ruhsal hafızamızda saklı kalacaktır.
- Bana hala zaman zaman yokolmuşum gibi davrandığını hissediyorum. Öldüğüm doğru ama yokolmadığımı görmüyor musun?
- Cennetin yolu cehennemden geçer
- Ölümü bir son olarak bekleyenleri, öldükten sonra büyük bir sürpriz bekliyor...
- İnsanların başına gelen korkunç olaylar onlara kötü şeyler yaptırır ama ruhları kötü değildir
- Biz insanoğlunun değişmez iki kaderi… Biri “Doğum” diğeri ise “Ölüm “… Bu ikisi arasında geçen ve adına “Yaşam” dediğimiz süreç içinde, her birimizin başından geçen pek çok ayrıntı birbirinden farklı olabilmektedir… Kendimizi şanslı ya da şanssız olarak nitelendirebiliriz. Birimizin yaşamı diğerimizden çok daha rahat ve kolay geçebilir. Evet… Her birimizin bu süreç içinde yaşadıkları tamamen kendisine özgü olaylarla doludur… Hiç birimizin yaşamı bir diğerine uymayabilir. Ancak bir “başlangıç” bir de “bitiş” hepimizin ortak kaderi olarak karşımızda durmaktadır. Hepimiz doğduk ve hepimiz öleceğiz. İşte bu noktada hepimiz eşitiz. Çünkü doğumu yaşayan her canlı ölümü de yaşayacaktır…
Ölümden Sonra Neler Oluyor? İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Ezoterik bilgilere ve parapsikolojiye ilgi duyuyorsanız kesinlikle tavsiye ederim. Ruhun tekamülünde neler olacağını, ölümden sonra ve ölüm anında kişiyi nelerin beklediğini, "Ölüme Yakın Deneyim" yaşamış insanların anlattıklarını derleyerek aktarmış yazar! Ve bence son derece başarılı olmuş... (zeynep)
Ölüm sonrasında astral bedenin spatyom denilen yerküre üzerindeki bir alandaki yükselişi yahut yeniden dünyaya gönderilişi konularının anlatıldığı kitapta yazarın diğer kitaplarından çokça alıntılar bulduğum için okurken sıkıldım. Dünya planındaki varlıkların cennetten kovuluşuyla başlayan inişinin günümüzde çıkış sürecinde olduğu ve nihayetinde varlıkların göksel melekûta ulaşacağını anlatan yazar, ölümün yeni bir başlangıç olduğunu spiritüel ve okült yönleriyle anlatmaya çalışmış. Bedri Ruhselman'ın ve Sadıklar Planı medyumlarının ruhsal irtibat celselerinin kitapta çokça yer alması, meraklılarının ilgisini çekebilir. (m sinan)
Ölümden Sonra Neler Oluyor?: Kitabı okuduktan önce ve sonra olarak ölüm ile ilgili bir çok düşüncemin değiştiğini söyleyebilirim.Ezoterik bilgileri her zaman sade ve sıkmadan anlatan Ergun Candan bu kitabında da aynı yalın ve sadeliği kullanmış. Ruhun tekamülünde neler yapılacağı? Ölümden sonra bizleri nelerin beklediğini? Ölüm sırasında yaşanan bir çok olayı , yaşanmış olaylardan alintilayarak anlatmış. Özellikle kişinin astrol tortuların dan nasıl kurtulacağı konusu ve bu dünyada iken cennet cehennem imajlarını yarattığımız bilinçaltımizda öldükten sonra orada da yaşanılacak bu imajlarin sonucu ortaya çıkan zorlukları çok güzel anlatmış. Herkesin okuması gereken bir kitap olarak tavsiye edebilirim. Teşekkürler Ergun Candan. (Orhan Süner)
Ölümden Sonra Neler Oluyor? PDF indirme linki var mı?
Ergun Candan - Ölümden Sonra Neler Oluyor? kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Ölümden Sonra Neler Oluyor? PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Ergun Candan Kimdir?
1961 İstanbul doğumlu olan Ergun Candan,1980 yılında "Türkiye Metepsişik Tetkikler ve İlmi Araştırmalar Derneğinde Ezoterik ve Metapsişik Kültürle tanıştı. 1985 yılında Dernek Yönetim Kurulu Üyeliği "Öğretim Sorumlusu" görevine seçildi. 1993 yılının sonuna kadar bu görevini sürdürdü. Bu süre içinde çok sayıda konferans veren Ergun Candan'ın Ruh ve Madde Dergisi'nde yayınlanmış makaleleri bulunmaktadır.
1994 yılında Dernek'te baş gösteren bazı olumsuzluklardan dolayı, Derneğin 2. Başkanı da dahil olmak üzere çok sayıda üye dernekten istifa etti. Bunların arasında Ergun Candan da vardı. Dernekten ayrıldıktan sonra, bir grup arkadaşıyla birlikte araştırmalarını bağımsız olarak sürdürmeye başladı.
1994- 1996 yılları arasında Milliyet Gazetesi'nin radyosu Radyo Kulüp'te (Bu radyonun ismi daha sonra Radyo D olarak değişmiştir.) SINIR ÖTESİ adıyla bir program hazırladı ve sundu. Hafta için hergün 22.00 - 24.00 sattleri arasında yayınlanan bu program, dönemin en çok dinlenen radyo programları arasında ilk sıraları aldı. 1995 yılında AKŞAM Grubu'na bağlı DOST GAZETESİ'nde yazı dizisi hazırladı. 1996 yılında Kanal D'de SINIR ÖTESİ adıyla hazırladığı program çok sayıda birinciliklere imza attı. RTÜK'ten gelen baskılar ve kanalın kapatılma cezalarından dolayı yayın hayatına son vermek zorunda kaldı. Aynı yıl Ekibiyle birlikte POSTA GAZETESİ'nde "GİZEMLER DÜNYASI" adıyla yayınlanan bir ek gazete çıkarttı.
1998 yılında kendi yayınevini kurdu. Çeşitli televizyon programlarına konuk konuşmacı olarak katıldı. Çalışmalarına halen bu yayınevinin araştırma ekibiyle birlikte devam etmektedir. Yayınlanmış 14 kitabı bulunmaktadır.
Ergun Candan Kitapları - Eserleri
- Gizli Sırlar Öğretisi
- Ruhsal Güçleri Geliştirme Teknikleri
- Bilinmeyen Yönleri ve Sırlarıyla Son Üç Peygamber
- Antik Mısır Sırları
- Ezoterizme Giriş
- Kur'an-ı Kerim'in Gizli Öğretisi
- Atalarımızın Gök Tanrı Dini
- Gizli Yönleriyle Atatürk
- Ölümden Sonra Neler Oluyor?
- Türkler'in Kültür Kökenleri
- Kıyamet Alametleri
- Şahitler ve Belgelerle Türkiye'de Yaşanmış Esrarengiz Olaylar
- İsa Peygamber'in Gizli Öğretisi
- Nuh'un Gemileri
- Hz. Muhammed'in Vahyi Alışı
- Türkler’in Kültür Kökenleri
- Sufi Bilgesi Nasreddin Hoca
- Rüyalarımızdaki Atatürk
Ergun Candan Alıntıları - Sözleri
- İnsanlık; içinde insanlığın pek kalmadığı bir 'insanlık tablosunu' çizme gayreti içindedir. (Gizli Sırlar Öğretisi)
- "Paşam, Mevlana'nın makamını müze yapmamız üzerine halk buraya akın etmeye başladı. Bu bir sakınca doğurmasın" "Eğer, Mevlana'yı hakkıyla tanımak ve benimsemek için ziyarete gittiklerine inansam öteki dergahların da açılmasını sağlardım.Çünkü Mevlana'yı tanımak ve anlamak zaten diğer tüm tehlikeleri de ortadan kaldırmaktır" M. Kemal (Gizli Yönleriyle Atatürk)
- . Altaylılar'ın ruh anlayışı bizim bugün Parapsikoloji ve Metapsişik çalışmalarda elde ettiğimiz bilgilerle tamamen örtüşen bir özelliğe sahipti ... Altaylılar yaşamın ve varoluşun temel yapı taşlarından biri olarak ele aldıkları ruhsal enerjinin, insanda nasıl işlediğine dair bilgilere de sahiptiler. Parapsikoloji'de "Astral Beden" kavramı Altaylılar'da "sünne" olarak isimlendirilmişti: İnsan'ın sünnesi vücuttan ayrılıp dağlarda, bozkırlarda dolaşabilir. Vücuttan ayrılıp gezinen "sünne"yi Şamanlar, mükaşefe kudretine sahip bazı adamlar ve nadiren köpekler görebilirler ... Köpek "sünne"nin yaklaştığını uzaktan, acı uluma ile haber verir. . (Türkler'in Kültür Kökenleri)
- Parça; bütüne aittir. (Kur'an-ı Kerim'in Gizli Öğretisi)
- Eğer her şey göründüğü gibi idiyse, görünen neden insanlara yetmedi de görünenin ardındaki görünmeyen Ezoterik Prensiplere ulaşılmaya çalışıldı. (Antik Mısır Sırları)
- . Yüz, Eski Tükler'e göre insanın en önemli yeriydi. Utanç, kötülük, iyilik ve hatta kutsallık bile insanın yüzüne akseden özelliklerdi. Bu sebeple kötülerin yüzü “kara”, iyilerin yüzleri “ak” , kutsal insanların yüz rengi ise ''Gök Mavisi” olarak mitolojide sembolleştirilmiştir. Eski Türkler, Oğuz Kağan'ın doğarken yüzünün gök renginde olduğunu söyleyerek, onun gökten geldiğini ve Tanrısallığın rengini taşıdığını ifade etmek istemişlerdir. Bu tanımlamalarla; O ’nun sıradan bir kişi olmadığı ve göksel bilgilerle olan ya da olacak irtibatı, efsanenin daha başında okuyucuya aktırılmış bulunmaktadır. Gelelim Oğuz Kağan'ın ağzının “ateş rengi”ne benzetilmesine... Arınmanın, sadeleşmenin, fazlalıklardan ve astral tortudan kurtulmanın sembolü olan “Ateş”, diğer ulusların mitolojilerinde olduğu gibi Türkler’e ait diğer efsanelerde de kullanılmıştır. “Ateş Sembolü” nün bir başka paraleli de al rengidir. Yani kırmızı... Bu renk de Oğuz Kağan’ın gözlerinin rengi olarak gösterilmektedir. . (Türkler'in Kültür Kökenleri)
- Bir yolcunun yolda yürüyebilmesi için ufku görmesi yeterli değildir... Ufkun Ötesi'ni de görmesi gerekir. (Gizli Yönleriyle Atatürk)
- Toprağın çocuğu! Kelâm sendedir de ondan. Sende bulunup da hareket eden, gören ve işiten şey Kelâm"ın ta kendisidir. Kutsal Ateş senin içinde gizlidir. (Kur'an-ı Kerim'in Gizli Öğretisi)
- Hazreti İsa "Dünya bir köprüdür; bunun üzerinden geçin; ama bunun üstüne ev inşa etmeyin." (İsa Peygamber'in Gizli Öğretisi)
- İnsanlar ölümlü tanrılardır, tanrılar ölümsüz insanlar. (Antik Mısır Sırları)
- Okuma-yazma bilmek yeterli değildir. Okumak gerekir. (Bilinmeyen Yönleri ve Sırlarıyla Son Üç Peygamber)
- Her şeyin üzerinde hüküm sürmek ise artık realitelerin üstüne çıkması ve tüm realitelerin üstünde meselelere bakmaya başlaması anlamına gelir. Bu; maddenin, egonun ve otomatizmanın esaretinden kurtuluş, bir diğer deyişle aydınlanma yani şuurlanma aşamasıdır. Bu hâle ulaşan insan, görünenin hiç de göründüğü gibi olmadığını anlar. Sonra da dünyanın ne kadar fani olduğunu farkeder. Ama bir taraftan da, bu fani dünyanın içinde ne kadar büyük bir ilâhi senaryonun oynanmakta olduğunu da görür. Ve en önemlisi de bu ilâhi senaryoda kendisinin nasıl bir rol aldığını anlar. Bu dünyaya doğuş amacının anlaşılması demektir. (İsa Peygamber'in Gizli Öğretisi)
- bir şeyi gök rengine büründürmek türk kültüründe o şeye bir kutsiyet yüklemek anlamına geliyordu. (Atalarımızın Gök Tanrı Dini)
- . Türklerin, iki ayrı alemleri vardı. Bunlardan biri, kendi aile dünyaları ki, bu kendi çadırlarından kurulmuş olan düzendi. Diğeri de büyük Gök-Tanrısı'nın Alemi... Uygurca yazılmış olan Oğuz destanında, Oğuz Han şöyle diyordu: "Kun tu bolgıl, kök kurıkan!" Yani: "Güneş, tuğumuz, bayrağımız olsun; gök de çadırımız!" . (Türkler'in Kültür Kökenleri)
- Musa Peygamber'in bir Osiris rahibi olduğunun sakli tutulmasında o kadar başarılı olunmuştu ki, bu büyük sır halk tarafından yüzyıllarca anlaşılamadı. (Antik Mısır Sırları)
- Bu sonsuz evrende, bu sonsuzluğa uzanan yolda ilerleyen biz insanlık ailesi olarak, bir gün hepimiz bu dünya gezegeninden ayrılacağız... Ve o zaman bu dünya gezegeninde yaşadıklarımızın tümü, kozmik bir anı olarak ruhsal hafızamızda saklı kalacaktır. (Ölümden Sonra Neler Oluyor?)
- Tibetlilere göre Ölüm bir sanattır. (Şahitler ve Belgelerle Türkiye'de Yaşanmış Esrarengiz Olaylar)
- . "Son araştırmalara göre örf, adet, geleneklerine ve dil yapılarına, kullandıkları aletlere bakılarak Sümerler' in Mezopotamya'ya Orta Asya' dan geldikleri, Türk olabilecekleri tahmin edilmektedir." . (Türkler'in Kültür Kökenleri)
- İnsanlar hızla akan yaşam nehrinin yanında kendilerine küçük bir havuz kazarlar, işte o havuz da kokuşur, o havuzda ölüp giderler. (Ruhsal Güçleri Geliştirme Teknikleri)
- "Güneş altında söylenmemiş söz yoktur." (Gizli Sırlar Öğretisi)